İzlanda, Atlas Okyanusu'nun kuzeyinde Grönland'ın güneydoğusu ile İskandinavya ve Büyük Britanya'nın kuzeybatısında yer alan bir ada ve Avrupa ülkesi. İzlanda, kuzeyinde Arktik Okyanusu ile çevrilidir. 356.991 nüfus ve 103.000 km² yüzölçümüyle Avrupa'nın en seyrek nüfuslu ülkesidir. Başkent ve en büyük şehir Reykjavík'tir, nüfusun üçte ikisinden fazlası ülkenin güneybatısında yer alan bu şehir ve çevresinde yaşar. İzlanda volkanik ve jeolojik olarak aktif bir adadır. Adanın iç kısmında kumluklar, lav sahaları, dağlar ve buzullar içeren bir plato bulunur ve birçok buzul nehri kaynağını buradan alarak denize akar. İzlanda Kuzey Kutup Dairesi'nin kuzeyinde yer almasına rağmen Körfez Akıntısı nedeniyle aynı enlemdeki diğer bölgelere göre daha ılık bir iklime sahiptir. Yüksek enlem ve denizellik yazların serin geçmesine yol açar. İzlanda'ya bağlı birçok ada kutup iklimine sahiptir.
Jeotermal yerkabuğunun çeşitli derinliklerinde birikmiş ısıya verilen genel addır. Jeotermal akışkan ise içerisinde birçok farklı element ve diğer maddeleri içeren sıcak su, buhar ve gazlardır. Jeotermal enerji bu akışkanların sahip olduğu entalpi ve ısının yarattığı enerjinin adıdır. Bu enerji, diğer farklı enerji çeşitlerine çevrilerek ya da direkt ısı enerjisinden faydalanılarak yenilenebilir enerji kaynağı oluşturmaktadır. Jeotermal enerji yeni, yenilenebilir, sürdürülebilir, tükenmez, güvenilir, çevre dostu, yerli ve yeşil bir birincil enerji kaynağıdır. İçinde su bulunmayan sıcak kuru kayalar da jeotermal enerji kaynağıdır.
Yenilenebilir enerji, güneş ışığı, rüzgar, yağmur, gelgitler, dalgalar ve jeotermal ısı gibi karbon nötr doğal kaynaklardan elde edilebilen ve insan zaman ölçeğinde doğal olarak yenilenen kaynaklardan elde edilebilen enerjiye denir. Bu kaynaklar güneş enerjisi, rüzgâr enerjisi, dalga enerjisi, jeotermal enerji, hidrolik enerjisi, biyokütle enerjisi olarak sıralanabilir. Bu tür bir enerji kaynağı, yenilenmekte olduklarından çok daha hızlı kullanılan fosil yakıtların tam tersidir.
Türkiye günümüzde jeotermal enerji kapasitesi ve doğrudan kullanımda Avrupa'nın lideri dünyada 4. sıradadır. Bunun en çoğu direkt ısıtmada kullanımdır. Bunun yanı sıra jeotemal elektrik ile Türkiye'nin potensiyal 4,5 GWe, ama 2019 kapasitesi 1,5GW.
Kópavogur, İzlanda'nın en büyük ikinci şehridir. Nüfusu 2023 itibarıyla 39,810'dur. Ülke'nin güney-batısında kalan şehir başkent Reykjavík ve Garðabær şehri arasındadır. İzlanda'nın en büyük binası Kópavogur şehrin merkezindedir ve adı da Smáratorg-Tower'dır.
İzlanda Sol-Yeşil Hareket, İzlanda'da bulunan feminist, çevreci ve sosyalist bir partidir. Parti 1999 yılında kurulmuştur.
Jóhanna Guðrún Jónsdóttir veya bilinen adıyla Yohanna, İzlandalı şarkıcı.
Eyjafjallajökull (,
Enerji kaynakları, herhangi bir yolla enerji üretilmesini sağlayan kaynaklardır. Dünya üzerindeki enerji kaynakları, klasik ve alternatif kaynaklar olmak üzere ikiye ayrılabilir. Birincil enerji kaynaklarından kullanım oranları; %33,1 petrol, %30,3 kömür, %23,7 doğalgaz, hidrolik ve diğer yenilenebilir %8, nükleer enerji %5.
Hafnarfjörður, İzlanda'nın nüfus itibarıyla en büyük üçüncü şehridir. Reykjavik'in 10 km güneyinde yer alır. İzlanda'nın güney-batı kıyısında bulunan bir liman kenti ve belediyedir. Nüfusu 2023 yılı itibarıyla 30,568'dir.
Akureyri, İzlanda'nın kuzeyinde yer alan bir kenttir. Nüfus itibarıyla dördüncü büyük belediyedir. Akureyri 19,893'lük (2023) nüfusuyla önemli bir liman ve balıkçılık merkezidir.
Dünya enerji tüketimi bütün insan uygarlığı tarafından kullanılan toplam enerjiyi ifade eder.
İzlanda, Avusturya'nın başkenti Viyana'da yapılan 2015 Eurovision Şarkı Yarışması'na katılımını onaylamıştır. İzlanda'nın şarkısı, ülkenin kamusal yayın kuruluşu Ríkisútvarpið (RÚV) tarafından gerçekleştirilen Söngvakeppnin 2015 adlı ulusal final doğrultusunda María Ólafsdóttir'in seslendirdiği Unbroken şarkısı seçilmiştir.
Elektrik üretimi, elektrik ve diğer kaynaklardan birincil enerji üretme sürecidir. Elektrik üretiminin temel ilkeleri İngiliz bilim insanı Michael Faraday tarafından 1820'lerde ve 1830'ların başında keşfedildi. Onun temel yöntemi bugün hâlâ kullanılmaktadır: Elektrik, bakır gibi iletken bir telin manyetik bir alan içinde hareket ettirilmesi ile üretilir. Elektrik jeneratörü, bir mıknatıs içinde dönen sarılı iletken tellerin bulunduğu ve bu tellerin mıknatıs içinde dönmesiyle elektrik akımı üreten bir makinedir. Evlerimizde, işyerlerimizde, endüstride gereksinim duyduğumuz büyük miktardaki elektrik enerjisini elde etmek için, elektrik jeneratörlerini döndürecek büyük güç santrallarına ihtiyaç duyarız. Çoğu güç santrali, jeneratörü döndürmek için ısı üretiminde bulunurlar. Fosil yakıtlı santrallar ısı üretimi için doğal gaz, kömür ve petrol yakarlar. Nükleer santrallar da uranyum yakıtını parçalayarak ısı üretirler. Ancak bütün bu değişik tip santrallar ürettikleri ısıyı, suyu buhar haline dönüştürmek için kullanırlar. Oluşan buhar ise elektrik jeneratörüne bağlı olan türbine verilir. Su buharı, türbin şaftı üzerinde bulunan binlerce kanatçık üzerinden geçerken daha önce üretilen ısıdan almış olduğu enerjiyi kullanarak, türbin şaftını döndürür. İşte bu dönme, jeneratörün elektrik üretmek için gereksinim duyduğu mekanik harekettir. Jeneratörde oluşan elektrik ise iletim hatları denilen iletken teller ile kullanılacağı yere gönderilir. Türbinden çıkan, enerjisi diğer bir deyişle basınç ve sıcaklığı azalmış buhar ise yoğunlaştırıcı (kondenser) denilen bölümde soğutulup su haline dönüştürüldükten sonra, tekrar kullanılmak üzere santralın ısı üretilen bölümüne geri gönderilir. Yoğunlaştırıcıda soğutma işini sağlayabilmek için deniz, göl veya ırmaklarda bulunan su kullanılır. Su kaynaklarından uzak bölgelerde ise santralın hemen yanında bulunan ve uzaktan bakıldığı zaman geniş dev bacalara benzeyen soğutma kuleleri kullanılır. Bu kulelerin üzerinde görülen beyaz duman ise su buharıdır.
Mosfellsbær, ülkenin başkenti Reykjavik'in 12 kilometre doğusunda yer alan güney-batı İzlanda'da bir kasabadır. Nüfusu 2023 yılı itibarıyla 13,430'dur.
Türkiye'nin enerji politikası, kaynak ülke ve güzergâh çeşitliliğine gidilmesini, Türkiye'de enerji karışımında yenilenebilir enerjinin payını arttırırken, nükleer enerjiden de yararlanılmaya başlanılmasını, enerji verimliliğinin arttırılmasına yönelik çalışmalarda bulunulmasını ve Avrupa’nın enerji güvenliğine katkıda bulunulmasını amaçlamaktadır. 2019 itibarıyla, Türkiye'nin elektrik enerjisi toplam kurulu gücü 91 gigawatt'tır (GW). Bunun %31'ini hidroelektrik, %29'unu doğal gaz, %22'sini kömür, %8'ini rüzgâr, %6'unu güneş ve %2'sini jeotermal enerjisi oluşturmaktadır.
İzlanda (İzlandaca:Ísland) Grönland'ın doğusunda ve Kuzey Kutup Dairesi'nin hemen güneyinde, Kuzey Atlantik ve Kuzey Kutbu okyanuslarının birleştiği bir ada ülkesidir. Orta Atlantik Sırtı'nın kuzeyindeki yapıcı sınırın üstünde İskoçya'dan yaklaşık 860 km (530 mi) ve New York'tan 4,200 km (2,600 mi) uzaklıktadır. Dünyanın en seyrek nüfuslu ülkelerinden biri olan İzlanda'nın sınırları neredeyse ana ada ile aynıdır. Dünyanın 18'inci büyük alanı ve ülkenin neredeyse tüm bölge ve nüfusuna sahip ve aynı zamanda dünyanın 9'uncu büyük ada ülkesidir. En batı Avrupa ülkesidir ve buzullar tarafından tüm kıta Avrupa'sından daha fazla araziye sahiptir. Toplam büyüklük 103.125 km²'dir. 751.345 km² münhasır ekonomik bölgeye sahiptir.
İzlanda'da İslam bir azınlık dinidir. Pew Araştırma Merkezi, İzlanda'daki Müslümanların sayısının 10.000 asgari eşiğinin altında olduğunu tahmin etmiştir ve resmi istatistikler rakamı 1.300'ün altında veya toplam nüfusun yaklaşık %0.4'ü olarak göstermektedir.
İzlanda, Avrupa Birliği üyesi olmamasına rağmen, Avrupa Ekonomik Alanı Anlaşması ve Schengen Anlaşması aracılığıyla Avrupa Birliği'ne büyük ölçüde entegre olmuştur. İzlanda 2009 yılında üyelik başvurusunda bulundu, ancak başvuru tartışmalıydı ve İzlanda hükûmeti daha sonra başvuruyu dondurdu.
Yüzyıllar boyunca İzlanda'nın ana endüstrileri balıkçılık, balık işleme ve tarım olmuştur. 19. yüzyılda İzlandalıların yaklaşık %75'i çiftçilik yapıyordu, ancak yıllar içinde bu oranda yaşanan düşüş ile çiftçilik yapanlar nüfusun %5'inden azını oluşturur hale geldi. Bu sayının gelecekte de düşmeye devam etmesi beklenmektedir. Günümüzde toplam arazi alanının(100.000 km2) sadece %1'i ekim yapılabilir durumdadır.