Potassium kanalı, subfamily V, member 2, olarak da bilinen KCNS2 veya Kv9.2, bir insan genidir. Bu gen voltaja dayalı bir potasyum pompası proteinini kodlar.

Martin Rodbell, Amerikalı biyokimyacı. Amerikan ulusal sağlık enstitüsünün çevre sağlığı bölümüne 1985 yılından 1989 yılında kadar başkanlık yapmış, 1989 yılından emekli olduğu 1994 yılına kadar da sinyal transdüksiyonu bölümünün başkanlığını yapmıştır.

Venkatraman "Venki" Ramakrishnan Hindistan doğumlu ABD ve Birleşik Krallık vatandaşı yapısal biyolog. 2009 yılında "ribozomun yapısı ve fonksiyonu" konulu çalışmalarıyla Thomas A. Steitz ve Ada E. Yonath ile birlikte Nobel Kimya Ödülü'nü kazandı. Ramakrishnan halihazırda MRC'in Moleküler biyoloji laboratuvarında Cambridge, İngiltere'de çalışmaktadır.

Robert Joseph Lefkowitz,, Amerikalı tıp doktoru ve moleküler biyolog. Hücrelere sinyal yollayan ve alan reseptör moleküllerin varlığını kanıtlamıştır. Araştırmaları özellikle G-proteini reseptörleri üzerinedir. Kimya alanındaki başarılarından dolayı 2012 yılında Nobel Kimya ödülünü bir diğer meslektaşı Brian K. Kobilka'ile paylaşmaya layık görülmüştür.
Peter Agre Minnesota doğumlu hekim ve 2003 Nobel Kimya Ödülü sahibi Amerikalı bilim insanı.

Barbara McClintock, 1983 yılı Nobel Fizyoloji veya Tıp Ödülü sahibi Amerikalı bilim insanı. Dünyanın en önemli sitogenetikçilerinden kabul edilir.

Robert Bruce Merrifield Amerikan biyokimyager ve akademisyen. Önceden belirlenmiş bir sıralamaya göre amino asit zincirleri ya da polipeptit sentezlenmesine yönelik geliştirdiği metot sayesinde 1984 yılında Nobel Kimya ödülünün sahibi olmuştur.

İyon kanalları hücre zarında gözenek oluşturan, fonksiyonları istirahat membran potansiyeli oluşturmak, aksiyon potansiyelini şekillendirme ve diğer elektriksel sinyalleri iletmek olan membran proteinleridir. Ayrıca hücre hacmini kontrol etmek amacıyla salgı ve epitel hücrelerinde iyonların hücre membranı boyunca akışını düzenleyici rolleri vardır. Tüm hücrelerin hücre zarında iyon kanalı bulunur. İyon kanalları iyonofor proteinlerin iki geleneksel sınıfından biri kabul edilir. Diğer sınıf olan iyon taşıyıcı proteinler ise sodyum-potasyum pompası, sodyum -kalsiyum değiştiricisi ve sodyum-glukoz nakil proteinleri olarak sayılabilir.

Frederick Sanger, İngiliz biyokimyager. 1958 ve 1980 yıllarında 2 kez Nobel Kimya Ödülü kazanmıştır. 1958 yılında "proteinlerin, özellikle de insülinin yapısı üzerine çalışmaları için" Nobel Kimya Ödülü kazanmıştır ve bu ödülü aynı kategoride 2 kez kazanan tek kişidir. 1980 yılında da "nükleik asitlerdeki baz dizilerinin belirlenmesiyle ilgili katkıları nedeniyle" Walter Gilbert ile birlikte bu ödülü kazanmıştır. Aynı yıl ayrıca Paul Berg, "nükleik asitlerin, özellikle de rekombinant DNA'nın biyokimyası üzerine temel çalışmaları için" ödülü kazanan diğer isim olmuştur.

Randy Schekman,, Amerikan biyolog, 2013'te Nobel ödülü kazanmıştır.

Arieh Warshel,, Bir İsrail-Amerikalı asıllı biyokimyacı ve biyofizikçidir. Kendisi Biyolojik moleküller ile ilgilenmeye başlamıştır. Güney Kaliforniya Üniversitesi'nde okumuş ve 2013 yılında Nobel ödülü kazanmıştır.

Anoktamin 1 (ANO1), transmembran üyesi 16A (TMEM16A) olarak da bilinen, insanlarda ANO1 geni tarafından kodlanan bir proteindir. Anoktamin 1, klorür kanalı ve bikarbonat kanalı olarak davranış sergileyen voltaj bağımlı kalsiyumla aktifleşen bir anyon kanalıdır.
Su kanalları olarak da adlandırılan akuaporinler veya aquaporinler, biyolojik hücrelerin zarında gözenekler oluşturan, esas olarak hücreler arasında suyun taşınmasını kolaylaştıran -ana iç protein ailesinden- kanal proteinleridir. Çeşitli farklı bakteri, mantar, hayvan ve bitki hücrelerinin hücre zarları, içinden suyun fosfolipid çift tabakasından difüze olmaktan daha hızlı girip çıkabildiği akuaporinler içerir. Akuaporinler, hem karboksilik hem de amino terminalleri sitoplazmik tarafta olan altı adet membranı kapsayan alfa sarmal domaine sahiptir. Akuaporinler genellikle her zaman açık olduğundan ve hemen hemen her hücre tipinde yaygın olduğundan, bu, suyun hücre zarından konsantrasyon gradyanına kadar kolayca geçtiği konusunda bir yanlış anlamaya yol açar. Su, küçük bir molekül olduğu için hücre zarından basit difüzyon yoluyla ve hücre dışındaki su konsantrasyonunun içindekinden daha fazla olduğu durumlarda ozmoz yoluyla geçebilir. Bununla birlikte, su polar bir molekül olduğu için, bu basit difüzyon süreci nispeten yavaştır ve suyun çoğu akuaporinden geçer.
Dottie Berger MacKinnon (1942–2013), risk altındaki çocuklar için güvenli sığınaklar oluşturmak için milyonlar toplayan, ömür boyu sürecek bir çocuk savunucusuydu. 1994-1998 yılları arasında Hillsborough County Komiseri olarak görev yaptı ve 1996-1997 yılları arasında başkan olarak görev yaptı. 1992'de Joshua House ve Friends of Joshua House'un kurucu ortağıydı, istismara uğramış ve istenmeyen çocuklar için Lutz'da geçici ve güvenli bir yerdi. Devam etmesini sağlamak için 1,2 milyon dolarlık bağış oluşturmaya yardım etti. 2009 yılında kardeşlerin birlikte kalmasına yardım etmek için 60 yataklı bir üvey bakım geçici yeri olan A Kid's Place'i kurdu. 2000 ile 2007 yılları arasında Tampa General Hospital'da yönetim kurulundaydı. 4 Mayıs 2011'de Hillsborough County Komiserleri tarafından Ellsworth G. Simmons İyi Hükûmet Ödülü'nü aldı. Ayrıca o yıl Hood Simply Smart Milk ve League of Women Voters'tan yıllık ödülü aldı. 2012 yılında, Tampa Ticaret Odası'ndan “Etki Kadını Ödülü” nü aldı. 2013 yılında ölümünden sonra Florida Women's Hall of Fame'e alındı.

Viridiplantae, yaklaşık 450.000-500.000 tür içeren ve hem karasal hem de sucul ekosistemlerde önemli roller oynayan ökaryotik canlılar grubudur. Öncelikle sucul olan yeşil algler ve içlerinden çıkan kara bitkilerinden oluşurlar. Yeşil algler, geleneksel sınıflandırmada kara bitkilerini içermez ve bu da yeşil algleri parafiletik bir grup yapar. Kara bitkilerinin yeşil alglerin içinden çıktığının anlaşılmasından bu yana, bazı yazarlar bitkileri de yeşil alglere atıyorlar. Hücre duvarlarında selüloz bulunan hücrelere ve klorofil a ve b içeren ve fikobilin içermeyen siyanobakterilerle endosimbiyozdan türetilen birincil kloroplastlara sahiptirler.
Kir3 Kanalları, içeri doğrultucu K+ kanallarının (Kir) alt ailesinden olan Kir3 kanalları kalp kası hücrelerinde ve nöronlarda elektriksel uyarılabilirliğin düzenleyicilerindendir. G-protein bağlı içeri doğrultucu potasyum (GIRK) kanalları olarak da bilinen Kir3 kanalları, G-protein gibi moleküller aracılığıyla hücre trafiğinde görevlidir. Kir3 kanalları, her biri özelleşmiş işlevlere sahip Kir3.1, Kir3.2, Kir3.3 ve Kir3.4 olmak üzere 4 homolog alt birime ayrılmaktadır. Kir3 kanalları, nöronal, atriyal ve endokrin dokularda yaygın olarak lokalize edilerek geç baskılayıcı post-sinaptik potansiyeller oluşturmaktadır. Kir3 kanalları, asetilkolin (ACh), dopamin, opioidler, serotonin, somatostatin, adenozin ve gama aminobütirik asit (GABA) gibi çeşitli nörotransmitterler tarafından uyarılmaktadır. Ek olarak, GIRK kanalları sırasıyla etanol ve kolesterol gibi hem eksojen hem de endojen küçük moleküller tarafından modüle edilebilir.

Laurasiatheria, Eulipotyphla takımı ile Scrotifera kladını içeren bir plasentalı memeliler üst takımıdır. Kardeş grubu Euarchontoglires ile birlikte Boreoeutheria magna takımını oluşturur. Laurasiatheria taksonu içinde sınıflandırılan hayvanların benzer gen dizilimlerine dayanarak keşfedildi. Grubu birleştirmek için ortak anatomik özellikler henüz ortaya konmadı. Laurasiatheria kladı DNA dizilim analizleri ve retrotranspozon varlık/yokluk verilerine göre temellendirildi. Üst takım, Pangea bölünmeye başladıktan sonra Gondvana'dan ayrılan Lavrasya süperkıtasında ortaya çıktı. En son ortak atasının yaklaşık olarak 76 ila 90 milyon yıl önce soyunun ayrıldığı varsayılmaktadır.

SAR veya Harosa; Stramenopiles, Alveolata ve Rhizaria'dan oluşan ve Bikonta kladına bağlı bir kladdır. SAR ismi Stramenopiles, Alveolata, Rhizarianın kısaltmasıdır.

Ivan Antonio Izquierdo, Arjantinli Brezilyalı bilim insanı ve öğrenme ve hafızanın nörobiyolojisi çalışmasında öncü araştırmacıydı.

Paleoproterozoyik, 2,5 milyar yıl öncesinden, 1,6 milyar yıl öncesine uzanan, Proterozoyik Üst Zaman'ın üç bölümünden ilki olan jeolojik zamandır. Paleoproterozoyik yerkürenin jeolojik tarihindeki en uzun zamandır. Kıtalar ilk kez bu zamanda stabilize oldu.