İçeriğe atla

Richard Swinburne

Richard Swinburne
Kişisel bilgiler
Doğum 26 Aralık 1934 (89 yaşında)
Smethwick, Staffordshire, İngiltere
Bitirdiği okul Exeter Kolej
Mesleği Felsefeci
Dini Hristiyan

Richard Swinburne (d. 26 Aralık 1934, Smethwick, Staffordshire, İngiltere), İngiliz felsefeci. Din felsefesi alanında birçok kitap yazmış ve analitik felsefe geleneğinde modern din felsefesinin öncüsü olmuştur. Oxford Üniversitesi'nde din felsefesi alanında profesörlük görevini sürdürmektedir. 50 yılı aşan bir süredir Tanrı'nın varlığına dair felsefi argümanların önemli bir tarafı olmuştur. Felsefede en çok katkı sağladığı alanlar ilk olarak din felsefesi ve bilim felsefesidir. Din felsefesiyle ilgili ilk çalışmaları birçok tartışmaya yol açmıştır.

Akademik kariyer

Swinburne öğrenimini felsefe, ekonomi ve politika alanlarında en yüksek derece ile tamamlamıştır. Swinburne akademik kariyeri boyunca birçok farklı üniversitede profesörlük yapmıştır. 1972'den 1985'e kadar Keele Üniversitesi'nde profesörlük görevini sürdürmüştür. Bu görevi sırasında 1982'den 1984'e kadar Aberdeen Üniversitesi'nde konferanslar vermiştir. Bu konferansları "Evolution of Soul" kitabını yazması ile sonuçlanmıştır. 1985'ten emekliye ayrıldığı 2002 yılına kadar Oxford Üniversitesi'nde Hristiyan din felsefesi alanında görevini sürdürmüştür. Emekliliğinden bu yana düzenli bir şekilde kitaplarını yayınlamaya devam etmektedir.

Swinburne kariyeri boyunca hep çok aktif bir yazar olmuş ve her 2-3 yılda bir kapsamlı bir kitap yayınlamıştır. Kitaplarının çoğu felsefe ile ilgili ileri düzey bilgi gerektiren kitaplar olsa da popüler düzeyde de kitaplar yazmıştır.

Hristiyan apolojetiği

Swinburne Doğu Ortodoks Kilisesi üyesidir. Birçok makale ve kitabında Hristiyanlık inancının rasyonel ve tutarlı olduğunu savunmasından ötürü Hristiyan apolojistler arasında adı sayılmaktadır. William Hasker Swinburne için "Hristiyanlık düşüncesindeki dörtlemesi ve ilk çalışmalarındaki teizm felsefesine dayalı üçlemesi, son zamanların en önemli apolojetik yaklaşımlardan biridir." demiştir.[1] Swinburne Tanrı'nın varlığına dair birçok argümanı savunmakla beraber Tanrı'nın varlığının mantıksal bir zorunluluk olduğunu reddetmekte, Hristiyanlık düşüncesinde Tanrı'nın varlığının metafiziksel bir zorunluluk olduğunu düşünmektedir. Tanrı'nın kişisel olduğunu savunan Swinburne ayrıca kartezyen dualizmi ve liberteryen metafiziksel özgür irade düşüncesini savunmaktadır.

Kaynakça

  1. ^ William Hasker, "Is Christianity Probable? Swinburne's Apologetic Programme," Religious Studies 38 (2002), 253.

İlgili Araştırma Makaleleri

Din, nadiren de olsa ilmet, genellikle doğaüstü, transandantal ve cansal unsurlarla ilişkilendirilmiş, çeşitli ayinler ve uygulamaları içeren, ahlak, dünya görüşleri, kutsal metinler ve yerler, kehanetler, etik kuruluşlarından oluşan bir sosyo-kültürel sistemdir.

<span class="mw-page-title-main">Voltaire</span> Fransız yazar, tarihçi ve filozof

François Marie Arouet ya da Voltaire takma adıyla tanınan Fransız yazar ve filozof. Fransız Aydınlanması'nın en önemli filozoflarının başına gelir hatta Aydınlanma hareketinin babası sayılabilir. Zamanının toplumsal, dinî, politik ve kültürel konularını radikal bir biçimde eleştirmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Baruch Spinoza</span> Hollandalı filozof

Baruch Spinoza, Yahudi kökenli Hollandalı filozof. Aydınlanmanın erken dönem düşünürlerinden olan Spinoza, evren ve insan hakkında modern fikirler ileri sürerek öncü ahit eleştirileri yapmış ve zamanla 17. yüzyıl felsefesinin en önde gelen rasyonalistlerinden biri olarak kabul edilmiştir. Descartes'ın fikirlerinden etkilenen Spinoza, Hollanda Altın Çağının önde gelen filozofu olmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Ludwig Andreas Feuerbach</span> Alman filozof ve ahlakçı (1804-1872)

Ludwig Andreas Feuerbach, Alman filozof ve ahlakçı. Marx üzerindeki etkisi ve hümanist ilahiyat görüşleri ile ünlenmiştir.

<span class="mw-page-title-main">İslam felsefesi</span> İslam medeniyetindeki felsefe geleneği

İslam felsefesi, İslâm dinine mensup kişilerce gerçekleştirilen felsefe etkinliğidir. Müslüman felsefesi ve Arapça felsefe olarak da adlandırılır. İslam felsefesi adlandırması sadece İslam'a dair bir felsefe olarak anlaşıldığından tartışmaya açıktır. İslam dünyası felsefeyle 8. yüzyıldan itibaren sistematik hale gelen Bağdat merkezli tercüme hareketiyle tanışmıştır. 3. yüzyılda Plotinos'un öncülük ettiği, Yeni Platonculuk adlı felsefi akımın Eflâtun ve Aristoteles'i uzlaştırma çabaları İslam dünyasına aktarılan felsefenin temeli olmuştur. Müslüman filozoflar bu iki filozofun eserlerini şerh etme yoluna gitmişlerdir.

<span class="mw-page-title-main">Din felsefesi</span> Felsefe dalı

Din felsefesi, dinin kendiliğinden varoluşsal hareketi için bir tür rasyonel bir meşrulaştırma sağlayan felsefe dalıdır. Kutsallık, Tanrı, kurtuluş, ibâdet, peygamber, kurban, dua, vahiy, ayin ve sembol gibi dinler tarihinin temel konularını analiz eden din felsefesi; dinin, dini tecrübenin ve onun ifadesinin doğasını belirler. Din felsefesi dini konu edinen, dinin insan var oluşunun kaynağı, insan doğasının ve kaderinin kaynağı ve değerleri ile ilgili sorunları ele alarak sorgulayan felsefe disiplinidir.

<span class="mw-page-title-main">Karl Jaspers</span>

Karl Theodor Jaspers,, felsefede varoluşçu akımın teorisyenlerinden Alman filozof ve psikiyatrist. Modern psikiyatri, din felsefesi, tarih felsefesi ve siyaset felsefesinde önemli etkileri olmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Martin Heidegger</span> Alman filozof

Martin Heidegger, varoluşçu felsefenin isimlerinden biri olarak bilinen Alman filozof.

<span class="mw-page-title-main">İskenderiyeli Klement</span> Düşünür ve Felsefeci

İskenderiyeli Klement, gerçek adı Titus Flavius Klemens olan Hristiyan düşünür.

<span class="mw-page-title-main">Batı felsefesi</span>

Batı felsefesi, Antik Yunan'dan başlayıp günümüze kadar gelen Batılı felsefe tarihi anlayışı. Özellikle Avrupa'nın ve batı olarak adlandırılan dünyanın 19. yüzyıl'da felsefe tarihini yazarken kategorize ettikleri düşünce geleneği Batı felsefesi olarak adlandrılır. Platon'dan başlayıp modern zamanlara uzanan belirli bir felsefe yapma tarzı batı felsefesinin ayırıcı özelliği, daha ayrıcalıklı özelliği olarak anlaşılır. Bu eğilim genel bir yaklaşımla "Doğu'da felsefe yoktur" savını ileri sürer. Antik Mısır, Mezopotamya, İran, Çin ve Hint kültürleri tarih olarak çok daha eski olmalarına ve buralarda yaşayan insanların belirli düşünce geleneklerine sahip olmalarına rağmen, Batı felsefesi Antik Yunan dönemiyle birlikte başlatılır ve bunlar dışta bırakılır. Doğu felsefesi, Hint ve Çin felsefeleri dahil olmak üzere çok önceleri başlamıştır, bu gelenekler etkileşimlerle sürekli varlıklarını devam ettirmişlerdir, ancak Batı felsefesi bu gelenekleri felsefe-dışı sayma yönelimindedir. Felsefe tarihi kitapları, genel bir eğilim olarak, MÖ 500'lerden başlayarak bugüne kadar, batı olarak addedilen bölgelerde ve batılı düşürlerce ortaya konulan felsefe yapma geleneği Batı felsefesi olarak görülür.

<span class="mw-page-title-main">Orta Çağ felsefesi</span>

Orta Çağ felsefesi tarihsel dönem itibarıyla ilkçağ felsefesinin bitiminden modern düşüncenin başlangıcına kadar olan dönemi kapsar. M.S. 2. yüzyıldan 15. yüzyıl sonlarına-16. yüzyıl başlarına, rönesansa kadar olan dönem olarak ele alınır. Bu dönemin felsefe tarihi açısından kendine özgü özellikleri vardır. Birçok felsefe tarihi kitabında Orta Çağ'da felsefe yok sayılır ya da Orta Çağ'ın karanlık bir çağ olduğu değerlendirmesine bağlı olarak felsefenin de karanlığa gömüldüğü öne sürülür. Bunun yanı sıra Orta Çağ'da felsefenin varlığını kabul eden ve bu felsefenin özgül niteliklerini açıklayan felsefe tarihi çalışmaları da söz konusudur.

<span class="mw-page-title-main">17. yüzyıl felsefesi</span>

17. yüzyıl felsefesi, Rönesans'ın etkisiyle ortaya çıkan gelişmelere dayanarak, Yeni Çağ düşüncesinin temellerini atmak üzere ortaya çıkan felsefe eğilimidir. Rönesansın ortaya koyduğu düşünsel gelişmeleri ve belirsiz kavram içeriklerini kullanan 17. yüzyıl düşünürleri, felsefi formüllerini tam bir sağlamlık ve kesinlik içinde ortaya koyma arayışı içinde olmuşlar ve ortaya koydukları çalışmalarla sistematik felsefeyi yeni bir derinlikle temellendirmişlerdir. Aydınlanma çağı düşüncesinin ilkeleri ve temel kavramları büyük ölçüde 17. yüzyıl felsefesinde hazırlanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Skolastik felsefe</span>

Skolastik felsefe/düşünce, Latince kökenli schola (okul) kelimesinden türetilen scholasticus teriminden gelmektedir ve kelime anlamı olarak okul felsefesi demektir. Bu anlam önemlidir, zira skolastik felsefe, Orta Çağ düşüncesinde doğrunun zaten mevcut olduğu düşüncesine ve felsefenin okullarda okutularak öğretilmesine dayanan bir yaklaşım sergiler. Bu felsefenin temeli teolojidir, ona dayanır ve onu desteklemeye çalışır.

<span class="mw-page-title-main">Felsefe</span> soyut, genel ve temel birtakım probleme ilişkin yapılan sistematik çalışma

Felsefe veya düşünbilim; varlık, bilgi, değerler, gerçek, doğruluk, zihin ve dil gibi konularla ilgili soyut, genel ve temel problemlere ilişkin yapılan sistematik çalışmalardır. Felsefe ile uğraşan kişilere filozof denir.

John Harwood Hick, din felsefecisi ve teolog. Felsefi teoloji alanında, özellikle teodise, eskatoloji, kristoloji konuları ile dini çoğulculuk ve din epistemolojisi alanında çalışmalar yapmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Iustinus</span>

Iustinus, Patristik felsefenin ilk döneminin adı anılmaya değer apolojistlerinden biridir. Yortusu 1 Hazirandadır.

Gündelik dil felsefesi, 20. yüzyılda ortaya çıkan bir dil felsefesi akımıdır. Bir felsefe yapma tarzı olarak, mantıkçı pozitivizmin ideal dil anlayışını eleştiren Austin, Searle, Grice gibi filozofların çalışmalarını nitelendirmektedir. Bu filozoflara göre, gündelik hayatta kullanılan dil eksik ve kusurlu değildir, bilakis dilin gündelik kullanımını analiz ederek, dil ve insan hakkında önemli bilgilere ulaşılabilir.

<span class="mw-page-title-main">İran felsefesi</span> Doğu felsefesinin bir kolu

İran felsefesi veya Fars felsefesi, Doğu felsefesinin bir parçası olup, oldukça zengin ve eski bir tarihe sahiptir. İran felsefesi'nin kökeni eski İran'da Hint-İran kökleriyle ortaya çıkan ve Zerdüşt öğretilerinden büyük ölçüde etkilenen, felsefi gelenek ve düşünceler zamanına kadar uzanmaktadır. Pers bölgesinde bağımsız felsefi düşüncenin ortaya çıkışını, M.Ö. 1500’ler de Avesta metinleri aracılığı ile tarihleyen Hint-İranlılar’dan öğrenmekteyiz. Zerdüşt'ün görüşlerinin, Yahudilik ve Orta Platonizm dönemi fikirleri aracılığıyla, Batı Avrupa kültürlerini de etkilediğini görmekteyiz.

<span class="mw-page-title-main">Yaşam felsefesi</span>

Yaşam felsefesi, yaşamın anlamı ya da yaşamın nasıl yaşanması gerektiğine ilişkin herhangi bir genel tutum ya da felsefi görüştür.

<span class="mw-page-title-main">Hristiyan felsefesi</span>

Hristiyan felsefesi, MS 2. yüzyıldan günümüze kadar Hristiyanlar tarafından ortaya konulan ve tartışılan felsefî fikirlerdir.