
Lozan Antlaşması, 24 Temmuz 1923 tarihinde İsviçre'nin Lozan şehrinde, Türkiye Büyük Millet Meclisi temsilcileriyle Britanya İmparatorluğu, Fransız Cumhuriyeti, İtalya Krallığı, Japon İmparatorluğu, Yunanistan Krallığı, Romanya Krallığı ve Sırp, Hırvat ve Sloven Krallığı (Yugoslavya) temsilcileri tarafından, Leman Gölü kıyısındaki Beau-Rivage Palace'ta imzalanmış bir barış antlaşmasıdır.

Weimar Cumhuriyeti, Almanya'da, Philipp Scheidemann'ın 9 Kasım 1918 tarihinde cumhuriyetin kurulduğunu ilan etmesi ile başlayıp 30 Ocak 1933 tarihinde Adolf Hitler'in şansölye olmasına kadar süregelmiş döneme verilen isimdir. “Weimar Cumhuriyeti” adı tarih yazımı için kullanılan bir terimdir. Bu adın kaynağı, I. Dünya Savaşı'ndan yenilgiyle çıkılması sonucu lağvedilen Alman monarşisi yerine millî meclisin yeni anayasayı oluşturmak için 1919 yılında toplandığı Weimar kentidir. Parlamenter demokrasiye dayanan bir rejimin kurulmuş olduğu bu dönemde “Deutsches Reich” yani Alman İmparatorluğu adı muhafaza edildi. Almanya'da liberal demokrasi yerleştirmek için yapılan bu ilk girişim, yoğun sivil anlaşmazlıkların ve ekonomik sorunların olduğu bir dönem getirdi.

Polonya Seferi veya Polonya'nın İşgali, II. Dünya Savaşı'nın başlangıcı olarak kabul edilir. Nazi Almanyası'nın işgal harekâtı Alman-Sovyet Saldırmazlık Paktı'nın imzalanmasından bir hafta sonra, 1 Eylül 1939'da başlamış ve 6 Ekim 1939'da Almanya ve Sovyetler Birliği'nin Polonya'nın tamamını işgal etmeleriyle son bulmuştur. Alman saldırısı, savaş ilanı olmadan yapılmıştı. Bu saldırı uluslararası hukuka aykırı bir saldırı savaşıdır.

Versay Barış Antlaşması, I. Dünya Savaşı sonunda İtilaf Devletleri ile Almanya arasında imzalanan barış antlaşmasıdır. 18 Ocak 1919'da başlayan Paris Barış Konferansı'nda müzakere edilmiş, 7 Mayıs 1919'da son metin Almanlara deklare edilmiş, 23 Haziran'da Alman Parlamentosu'nca kabul edilmiş ve 28 Haziran'da Paris'in Versay banliyösünde imzalanmıştır.

Hans Fritzsche, Alman gazeteci. Nazi Almanyası döneminde Propaganda Bakanlığı üst düzey görevlisi.

1918–1919 Alman Devrimi ya da Kasım Devrimi, I. Dünya Savaşı'nın sonunda Friedrich Ebert önderliğinde anayasal monarşiden parlamenter demokrasiye geçiş sürecidir. Savaşın Almanya’nın aleyhine gelişmesinden dolayı Alman halkının üzerinde oluşan gerilim, ülkede yeni bir rejimin kurulması gerektiği düşüncesini ön plana çıkarmıştı. Devrimin amacı monarşi rejiminin yerine demokratik bir cumhuriyet kurmaktı. Bu hedef, İmparator II. Wilhelm’in tahttan çekilmesiyle sonuçlanan, 1 hafta, 4 gün süren ilk aşamada gerçekleşti. Almanya’daki radikal solcular komünist bir rejim kurmak istediği için bu devrim, komünist devrimciler ile anti-komünistler arasındaki bir iç savaşa dönüştü; bu durum, devrimin ikinci aşamasını yarattı. İkinci aşama tam olarak 9 ay, 1 hafta sürdü ve yönetim biçimi parlamenter demokrasiye dayanan Weimar Cumhuriyeti'nin zaferiyle sonuçlandı.

Nazilerden arındırma veya denazifikasyon, II. Dünya Savaşı'nın ardından Müttefik Devletler tarafından Alman ve Avusturya toplumlarında uygulanan ve nasyonal sosyalizmin etkisini kültür, toplum, ekonomi, basın, hukuk ve siyaset alanlarından silmek için uygulanan politikaları anlatır. Politika kapsamında sorumlu örgüt liderleri görevden alınmış, ilgili kurumlar kapatılmıştır. Politika, savaşın hemen ardından toplanan Potsdam Konferansı'nda kararlaştırılmıştır. Politika kapsamındaki uygulamalar Soğuk Savaş'ın başlamasıyla beraber fiilen sona erdirilmiştir.

Porajmos, Roman Kırımı veya Çingene Soykırımı, II. Dünya Savaşı'nda Nazi yönetimince gerçekleştirilen Çingenelere yönelik soykırımdır. Kelime anlamı olarak yok etme ve yıkım anlamına gelen Porajmos veya Pharrajimos ve yine toplu katliam anlamındaki Samudaripen kelimeleri bu soykırımı ifade etmede kullanılmaktadır.

Renanya'nın işgali, 1 Aralık 1918'den 30 Haziran 1930'a kadar Amerikan, Belçikalı, İngiliz ve Fransız ordularından oluşan İtilaf Devletleri'nin, Almanya'ya ait olan Renanya bölgesini işgal etmesidir.

1941 öncesi Almanya-SSCB ilişkileri, 1941 yılında karşı saflarda savaşa girmeden önceki Alman Weimar Cumhuriyeti ile Sovyetler Birliği arasındaki diplomatik ilişkilerdir. İki devlet arasındaki ilişkiler, I. Dünya Savaşı'ndan sonra, Almanya tarafından dikte edilen ve Sovyetler ile Almanya arasındaki düşmanlıkları sona erdiren, 3 Mart 1918 tarihinde imzalanan Brest Litovsk Barış Antlaşması ile başladı.
Hamburg Ayaklanması Almanya'da Weimar Cumhuriyeti döneminde 23 Ekim 1923 günü başlayan ve iki gün süren ayaklanma. Almanya Komünist Partisi'ne bağlı radikal kişilerin Hamburg'da başlatmış olduğu ayaklanma girişimi başarısızlıkla sonuçlandı. İsyancılar 24 saat içinde 17'si Hamburg'da, 7'si Prusya'daki Schleswig-Holstein eyaleti içerisinde olmak üzere toplam 24 polis karakoluna baskın düzenledi. Ayaklanma sırasında 100'den fazla kişi öldü.

Açlık Planı, ana hatları Herbert Backe tarafından belirlenen, bununla birlikte Heinrich Himmler gibi üst düzey Nazi yöneticilerinin de katkı sunduğu, Nazi Almanyası'nın gıda talebini güvence altına almayı hedeflemiş plan.
İsrail ve Alman Federal Cumhuriyeti arasındaki Tazminat Anlaşması 10 Eylül 1952 tarihinde imzalandı ve 27 Mart 1953 tarihinde yürürlüğe girdi. Anlaşmaya göre, Batı Almanya, İsrail’e tazminat ödeyecek ve mülkünü kaybeden her Yahudinin kayıplarını telafi edecekti. İsrail’e verilen tazminatın nedeni, İsrail’in yerlerinden olmuş çok sayıdaki fakir Yahudiyi yeni evlerine getirmesi ve bunun karşılığında ödediği masraftı. Ayrıca Almanya, Nazi zulmüyle Yahudilerin kaybettiği mülk ve varlıklarını tek tek telafi etmeliydi.

Friedrich "Fritz" Thyssen, Almanya'nın önde gelen sanayici ailelerinden biri olarak dünyaya gelen bir Alman iş insanıydı.

Alman ekonomik mucizesi, Alman mucizesi veya Ren mucizesi, Batı Almanya'nın II. Dünya Savaşı sonrası ekonomik büyüme dönemiydi. Bu terim aynı zamanda aynı dönemde Avusturya'daki büyüme dönemini de ifade eder. Bu ifade ilk kez The Times tarafından 1950'lerde kullanıldı.

Rövanşizm, genellikle bir savaş veya toplumsal hareketin ardından bir ülkenin uğradığı toprak kayıplarını tersine çevirme iradesinin siyasi tezahürüdür. Bir terim olarak, rövanşizm, Fransa-Prusya Savaşı'ndaki Fransız yenilgisinin intikamını almak ve kaybedilen Alsas-Loren'ni geri almak isteyen Fransa'daki Fransız milliyetçiler tarafından ortaya atıldı.

Agadir Krizi ya da İkinci Fas Bunalımı Nisan 1911'de önemli bir Fransız askerî gücünün Fas'ın iç kesimlerine konuşlandırılmasıyla tetiklenen kısa bir uluslararası krizdir. Almanya, Fransa'nın genişlemesine itiraz etmedi, ancak kendisi için toprak tazminatı istedi. Berlin savaşla tehdit etti, bir savaş gemisi gönderdi ve öfkeli Alman milliyetçilerini harekete geçirdi. Berlin ve Paris arasındaki müzakereler krizi çözdü: Fransa, toprak imtiyazları karşılığında Fransa'yı koruyucusu olarak Fransız Kongosu'ndan Almanya'ya devrederken, İspanya, Fas'la olan sınırındaki değişiklikten memnun kaldı. Ancak İngiliz kabinesi, Almanya'nın Fransa'ya yönelik saldırganlığından alarma geçti. David Lloyd George, Alman hareketini tahammül edilemez bir aşağılama olarak kınayan dramatik bir "Mansion House" konuşması yaptı. Savaştan söz edildi ve Almanya geri adım attı. Berlin ile Londra arasındaki ilişkiler bozuldu.

Hiperenflasyon, Weimar Cumhuriyeti'nin para birimi olan Alman Papiermark'ı 1921 ve 1923 yılları arasında, özellikle 1923'te etkiledi. Ülkede kayda değer bir iç siyasi istikrarsızlığa, Fransa ve Belçika tarafından Ruhr'un işgaline ve genel halk için sefalete neden oldu.
Hoover Moratoryumu, 20 Haziran 1931 tarihinde Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Herbert Hoover tarafından yapılan ve yaklaşan uluslararası ekonomik krizi hafifletmeyi ve I. Dünya Savaşı'ndan kaynaklanan Alman ve Müttefikler arası savaş borcu ödemelerinde bir yıllık moratoryum başlatarak toparlanma için zaman sağlamayı uman bir kamu açıklamasıydı. Öneri hem anapara hem de faiz geri ödemelerini ertelemeyi öngörüyordu. Hem Amerika Birleşik Devletleri'nde hem de yurtdışında birçok kişi bu fikre öfkelendi.

İtalyan savaş suçları çoğunlukla Libya'nın Pasifikasyonu, II. İtalya-Habeşistan Savaşı, İspanya İç Savaşı ve II. Dünya Savaşı'ndaki Faşist İtalya ile ilişkilendirilmiştir.