İçeriğe atla

Roma mitolojisi

Roma tanrıları, Vergilius Romanus
Romulus ve Remus, Lupercal, Peder Tiber ve Palatine, Trajan (MS 98–117) dönemine tarihlenen bir kaideden kabartma.

Roma mitolojisi, Antik Roma'da yaşayan insanların mitolojik inançlarının bütününe verilen isimdir. Genelde iki ana bölümü olduğu düşünülür; ilk bölüm ki daha sonraları etkin olmuştur ve edebidir, genellikle Etrüsk mitolojisindeki öğelerin Romalılaştırılmış hallerinden meydana gelir, ikinci bölüm ise daha erken dönemlerde etkin olmuş olan ve daha çok kültik olan farklı uygulama ve inançlara sahip daha özerk bir bölümdür.[1]

Romalılar ve din

Romalıların hayatında dinin büyük bir önemi vardı. Latincede "din" anlamına gelen religio sözcüğünün religare yani "bağlamak" fiiliyle olan yakınlığı bazı bilim insanlarına göre önemlidir.[2] Her ne kadar söz konusu fiile yakın olsa da religio sözcüğü çok geniş bir anlam yelpazesine sahipti ve onun birebir karşılığı bir sözcük o dönemin ünlü dillerinde, örneğin Yunancada bulunmamaktaydı.[3] Nitekim daha sonraları hem Roman hem de Cermen kökenli diller bu sözcüğün karşılığı ile din anlamını tanımlamak yerine yine bu sözcüğü kullanmayı tercih etmiştir; religion veya religione gibi.[4]

Roma tarihi ve halkın günlük yaşamı için dinin önemi Livy'nin tarihinde de görülebilir. Roma tarihine dair neredeyse her türlü olgu, yükselişlerden çöküşlere kadar, rahatlıkla dine bağlanarak açıklanabilmekteydi. Sonuçta ilk dönem Roma dininde neredeyse her olay için bir tanrı veya tanrıça bulunması da bunun göstergelerinden sayılabilir.[5]

Roma dininin bazı özellikleri

Romalıların dini anlayışının gelişmişliğine rağmen cumhuriyetin sonuna kadar dini tanımlanabilecek fikirler yazına dökülmedi. Etrüsk kültürünün Roma'da yoğun biçimde etkili olmaya başlamasıyla yazar ve düşünürler dini konulardaki şahsi fikirlerini yazına dökmüşlerdir. Örnek olarak Cicero verilebilir.

Bunun nedeni dinin karakteristiki yapısı da olabilir. Her ne kadar bugün Roma dini olarak tanımlansa da o dönemdeki din tanımı bugünkü sistematik ve belirli başlıkları içinde bulunduran din tanımından çok farklıydı. Roma dini hiçbir zaman modern din anlayışına sahip olamamıştır. Gerek erken dönemlerindeki kültik yapısı gerekse sonraları yaşanan başta Etrüsk olmak üzere farklı kültür ve milletlerin dini yapılarının etkileşimi sistematik bir din oluşturamamıştır. Sınırları muğlak, kuralları esnekti. Her ne kadar bir tür ruhban sınıfı (rahip ve rahibeler), ilahilik gibi kavram ve kurumlar yer alsa da bunların hepsi sistematik bir biçimde bütün oluşturmamaktaydı. Zaten sonraki dönemlerde farklı kültürlerden gelen dini öğeler ile dini yapı çok farklı bir hâl almıştır.

Romulus ve Remus'u emziren dişi kurt heykeli.

Roma politeizmi ve inanç yapısı, özellikle son zamanlarında, birçok farklı kültürü barındırsa da bunlardan en etkin olanı her zaman Etrüsk inancı olmuştur. Ayrıca, güç sembolleri ve bazı kamusal ibadetler yoğun oranda Etrüsk kültür ve inancından etkilenmiştir. Aslında Etrüskler Roma'ya MÖ 6. yüzyılda sadece kısa bir süreliğine egemen olabilmişlerdir. Büyük ihtimalle bu sembolizm ve ibadet ilhamı bizzat Romalılar tarafından yapılmıştır.

Erken Roma mitinin doğası

Arkaik Romalıların bir mite sahip olmadıkları söylenebilir.[6] Bununla kastedilen, sonraki dönemde şairlerinin Etrüsk mitolojisinden esinlenmesine kadarki dönemde, Romalıların tanrıların kökenine dair, Zeus'un Hera tarafından baştan çıkartılması gibi, bir mit anlayışının veya sıralı bir anlatının bulunmamasıdır.

Romalıların bu erken dönemde sahip oldukları dini yapı iki ana nokta ile tanımlanabilir:[7]

  1. Çok gelişmiş bir ayin sistemi, ruhban okulları ve ilgi tanrı "küme"leri;
  2. Kentin (Roma kentinin) bulunuşu ve kuruluşuna dair çok zengin bir tarihi mitler yapısı ki bu yapı fani insanlar ile birlikte çoğu ilahi müdahaleyi de içerir.

Erken dönem mitolojisinde tanrılar

Romalı tanrı anlayışı, erken dönemde, Etrüsklülerinkinden çok farklı bir biçimdeydi. Örneğin, eğer bir Lidya'lıya Demeter'i soracak olsaydınız, büyük ihtimalle, ünlü mitten yani, Hades'in Persephone'yi kaçırışı üzerine Demeter'in yaşadığı acılardan bahsedecektir. Fakat bir Romalıya Ceres hakkında sorarsanız size onun resmi bir rahibinin, flameninin, olduğunu bu rahibin Jüpiter, Mars ve Quirinus'un flamenlerine karşı ast, ama Flora ve Pomona'nın flamenlerine karşı üst olduğunu belirtecektir. Ayrıca onun diğer ziraat tanrıları Liber ve Libera ile birlikte bir üçlü oluşturduğunu da belirtebilir; ve hatta, ona bağlı olan belirli görevleri olan daha ast tanrıları sıralayabilir: Sarritor (yabani otları temizleme), Messor (hasat yapmak), İnsitor (tohum ekmek) vb.

Bu örnekten de anlaşılabileceği gibi, arkaik Roma mitolojisi, en azından tanrılar ve tanrı anlayışı açısından, anlatılardan değil de tanrılar arasında ve tanrılar ile insanlar arasında yer alan kenetlenmiş ve kompleks bir ilişkiler ağından oluşmaktaydı.

Erken Romalıların özgün dini, daha sonraları birçok farklı ve çelişen inancın eklenmesi ve özellikle de Etrüsk mitolojisinin büyük bir kısmının asimile edilmesiyle, çok farklı bir hal ve yapıya dönüşmüş, farklılaşmıştır.

Roma tarihi hakkında erken dönem mitolojisi

Tanrılar hakkında bir anlatı geleneği olmasa da Romalıların kentlerinin (Roma'nın) bulunuşu, kuruluşu ve ilk dönemleri hakkında çok zengin ve yarı-tarihi yarı-efsanevi anlatı kültürleri mevcuttu. İlk krallar, Romulus ve Numa gibi, tamamen mitik bir doğaya sahipti ve bu tür efsanevi öğeler Cumhuriyetin ilk dönemlerine kadar uzanabilmekteydi.

Bugün, Aeneas ve Liviu'un ilk bir-iki kitabı bu insan mitolojisinin en önemli kaynaklarını oluşturmaktadır.

Özgün Roma ve italik tanrılar

Reski rahiplik, roma ayinsel ibadet ve uygulamalarını iki tanrı sınıfına ayırmaktadır: di indigetes ve de novensides veya novensiles. İndigetes Roma devletinin, şehrinin, özgün tanrılarıydılar ve böyle yaklaşık 30 tanrıya adanmış özel bayramlar (festivaller) mevcuttu. Novensides ise kültleri tarihi süreçte daha sonraları şehre gelmiş tanrılardır ki bunların ortaya çıkışları genellikle belirli bir kriz veya ihtiyacın doğduğu bilinen, belirli tarihlerdir.

Erken Roma tanrılarına, di indigetes'e, ilaveten çeşitli etkinlik ve eylemlerde çağrılan özelleşmiş veya uzmanlaşmış küçük tanrılar da mevcuttu. Bu tür eylemlere ayinsel bir boyut kazandırılmıştı, örneğin ekini ekerken belli bir tanrı ismiyle çağrılır, hasat ederkense bir başkası çağrıldı. Aslında bu yoğun ayin kültürünün ve küçük tanrı anlayışının temelinde politeizmden çok bir tür polidemonizm yatmaktaydı; zira bu küçük tanrıların güçleri ancak uzmanlaştıkları/özelleştikleri eyleme yetmekteydi, diğer eylemlerde herhangi bir güçleri bulunmuyor ve bu nedenle de tanrıdan çok bir tür ilahi ruh kavramına yakındılar.

İlk panteonun başında Jüpiter, Mars ve Quirinus üçlemesi (ki bu üçünün rahipleri veya flamenleri en yüksek dereceye sahiptiler) ile Janus ve Vesta bulunmaktaydı. Erken dönemde bu tanrıların pek bir kişilikleri (veya şahsi özellikleri) yoktu ve kişisel tarihlerinde evlilik ve soy ağaçları bulunmuyordu.

Yabancı tanrılar

Mithras bir Roma duvar resminde

Roma devleti etrafındaki bölgeleri fethettikçe komşu kültür ve toplulukların yerel tanrıları da Roma mitolojisine giriş yapmıştır. Romalılar geleneksel olarak yeni fethedilen yerlerin tanrılarına da kendi özgün tanrıları ile bir tutmuş aynı saygı ve onuru bahşetmişlerdir. Birçok seferde yeni fethedilen bölgenin tanrılarının da Roma'da yeni tapınaklarda yer almaları için davette bulunulmuştur. Bu nedenle Roma'ya özgü olmayan birçok farklı kült, tanrı ve tanrıça Roma mitolojisine giriş yapmış kimi zaman bu yeni tanrı ve tanrıçalar halihazırda Roma mitolojisinde var olan belirli tanrı ve tanrıçalarla özdeşleştirilmiştir.

Bazı önemli Roma tanrıları

Tüm tanrılar için: Roma tanrı ve tanrıçaları listesi

Dış bağlantılar

Kaynakça

  1. ^ https://www.worldhistory.org/trans/tr/1-12207/roma-mitolojisi/ 23 Ağustos 2024 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. []
  2. ^ Moses Hadas (1952). A History of Latin Literature. Columbia University Press. s. 15. ISBN 978-0-231-51487-3. 
  3. ^ Günay, Dinçer (17 Mart 2023). "ESKİ ROMA CUMHURİYETİ'NDE RAHİPLİK KURUMU". ASYA STUDIES. doi:10.31455/asya.1253104. ISSN 2602-2877. 
  4. ^ Encyclopedia of Religion, 2nd Edition, cilt 12, Roman Religion: The Early Period - Basic concepts., s. 7894, Thomson Gale.
  5. ^ C. O. Brink (1963). Horace on Poetry: Epistles Book II: The Letters to Augustus and Florus. CUP Archive. s. 64. ISBN 978-0-521-20069-1. 
  6. ^ T. P. Wiseman, The Myths of Rome (University of Exeter Press, 2004), preface (n.p.).
  7. ^ Alexandre Grandazzi, The Foundation of Rome: Myth and History (Cornell University Press, 1997), ss. 45–46.
  • Alan Cameron Greek Mythography in the Roman World (2005) OUP, Oxford (reviewed by T P Wiseman in Times Literary Supplement 13 May 2005 page 29)


İlgili Araştırma Makaleleri

Mitoloji, mit veya söylen bilimi belirli bir din veya kültürdeki insanlık ile evrenin yaratılış ve doğasını, geleneklere özgü inanç ve uygulamaların sebebini açıklamaya yönelik söylencelerin tümü. Mit (söylen) sözcüğü gerçekte doğru olmayan bir hikâye veya anlatı için tercih edilir ve çoğunlukla bir yanlışlık, doğru olmayan unsur vurgusu barındırır.

<span class="mw-page-title-main">Ana tanrıça</span>

Tanrıça tapınımı dişi Tanrıçaya veya tanrıçalara tapınmakta kullanılan genel bir tanımdır. Pek çok New Age Tanrıça izdeşleri, hiyerarşik bir inançtan uzak olmayan "kulluk" teriminden kaçınarak tanrıça ruhsallığı terimini kullanmayı tercih etmektedir.

Kelt mitolojisi en yalın tanımıyla Kelt politeizminin mitolojisidir. Kelt politeizmi Demir Çağı Keltlerinin diniydi. Demir Çağı'ndaki diğer Avrupalılar gibi erken dönem Keltleri de politeistik mitoloji ve dinî yapıyı benimsemişlerdi. Kelt insanlarının içinde, Roma ile yakın iletişimi olan Galyalıların ve İber Yarımadasındaki Keltlerin mitolojileri Roma İmparatorluğu altında devam edememiş, daha sonra ise bu insanlar Hristiyan olmuş ve Kelt(ik) dillerini de kaybetmişlerdir. İronik bir şekilde bu insanların inanç ve geleneklerine dair bilgiler çeşitli Roma ve Hristiyan kaynakları sayesinde bugüne kadar ulaşmıştır. Bir başka açıdan ise, kendi politik veya lenguistik (dilsel) kimliklerini korumuş olan Keltler Demir Çağı'ndaki atalarının mitolojilerinin en azından artakalan küçük bir kısmını iletebilmişlerdir. Bu iletilebilmiş kısım genellikle Orta Çağ'da kaydedilmiş ve yazılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Tanrıça</span> kadın tanrı

Tanrıça, dişi ya da dişil ilah anlamlarına gelebilir. Soyut bir ilahi varlıktır. Birçok kültürde tanrıçalardan bahsedilir. Bazen tek başına, ama çoğunlukla bir panteonun üyesi olarak tanrıça inanışı özellikle paganizmde yaygındır.

<span class="mw-page-title-main">Putperestlik</span>

Putperestlik veya putataparlık, genel anlamda bir nesne, görüntü veya fikre tapım içeren bir dini uygulama, anlayış veya inançtır. Putperestlik farklı şekillerde tanımlandığı ve farklı çeşitleri olduğu gibi bazen politeizm benzeri monoteist olmayan inanç yapılarını kastetmek için de kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Mezopotamya mitolojisi</span> Dicle ve Fırat nehirleri arasında ki bölgede gelişen fikirler ya da öğretiler

Mezopotamya mitolojisi, Sümerlerin dini evrendeki güç, nesne ve varlıkları temsil eden Antropomorfik tanrı ve tanrıçalar içerirdi. Sümerlerin inanışına göre insanlar başta tanrılar tarafından hizmetçi, köle olarak yaratılmış fakat daha sonra özgürleştirilmiştirler.

<span class="mw-page-title-main">Juno (mitoloji)</span> Antik Roma evlilik ve doğurganlık tanrıçası

Juno veya Iuno, Roma mitolojisinde baş tanrı Jüpiter'in kız kardeşi ve eşi, aile ve doğum başta olmak üzere birçok alanda tezahürü ve ilgisi bulunan, eski ve güçlü bir tanrıçaydı. Yunan mitolojisindeki Hera'nın Roma mitolojisindeki dengi olarak da tanımlanabilir; aynı Hera gibi onun da kutsal ve sembolik hayvanı tavus kuşudur ve yine Hera gibi başında taç ile tasvir edilirdi. Etrüsk mitolojisindeki tanrıça Uni'nin ismini Latince bu tanrıçanın ismi olan Iunodan alır. Tanrıların kralı Jüpiter'in karısı ve tanrıların kraliçesidir. Aynı Jüpiter gibi şimşek gönderebilir. En önemli Roma tanrılarından Mars'ın da annesidir. Roma tarihi boyunca çeşitli dönemlerdeki olaylar Juno'ya atfeledilir veya çeşitli olaylarda yer aldığı iddia edilirdi.

<span class="mw-page-title-main">Mars (mitoloji)</span> Roma mitolojisinde savaş Tanrısı

Mars, Roma mitolojisindeki savaş tanrısıdır. Juno ile Jüpiter'in oğludur. Mars sözcüğünün herhangi bir Hint-Avrupalı türevi olmadığına göre, büyük ihtimalle Etrüsk ziraat tanrısı Maris'in Latinize edilmiş bir biçimidir. Başlarda Romalı bereket ve bitki tanrısı, çiftlik hayvanlarının, ekin alanlarının koruyucusuyken daha sonraları savaşla özdeşleştirilmiştir; sonunda Yunan mitolojisindeki Ares'in Roma mitolojisindeki dengi olmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Etrüsk mitolojisi</span> Etrüsklerin mitolojik yazın ve inançları ile birlikte yaptıkları dini adet ve uygulamalar

Etrüsk mitolojisi veya Etrüsk dini, Etrüsklerin mitolojik yazın ve inançları ile birlikte yaptıkları dini adet ve uygulamaların bütünüdür.

Romanya mitolojisi gerek Rumenlerin gerekse tarih boyunca Romanya bölgesinde yaşamış olan insanların mitolojik inançlarının bütününe verilen isimdir. Doğrudan Rumen mitolojisi olarak da anılabilir zira kapsadığı toplulukların büyük bir kısmı Rumenler tarafından bir şekilde ata olarak kabul edilmiştir. Aynı sebepten dolayı Romanya mitolojisi Roma ve İskandinav mitolojilerinden öğeler barındırır. Ayrıca antik Dacia ve Trakya tanrı ve tanrıçalarını da kapsar.

<span class="mw-page-title-main">Tapınak</span> dinî ve manevi faaliyetlerin gerçekleştirildiği yapı

Tapınak, ibadethane ya da mabet; yüce bir varlığa tapınılan ve bazı diğer dinî ritüellerin gerçekleştirildiği kutsal yapı. Türkçe tapınak sözcüğü tapmak kökünden gelir. İbadethane sözcüğü Farsça ve mabet sözcüğü Arapça kökenlidir.

<span class="mw-page-title-main">Aztek dini</span>

Aztek mitolojisi veya Aztek dini, Tolteklerin çöküşünün ardından 13-16. yüzyıllar arasında Meksika Vadisi'nde önemli bir uygarlık olarak ortaya çıkan Aztekler tarafından geliştirilmiş bir inanç, efsane ve gelenekler bütünüdür. 100'den fazla tanrısıyla çok tanrılı pantheona sahip sahip Aztek dini, gerek kendisinden eski gerekse kendisiyle eş zamanlı olarak aynı coğrafi bölgede ortaya çıkmış inançlar, mitler, kültürel ve kozmik imgelerden yoğun oranda etkilenmiştir. Ayrıca Aztek dini çok önemli ve sıkı bir mistik karaktere sahiptir ve liturjik açıdan çok gelişmiştir. Seremoniler ve ritüeller büyük bir titizlikle, belirli takvimleri çok sıkı bir şekilde takip ederek gerçekleştirilir ve dinî olduğu kadar siyasi ve toplumsal açıdan da önem arz ederdi. Ayrıca uzun yıllar boyunca kurgu eserlerinde yer almış antik ritüellerde insan kurban edilmesi anlayışı da Aztek inancında yer etmiş, ritüellerde gerçekten insan kurban edilmiştir.

Ermeni dini ve mitolojisi, Ermenilerin Hıristiyanlığı kabulünden önceki ve Hristiyanlığı kabul ettikleri erken dönemlerdeki, Hristiyanlık dışı inanış, gelenek ve mitoloji bütününü ifade etmektedir. İlk dönemlerde kendine özgü karakterlerini korumakla birlikte Asyalı diğer kavimlerin ve çeşitli Anadolu uygarlıklarının inanç ve mitolojilerinden etkilenen Ermeni dini ve mitolojisi zamanla özellikle Perslerin etkisinde kalmış ve özellikle Zerdüştlüğü kendi farklı inanç, gelenek ve mitolojik yapısına adapte ederek benimsemiştir.

Hitit mitolojisi, Mezopotamya kaynaklarından esinlenmiş olmakla beraber, Hatti ve Hurri etkisinde de kalmıştır. Hititler, ele geçirdikleri bölgelerde tapınılan tanrı ve tanrıçalara gösterdikleri saygıdan ve onları yerel ölçekte de olsa tanımalarından dolayı "Bin Tanrılı Halk" adını almıştır.

<span class="mw-page-title-main">Anadolu mitolojisi</span>

Anadolu din ve mitolojisi Hatti, Hitit, Luvi, Hurri, Asur, Urartu, Lidya, Frig gibi Anadolu'nun antik halklarının yanı sıra kısmen Ermeni, Türk ve Yunanların daha geç döneme ait inanç ve söylencelerinden oluşmaktadır. Çatalhöyük, tarımsal yerleşimden kent yerleşimine geçilen dünyanın en eski kenti kabul edilmektedir. Burada ana tanrıça heykellerinin yanında bulunan hayvan özellikle boğa sembolleri, ana tanrıça kültünün yanı sıra erkek verimlilik sembollerinin de kullanıldığı gök ve savaş tanrısının boğa formunda sembolize edildiğini düşündürmektedir

Antik Roma'da din, kökenleri büyük ölçüde Antik Yunan ve İtalya Yarımadası'nın pagan geleneklerinden alan, inanç ve kültlerin bileşimidir.

<span class="mw-page-title-main">Gece tanrıları listesi</span> Vikimedya liste maddesi

Bir gece tanrısı, mitolojilerde gece, gece gökyüzü veya karanlıkla ilişkilendirilen bir tanrıça veya tanrıdır. Çok tanrılı dinlerde yaygın olarak bulunurlar. Aşağıdakiler, çeşitli mitolojilerdeki gece tanrılarının bir listesidir.

Dünya tanrıçası Dünya'nın kişiselleştirilmesidir. Dünya tanrıçaları genellikle yeraltı dünyasının "kitonik " tanrıları ile ilişkilendirilir.

<span class="mw-page-title-main">Cautha</span>

Catha Etrüsk mitolojisinde ay veya güneş tanrıçasıdır. Doğumla da ilişkilendirilir. Yeraltı dünyasıyla da bağlantısı olan Catha aynı zamanda İtalya'nın Pyrgi kentindeki güney kutsal alanının tanrıçasıdır Sık sık bir kült paylaştığı Etrüsk tanrısı Śuri ile birlikte görülür. Catha, sıklıkla Yunan tanrısı Dionysos'un muadili olan Etrüsk tanrısı Fufluns ve Roma tanrısı Bacchus'un muadili olan Pacha ile eşleştirilir. Ayrıca, Pyrgi'de Catha, Yunan tanrısı Apollon'un muadili olan tanrı Aplu ile de bağlantılıdır. Aplu, Etrüsk dinine dahil edildiğinde, Catha'nın bazı özelliklerini bile almış olabilir. Giovanni Colonna, Catha'nın Yunan Persephone ile bağlantılı olduğunu, çünkü Catha'nın eşi Suri'nin Roma mitolojisindeki Dis Pater ile ilişkilendirdiğini öne sürdü.