İçeriğe atla

Rodos'un Hospitalier Şövalyelerince fethi

Rodos'un Hospitalier Şövalyelerince fethi

Prise de Rhodes, 15 août 1310 (tuval üzerine yağlıboya, Éloi Firmin Féron, 1838-1839)
Tarih23 Haziran 1306 – 15 Ağustos 1310
Bölge
Sonuç

Hospitalier zaferi

  • Rodos, Hospitalier tarafından ele geçirildi.
Taraflar
Hospitalier Şövalyeleri Bizans İmparatorluğu
Komutanlar ve liderler
Foulques de Villaret II. Andronikos
Güçler
Bilinmiyor Bilinmiyor
Kayıplar
Bilinmiyor Bilinmiyor

Hospitaller'ın Rodos'u fethi 1306–1310'da gerçekleşti. Büyük Usta Foulques de Villaret liderliğindeki Hospitalier Şövalyeleri, 1306 yazında adaya indi ve Bizans'ın elinde kalan Rodos şehri dışında adanın çoğunu hızla fethetti. İmparator II. Andronikos, şehrin ilk Hospitalier saldırılarını püskürtmesine ve 15 Ağustos 1310'da ele geçirilene kadar dayanmasını sağlayan takviyeler gönderdi. Hospitalierler, üslerini 1522'de Osmanlı İmparatorluğu tarafından fethedilinceye kadar adaya taşıdı.

Bulguları

Rodos'un Hospitalier Şövalyeleri tarafından fethi birçok sayıda farklı ve güvenilir kaynakta anlatılmaktadır. En güvenilir kaynaklar arasında çağdaş Bizans tarihçisi Yeoryos Pahimeris'in 1307 yılına kadar uzanan History isimli çalışması[1] ve Papa V. Clemens'in (1305-1314) çeşitli biyografik çalışmaları vardır. Bu çalışmalar farklı detaylardan bahsetmekte fakat birbirleriyle çatışmamaktadır ve genel olarak güvenilir kaynaklardır.[2] Bu çalışmalar papalık fermanlarıyla ve Vatikan ve Aragon Krallığı arşivleri[3] ve Gerard de Monreal'in 14. yüzyıl Fransız günceleriyle (veya Templier de Tyr vakainamesi), Francesco Amadi ve Florio Bustron'un 16. yüzyıl İtalyan günceleri tarafından da tasvip edilmiştir. Bunlar en çok Kıbrıs'ın ve adadaki Hospitalierler'in adanın Lüzinyan kralları ile olan problemli ilişkileriyle ilgilidir. Ayrıca tarihi açıdan çok güvenilir değildir, birçok popüler gelenekten ve anekdottan veya efsaneleşmiş bilgiler içerir.[4]

Arka plan

1070 yılında Kudüs'te kurulan Hospitaler Şövalyeleri, sadece Levant bölgesindeki Haçlı eyaletlerinde değil, aynı zamanda Batı Avrupa'nın da büyük bölümlerini kontrol eden en önemli askeri düzenlerden biridir. 1291'de Akre'nin Düşüşünü takiben, Şövalyeler merkezlerini Kıbrıs'taki Limasol'e taşıdılar.[5] Kıbrıs'taki durumları istikrarsızdı; sınırlı gelirleri onları Batı Avrupa'dan gelen bağışlarla geçinmek zorunda bırakmıştı ve bu yüzden Kıbrıs Kralı II. Henri ile aralarında çekişmelere yol açtı. Bu arada Akre'nin ve Kutsal Topraklar'ın kaybedilmesi monastik düzenler hakkında geniş sorgulamalara yol açtı, bu düzenlerin malvarlıklarına el konulması da teklif edildi.[6] Gerard de Mondreal'e göre, Foulques de Villaret 1305'te Hospitalier Şövalyeleri'nin Büyük Usta'lığına seçilir seçilmez, Rodos'un fethini planladı. Bu fetih ona Düzen Kıbrıs'ta kaldığı sürece sahip olamayacağı özgürlüğü ve aynı zamanda Türkler'e karşı yapılacak savaşlarda yeni bir üs kazandırmış olacaktı.[7][8]

Rodos çekici bir hedefti, verimli bir adaydı, stratejik açıdan Küçük Asya'nın güneybatı kıyısında yer alıyordu ve Konstantinopolis ya da İskenderiye ve Levant ticaret yollarının dibindeydi. Ada Bizans'ın elindeydi fakat imparatorluğun gitgide zayıflaması, elindeki adaları koruyamamasına yol açtı. Cenovalı Benedetto Zaccaria'nın 1304'te Sakız adasını ele geçirmesi bu durumun bir kanıtıdır. İmparator II. Andronikos (h. 1282-1328) de Cenovalı ve Venediklilerin On İki Ada bölgesindeki etkinliklerine izin vermiştir. Rodos sık sık Cenovalı amirallere Bizans imparatorları tarafından tımar olarak verilirdi. Böylece Cenovalı Vignolo de' Vignoli bugünkü İstanköy ve İleryoz adalarında, Rodos'taki Lardos arsasında hak sahipliği iddia etmiştir. 1299 yılında Papa Sicilya'lı 3. Frederick'e adayı ele geçirmesini teklif etmiş ve üvey kardeşi, bir Hospitalier şövalyesi olan Sancho, 1305 yılında Bizans adalarını ele geçirme amacıyla başarısız bir sefere çıkmıştır. Aynı yıl bilgin Raymond Lull, Rodos'un Hristiyanların Müslümanlarla olan ticaretini engelleyebilecek bir deniz üssü olabileceğine kanaat getirmiş ve adanın ele geçirilmesini Charles Valois'in Doğuda yapacağı yeni bir Haçlı Seferi'nin bir parçası olmasını önermiştir.[9] Aynı zamanda Venedikliler de bu bölgede Karpathos gibi bir takım adaları ele geçirmiş, bölgedeki Cenova etkisini tehlikeye atmıştır.[10]

Kıbrıs günceleri Foulques de Villaret'in Cenovalı biriyle kontrat yaptığını yazar. Bu Cenovalı'nın ismi Gerard de Monreal'e ve Vignolo de' Vignoli'ye göre Boniface di Grimaldi'dir. Muhtemelen sonuncusu doğrudur çünkü 27 Mayıs 1036 tarihli, Villaret ile Düzen'in ve Vignolo'nun temsilcileri arasında bir belgeye rastlanmıştır. Cenovalı, İstanköy ve İleryöz adalarındaki haklarını Hospitalierler'e devretmiş fakat Lardos'a ve Rodos'ta kendi seçeceği bir araziye sahip olmuştur. Rodos'un yakınlarında ele geçirebilecekleri diğer adalarda Vignolo vicarius seu justiciarius diyerek geniş haklara sahip olmuş, yine de Şövalyeler ve hizmetçileri direkt olarak Büyük Usta'nın yetkisi altına girmiştir. Vignolo ve Şövalyeler Rodos harici diğer adalara vergi memurları atamış, bu vergilerin üçte ikisi Düzen'e, kalan üçte biri Vignolo'ya gitmiştir.[11] Papa V. Clemens, Hospitalierler'in Rodos için planlarını muhtemelen gizli tuttu, çünkü bu planların Papa ve Villaret arasındaki mektuplaşmalarda bahsi geçmemektedir.[12]

Adanın fethi

2016 yılında Feraklos Kalesi

23 Haziran günü, Villaret ve Vignolo Limasol'den 35 Şövalye, 6 Levant atlısı ve 500 milis taşıyan 2 kadırga ve 4 başka gemiyle yelken açtı. Bunlara bazı Cenova gemileri de katıldı. Sefer önce Meis Adası'na yerleşti. Böylece Vignolo Rodos adasında keşfe çıkabildi. Adadaki halkın Düzen'deki Yunan bir hizmetçi tarafından uyarılması yüzünden Vignolo zar zor kaçabildi ve Villaret'le buluşma yerine dönebildi. Bu arada, 50 askere sahip 2 şövalye İstanköy kalesini ele geçirdi fakat yardıma gelen Bizans kuvvetleri tarafından dışarı atıldı.[13] Böylece müttefikler Rodos'a yelken açtı. Amadi ve Bustron'un günceler sıragelen olaylar hakkında en detaylı bilgileri verir: Rodos şehrine karadan ve denizden yapılan ilk saldırı başarısız olur, fakat 20 Eylül günü, Hospitalierler adanın doğu kıyısındaki (muhtemelen terk edilmiş) Feraklos Kalesi'ni ele geçirir. Beş gün sonra şehre başarısız olan bir saldırı daha başlatırlar, şehir bu saldırıya Kasım ayına kadar direnmiştir. 11 Kasım günü yerli bir Yunan'ın ihaneti sayesinde Filerimos'taki (antik Ialysos) hisarı ele geçirdiler: hisardaki 300 Türklük garnizonun tamamı katledildi.[14][15]

Bu başarı Şövalyelere şehrin kuşatmasına devam etmeleri konusunda daha da cesaret verdi, fakat yerliler şehri başarıyla savundu ve imparator II. Andronikos'tan takviye istediler. 30 Nisan 1307 tarihli, Aragon kraliyet arşivlerinde tutulan bir mektupta konuyla alakalı bazı ayrıntılar verilmiştir: İmparator şehre yardıma 8 kadırga yolladı ve Hospitalierler 80 Yunan'a karşı kendilerinden bir düzine adam ve 40 at kaybettikten sonra kuşatmayı kaldırmak zorunda kaldı.[16][15] Bu sıralarda, Mart ya da Nisan 1307'de Pahimeris'e göre, Hospitalierler İmparator'a elçiler gönderip Rodos şehrini kendilerine teslim etmelerini istedi, adayı Türkler'e karşı olan savaşlarında merkezleri olarak kullanacaklardı. Şövalyeler aynı zamanda İmparator'un hükümdarlığını tanıyacak ve istendiği zaman en iyi 300 adamlarını İmparator'a yollayacaktı fakat II. Andronikos bu anlaşmayı reddetti ve gelebilecek saldırılara karşı Rodos'a daha fazla takviye yolladı.[14][1] 1307 baharında, Papa V. Clemens, Villaret'i Poitiers'teki Papalık konağına davet etmiştir fakat bu buluşma halen süren Rodos seferi yüzünden Ağustos'a ertelenmiştir. Villaret'in yazın adadan ayrılabilmesinin sebebi, adanın çoğu bölgesinin o vakitler şehir hariç tamamen Şövalyeler'in elinde olmasıdır. 5 Eylül 1307'de Papa Hospitalierler'in Rodos adasındaki varlıklarını tanıyan bir yasa yayımladı.[17][18] Buna rağmen, Aragon arşivlerindeki Ekim 1307 tarihli bir belge, Lindos adasının Hospitalierler'in elinde olduğunu belirtirken, Rodos şehrinin Konstantinopolis imparatorunun gönderdiği 20 gemi[14][19] ile korunduğunu yazar ve Aragon Kralı 2. James'in Mart 1309'da yazdığı mektup da, Hospitalierler'in tüm adayı halen kontrol etmediğini onaylar.[20]

Villaret Cenovalılar'la olan yakın ilişkilerine devam etmiştir. Cenovalılar yalnızca uzman denizci ve gemi yapımcıları olmalarına rağmen aynı zamanda Ege bölgesine aşinadırlar ve aynı Hospitalierler gibi, Venedikliler'e düşmandırlar; böylece 1308-1309 yıllarında Villaret, Cenova tersaneleriyle 20 gemi ve bir navis magna'dan oluşan bir kontrat imzalamıştır.[21] Villaret iki yıl daha Batı'da kalmış, fakat Eylül 1309'da Doğu'ya dönüp fethin tamamlanışını yönetmek için izin istemeye başlamıştır. Cenova'dan Napoli'ye gitmek için Kasım'da ayrılmış ve Ocak 1310 yılında Brindisi'ye inmiştir. Oradayken, Hospitalierler Fakirlerin Haçlı Seferi'nin devasa ve düzensiz topluluğundan kimseyi gemilerine bindirmemiştir. Villaret'in filosunun 200-300 Şövalye ve 3 bin milis taşıyan Cenova gemilerinin de bulunduğu 26 kadırgadan oluşuyordu ama kötü hava şartları yolculuğu bahara erteledi.[18][22] Bu seferin aslında gerçek olmayan amacı Kıbrıs'a ve Kilikya Ermeni Krallığı'na yardım etmekti, fakat Villaret yine büyük ihtimalle Papa'nın haberi olmadan, Rodos'un fethini gerçekleştirmeye gitti.[21]

Hem V. Clemens'in biyografilerine hem de Kıbrıslı Christopher'ın raporlarına göre, Rodos şehri nihayet 15 Ağustos 1310'da ele geçirildi.[23] İkinci sıradaki raporlar, Hospitallers'ın operasyon için 35 kadırga topladığını bildirdi. Ancak, üç Kıbrıs güncesine göre, şehir zorla değil, şans eseri ele geçirildi: İmparator tarafından, kuşatılmış olan garnizona gönderilen ve erzak taşıyan bir Cenova gemisi Gazimağusa açıklarında rotasının dışına çıktı. Geminin kaptanı, Genç Peter (Pierre le Jaune, Piero il Giovene) isimli Kıbrıslı bir şövalye tarafından alıkondu ve Büyük Usta'ya, Rodos'a getirildi. Kaptan, idamından kurtulmak için, garnizonu hayatları ve mallarının korunması karşılığında teslim olmaya ikna etti.[14][24]

Tarih çatışması

Fetih kronolojisinin uzun süredir iki aşamada olduğu kabul edildi; adanın 1306'da ilk karaya çıkarılması ve fethi ve 1310'da Rodos şehrinin sonunda ele geçirilmesi.[25] Ancak Fransız bilim adamı Joseph Delaville Le Roulx, Cartulaire général de l'Ordre des Hospitaliers de Saint-Jean de Jérusalem (1100-1310) adlı yayınında, Pahimeris'in anlatımına ve (Nisan 1308'de yerleştirdiği) ve Kıbrıs kroniklerine dayanarak, Rodos şehrinin ele geçirilme tarihinin 15 Ağustos 1308 olduğu sonucuna varmıştır ve bu tarih, Haçlı Seferleri ve Hospitaller Şövalyeleri ile ilgilenen bilim adamlarının çoğunluğu tarafından kullanılan bir tarihtir.[26] Tarihçiler tarafından verilen çeşitli tarihlerin kafa karışıklığı, Rodos'un başkentinin ne zaman teslim olduğuna dair birkaç öneriye yol açtı: 15 Ağustos tarihi, büyük bir dini bayram olarak kutlansa da, bunun gerçekleştiği yıl değişti, 1306'dan 1310'a kadar her yıl modern bilim adamları tarafından önerilmiştir.[27]

Sonrası

Fetih tamamlandıktan sonra Hospitallers, manastır ve hastanelerini Kıbrıs'tan Rodos'a taşıdı. Latin yerleşimcileri çekmek için çaba gösterildi, hem yerel nüfusu yaklaşık 10.000'e geriledi, hem de askerlik hizmeti için erkekler sağlandı.[28] Tarikat, bölgedeki askeri operasyonları başlatırken hiç vakit kaybetmedi: Papalık Mısır Memlükleri ile ticarete yasak getirdi, Cenevizliler fetihlere yardım etmesine rağmen, Ceneviz gemilerini bile ele geçirmekte tereddüt etmediler. Bunu Cenevizliler'in Menteşe Beyliği ile kısa bir ittifakı izledi, ancak Hospitalierler, 1312'de ittifaka karşı önemli bir zafer elde ettiler. Hospitalierler Kerpe ve Venedik kontrolündeki diğer adaları ele geçirirken, Venedik ile aralarındaki gerginlik de arttı. Sonunda, Hospitalierler, iki İtalyan deniz gücüyle bir anlaşmaya vardı ve ele geçirilen adalar 1316'da Venedik'e iade edildi.[29][30] Schwarzburg'un büyük komutanı Albert, Hospitaller donanmasını Türklere karşı 1318'de ve 1319'daki Sakız Adası Muharebesinde zafere taşıdı. Bu muharebeden sonra İleryos Adası'nı tekrar ele geçirdi fakat adadaki Yunan halkın çıkardığı isyanla Bizans yönetimi tekrar geri geldi. Sonraki yıl, 80 gemilik Türk donanmasını yendi ve Rodos'un işgalini önledi. Başarılarıyla adanın sonraki yüz yıl boyunca Hospitalier yönetiminde kalmasını garantiledi.[31]

Kaynakça

Özel
  1. ^ a b Failler 1992, ss. 114–118.
  2. ^ Failler 1992, ss. 118–119.
  3. ^ Failler 1992, ss. 126–128.
  4. ^ Failler 1992, ss. 121–122.
  5. ^ Luttrell 1975, ss. 278–280.
  6. ^ Luttrell 1975, ss. 280–281.
  7. ^ Failler 1992, s. 122.
  8. ^ Luttrell 1975, s. 281.
  9. ^ Luttrell 1975, ss. 282–283.
  10. ^ Luttrell 1975, s. 282.
  11. ^ Luttrell 1975, s. 283.
  12. ^ Carr 2015, s. 66.
  13. ^ Luttrell 1975, ss. 283–284.
  14. ^ a b c d Luttrell 1975, s. 284.
  15. ^ a b Failler 1992, s. 123.
  16. ^ Failler 1992, ss. 123–124, 126.
  17. ^ Failler 1992, s. 127.
  18. ^ a b Luttrell 1975, s. 285.
  19. ^ Failler 1992, ss. 126–127.
  20. ^ Failler 1992, s. 126.
  21. ^ a b Carr 2015, s. 67.
  22. ^ Failler 1992, s. 119.
  23. ^ Failler 1992, ss. 119–121.
  24. ^ Failler 1992, ss. 122–124.
  25. ^ Failler 1992, s. 128.
  26. ^ Failler 1992, ss. 128–132.
  27. ^ Failler 1992, s. 130.
  28. ^ Luttrell 1975, s. 286.
  29. ^ Luttrell 1975, ss. 286–287.
  30. ^ Carr 2015, ss. 67–68.
  31. ^ Luttrell 1975, ss. 288–289.
Genel

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Menteşe Beyliği</span> Anadoluda bir Türk beyliği

Menteşeoğulları Beyliği Anadolu Selçuklu Devleti'nin çökmesi ve dağılmasıyla başlayan Anadolu Beylikleri döneminde Güneybatı Anadolu’da kurulmuş bir Türk beyliğidir. Sınırları aşağı yukarı bugünkü Muğla iline denk gelen bu beyliğin hakimiyeti, 13. yüzyılın ortalarından 15. yüzyılın başlarına kadar devam etti. Diğer Anadolu Beylikleri gibi Osmanlı İmparatorluğu hakimiyetine girdi. Muğla ili Osmanlı Devleti'nin son dönemlerine kadar Menteşe Sancağı olarak anıldı.

<span class="mw-page-title-main">Haçlı Seferleri</span> Orta Çağda Avrupalı Katoliklerin Orta Doğuyu ele geçirmek için Müslümanlara karşı başlattığı seferler

Haçlı Seferleri veya Haçlı Akınları, Orta Çağ döneminde Hristiyan Latin Kilisesi tarafından başlatılan, desteklenen ve bazen de yönetilen bir dizi dini savaştı. Bu askeri seferlerin en iyi bilinenleri, 1095 ile 1291 yılları arasında Kudüs ve çevresini Müslüman yönetiminden geri almayı amaçlayan Kutsal Topraklara yapılan seferlerdir. 1099'da Kudüs'ün ele geçirilmesiyle sonuçlanan Birinci Haçlı Seferi'nden başlayarak düzinelerce askeri sefer düzenlendi ve yüzyıllar boyunca Avrupa tarihinin odak noktasını oluşturdu.

<span class="mw-page-title-main">On İki Ada</span> Ege Denizinde bir grup adaya verilen isim

On İki Ada, Menteşe Adaları veya Dodekanez, Adalar Denizi'nde bulunan bir grup adaya verilen isimdir.

<span class="mw-page-title-main">Tapınak Şövalyeleri</span> Orta Çağda faaliyet gösteren Hristiyan askerî tarikatı

Tapınak Şövalyeleri, Mabet Şövalyeleri veya Tapınak Tarikatı, tanınmış Hristiyan askerî tarikatlarından biridir. Resmî olarak iki yüzyıl boyunca faaliyette bulunmuşlardır.

<span class="mw-page-title-main">Hospitalier Şövalyeleri</span> Ortaçağ ve erken modern Katolik askerî düzeni

Hospitalye Şövalyeleri ya da Aziz Yuhanna Şövalyeleri tarikatı 1070 civarında kurulmuş bir şövalye tarikatıdır. Sonradan ismi Rodos Şövalyeleri, çok sonralarıysa Malta Şövalyeleri olarak anılmıştır. Merkezi İtalya'nın Roma kentinde bulunan tarikatın günümüzdeki resmi adı İtalyancada Sovrano Militare Ordine Ospedaliero di San Giovanni di Gerusalemme di Rodi e di Malta yani Kudüs, Rodos ve Maltalı St. Jean Egemen Askeri Misafirperver Tarikatı veya kısaca Malta Tarikatıdır.

<span class="mw-page-title-main">Haçlı devletleri</span> Levanttaki Hristiyan devletler, 1098-1291

Haçlı devletleri, 12. ve 13. yüzyıllarda Orta Doğu ve Anadolu'da Haçlılar tarafından kurulmuş devletlerdir.

<span class="mw-page-title-main">Kıbrıs Krallığı</span> Orta çağda kurulmuş bir krallık

Kıbrıs Krallığı, Üçüncü Haçlı Seferi sırasında, 1192 yılında Lüzinyanlı Guy tarafından Kıbrıs adasında kurulmuş bir Haçlı devletidir. 1489 yılında Kıbrıs'ın kraliçesi olan Caterina Cornaro tarafından adanın Venedik'e satılmasıyla varlığı sona ermiştir.

<span class="mw-page-title-main">VII. İoannis</span> Bizans İmparatoru

VII. İoannis Paleologos, VII. İoannis Paleologos İmparator IV. Andronikos ile Bulgar Çarı İvan Alexander ve Eflaklı Teodora'nin kızı olan Bulgar Keratsa'nın oğludur. 1376 yılında da babası IV. Andronikos bir taht darbesi ile büyükbabası V. İoannis'i tahtan indirip imparatorluğunu ilan ettikten sonra 18 Ekim 1377'de taç giyme töreninde küçük oğlu olan VII. İoannis Paleologos'u ortak imparator ilan etmiştir. VII. İoannis 1390'da bir darbe ile beş ay Bizans imparatoru olarak hüküm sürmüştür. Fakat uzun bir dönem ortak imparator olarak çoğunluğu Konstantinopolis dışında yaşayarak hüküm sürmüştür. Ayrıca İmparator II. Manuil'in Avrupa'da bulunduğu dönemde Konstantinopolis'te taht naipliği yapmıştır.

<span class="mw-page-title-main">II. Konstans</span>

II. Konstans yahut "Sakallı(Pogonatos) Konstantine", 641 ile 668 arasında Bizans imparatoru olmuştur. 642'de Konsül olup tarihte Roma Konsülü unvanı verilen son Bizans imparatordur. Vaftiz ismi Herakleios idi ve imparatorluk yaparken resmî ismi Konstantinos idi. Konstans ismi bu imparatora verilen indirgen bir lakaptır. Bizans tarih yazmalarında bu lakap isim olarak kullanılmış ve modern tarihçiler tarafından da bu lakap isim olarak kabul edilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">İtalya Savaşları</span>

İtalya Savaşları (1494-1559), Orta Çağ'dan Yeni Çağ'a geçiş döneminde Avrupa ve Akdeniz coğrafyasının büyük güçlerini karşı karşıya getiren savaşlar dizisidir.

<span class="mw-page-title-main">II. Anastasios</span>

II. Anastasios, 713-715 yılları arasında hüküm süren Bizans imparatoru.

<span class="mw-page-title-main">Altıncı Haçlı Seferi</span>

Altıncı Haçlı Seferi, Kudüs'ün geri alınması için 1228 yılında Beşinci Haçlı seferi'nin başarısızlıkla bitmesinden yedi yıl sonra başlatılan Haçlı Seferidir.

<span class="mw-page-title-main">VIII. Innocentius</span> papa

Papa VIII. İnnocentius (1432 Cenova, Ceneviz Cumhuriyeti, – 25 Temmuz 1492 Roma, Papalık Devletleri,. Doğum adı Giovanni Battista Cibo idi. 29 Ağustos 1484 - 25 Temmuz 1492 döneminde papalık yapmıştır.

<span class="mw-page-title-main">İzmir Haçlı Seferi</span>

İzmir Haçlı Seferi 1343–1351 yılları arası Papa VI. Clemens tarafından İzmir şehrini elinde bulunduran Aydınoğulları beyliğine karşı düzenlenen iki büyük Haçlı seferidir. Bizans imparatoru III. Andronikos’un ölümünden (1341) sonraki devirde Umur Bey idaresindeki Aydınoğulları, Türk beyliklerinin en güçlülerinden biri olmuştu. Eğriboz, Mora, Girit, Rodos ve bütün Trakya sahilleri Umur Bey’den çekinmekteydi. Umur Bey'in Bizans'a yardım için Rumeliye geçtiği sırada Latinler Papaya başvurarak bir Haçlı seferi düzenlenmesini istediler. Bu seferin nedeni ticariydi. Umur Bey ticari anlaşmaları bozarak gümrük vergisini yükseltmiş, hububat ihracını azaltmıştı. Seferin diğer sebebi de Bizans imparatoriçesi Anna'nın Katolik ve Ortodoks kiliselerinin birleşeceğini vadetmesiydi.

<span class="mw-page-title-main">İzmir Kuşatması</span>

İzmir Kuşatması, Aralık 1402'de Türk emiri Timur'un İzmir'in limanını ve deniz kalesini Rodos Hospitalier Şövalyeleri'nden almasıdır. Türkler limanı ablukaya almış ve müstahkemlere kuşatma makineleriyle taş fırlatmıştır, sayıları sadece 200 civarı olan şövalyelerse oklar ve yanıcı roketlerle karşılıkta bulunmuştur. Şövalyeler çok daha güçlü rakiplerine iki hafta direndikten sonra dış surlar lağımlarla yıkılmış ve aşılabilmiştir. Garnizonun bir kısmı denizden kaçmış, ancak şehir ve sakinleri yok edilmiştir.

Gelibolu Antlaşması, Ocak 1403'te veya Şubat başında akdetilmiştir, Balkanlar'daki Osmanlı topraklarının hükümdarı Süleyman Çelebi ile başlıca Hristiyan bölgesel güçleri Bizans İmparatorluğu, Ceneviz Cumhuriyeti, Venedik Cumhuriyeti, Hospitalier Şövalyeleri ve Nakşa Dükalığı arasında bir barış antlaşmasıdır. Ankara Muharebesi sonrasında akdetilen bu antlaşma ile Süleyman, kardeşleriyle veraset mücadelesinde kendi konumunu güçlendirmeye çalışırken, Hristiyan devletlere büyük tavizler getirdi, özellikle kaybettiği toprakları geri alan Bizanslılar Osmanlı hükümdarı üzerinde nominal bir üstünlük elde etti. Hükümleri Süleyman'ın yanı sıra Osmanlı veraset mücadelesinin galibi olan I. Mehmed tarafından onurlandırıldı, ancak Mehmed'in 1421'deki ölümünden sonra çöktü.

Mehmedoğlu Hızır Bey, Aydınoğulları Beyliği'nin üçüncü beyidir.

Andrea Morisco 13. yüzyılın sonlarında Ege Denizi'nde faaliyet gösteren ve 1304'te Bizans İmparatorluğu'nun hizmetine giren Cenevizli bir korsandır. Bir amiral ve korsan olarak, Kıbrıs'ta yakalanıp idam edildiği 1308 yılına kadar Bizans renkleri altında aktifti.

<span class="mw-page-title-main">Rodos Kuşatması (1444)</span> 1444 Kuşatma

Rodos kuşatması, Hospitalier Şövalyeleri ile Memlûk Devleti arasında gerçekleşen bir çatışmadır. Memluk filosu 10 Ağustos 1444'te Rodos adasına çıkmış ve kalesini kuşatmıştır. Kentin batı surlarında ve Mandraki limanında çatışmalar yaşanmıştır. 18 Eylül 1444'te Memlükler adadan çekilerek kuşatmayı kaldırmışlardır.

<span class="mw-page-title-main">Foulques de Villaret</span>

Foulques de Villaret, Hospitalier Şövalyeleri'nin 25. Büyük Üstadıdır. Rodos'un başarılı bir şekilde fethine öncülük etmiş ve kendi tarikatının üyelerinin suikast girişiminden sağ kurtulmuştur.