İçeriğe atla

Roma askeri mühendisliği

Antik Roma'nın askerî birliklerinde askeri mühendislik, neredeyse her çağdaşının çok ötesinde bir kapasitede ve etkinlikteydi. Her Roma lejyonerinin ekipmanının bir parçası olarak gladius (kılıç) ve pilanın (mızrak) yanında bir de kürek bulundurmasının da gösterdiği gibi, askeri mühendislik birçok yönden Roma askeri kültüründe kurumsal olarak yer edinmiştir.

Fabri, Roma toplumunda işçiler, zanaatkarlar veya ustalara verilen addı. Kral Servius Tullius dönemine atfedilen erken Roma ordusu yapısında Roma ordusunda bir subay olan praefectus fabrum'un komutasında iki centuriae rütbesinde fabri olduğu görülüyor.

Roma askeri mühendisliği, birincisi standart askeri prosedürün proaktif bir parçası olarak askeri mühendislik ve ikincisi de olağanüstü veya geri hizmetlere yardımcı nitelikte askeri mühendislik olmak üzere ikiye ayrıldı.

Proaktif ve rutin askeri mühendislik

Roma lejyoner müstahkem kampı

Her Roma lejyonunun kalıcı üssü olarak bir askeri lejyoner kalesi vardı. Bununla birlikte, harekâtlar sırasında, özellikle düşman topraklarında, lejyon, bir günlük yürüyüşten sonra, hammadde olarak sadece toprak, çim ve kereste kullanarak müstahkem bir kamp veya castra inşa ederdi. Kamp inşaatı, düzenli askeri görevlerden muaf tutuldukları bilinen, architectiler (mühendisler) tarafından yönetilen, birçok türden uzmanın görev yaptığı özel olarak bu işler hakkında bilgi sahibi olan özel mühendislik birliklerinin sorumluluğundaydı. Bu mühendisler, gerektiğinde askerleri inşaatlarda görevlendirebilirdi. Bir lejyon, düşman saldırısı altında bile birkaç saat gibi kısa bir sürede kamp kurabilirdi.

Köprü inşaatı

Tuna Nehri üzerindeki Trajan Köprüsü, bin yılı aşkın süredir en uzun köprü olarak kaldı.
Markoman Savaşları sırasında Tuna Nehri'ni duba köprüyle geçen Roma lejyonerleri, Roma, İtalya'da İmparator Marcus Aurelius'un (MS 161-180) sütunundaki kabartmada tasvir edilmiştir.

Mühendisler ayrıca gerekli olan kalıcılığa, mevcut zamana vb. bağlı olarak hem ahşap hem de taştan köprüler inşa ettiler. Bazı Roma taş köprüleri günümüze kadar ulaştı. Taş köprü inşaatı, kilit taşının yenilikçi kullanımı ile tasarlanan taş kemerler sayesinde mümkün olmuştur. Roma İmparatorluğu'ndaki askeri köprü inşasının en dikkate değer örneklerinden biri, Julius Caesar'ın Ren Nehri üzerinde inşa ettirdiği köprüsü idi. Bu köprü sadece on günde tamamlandı ve ihtiyatlı bir şekilde 100 m'den daha uzun olduğu tahmin ediliyor.[1][2] İnşaat, Sezar'ın çok az mühendislik deneyimine sahip olan Cermen kabileleri[3] etkilemek istemesi ve Roma'nın dilediği yere erişebileceğini sembolize etmesi amacıyla kasıtlı olarak aşırı görkemli tasarlanmıştı. Sezar, geri dönüp köprüyü sökmeden önce tamamlanmış köprüyü geçmeyi ve bölgeyi seyahat etmeyi başardı. Sezar Gallia Savaşı adlı eserinde "Sugambri'ye kendisine ve Galya'ya savaş açanların teslim olmasını talep etmek için haberciler gönderdiğini, ancak Ren'in Roma gücünün sınırı olduğu yanıtını aldığını" anlatır. Köprü aksini göstermek için tasarlanmıştı.

Kuşatma aletleri mühendisliği

Bir Roma carroballistası, Trajan Sütunu'nda, MS 2. yüzyılın başlarında

Çoğu Roma kuşatma aleti daha önceki Yunan tasarımlarından uyarlamalar olsa da, Romalılar onları hızlı ve verimli bir şekilde yeniden tasarlamanın yanı sıra hızlı atış yapabilen balista gibi yenilikçi varyasyonlar geliştirmede ustaydılar. MÖ 1. yüzyılda bir ordu mühendisi olan Vitruvius , De Architectura adlı kitabında Roma kuşatma aletlerinin çoğunu ayrıntılı olarak anlatıyor.

Yol yapımı

Roma ordusu, düşman topraklarını ele geçirirken hızlı bir şekilde takviye ve ikmal sağlamak, gerekirse de kolayca geri çekilmek için genellikle ilerledikçe yollar inşa ederlerdi. Roma'nın yol yapma becerileri, bazı Roma yollarının bu güne kadar ayakta kalmasını sağlayacak kadar gelişmişti. Michael Grant, bir Roma projesi olan Appian Yolu'nun Romalılara İkinci Samnit Savaşı'nı kazandırdığını söylüyor.[4]

Askeri birlikler tarafından yapılan sivil mühendislik

Greko-Romen tarzı bir Pentaspastos ("Beş makaralı vinç"), orta boy bir varyant (yaklaşık 450 kg yük taşıyabilirdi)

Roma ordusu sivil kullanım için yapılan inşaat projelerinde de yer aldı. Ordunun inşaat projelerinde kullanılmasının sağlam nedenleri vardı: Öncelikle, lejyonlar doğrudan askeri seferlere katılmadıkları zamanlarda büyük ölçüde verimsizdi ve bu Roma Devleti'ne büyük meblağlarda paraya mal oluyordu. Ancak askerlerin inşaat işlerine dahil olmaları, onları yalnızca ağır fiziksel işlere alıştırmakla kalmadı. Aynı zamanda onları meşgul etti, çünkü meşgul orduların isyan veya komplo kuramadıklarına, oysa yapacak işi olmayan orduların genelde entrika planladığına inanılıyordu.

Hem askeri hem de sivil kullanım için yapılan projelerden biri de, ordunun yoğun bir şekilde dahil olduğu, imparatorluğun sınırları içinde yolların inşasıydı. Ama askerler aynı zamanda şehir surlarının inşasında, nakliye kanallarının kazılmasında, arazinin drenajında, su kemerlerinde, limanlarda, hatta üzüm bağlarının ekiminde de kullanıldı. Bazı nadir durumlarda askerler madencilik işlerinde bile kullanıldı.

Madencilik işlemleri

Roma askerleri, maden damarlarını aramak için gereken birçok su kemerini inşa etmek, hidrolik madencilik gibi yöntemleri uygulamak ve suyu maden başında tutmak için rezervuarlar inşa etmek gibi madencilik operasyonlarını yürütmek gibi konularda yetenekliydi. Ayrıca onların su değirmenleri, maden değirmenleri ve su boşaltma makineleri gibi maden ekipmanlarını inşa etme ve çalıştırma kabiliyetlerine sahip olmaları da muhtemeldir. Galler'in güneybatısındaki Dolaucothi Altın Madenleri gibi altın kaynaklarının kullanılmasında da görev yapmış olmaları muhtemeldir. Frontinus tarafından bölgenin ele geçirilmesinden hemen sonra bölgede madencilikte çok büyük gelişmeler görüldü. Ve burada yerel auxilia birlikleri olarak görev yapan askerler, MS birinci yüzyılın başlarında altın madenciliğinin çok büyük ölçekte geliştiği bir bölge olan kuzeybatı İspanya'dan geldi.

Reaktif ve olağanüstü mühendislik

Bu tür askeri mühendislik faaliyetleri yoluyla öğrenilen bilgi ve deneyim, ordunun ihtiyaç duyduğu anlarda tasarlanmak zorunda kalınan olağanüstü mühendislik projelerinin hayata geçmesine katkıda bulundu ve bu projelerle beraber Roma askeri mühendisliğinin kapasitesi, hem hayal gücü hem de kapsam bakımından çağdaşlarının neredeyse hepsinin seviyesinin üstüne çıktı.

Bu tür olağanüstü mühendislikle yapılan yapılar arasında en ünlü olanlardan biri de Alesia şehrinin ve şehrin Kelt lideri olan Vercingetorix'in kuşatılması sırasında inşa edildi. Romalılar, Kelt liderin saldırılarını ve şehirden kaçanları engellemek aynı zamanda da Galyalı takviye güçlerinin şehre yardıma gelmesini engellemek için şehrin etrafına yaklaşık 20 kilometrelik bir duvar inşa ettiler. Bu duvarın etrafına hendekler ve gözetleme kuleleri inşa ettiler. Böylece kendilerinden beş kat daha büyük bir orduyu açlığa mahkûm ederek şehrin düşmesini sağladılar.

Bu olağanüstü projelere ikinci bir örnek, Yahudi İsyanı sırasında Roma askerleri tarafından kuşatılan Masada kentine binlerce ton taş ve dövülmüş toprak kullanılarak inşa edilen devasa rampa olabilir. Bu rampa sayesinde askerler duvarlara çok daha kolay tırmanabildi. Masada'daki kuşatma çalışmaları ve rampa bugün bile hala dikkate değer olmaya devam ediyor.

Ayrıca bakınız

notlar

  1. ^ Nebel, B. Julius Cäsars Brücke über den Rhein
  2. ^ Voggenreiter, A., Historischer Rückblick
  3. ^ Caesar writes in his War in Gaul that he rejected the idea of simply crossing in boats because it "would not be fitting for my own prestige and that of Rome" - at the time, he did not know that the Germanic tribes had already in fact withdrawn from the area upon his arrival
  4. ^ Michael Grant, The History of Rome, p. 52

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Mühendislik</span> tasarımdan ekipman imalatına kadar ilerleyişi sağlayan işlevler kümesi, uygulamalı bilim

Mühendislik, köprüler, tüneller, yollar, araçlar ve binalar dahil olmak üzere makineler, yapılar ve diğer öğeleri tasarlamak ve inşa etmek için bilimsel ilkelerin kullanılmasıdır. Mühendislik disiplini, her biri uygulamalı matematik, uygulamalı bilim ve uygulama türlerinin belirli alanlarına özel vurgu yapan, geniş bir yelpazede uzmanlaşmış mühendislik alanları’nı kapsar.

<span class="mw-page-title-main">İnşaat mühendisliği</span> altyapıların tasarımı, planlanması, inşası ve yönetimi ile ilgilenen profesyonel disiplin

İnşaat mühendisliği, malzeme ve tekniği en iyi şekilde bir araya getiren, yapıların plan, proje, yapım ve denetlenmesiyle uğraşan temel mühendislik dalıdır. İnşaat mühendisleri her türlü bina, baraj, havaalanı, köprü, yol, su kemerleri, liman, kanalizasyon, su şebekesi, tünel, konvansiyonel ve yüksek hızlı demiryolu projeleri, metro vb. hizmet ve endüstri yapılarının planlanması, projelendirilmesi, yapımı ve denetimi konuları ile ilgili eğitim ve araştırma yapar. Mühendisliğin anası olarak da kabul edilen inşaat mühendisliği askerî mühendislikten sonra gelen en eski temel mühendislik dalıdır ve İngilizce kelime anlamı civil engineering ilk olarak 18.yy. da askerî olmayan mühendislik çalışmalarını askerî mühendislikten ayırabilmek için kullanılmıştır. İnşaat mühendisliği kurucu mühendislik alanlarının başında gelir. İnşaat mühendisliği geniş bir alanı kapsadığından çeşitli dallarda uzmanlaşma gereği duyulmaktadır. Bu alanların başlıcaları, çevre mühendisliği, geoteknik, belediye ya da kentsel mühendislik, kıyı mühendisliği, ölçme bilgisi, yapı mühendisliği, temel mühendisliği, su mühendisliği, malzeme bilimi, ulaştırma mühendisliği vb. konulardır.

<span class="mw-page-title-main">Uzun Köprü</span> Edirnede tarihî köprü

Uzun Köprü, Edirne'de, Ergene Nehri üzerinde, Anadolu ile Balkanları birbirine bağlayan tek köprü ve dünyanın en uzun taş köprüsü olma özelliğini taşıyan tarihi köprüdür. Eski adı Ergene Köprüsü idi. Köprü, Edirne'nin Uzunköprü ilçesine ismini vermiştir.

<span class="mw-page-title-main">Oymapınar Barajı ve Hidroelektrik Santrali</span>

Oymapınar Barajı, Antalya'da, Manavgat Nehri üzerinde, elektrik enerjisi üretimi amacı ile 1977-1984 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır.

<span class="mw-page-title-main">Karakaya Barajı ve Hidroelektrik Santrali</span> Türkiyede bir baraj

Karakaya Barajı, Diyarbakır ili Çüngüş ilçesi sınırları içinde, Fırat Nehri üzerinde, Güneydoğu Anadolu Projesi'nin bir parçası olarak elektrik enerjisi üretimi amacıyla 1976-1987 yılları arasında inşa edilmiştir. Barajın yapılmasıyla birlikte birçok köy boşaltılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Köprü</span> iki yakayı birbirine bağlayarak yolu bir yandan ötekine eriştirmek için yapılan yapı

Köprü, nehir ve vadi gibi geçilmesi güç bir engelin iki kıyısını bağlayan veya herhangi bir engelle ayrılmış iki yakayı birbirine bağlayan veya trafik akımının, başka bir trafik akımını kesmeden üstten geçmesini sağlayan yapıdır.

<span class="mw-page-title-main">Antik Roma</span> İlk Çağın en büyük ve en güçlü medeniyeti

Antik Roma, MÖ 9. yüzyılda İtalya Yarımadası'nda kurulan Roma şehir devletinden doğarak tüm Akdeniz'i çevreleyen bir imparatorluk hâline gelen medeniyetin adıdır. Yaklaşık 2.200 yıl boyunca varlığını sürdürmüş olan Roma uygarlığı bir monarşiden oligarşi ve cumhuriyetin bileşimi bir demokrasiye ve daha sonra da otokratik bir imparatorluğa dönüşmüştür.

<span class="mw-page-title-main">İnşaat</span> bir bina veya altyapının inşası veya montajı süreci

İnşaat ya da yapım, bina, altyapı, endüstriyel sanayi yapıları gibi insan ihtiyaçlarına karşılık gelen, üretime dayalı her çeşit yapının amacına uygun inşa edilme sürecidir. İnşaat tipik olarak bilinen bir müşteri için yerinde gerçekleşirken, imalattan imalata farklı olarak, belirlenmiş bir alıcı olmadan benzer ürünlerin seri üretimini de gerektirir. Sanayi yapıları gelişmiş ülkelerdeki gayrisafi yurtiçi hasılanın % 6 ila % 9'unu oluşturur. İnşaat planlama, tasarım ve finansman ile başlar; proje inşa edilinceye ve yapı kullanıma hazır oluncaya kadar devam eder.

<span class="mw-page-title-main">Alesia Muharebesi</span>

Alesia Muharebesi veya Alesia Kuşatması, MÖ 52 yılının Eylül ayında Mandubi kabilesinin en önemli kenti ve kalesi Alesia çevresinde yapılan savaş. Jül Sezar ve süvari komutanları Marcus Antonius, Titus Labienus ve Gaius Trebonius tarafından komuta edilen Roma Cumhuriyeti ordusu ile Avernilerin lideri Vercingetorix etrafında toplanmış olan Galyalı kabileler arasında yapılmıştır. Galyalılar ve Romalılar arasında meydana gelen son büyük çarpışmadır ve Galya Savaşlarında inisiyatifin Romalılara geçmesinin önünü açmıştır. Alesia Kuşatması, Sezar'ın en büyük askeri başarılarından biri olarak görülmektedir ve günümüzde bile Kuşatma savaşı ve Ablukanın klasik örneklerinden biri olarak kabul edilir.

<span class="mw-page-title-main">Avaricum Muharebesi</span>

Avaricum Muharebesi, antik Galya'da, günümüzde Bourges olarak bilinen kent yakınlarında yer alan bir tepe-kalesi, oppidumu savunmakta olan Vercingetorix komutasında Bitruglar ve Arveniler Galyalı kabilelerine karşı MÖ 52'de Romalı Galya Valisi Jül Sezar'ın yaptığı, şehir kuşatması ve şehrin Romalılar tarafından fethi. Bu şehir Romalılar eline geçirilince şehirde Romalılara karşı direnen hemen herkes ceza olarak Romalı askerler tarafından öldürülmüştür.

<span class="mw-page-title-main">Galya Savaşları</span> MÖ 58-50, Roma ile Galya kabileleri arasındaki savaşlar

Galya Savaşları çeşitli Galyalı kavimlere karşı Roma valisi Jül Sezar tarafından yürütülen bir seri askerî kampanyalar dizisidir.

<span class="mw-page-title-main">Antik Roma'da teknoloji</span>

Roma İmparatorluğunda askeri ve ticari işleri kolaylaştırmak için geliştirilen teknoloji bin yıl boyunca Roma İmparatorluğunun güçlü bir devlet olarak kalmasını sağlamıştır.

<span class="mw-page-title-main">Uxellodunum Muharebesi</span>

Uxellodunum Muharebesi veya Uxellodunum Kuşatması, Galya Savaşları'nin son büyük muharebelesidir. MÖ 51 yılında Uxellodunum kalesinde Lucterius komutasında Cadurclar ve Drappes komutasındaki Senonlar Galyalı kabilelerin, Galya'yı fethih edip Romalılar Galya'y yönetiminde bir bölgeye çevirmek isteyen Jül Sezar'a karşı son direniş muharebesidir. Bu muharebe karar verici olarak bir Romalar galibiyeti ile son buldu.

<span class="mw-page-title-main">Vosges Muharebesi</span>

Vosges Muharebesi, MÖ 58 Ekim'de antik Galya'da, Sekuanlar kabile devletinin başkenti olan Vesontio yakınlarında Vosges'lar bölgesinde Mulhouse yakınında bulunan küçük "Ochensfeld" yerleşkesi kenarında yapılan bir muharebedir. Bu muharebe Romalı Galya valisi Jül Sezar komutası altında Romalılar ile birkaç yıl önce Ren Nehri'ni geçerek Galya'ya Sekuanlar ve Aedular arasında savaşa Sekuanlara destek amacıyla giren ve onlardan toprak bağışı aldıktan sonra Sekuanlara arazilerinin (2/3)ini göç eden 120,000 Germenle birlikte yöneten Germanyalı Suebler kabilesi komutanı Ariovistus arasında yapılmıştır. Galya Savaşları adı ile bilinen savaş içindeki muharebelerden üçüncü önemli olanıdır.

<span class="mw-page-title-main">Axona Muharebesi</span>

Axona Muharebesi, Mayıs MÖ 57 Roma Galya valisi olan Jül Sezar'ın Belçika Galyası'nda, Suesssion'lar kabilesi kralı Galba komutasında bir Galliler-Germenler savaşçılar ordusu ile yaptığı ve Romalıların galip geldiği bir muharebedir. 19. yüzyılda bu muharebe meydanın mevkinin modern Fransa'da Barry-au-Bac adlı bir kasabada bulunduğu ve Sezar'ın kampının da günümüzde bu kasabada bulunan "Mauchamp" adlı bir yerde bulunduğu tespit edilmiştir. Bu muharebede galip gelen Romalılar Suession'ların başkenti Noviodunum'u ellerine geçirmişler ve Haziran'da bu muharebede Belge'ler kabilelerin başkomutanı olan Suession'lar kabilesi kralı Galba'yı esir almışlardır. Jul Sezar hazırladığı "Galliya Savaşı" hakkında eserinde bu muharebesi Kitap II.7, II.8 ve II.10 bölümlerinde ele almaktadır.

Oktodurus Muharebesi, MÖ 57 - MÖ 56 kışında bir Galyalılar kenti olan Oktadurus mevkiinde ortaya çıkan bir muharebedir. Bu muharebenin ortaya çıkma nedeni Romalıların Alpler üzerinde bulunan Grand St Bernard Geçidi'ni kendilerine açmak istemelerindendir. Bu muharebe Romalıların galibiyet sağlaması ile sonuçlanmıştır. Fakat bu muharebeye yapan Romalı lejyonu için bu muharebe o kadar çetin olmuştur ki Romalı komutan bu lejyona geçitten ve Alplerden geri çekilme emrini vermek zorunda kalmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Sabis Muharebesi</span>

Sabis Muharebesi, MÖ 57'de modern Kuzey Fransa'da bulunan modern "Saulzoir" mevkiinde Jul Sezar'ın komutası altında bulunan Roma Cumhuriyeti lejyonları ile başlarında Nerviler kabilesi bulunan bir birleşik Belgea kabileler grubu arasında yapılan muharebe. Bu muharebede Jul Sezar'in komutasındaki lejyonlar bir baskın saldırısına uğramışlar ve yenilmelerine ramak kalmış iken muharebeyi kendilerinin lehine çevirip galip gelmişlerdi. Jul Sezar kendinin yazdığı unlu De Bello Gallico kitabinin II. Kitabı'nın hemen hepsini bu muharebeye hasretmiştir. Sezar'in bu kitabında belirtildiği gibi Romalılar, gayet sebatli savunma, tecrübeli komutanlık ve takviye güçlerinin tam zamanında ulaşması nedenleri ile yüksek olasılıklı stratejik bir mağlubiyeti, bir taktik galibiyete çevirmeyi başarmışlardır.

<span class="mw-page-title-main">Thomas Telford</span> İskoç mimar, mühendis ve taş ustası

Thomas Telford, İskoç kökenli mühendis, mimar ve taş ustası. Ayrıca yol, köprü ve kanal kurucusu. Kendisini bir mühendis olarak tanımlayan Telford; İngiltere'nin Shropshire bölgesinde tasarladığı yol, kanal, liman ve tünel projelerinden sonra kendi anavatanı olan İskoçya'da da birçok inşaat projesi tasarladı. Yol ve köprülerin tasarımındaki üretkenliği ile ün kazanan Telford, "Yolların Devi"(İngilizce: The Colossus of Roads) lakabıyla adlandırıldı. Kendisinin yeteneği ve geçmişteki tecrübesi göz önüne alınaraktan, 19. Yüzyılda kurulan İnşaat Mühendisleri Enstitüsü'nün ilk başkanı olarak seçildi. Ölümüne kadar, 14 yıl boyunca bu görevi icra etti.

Antik Romalılar tarafından inşa edilen Roma köprüleri, inşa edilen ilk büyük ve kalıcı köprülerdi. Roma köprüleri taştan yapılmıştır ve temel yapı olarak kemer kullanılarak inşa edilmişlerdir. Bu köprülerin yapımında çok miktarlarda beton kullanıldı, Romalılar ilk defa köprü yapımında beton kullanan halk oldu.

<span class="mw-page-title-main">Antik Roma'da mühendislik</span>

Antik Roma mühendisliği, tarihte eşine az rastlanır bir teknik beceri ve pratik zekanın ürünüdür. Bu mühendislik başarısı, Roma İmparatorluğu'nun genişlemesini, şehirleşmesini ve sosyal yaşamını şekillendirmiş ve modern dünyanın mühendislik prensiplerine ilham vermiştir.