İçeriğe atla

Roma kralı

Roma Kralı (Latince: rex, regis) Roma Krallığı'nın başmagistrası. Romanın kurucusu olan ve bu sebeple kendiliğinden kral olan Romulus hariç tüm Krallar Roma halkı tarafından yaşam boyu seçilmişler, Krallardan hiçbiri tahta çıkmak için askerî gücüne güvenmemiştir. İlk dört kralın seçimlerinin kalıtsal ilkelere göre yapıldığına dair bir bilgi yoksa da, beşinci kral Tarquinius Priscus'tan itibaren kraliyet mirası kralın soyundan gelen kraliyet kadınları tarafından devam ettirilmiştir. Sonuç olarak, antik tarihçiler kralların seçiminde soylarından çok erdemlerine bakıldığını vurgularlar.

Genel bakış

Roma'nın antik tarihçileri Roma Krallarının gücünü Cumhuriyet döneminde onlara karşılık gelen Konsüllerin güçleriyle karşılaştırma konusunda güçlük çekmişlerdir. Bazı modern tarihçiler Kralların yönetimindeki Roma'da hakim gücünün halkın elinde olduğuna ve Kralların sadece Senato ve halk için yönetici olduklarına inanırlar—ki bu Roma'yı bir anayasal monarşi yapar. Diğerleri ise Kralın sınırsız bir hüküm gücüne sahip olduğuna ve Senato ve halkın bu güç üzerindeki kontrolünün sınırlı olduğuna inanır—ki bu da Roma'yı bir mutlak monarşi yapar.

Roma Kralının alâmetleri, on iki lictor'un taşıdığı fasces ve balta, Curule sandalyesinde oturma hakkı, mor Toga Picta, kırmızı ayakkabılar ve başa takılan beyaz Diademdir. Tüm bu alâmetler arasında en önemli olanı mor toga'dır.

Rex'in sıfatında vücud bulan devletin hakim gücü ona şu görevleri yükler:

  • (1) Yönetimin başı - kanunları uygulama gücüne sahip başyönetici olarak görev yapmış, devlete ait tüm toprakları yönetmiş, fethedilmiş toprakları düzenlemiş ve tüm kamu işerini denetlemiştir.
  • (2) Başkomutan - Roma askerlerinin komutanlığını yapmış, Roma Lejyonlarını organize etmiş, ordu komutanlarını atamış ve savaşları yöneymiştir.
  • (3) Devletin başı - Roma'nın baştemsilcisi olarak yabancı güçlerle ilişkileri yürütmüş ve diğer ülkelerden gelen temsilcileri kabul etmiştir.
  • (4) Başrahip - Sahip olduğu resmi temsil yetkisi ve Roma dini üzerindeki yönetici pozisyonu nedeniyle, Roma ve onun halkını Roma tanrıları'na karşı temsil etmiştir.
  • (5) Baş kanun koyucu - kanun teklifleri hazırlamış ve ihtiyaçlara karar vermiştir.
  • (6) Başyargıç - Tüm kamu ve ceza davalarında hüküm vermiştir.

Kralların seçimi

Kral öldüğünde, Roma interregnum olarak bilinen ve kralın başta olmadığı bir çeşit ara döneme giriyordu. Devletin hakim gücü, yeni kralın bulunmasından sorumlu olan Senato haline geliyordu. Senato toplanarak üyelerinden birisini beş günlük bir süre için Roma'nın bir sonraki kralını bulması amacıyla interrex olarak atıyordu. Beş günlük süre sona erince, yeni bir beş gün için yeni bir interrex atanıyordu. Süreç yeni kral seçilene kadar bu şekilde devam ediyordu. İnterrex uygun bir aday bulduğunda, adayın adını Senato oturumunda diğer üyelere açıklıyor ve Senato da bu adayı değerlendiyordu. Eğer isim Senato tarafından uygun bulunursa, interrex Curiate meclisini toplantıya çağırıyor ve kralın seçimine kadar geçen sürede başkanlığını yürütüyordu.

Curiate Meclisine teklif edine isim, Roma halkı tarafından kabul ya da reddedilebilirdi. Eğer kabul edilirse seçilmiş olan kral göreve hemen başlayamazdı. Krala ait yetki ve gücü tam olarak üstlenmeden önce yerine getirilmesi gereken iki şey daha vardı. İlk olarak Kral Roma'da en büyük rahip olarak görev yapacağından dolayı, kehanetlerin yardımıyla tanrıların bu atamaya saygı gösterip göstermeyeceği anlaşılmaya çalışılırdı. Bu tören bir augur tarafından yapılırdı ve seçilmiş olan kral kaledeki taş bir oturak üzerinde oturur, halk da aşağıda beklerdi. Eğer krallığa layık bulunursa, augur tanrıların olumlu işaretler verdiğini ilan eder ve bu kralın rahip yönünün tasdik edilmesi anlamına gelirdi.

İkinci olarak Kralın üstleneceği yetki hakkında bir toplantı yapılırdı. Curiate Meclisi başlangıçta sadece kimin kral olacağına karar vermek için toplanmıştır ve henüz krala ihtiyacı olan emir verme yetkisi verilmemiştir. Bu sebeple, seçilen kral Curiate Meclisine kendisine yetki veren bir yasa tasarısı teklif eder ve Curiate Meclisi bunu oylayarak kendisine yetkiyi bahşederdi.

Teorik olarak Roma halkı kendi liderlerini seçmekteydi ancak Senato işlemlerin çoğunun kontrolünü elinde tutardı.

Roma Kralları listesi

Roma Kralları
Kral Saltanat süresi
RomulusMÖ 753–MÖ 716
Numa PompiliusMÖ 715–MÖ 674
Tullus HostiliusMÖ 673–MÖ 642
Ancus MarciusMÖ 642–MÖ 617
Lucius Tarquinius PriscusMÖ 616–MÖ 579
Servius TulliusMÖ 578–MÖ 535
Lucius Tarquinius SuperbusMÖ 535MÖ 510/MÖ 509

Çeviri kaynağı

İlgili Araştırma Makaleleri

Monarşi ya da tek erklik, bir hükümdarın devlet başkanı olduğu bir yönetim biçimidir. Saltanatın bir başka adıdır. Genellikle seçim dışı yöntemler kullanılır. Bu hükümdar, Türkçede kral, imparator, şah, padişah, prens, emir, kağan, hakan, han gibi çeşitli adlar alabilir. Monarşiyi diğer yönetim biçimlerinden ayıran en önemli özellik, devlet başkanının bu yetkiyi yaşamı boyunca elinde bulundurmasıdır. Hükümdar öldükten sonra onun soyundan biri gelir. Yani yetki genellikle babadan oğula geçer. Demokrasilerde ise devlet başkanı seçimle işbaşına gelir. “Monarşi” sözcüğü Türkçeye Fransızcadan (Monarchie) geçmiştir. Cezalandırma ve bağışlama yetkileri sadece hükümdarın elindedir. Otoritenin bir kralın veya bir imparatorun elinde olduğu yönetim türüdür.

<span class="mw-page-title-main">Parlamento</span> asli görevi yürütmeyi denetlemek olan, yasa yapıcı meclis veya meclisler

Parlamento ya da yasama kurulu, birincil görevi yürütmeyi denetlemek olan, yasama gücüne ve yetkisine sahip meclis veya meclislerdir.

<span class="mw-page-title-main">Meşrutiyet</span> hükümdarın yetkilerinin anayasayla sınırlandırıldığı yönetim biçimi

Meşrutiyet, meşruti monarşi, anayasal monarşi, anayasal tekerki ya da parlamenter monarşi, hükümdarın yetkilerinin anayasa ve halk oyuyla seçilen meclis tarafından kısıtlandığı yönetim biçimi. Arapça şart kökünden türemiş olan meşrutiyet 19. asırdan itibaren Osmanlı Devleti'nde meclisli saltanat-hilafet anlamında kullanılmıştır. Daha genel ifadesiyle; meşrutiyet, bir hükümdarın başkanlığı altında parlamento yönetimine dayanan yönetim biçimidir.

<span class="mw-page-title-main">Kral</span> belirli bir bölge veya ulus üzerinde egemen olan hükümdar

Kral, belirli bir ulus ya da bölge üzerinde egemen olan hükümdar. İmparatordan sonraki en yüksek seküler hükümdarlık makamıdır. Dünyanın pek çok bölgesinde karşılaşılan krallık çoğunlukla ebeveynlerden çocuklara geçer. Bununla birlikte Orta Çağ Almanya'sındaki gibi seçimle başa gelen krallar da mevcuttur. Krallık mutlak veya anayasal olabilir. Krallıklar genellikle monarşi şeklindedir ancak antik Sparta'daki gibi iki kralın ortaklaşa yönettiği diarşi şeklinde olduğu da görülür.

<span class="mw-page-title-main">Fransız Devrimi</span> 1789dan 1799a kadar Fransada devrim

Fransız Devrimi veya Fransız İhtilâli (1789-1799), Fransa'daki mutlak monarşinin devrilip yerine cumhuriyetin kurulması ve Katolik Kilisesi'nin ciddi reformlara gitmeye zorlanmasıdır. Milliyetçilik akımını ve Yakınçağ'ı başlatmasıyla Avrupa ve Dünya tarihinde büyük bir dönüm noktası olmuştur.

Quirinus, Roma mitolojisindeki büyük tanrılardan biri. Durumu biraz mistiktir.

<span class="mw-page-title-main">Roma Krallığı</span> Antik Romada kralların hüküm sürdüğü dönem

Roma Krallığı, Antik Roma döneminde Roma şehri ve topraklarının monarşi ile yönetildiği dönemdir. Efsaneye göre Roma'yı Romulus ve Remus kardeşler kurmuştur. Eski çağ tarihçileri, Roma Krallığı'nın başlangıcı olarak MÖ 753 tarihini verirler. Roma’nın krallık dönemi politik tarihi hakkında bilinenler oldukça azdır. Arkeolojik bulgulara göre Roma krallık döneminde geniş caddelerin ve görkemli yapıların inşa edilmeye başlandığı büyük bir şehir olma yolundaydı. Roma henüz bu dönemde Latium bölgesinde yaşayan Latin şehirleri birliğinin önderiydi. Etrüskler, üzerinde egemenlik kurdukları Latin köylerini birleştirip Roma kentini kurarken yerli halkı kentin kurulmasında zorla çalıştırmışlar. Bu durum iki toplumun arasını açmıştır. Latin halkının zamanla güçlenen aristokratları, iki buçuk yüzyıl sonra ayaklanarak MÖ 509 yılında Etrüsk kralını kovmuşlar ve Roma Cumhuriyeti'ni kurmuşlardır.

Servius Tullius, Antik Roma Krallığı'nın MÖ 578-MÖ 535 yılları arasında tahta çıkmış altıncı ve Etrüsk hanedanının ikinci Roma Kralı.

<span class="mw-page-title-main">Tribün</span>

Tribün, Roma Cumhuriyeti ve İmparatorluğunda 2-3 seçilmiş magistyra ve idari veya askerî görevlilerce paylaşılan unvan. Kelime, Antik Roma'da insanların askerlik ya da oy verme amacıyla bölünmüş oldukları kabile anlamındaki Tribe (tribus) sözcüğünden türetilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Magister equitum</span>

Magister Equitum, Roma Cumhuriyeti'nde var olan az sayıda olağanüstü makamlardan birisidir.

<span class="mw-page-title-main">Principatus</span>

Principatus (Principate), Roma İmparatorluğu'nun ilk imparatoru Augustus'un rakiplerini yenerek imparatorluğunu ilan ettiği MÖ 27 yılıyla, İmparator Numerian'ın 284 yılındaki ölümü arasında geçen ve güçlü bir politik liderin hakimiyeti altındaki politik rejimi tanımlamak için kullanılan terim.

Toga, yaklaşık altı metre uzunluğundaki bir kuşağın vücuda belirli bir yöntemle sarılmasıyla (dolanmasıyla) elde edilen ve genellikle bir tunik üzerine giyilen Antik Roma'nın en karakteristik giysisi. Toga istisnasız yünden ve içine giyilen tunik de genellikle ketenden yapılırdı. Roma tarihi boyunca, toga genellikle erkekler tarafından giyilirken kadınlar stola giymeyi tercih etmişlerdir. Roma yurttaşı olmayanların toga giymesi yasaktır.

Pontifler koleji ya da Collegium Pontificum, Mensuplarını, politeist devlet dininde en yüksek konuma sahip rahiplerin oluşturduğu bir Antik Roma devlet kurumu. Kurul, Pontifex maximus, Vesta bakireleri, Rex Sacrorum ve Flamenlerden oluşurdu. Pontifler kurulu, aralarında augurlar, Quindecemviri sacris faciundis ve yedi şölencilerinde bulunduğu en büyük dört dini kuruldan birisidir.

Yönetim sistemleri veya siyasal sistemler, herhangi bir devletin, mikrodevletin ve mikroulusun yönetimi için, hükmetme gücünün kimin veya kimlerin elinde bulunacağını belirleyerek oluşan ve farklılaşan devlet iktidarı türlerini ifade eder.

İspanya'da siyaset, 1978 Anayasası'nın oluşturduğu çok partili bir parlamenter monarşi çerçevesinde yürütülmektedir. İspanya, ulusal egemenliğin, devletin yetkilerinin yayıldığı halkın içinde yer aldığı, sosyal ve demokratik bir egemen devlet olarak olarak kurulmuştur.

Seçimli monarşi ya da seçmeli monarşi, hükümdarın seçimle başa gelmesiyle olan monarşi biçimidir. Hanedanlık sisteminden farklı yanı rütbenin her zaman "babadan oğla" veya aile içinde olmamasıdır. Seçim şekli, seçilebilecek adaylar ve seçimi yapanlar devletten devlete değişir.

Roma Krallığı Senatosu, Roma Krallığı'ndaki siyasi bir kurumdu. Senato kelimesi, "yaşlı adam" anlamına gelen Latince "senex" kelimesinden türemiştir. Bu nedenle, senato kelimenin tam anlamıyla "yaşlılar kurulu" anlamına gelir ve "Yaşlılar Konseyi" olarak tercüme edilir. Roma'nın kuruluşundan yüzyıllar önce Roma'ya yerleşen tarih öncesi Proto Hint-Avrupalılar, kabile toplulukları halinde yapılandılar. Bu kabile toplulukları genellikle kabileleri üzerinde en yüksek yetkiye sahip olan aristokrat bir kabile yaşlıları kurulu tarafından idare ediliyordu. Tiber kıyılarına yerleşmiş olan bu ilk kabileler sonunda gevşek bir konfederasyon halinde toplandılar ve daha sonra bölgeye dışarıdan gelebilecek "işgalcilere" karşı korunmak için bir ittifak kurdular.

Roma Krallığı'nın yasama meclisleri, Antik Roma Krallığı'ndaki siyasi kurumlardı. Bir meclis, Curiate Meclisi, bazı yasama yetkilerine sahipken, bu yetkiler, kralın çıkardığı kararnameleri sembolik olarak onaylama hakkından başka bir şey içermiyordu. Diğer meclisin, Calate Meclisinin ise işlevleri tamamen dinseldi. Krallık yıllarında, Roma Halkı, curia adı verilen birimler temelinde örgütlenmişti. Tüm Roma halkı toplam otuz curia arasında bölünmüştü ve bireysel bir curia üyeliği kalıtsaldı. Belirli bir ailenin her üyesi aynı curiaya aitti. Her curia'nın, belirli dini törenler ve ortak festivaller dahil olmak üzere, erken Roma ailesininkine benzer bir organizasyonu vardı. Bu curialar, iki halk meclisindeki temel bölünme birimleriydi. Her curiadaki üyeler oy kullanacak ve her curiadaki çoğunluk, o curia'nın meclis öncesi nasıl oy kullandığını belirleyecekti. Bu nedenle, Curiate Meclisi veya Calate Meclisindeki herhangi bir oylama sırasında curianın çoğunluğuna ihtiyaç duyulurdu.

Roma İmparatorluğu'nun yasama meclisleri, Roma İmparatorluğu'ndaki siyasi kurumlardı. İkinci Roma İmparatoru Tiberius'un hükümdarlığı sırasında, Roma meclisleri (komiteler) tarafından sahip olunan yetkiler senatoya devredildi. Meclislerin etkisizleştirilmesi, onların Roma'nın ayaktakımından oluşmalarının yanında başka nedenlerle de kaçınılmaz hale gelmişti. Seçmenler, genel olarak, önlerine konulan önemli sorunların ve soruların esası konusunda bilgisizdi ve çoğu zaman oylarını en yüksek teklifi verene satmaya istekliydiler.

<span class="mw-page-title-main">Roma Cumhuriyeti Anayasası</span>

Roma Cumhuriyeti'nin anayasası, Roma Cumhuriyeti'nin prosedürel adalet yönetimine rehberlik eden öncelikle yazılı olmayan, fakat daha sonra yazılı hale gelen, bir dizi kural ve geleneklerden oluşur. Anayasa, Roma Krallığı zamanında oluşmuş, fakat cumhuriyet boyunca önemli ölçüde değişmiştir. MÖ 133'ten itibaren cumhuriyetin kural ve normlarının çökmeye başlaması rejimi önce otokrasi, daha sonra ise mutlak monarşiye götürecekti. Cumhuriyet anayasası üç ana kola ayrılabilir: