İçeriğe atla

Romalılaştırma

Romalılaştırma (veya Romanizasyon, Latinizasyon) terimi tarihi ve kültürel anlamlarda, ilk olarak Roma Cumhuriyeti ve daha sonra da Roma İmparatorluğu tarafından Roma egemenliği altına alınan veya Roma'nın çevresinde yaşayan nüfusların Roma kültürüne uyum sağlamasını, entegrasyonunu ve asimilasyonunu içerir. Antik Roma tarihçiliği ve İtalyan tarihçiliği, faşist dönemin sonuna kadar çeşitli süreçleri " barbarların uygarlaşması " olarak adlandırırdı.

Özellikleri

En geniş haliyle Roma İmparatorluğu.

Kültürleşme yukarıdan aşağıya doğru ilerledi, ilk önce üst sınıflar Roma kültürünü benimsedi. Ele geçirilen yerlerdeki eski adetler, en uzun süre uzak kırsal ve kırsal alanlardaki köylüler arasında devam ettirildi.[1] Mauretania'dan Galya'ya kadar olan bölgede seçilen çocuklar Roma'da yetiştirilmek ve eğitilmek üzere götürüldükleri için, Roma kültürünün benimsenmesinde bu çocuklar önemli bir rol oynadı.[2]

Antik Roma tarihçiliği ve geleneksel İtalyan tarihçiliği, "barbarların medenileştirilmesi " sürecinden bahseder ve bu kültürleşmeyi biraz da yanlı olarak ele alırlar. Modern tarihçiler daha detaylı ve tarafsız bir görüşe sahipler: Yerel seçkinler, Roma ile barış yaparak konumlarını daha güvenli hale getirebilir ve prestijlerini pekiştirebilirlerdi. Blagg ve Millett'in işaret ettiği gibi kültürel geçiş farklı eyaletlerde farklı şekillerde işledi;[3] bir Roma eyaleti içindeki Romalılaşma bile genelleştirilemeyecek kadar geniş ve farklılıklarla dolu olabilir.

Kültürel Romalılaşmanın bir özelliği de, Roma Cumhuriyeti ve müteakip olarak Roma İmparatorluğu topraklarında yüzlerce Roma kolonisinin kurulmasıydı. Trajan'a kadar koloniler, başta İtalyan Yarımadasından gelen, lejyondan emekli olmuş askerler kullanılarak oluşturuldu. Bu emekli askerler Latince konuşuyorlardı ve bulundukları yerlerde Roma geleneklerini, yasalarını geliştirdiler ve yaydılar.

About 400 towns (of the Roman Empire) are known to have possessed the rank of colonia. During the empire, colonies were showcases of Roman culture and examples of the Roman way of life. The native population of the provinces could see how they were expected to live. Because of this function, the promotion of a town to the status of "Colonia civium Romanorum" implied that all citizens received full citizen rights and dedicated a temple to the Capitoline triad: Jupiter, Juno, and Minerva, the deities venerated in the temple of Jupiter Best and Biggest on the Capitol in Rome. Livius[4]

İmparatorluğun başlangıcında, eyaletlerde yaklaşık 750.000 İtalyan'ın yaşadığı tahmin ediliyor.[5] Julius Caesar, Mark Anthony ve Octavian, lejyon emeklilerinin çoğunu İtalya'da ve eyaletlerdeki kolonilere yerleştirdi. MÖ 14'e kadar İtalya'da kurulan koloniler Keppie (1983) tarafından incelenmiştir. Augustus, uzun saltanatının başarılarını anlatan Res Gestae Divi Augusti'de MÖ 31'de İtalya'daki yirmi koloniye 120.000 asker yerleştirdiğini, ardından MÖ 14'te İspanya ve Güney Galya'daki kolonilere 100.000 asker yerleştirdiğini ve ardından bir başkasına MÖ 2'de 96.000 asker yerleştirdiğini belirtir.[6] Brian Campbell ayrıca "MÖ 49'dan 32'ye kadar yaklaşık 420.000 İtalyan askere alındı" diyor ve bu da ileride Augustus döneminde büyük ölçüde eyaletlere (kolonilere) gönderilen lejyon emeklisi (vatandaş) stoku olacaktı. Ancak Lex Calpurnia, üstün cesaret örneklerinde de vatandaşlık verilmesine izin verdi. Örneğin, MÖ 101'deki Vercellae Savaşı'ndan sonra Camerinum'dan 1.000 socii ve daha sonra Zela Savaşı'ndan sonra da savaşta görevli auxilialara Roma vatandaşlığı verildi. Augustus zamanında, lejyonlar çoğunlukla etnik Latinler/İtalikler ve Cisalpine Galyalılardan oluşuyordu.[7]

Bununla birlikte, Romalılaştırma, kapsamlı kültürleşme olduğunda bile her zaman yerli kültürlerin tüm yönlerinin yok olmasıyla sonuçlanmadı. Latince olmayan birçok eyalet dili, Galce, Arnavutça, Baskça ve Berberice'nin ata dilleri de dahil olmak üzere, kayda değer Latin etkisini sürdürürken tüm dönem boyunca hayatta kaldı. Dil değişiminin olduğu yerlerde, örneğin İtalya gibi bazı yerlerde, bu değişim erken imparatorluk döneminde gerçekleşirken diğerlerinde ise yerel diller, muhtemelen Galya'da olduğu gibi, İmparatorluğun çöküşünden sonra Latinceye tamamen yenik düştü. Galya dilinin, yerel maddi kültürün önemli ölçüde Romalılaşmasına rağmen, Fransa'da 6. yüzyıla kadar hayatta kaldığı düşünülmektedir.[8] Makul bir şekilde güvenilir olarak kabul edilen son Galya dili kaydı,[8] Tourslu Gregory'nin 6. yüzyılda (c. 560-575), Auvergne'de Galya dilinde "Vasso Galatae" olarak adlandırılan bir tapınağın yıkıldığını ve yok edildiğini yazdığı zamandı.[9]

Süreç

Bütün bunlar birçok kademeli gelişmeye yol açtı.

Romalılaşma sürecinin kendisi modern arkeologlar arasında bir çekişme kaynağıdır.[10] Artık "geleneksel" yaklaşım olarak kabul edilebilecek ilk yaklaşımlardan biri Francis Haverfield tarafından ortaya atılmıştır.[11] Bu sürecin öncelikle Roma fethi sonrası toplumlarda (Britanya ve Galya gibi ) başladığını, tepeden gelen doğrudan Roma politikasının Roma lejyon emeklilerinden oluşan koloniler kurulması yoluyla bu eyaletlerdeki Romalı nüfusunda bir artışı teşvik ettiğini gördü.[12] Oluşturulan kolonilerde Latince konuşulacak ve kolonidekiler ordudaki görev sürelerinin ardından Roma vatandaşları olacaktı. Böylece Haverfield, bunun yerli topluluklar üzerinde Romalılaştırıcı bir etkisi olacağını varsayıyor.

20. yüzyılın başlarında emperyalizm ve kültürel değişim standartlarıyla körüklenen bu düşünce süreci, modern Romalılaşma anlayışının temelini oluşturur. Bununla birlikte, son zamanlarda yapılan araştırmalar, yerli halkların Roma kültürünü nasıl benimsediğine dair alternatif modeller sunmaya odaklandı ve Roma kültürünün ne ölçüde kabul edildiğini veya ona direnildiğini sorguladı. Bu modellerden bazıları şunlardır:

  1. Müdahaleci olmayan model[13] – Yerli seçkinler, ister giyimde, ister dilde, barınmada ve yiyecek tüketiminde olsun, güçlü fatihle ilişki kurarak sosyal konumlarını artırmaya teşvik edildi. Bu onlara güç sağladı. Roma yönetiminin kalıcılığını sağlamlaştırmak için bir sivil yönetim sisteminin kurulması hızla uygulandı.
  2. Tutarsız kimlik[14] – Geleneksel Romanizasyon olarak doğru bir şekilde tanımlanabilecek kimlik tekdüzeliği yoktur. Bir eyalet içindeki temel farklılıklar ekonomi, din ve kimlik üzerinden görülebilir. Tüm taşralılar Roma'yı desteklemedi ve tüm seçkinler de Roma üst sınıfları gibi olmak istemedi.
  3. Kültürleşme[15] Bazı kültürlere ait dini uygulamaların Roma tarafından kabulü ve benimsenmesinde görülebileceği gibi, hem Yerel kültürün hem de Roma kültürlerinin bazı yönleri bir araya getirilebilirdi. Isis, Epona, Britannia ve Dolichenus'un Panteon'a dahil edilmesi buna kanıttır.
  4. Kreolizasyon[16] Romanizasyon, eşitlikçi olmayan toplumların farklı unsurları arasındaki müzakerenin bir sonucu olarak ortaya çıkar ve bu nedenle maddi kültür belirsizdir.

Miras

Avrupa'da Romen dilleri

Romalı isimleri ve adlandırma kuralları kabul edildi.

Latin dili yayıldı, bu birçok kültürün çoğunlukla sözlü olması (özellikle Galyalılar ve İberler için) nedeniyle büyük ölçüde kolaylaştı. Bürokrasi veya ticaretle (yazı yoluyla) uğraşmak isteyen herkes Latince yazmak zorundaydı. Ana diller istilalardan sonra da konuşulduğundan, Roma dilinin benimsenmesinin kapsamı devam eden tartışmalara tabidir. Ayrıca, İmparatorluğun doğu yarısında Latince, lingua franca konumunu büyük ölçüde koruyan ve hatta yeni alanlara da yayılan Yunanca ile rekabet etmek zorunda kaldı. Latince, Doğu'da Berytus gibi yeni lejyon emeklisi kolonilerinin etrafındaki belirli alanlarda öne çıktı.

Kadim kabile yasalarının yerini, mülkiyet haklarına ilişkin kurumları ve kuralları olan Roma hukuku aldı.

Hamamlar, imparatorluk kültü ve gladyatör dövüşleri gibi tipik Roma kültür öğeleri benimsendi.

Yavaş yavaş, Roma egemenliği altına girenler kendilerini Romalı olarak gördüler. Bu Romalılaşma süreci Roma Cumhuriyeti ve ardından da Roma İmparatorluğu tarafından desteklendi.

Tüm süreç, istila edilen yerlerdeki çoğu dilin Hint-Avrupa kökenli olması ve Roma tanrıları ile birçok eski kültürün tanrılarının benzerliği sayesinde kolaylaşmıştır. Ayrıca Romalılar, Fenikeliler ve Yunanlar gibi denizci Akdeniz kültürleri ile ticari ilişkilere ve temaslara zaten sahiptiler.

Romalılaştırma, yerel uygarlıkların daha zayıf olduğu imparatorluğun batı yarısında büyük ölçüde etkiliydi. Helenleşmiş doğuda, Eski Mısır, Anadolu, Balkanlar, Yahudiye ve Suriye gibi eski uygarlıklar, en yüzeysel etkileri dışında, Romalılaşmaya karşı etkili bir şekilde direndiler. İmparatorluk bölündüğünde, esas olarak Yunan kültürünün bulunduğu doğuda, özellikle Yunan kültürünün ve dilinin gücünün artmasıyla Latin dili ve diğer Romalılaştırma faaliyetleri olumsuz etkilendi. Ancak Doğu Roma vatandaşları kendilerini Romalı olarak görmeye devam etti.

Britanya kesinlikle Romalılaştırılmış olsa da, Roma kültürüne yakınlığının Galya'nınkinden daha az olduğu görünüyor. Eichstätt-Ingolstadt Katolik Üniversitesi'nin bilgi işlem merkezinden Dott.Bernward Tewes ve Barbara Woitas tarafından belirtildiği gibi, en çok Romalılaştırılmış bölgeler., İtalya, İber Yarımadası, Galya, Güney Almanya ve Dalmaçya idi .[17]

Bu bölgelerin çoğunda Romalılaşma, bugün hayatın birçok alanında o kadar güçlü bir kültürel etki olmaya devam ediyor ki, bu ülkeler "Latin ülkeleri" ve "Latin Amerika ülkeleri" olarak tanımlanıyorlar. Bu, en çok, Latin dillerinin konuşulduğu Avrupa ülkelerinde ve dilleri ve diğer Roma etkilerini miras alan eski kolonilerde belirgindir. Theodor Mommsen'e göre, kültürel Romanizasyon, bir "neolatin dili" (İspanyolca, Fransızca, İtalyanca, Portekizce ve Rumence gibi) geliştiren alanlarda daha etkiliydi. Aynı süreç daha sonra son yüzyılların sömürge imparatorluklarında da gelişti.

Notlar

  1. ^ The identification of countryfolk as pagani is discussed at paganism.
  2. ^ Leonard A. Curchin, The Romanization of Central Spain: complexity, diversity, and change in a Provincial Hintellrfreshsrland, 2004, p. 130.
  3. ^ T. F. C. Blagg and M. Millett, eds., The Early Roman Empire in the West 1999, p. 43.
  4. ^ "Coloniae". 19 Temmuz 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Ağustos 2021. 
  5. ^ Scheidel, "Demography", 49–50, 64, 64 n. 114, citing P. A. Brunt, Italian Manpower 225 B.C.–A.D. 14 (Oxford: Oxford University Press, 1987), 263.
  6. ^ Pat Southern - The Roman Army: A Social and Institutional History (2006/Oxford Uni.)
  7. ^ B. Campbell The Roman Army, 31 BC–AD 337 p.9
  8. ^ a b Histoire de la langue française. Ellipses Edition Marketing S.A. 2011. s. 7. ISBN 978-2-7298-6470-5. Le déclin du Gaulois et sa disparition ne s'expliquent pas seulement par des pratiques culturelles spécifiques: Lorsque les Romains conduits par César envahirent la Gaule, au 1er siecle avant J.-C., celle-ci romanisa de manière progressive et profonde. Pendant près de 500 ans, la fameuse période gallo-romaine, le gaulois et le latin parlé coexistèrent; au VIe siècle encore; le temoignage de Grégoire de Tours atteste la survivance de la langue gauloise. 
  9. ^ Hist. Franc., book I, 32 Veniens vero Arvernos, delubrum illud, quod Gallica lingua Vasso Galatæ vocant, incendit, diruit, atque subvertit. And coming to Clermont [to the Arverni] he set on fire, overthrew and destroyed that shrine which they call Vasso Galatæ in the Gallic tongue.
  10. ^ Mattingly, D. J., 2004, "Being Roman: Expressing Identity in a provincial setting", Journal of Roman Archaeology Vol. 17, pp 5–26
  11. ^ Haverfield, F., 1912, The Romanization of Roman Britain, Oxford: Claredon Press
  12. ^ MacKendrick (1952). "Roman Colonization". Phoenix. 6 (4): 139-146. doi:10.2307/1086829. 
  13. ^ Millet, M., 1990, "Romanization: historical issues and archaeological interpretation", in Blagg, T. and Millett, M. (Eds.), The Early Roman Empire in the West, Oxford: Oxbow Books, pp. 35–44
  14. ^ Mattingly, D. J., 2004, "Being Roman: Expressing Identity in a provincial setting", Journal of Roman Archaeology Vol. 17, pp. 13
  15. ^ Webster, J., 1997 "Necessary Comparisons: A Post-Colonial Approach to Religious Syncretism in the Roman Provinces", World Archaeology Vol 28 No 3, pp. 324–338
  16. ^ Webster, J., 2001, "Creolizing the Roman Provinces", American Journal of Archaeology Vol 105 No. 2, pp. 209–225,
  17. ^ "Epigraphik-Datenbank Clauss Slaby EDCS, unter Mitarbeit von Anne Kolb". 19 Eylül 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. 

Kaynakça

  • The Complete Roman Army. Thames & Hudson. 2003. ISBN 978-0-500-05124-5. 978-0-500-05124-5
  • Francisco Marco Simón, "Religion and Religious Practices of the Ancient Celts of the Iberian Peninsula" in e-Keltoi: The Celts in the Iberian Peninsula, 6 287–345 (online 15 Şubat 2009 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.) Interpretatio and the Romanization of Celtic deities.
  • Momsen, Theodore. The Provinces of the Roman Empire Barnes & Noble (re-edition). New York, 2004
  • Susanne Pilhofer: "Romanisierung in Kilikien? Das Zeugnis der Inschriften" (Quellen und Forschungen zur Antiken Welt 46), Munich 2006.

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Kültür</span> toplumun antropoloji içindeki yaşam tarzı

Kültür veya ekin, toplumların kendilerine özgü olan ve gelecek nesillere aktardıkları maddi veya manevi her şey.

<span class="mw-page-title-main">Batı Roma İmparatorluğu</span> Roma İmparatorluğunun bağımsız yönetilmiş batı yarısı

Batı Roma İmparatorluğu, Roma İmparatorluğu'nun 395 yılında İmparator I. Theodosius tarafından ikiye bölünmesiyle ortaya çıkan bir devlettir. Diğer yarısı ise Doğu Roma İmparatorluğu olan devlet, MS 3. ile 5. yüzyıllar arasında var olmuştur. Batı Roma İmparatorluğu, ayrı bir bağımsız İmparatorluk mahkemesi tarafından yönetildikleri herhangi bir zamanda Roma İmparatorluğu'nun batı eyaletlerinden oluşuyordu. Batı Roma İmparatorluğu ve Doğu Roma İmparatorluğu terimleri modern zamanlarda fiilen bağımsız olan siyasi varlıkları tanımlamak için icat edildi; Çağdaş Romalılar İmparatorluğun iki ayrı imparatorluğa bölündüğünü düşünmediler, ancak onu iki ayrı imparatorluk mahkemesi tarafından yönetilen tek bir yönetim olarak idari bir çare olarak gördüler.

<span class="mw-page-title-main">Antik Roma</span> İlk Çağın en büyük ve en güçlü medeniyeti

Antik Roma, MÖ 9. yüzyılda İtalya Yarımadası'nda kurulan Roma şehir devletinden doğarak tüm Akdeniz'i çevreleyen bir imparatorluk hâline gelen medeniyetin adıdır. Yaklaşık 2.200 yıl boyunca varlığını sürdürmüş olan Roma uygarlığı bir monarşiden oligarşi ve cumhuriyetin bileşimi bir demokrasiye ve daha sonra da otokratik bir imparatorluğa dönüşmüştür.

<span class="mw-page-title-main">Galya</span>

Galya, günümüzde başta Fransa olmak üzere Batı Avrupa'nın büyük bir bölümüne tarihte verilen isimdi. Galya'nın sınırları Fransa'nın yanı sıra günümüzdeki Kuzey İtalya, Belçika, İsviçre'nin batısı, Hollanda'nın bazı kısımlarıyla Almanya'daki Ren Nehri'nin batı kıyısındaki bölgeleri de içeriyordu.

<span class="mw-page-title-main">Latin dilleri</span>

Latin veya Romen dilleri, kökeni Roma İmparatorluğu'nda konuşulmuş Latince lehçelerine dayanan, Hint-Avrupa dil ailesinin İtalik koluna mensup bir dil grubudur. Dünya çapında Latin dillerini anadil olarak konuşan 600 milyondan fazladır. Dil grubunun modern dağılımı Amerika, Avrupa ve Afrika kıtalarında yoğunlaşmakla birlikte, genel olarak dünyada geniş bir yayılıma sahiptir.

<span class="mw-page-title-main">Roma lejyonu</span> Roma İmparatorluğunda 1.000 ile 5.600 kişi arasında değişen eski ağır piyade birliği

Roma Lejyonu Roma Cumhuriyeti ve Roma İmparatorluğu boyunca tüm Roma ordusunu ya da daha dar anlamda ağır piyadeleri kasteden temel askeri birlik. İkinci anlamı birkaç Kohorttan oluşan ve legionaries olarak bilinen ağır piyadelere vurgu yapar. Roma lejyonunun ana unsurunu ağır piyadeler oluştururken, piyadelere neredeyse her zaman bir ya da daha fazla sayıda, Roma yurttaşı olmayan kişilerden oluşturulan süvariler, düzenli birlikler ve avcılardan kurulu destek birlikleri olan Auxilialar eşlik ederdi.

<span class="mw-page-title-main">Gallia Narbonensis</span>

Gallia Narbonensis, günümüz Fransa'sının güneyindeki Languedoc ve Provence bölgesinde yer alan antik Roma İmparatorluğu eyaleti.

<span class="mw-page-title-main">Roma Cumhuriyeti</span> Antik Romanın cumhuriyetle yönetildiği dönem

Roma Cumhuriyeti, Antik Roma uygarlığında hükûmetin cumhuriyet şeklinde işlediği dönem. Geleneksel olarak MÖ 509 yılında krallığın devrilmesiyle başlayan dönemdir. Bu dönemde ilk iki yüzyıl boyunca, Cumhuriyet toprakları İç İtalya'dan bütün Akdeniz dünyasına kadar genişledi. Sonraki yüzyılda Roma; Kuzey Afrika, İber Yarımadası, Yunanistan ve şu anki Güney Fransa'da egemenlik kurarak daha da büyüdü. Roma Cumhuriyeti, son iki yüzyılı sırasında, hem Fransa'nın kalanına hem de Makedonya ile Anadolu'nun büyük kısmına egemen oldu.

<span class="mw-page-title-main">Klasik Antik Çağ</span>

Klasik antik çağ, MÖ 8. yüzyıl ile MS 5. yüzyıl arasındaki Greko-Romen dünyası denen, Antik Yunanistan ve Antik Roma'nın iç içe geçmiş uygarlıklarını kapsayan, Akdeniz merkezli kültürel tarih dönemidir. Bu çağ, hem Yunan hem de Roma toplumlarının geliştiği ve Avrupa, Kuzey Afrika ve Batı Asya'nın büyük bölümünü etkileyen bir dönemdir.

<span class="mw-page-title-main">Romulus Augustus</span>

Flavius Romulus Augustus, 31 Ekim 475 ile 4 Eylül 476 tarihleri arasında hüküm sürmüş son Batı Roma imparatorudur. Tarihi olarak döneminin Roma'nın Batı'daki varlığının sonuna işaret ettiği kabul edilir.

<span class="mw-page-title-main">Honorius</span> Roma imparatoru (395-423) (384-423)

Flavius Honorius, 393-395 yılları arasında Roma imparatoru ve 395'ten ölümüne kadar Batı Roma imparatoruydu. I. Theodosius ve ilk karısı Aelia Flaccilla'nın küçük oğlu ve Doğu Roma imparatoru Arcadius'un kardeşiydi.

<span class="mw-page-title-main">İtalya tarihi</span>

İtalya tarihi, İtalya yarımadasında yaşayan halkların antik çağlardan başlayarak günümüze kadar ulaşan tarihini kapsar.

XIII. Lejyon, tarihsel olarak Roma Lejyonları'nın en dikkat çekici lejyonlarından biridir. XIII. Lejyon, Jül Sezar'ın Galya seferinde ve hemen ardından Roma iç savaşında çok önemli roller üstlenmiştir. Sezar'ın 10 Ocak MÖ 49 tarihinde Rubicon'u birlikte geçerek iç savaşın başlamasına neden olduğu lejyon, Lejyon XIII Gemina'dır. Lejyon varlığını 5. yüzyıla kadar sürdürmüş olup sembolü aslandı.

<i>Auxilia</i>

Auxilia, Principatus dönemi Roma ordusununda görev yapan yurttaş lejyonların yanında bulunan ve yurttaş olmayan eyaletlerden toplanan askerlerden oluşturulmuş destek birlikleri. İkinci yüzyıldan itibaren auxilia'larda bulunan piyade sayısı lejyonlarda bulunan piyade sayısına ulaşmış ve ilave olarak süvariler, hafif süvariler ve atlı okçular ile desteklenmiş ve böylece auxilia, Romanın düzenli sahra birliklerinin beşte üçü bir büyüklüğe ulaşmıştır. Tıpkı lejyonerler gibi mevcutları askere alınanlardan ziyade gönüllülerden oluşmaktaydı.

<span class="mw-page-title-main">Kültürleşme</span>

Kültürleşme iki farklı kültürün karşılaşmasıyla başlayan ve uyum ile sonuçlanan kültürel ve psikolojik değişim sürecidir. Söz konusu değişikliklerin gerçekleşmesi yıllar hatta kuşaklar boyu süren zaman alıcı bir süreçtir. Bireylerin bu değişiklikleri yönetmesi ise uyum (adaptation) olarak ifade edilmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Romanizasyon</span>

Dilbilimde romanizasyon veya romantizasyon, farklı bir yazı sistemindeki ifadeleri Latin (Roma) alfabesine dönüştürmektir. Romanizasyon yöntemleri arasında yazılı metinin çevirisi ve transkripsiyonu, konuşulan kelimenin temsili ve her ikisinin kombinasyonu bulunmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Postumus</span>

Marcus Cassianius Latinius Postumus Roma İmparatorluğu'nun batısında imparator Gallienus'a karşı yönetimi ele geçiren bir komutan ve Galya İmparatorluğu olarak da bilinen kısa süreli İmparatorluğun kurucusudur. Postumus, Galya İmparatorluğu'nun başında MS 260 yılından 269 yılına dek hüküm sürmüştür.

<span class="mw-page-title-main">Gallo-Romen kültürü</span>

Gallo-Romen kültürü kavramı Galya'nın Romalılar tarafından fethi sonrası Roma kültürü etkisi altına girmesi ve Galyalıların bu kültüre adapte olmalarının bir sonucu olarak ortaya çıkan kültürü tanımlamak için kullanılan bir kavramdır. Bu dönemde Galyalıların Roma İmparatorluğu'ndan sadece mimari anlamda değil, dil, gelenek, görenek ve yaşam tarzı gibi geniş bir çerçevede etkilendiği gözlemlenebilmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Roma vatandaşlığı</span> Antik Romada vatandaşlık

Antik Roma'da vatandaşlık özgür bireylerin yasalar, mülkiyet ve yönetim ile ilgili olarak elde ettiği ayrıcalıklı siyasi ve hukuki bir statüdür.

Roma Galyası, MÖ 1. yüzyıldan MS 5. yüzyıla kadar Roma yönetimi altında bulunan Galya'yı ifade eder.