İçeriğe atla

Retinoid

Birinci, ikinci ve üçüncü nesil retinoid bileşikleri.

Retinoidler, A vitamini vitamerleri olan veya kimyasal olarak benzer özelliklere sahip olan kimyasal bileşiklerin bir sınıfıdır. Retinoidler tıpta, epitel hücre büyümesini düzenledikleri için geniş bir kullanım bulmuşlardır.

Retinoidlerin, vücutta görme fonksiyonları,[1] hücre proliferasyonu(çoğalması) ve farklılaşması, kemik dokusunun büyümesi, bağışıklık fonksiyonu ve tümör baskılayıcı genlerin aktivasyonu gibi birçok önemli işlevi vardır.

Deri kanserlerini tedavi etme yetenekleri de araştırılmaktadır. Günümüzde alitretinoin (9-cis-retinoik asit) Kaposi sarkomunun neden olduğu deri lezyonlarında yardımcı tedavi olarak topikal yolla kullanılabilir.

Türleri

Üç jenerasyon retinoid vardır:

Bazı yazarlar dördüncü nesil olarak piranonlardan türetilen retinoidleri düşünmektedir. Bu tarz bir bileşik, seletinoid G'dir.[2]

Kimyasal Özellikleri

Hidrofobik retinoid molekülünün temel yapısı, bir siklik uç grubu, bir polien yan zinciri ve bir polar uç grubundan oluşur. Polien yan zincirinde alternatif C=C çift bağları ile oluşturulan konjuge sistem retinoidlerin renginden (tipik olarak sarı, turuncu veya kırmızı) sorumludur. Bu nedenle, birçok retinoid kromoforlardır . Yan zincirlerin ve uç grupların değiştirilmesi, çeşitli retinoid sınıflarını oluşturur.

Birinci ve ikinci jenerasyon retinoidler, alternatif tek ve çift bağları ile sağlanan esneklik nedeniyle birkaç retinoid reseptörü ile bağlanabilir.

Üçüncü jenerasyon retinoidler, birinci ve ikinci jenerasyon retinoidlere göre daha az esnektirler ve bu nedenle daha az retinoid reseptörü ile etkileşirler.

Emilimi

Diyetten gelen retinoidlerin ana kaynağı, hayvan kaynaklarından elde edilen karotenler ve retinil esterler gibi bitki pigmentleridir. Retinil esterler, serbest retinol ve karşılık gelen yağ asidi (yani palmitat veya stearat) elde etmek için bağırsak lümeninde hidroliz edilir. Hidrolizden sonra, retinol enterositler tarafından alınır. Retinil ester hidrolizi, misellerde retinil esterleri çözme ve hidrolize edici enzimleri aktive etmeye hizmet eden safra tuzlarının varlığını gerektirir.[3]

Bağırsak lümeninde bulunan birkaç enzim, retinil esterlerinin hidrolizinde rol oynayabilir. Kolesterol esteraz pankreastan bağırsak lümenine salınır ve in vitro olarak retinil ester hidrolaz aktivitesini gösterir. Ek olarak, ince bağırsağın sınır zarına özgü bir retinil ester hidrolaz, sıçanda olduğu gibi insanda da karakterize edilmiştir. Farklı hidrolize edici enzimler farklı safra tuzları tarafından aktive edilir ve farklı substrat özelliklerine sahiptir. Örneğin, pankreas estemisi kısa zincirli retinil esterler için seçici iken, sınır membran enzimi tercihen, palmitat veya stearat gibi bir uzun zincirli yağ asidi içeren retinil esterleri hidrolize eder. Retinol, ince bağırsağın emici hücrelerine, tercihen trans-retinol formunda girer.

Kullanım alanları

Retinoidler çok çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanılmaktadır ve enflamatuar cilt bozuklukları, cilt kanserleri, hücre döngüsünün bozulması (örneğin sedef hastalığı),[4] fotograsyon[5] ve cilt kırışıklıkları[6] gibi bir dizi dermatolojik durumun tedavisinde etkilidirler.

Retinoidler tarafından tedavi edilen yaygın cilt hastalıkları akne ve sedef hastalığıdır.[7]

İzotretinoin, sadece, bazı hastalarda aknenin bilinen olası tek tedavisi olarak kabul edilmez, daha öncesinde lösemi gibi bazı kanserler için kemoterapi tedavisiydi.

İnsan embriyonik kök hücreleri ayrıca retinoidlerin varlığında kortikal kök hücrelere daha kolay ayrılır.[8]

Retinoidlerin baş ve boyun kanseri riskini azalttığı bilinmektedir.[9][10]

Sentezi

Retinoidler çeşitli şekillerde sentezlenebilir. Retinoid toksisitesini düşürmek ve retinoid aktivitesini geliştirmek için yaygın bir prosedür glukuronidasyondur. Walker ve diğerleri glukuronizasyonu gerçekleştirmek için yeni bir sentez önermişlerdir.[11]

Toksisitesi

Zehirli etkiler uzun süreli yüksek alımlarla ortaya çıkar. Spesifik toksisite, maruz kalma süresi ve maruz kalma konsantrasyonu ile ilgilidir. Kronik zehirlenmenin tıbbi bir işareti, uzun kemiklerde acı verici yumuşak şişliklerinin varlığıdır. Anoreksiya, deri lezyonları, saç dökülmesi, hepatosplenomegali, papilloedema, kanama, genel halsizlik, psödotümör serebri ve ölüm de oluşabilir.

Kronik aşırı doz ayrıca biyolojik zarların ve cildin dış tabakasının soyulmasının artmasına neden olur.[12]

Son araştırmalar, antimalaryal ilaç proguanil de dahil olmak üzere çeşitli ilaçların kutanöz yan etkilerinde retinoidler için bir rol önermiştir. Proguanil gibi ilaçların retinoid homeostazı bozduğunu öne sürmektedir.

Sistemik retinoidler (izotretinoin, etretinat), gebelik sırasında merkezi sinir sistemi, kranyo-yüz (kafatası-yüz), kardiyovasküler ve diğer kusurlara neden olabileceği için kontrendikedir.

Kaynakça

  • The Pharmacological Basis of Therapeutics, 10th Edition, Goodman & Gilman.
  • Clinical Pharmacology, P.N. Bennett & M.J. Brown.
  1. ^ Kiser, Philip D.; Golczak, Marcin; Palczewski, Krzysztof (11 Temmuz 2013). "Chemistry of the Retinoid (Visual) Cycle". Chemical Reviews. 114 (1). ss. 194-232. doi:10.1021/cr400107q. 
  2. ^ Mukherjee, S; Date, A; Patravale, V; Korting, HC; Roeder, A; Weindl, G (2006). "Retinoids in the treatment of skin aging: an overview of clinical efficacy and safety". Clinical interventions in aging. 1 (4). ss. 327-48. doi:10.2147/ciia.2006.1.4.327. PMC 2699641 $2. PMID 18046911. 
  3. ^ Noy, N. (2006) "Vitamin A", "Biochemical, Physiological, & Molecular Aspects of Human Nutrition", M. H. Stipanuk 2nd Ed.
  4. ^ "Psoriasis - Diagnosis and treatment - Mayo Clinic". www.mayoclinic.org. 7 Mayıs 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Mart 2018. 
  5. ^ Stefanaki C, Stratigos A, Katsambas A (Haziran 2005). "Topical retinoids in the treatment of photoaging". J Cosmet Dermatol. 4 (2). ss. 130-4. doi:10.1111/j.1473-2165.2005.40215.x. PMID 17166212. 
  6. ^ Kafi, R; Kwak, HS; Schumacher, WE; Cho, S; Hanft, VN; Hamilton, TA; King, AL; Neal, JD; Varani, J; Fisher, GJ; Voorhees, JJ; Kang, S (2007). "Improvement of naturally aged skin with vitamin A (retinol)". Arch Dermatol. Cilt 143. ss. 606-12. doi:10.1001/archderm.143.5.606. PMID 17515510. 
  7. ^ "National Psoriasis Foundation". psoriasis.org. 28 Kasım 2010 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Mart 2018. 
  8. ^ "Arşivlenmiş kopya". 5 Kasım 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Mayıs 2018. 
  9. ^ Smith, W; Saba, N (2005). "Retinoids as chemoprevention for head and neck cancer: Where do we go from here?". Critical reviews in oncology/hematology. 55 (2). ss. 143-52. doi:10.1016/j.critrevonc.2005.02.003. PMID 15886010. 
  10. ^ 2009 Internal Medicine Boards-Style Q&A 4 Mayıs 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., Q:378, p.232; A:378, p.125
  11. ^ Walker, JR; Alshafie, G; Abou-Issa, H; Curley, RW (12 Eylül 2002). "An Improved Synthesis of the C-linked Glucuronide of N-(4-Hydroxyphenyl)retinamide". Bioorganic & Medicinal Chemistry Letters. 12 (17). ss. 2447-50. doi:10.1016/s0960-894x(02)00427-4. PMID 12161154. 
  12. ^ "Topical retinoids - DermNet New Zealand". dermnetnz.org. 29 Temmuz 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Mart 2018. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Bakteri</span> mikroorganizma üst âlemi

Bakteri (İngilizce telaffuz: [bækˈtɪəriə] ( dinle); tekil isim: bacterium), tek hücreli mikroorganizma grubudur. Tipik olarak birkaç mikrometre uzunluğunda olan bakterilerin çeşitli şekilleri vardır, kimi küresel, kimi spiral şekilli, kimi çubuksu, kimi virgül şeklinde olabilir. Yeryüzündeki her ortamda bakteriler mevcuttur. Toprakta, deniz suyunda, okyanusun derinliklerinde, yer kabuğunda, deride, hayvanların bağırsaklarında, asitli sıcak su kaynaklarında, radyoaktif atıklarda büyüyebilen tipleri vardır. Tipik olarak bir gram toprakta bulunan bakteri hücrelerinin sayısı 40 milyon, bir mililitre tatlı suda ise bir milyondur; toplu olarak dünyada beş nonilyon (5×1030) bakteri bulunmaktadır, bunlar dünyadaki biyokütlenin çoğunu oluşturur. Bakteriler gıdaların geri dönüşümü için hayati bir öneme sahiptirler ve gıda döngülerindeki çoğu önemli adım, atmosferden azot fiksasyonu gibi, bakterilere bağlıdır. Ancak bu bakterilerin çoğu henüz tanımlanmamıştır ve bakteri şubelerinin sadece yaklaşık yarısı laboratuvarda kültürlenebilen türlere sahiptir. Bakterilerin araştırıldığı bilim bakteriyolojidir, bu, mikrobiyolojinin bir dalıdır.

<span class="mw-page-title-main">Vitamin</span> canlıların az oranda gereksinim duyduğu besin

Vitamin, bir canlının metabolizmasının düzgün çalışması için küçük miktarlarda ihtiyaç duyduğu temel bir mikro besin olan organik bir moleküldür. Esansiyel besinler canlıda ya hiç sentezlenemez ya da yeterli miktarlarda sentezlenemez ve bu nedenle beslenme yoluyla alınması gerekir. C vitamini bazı türler tarafından sentezlenebilirken diğerleri tarafından sentezlenemez; ilk etapta bir vitamin değildir, ikinci sıradadır. Vitamin terimi diğer üç temel besin grubunu içermez: mineraller, esansiyel yağ asitleri ve esansiyel amino asitler. Çoğu vitamin tek bir molekül değil, vitaminler adı verilen ilgili molekül gruplarıdır. Örneğin, sekiz E vitamini vardır: dört tokoferol ve dört tokotrienol. Bazı kaynaklar kolin de dahil olmak üzere on dört vitamini listeler, ancak büyük sağlık kuruluşları on üç vitamini listeler: A vitamini, B1 vitamini (tiamin), B2 vitamini (riboflavin), B3 vitamini (niasin), B5 vitamini, B6 vitamini (piridoksin), B7 vitamini (biyotin), B9 vitamini, B12 vitamini (kobalaminler), C vitamini, D vitamini (kalsiferoller), E vitamini ve K vitamini.

<span class="mw-page-title-main">Lipaz</span> Lipitleri hidroliz eden enzim

Lipaz, lipitlerin ester bağlarının hidrolizini katalizleyen bir enzimdir. Lipazlar esterazların bir alt sınıfıdır.

<span class="mw-page-title-main">Stearik asit</span> doymuş bir yağ asidi

Stearik asit, CH3(CH2)16COOH formülüyle gösterilen doymuş bir yağ asididir. Çoğu hayvan ve bitkiden elde edilen katı-sıvı yağlarda, ekseriya gliserid stearin şeklinde bulunur.

<span class="mw-page-title-main">Kanser</span> DNA hasarı sonucu hücrelerin kontrolsüz şekilde çoğalması

Kanserler (Habis tümörler, Malign tümörler), genellikle sürekli ve hızlı büyüyen tümörlerdir. Kapsülleri yoktur, büyürken sınır tanımazlar, çevresindeki dokuların ve damarların içine girerler (invazyon, infiltratif büyüme). Sıklıkla metastaz yaparlar. Tedavi edilmeyen ya da tedavisi gecikmiş kanserler ölümcüldür.

<span class="mw-page-title-main">Enzim</span> biyomoleküller

Enzimler, kataliz yapan biyomoleküllerdir. Neredeyse tüm enzimler protein yapılıdır. Enzim tepkimelerinde, bu sürece giren moleküllere substrat denir ve enzim bunları farklı moleküllere, ürünlere dönüştürür. Bir canlı hücredeki tepkimelerin neredeyse tamamı yeterince hızlı olabilmek için enzimlere gerek duyar. Enzimler substratları için son derece seçici oldukları için ve pek çok olası tepkimeden sadece birkaçını hızlandırdıklarından dolayı, bir hücredeki enzimlerin kümesi o hücrede hangi metabolik yolakların bulunduğunu belirler.

<span class="mw-page-title-main">Karoten</span>

Karoten, C40H56 formüllü birbiriyle ilişkili birkaç bileşik için kullanılan bir terimdir. Karoten, fotosentez için önemli bir fotosentetik pigmenttir. Soğurduğu ışığı klorofile aktararak fotosenteze katkıda bulunur. Havuç ve çoğu başka sebze ve meyvelerin turuncu renginden sorumludur.

Bir kolesteril ester, kolesterolün bir asit ile tepkiyerek oluşturduğu bir esterdir. Lipit metabolizmasında kolesterol ester terimi yaygın olarak kolesterolün yağ asitleri ile oluşturduğu kolesteril asil esterleri için kullanılır. Kolesterolün esterleşmesi onun hücre içinde depolanmasını ve kanda taşınmasını sağlar. Aterotik plakaların oluşumu sırasında içlerinde kolesteril esterler birikmesi aterosklerozun ilk aşamalarındandır.

Sterol O-asiltransferaz (SOAT) veya asil-KoA kolesteril asil transferaz, EC 2.3.1.26 asil transferaz sınıfı bir enzimdir. İnsanda iki tip ACAT enzimi vardır, ACAT1 ve ACAT2 enzimleri SOAT1 ve SOAT2 adlı genler tarafından kodlanır. Bu enzimler kolesterol metabolizmasında ve safra tuzu biyosentezinde önemli rol oynarlar. ACAT1 enziminin geni için ACAT1 kullanılmamalıdır çünkü ACAT1 kısaltması ketotiyolaz aktivitesine sahip asetil-Koenzim A asetiltransferaz 1 enziminin genine aittir.

Pankreatik lipaz ilişkili protein 2, insanda PNLIPRP2 geni tarafından kodlanan bir enzimdir. PLRP2, pankreatik lipaz enzimine olan benzerliğinden dolayı adlandırılmış bir lipazdır. Trigliserit, fosfolipit ve galaktolipitleri hidrolizler.

Lizofosfatidilkolin (lizoPC) veya lizolesitin, fosfatidilkolin'in sn-2 konumunda hidrolizi sonucu meydan gelen lipittir. İngilizce lysophosphatidylcholine 'in kısaltması lysoPC veya LPC olarak da bilinir. Lizo- öneki, Yunanca λύσις, lysis sözcüğünden, o da lyein = "ayrılmak"tan türemedir. Fosfolipaz aktivitesine sahip enzimler veya lesitin kolesteril asil transferaz (LCAT) gibi asiltransferaz mekanizmalı bazı enzimler bu lipiti oluşturabilir. Lizofosfatidilkolin oluşumu çeşitli sinyal transdüksiyon yollarının adımlarından biridir.

<span class="mw-page-title-main">Karboksilesteraz 1</span>

Karboksilesteraz 1, insanda CES1 geni tarafından kodlanan bir karboksilesteraz enzimidir. Bu enzim, ester, tiyoester veya amid bağları içeren çeşitli yabancı ve endojen bileşikleri hidroliz ederek vücuda zararlı maddeleri zararsız etmeye yarar. Bu enzim hücre içinde kolesterol esterifikasyonundan sorumludur.

<span class="mw-page-title-main">İzotretinoin</span> kimyasal bileşik

Accutane markası altında satılan izotretinoin, esas olarak şiddetli akneleri tedavi etmek için kullanılan bir kimyasal ilaçtır. Ayrıca bazı cilt kanserlerini önlemek veya tedavi etmek için de kullanılır. İnsan bedeninde tabiatı gereği az bulunan bir kimyasal olan retinoid içerir, yani vitamin A ile ilgilidir. İzomeri tretinoin de bir akne ilacıdır. En yaygın gözlemlenen yan etkileri, akneler üzerinde geçici bir kötüleşme, nemsiz kuru dudaklar, kuru ve kırılgan cilt ve güneş yanığına karşı artan duyarlılıktır. Yaygın olmayan veya nadir görülen yan etkiler arasında kas ağrıları ve baş ağrıları bulunur.

<span class="mw-page-title-main">Tretinoin</span> kimyasal bileşik

Tretinoin, all-trans retinoik asit (ATRA) olarak da bilinen, akne ve akut promyelositik löseminin tedavisi için kullanılan bir ilaçtır. Akne için cilde krem veya merhem olarak uygulanır. Lösemi için üç aya kadar ağızdan alınır.

<span class="mw-page-title-main">Etretinat</span> kimyasal bileşik

Etretinat, Hoffmann – La Roche tarafından geliştirilen ve 1986 yılında FDA tarafından şiddetli sedef hastalığının tedavisi için onaylanmış bir ilaçtır. İkinci jenerasyon bir retinoidtir. Daha sonra, yüksek doğum kusurları riski nedeniyle, 1996'da Kanada pazarından ve 1998 yılında ABD pazarından çıkarıldı. Japonya'da pazarda Tigason olarak yer alır.

<span class="mw-page-title-main">Asitretin</span> kimyasal bileşik

Asitretin ikinci jenerasyon retinoiddir. Oral olarak alınır ve tipik olarak sedef hastalığı için kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Tazaroten</span> kimyasal bileşik

Tazarotene krem, jel veya köpük olarak satılan üçüncü jenerasyon reçeteli topikal retinoiddir. Tazaroten, asetilenik retinoid sınıfının bir üyesidir. Bu ilaç sedef hastalığı, akne ve güneşte zarar görmüş cildin tedavisi için onaylanmıştır. Genellikle iki konsantrasyonda satılır:% 0,05 ve% 0,1.

<span class="mw-page-title-main">Beksaroten</span> kimyasal bileşik

Beksaroten, kutanöz T hücre lenfoma (KTHL) için bir tedavi olarak kullanılmak üzere ABD Gıda ve İlaç İdaresi (FDA)(1999'un sonlarında) ve Avrupa İlaç Ajansı (EMA) tarafından onaylanmış bir antineoplastik (anti-kanser) ilaçtır. Üçüncü jenerasyon retinoiddir.

<span class="mw-page-title-main">Retinal</span> kimyasal bileşik

Retinal, retinaldehit olarak da bilinir. Başlangıçta retinen olarak adlandırılmıştı ve A vitamini aldehiti olduğu keşfedildikten sonra yeniden adlandırıldı. Retinal, A vitamininin birçok vitamerinden biridir. Retinal, opsin olarak adlandırılan proteinlere bağlanan ve hayvanlarda görme olayının kimyasal temeli olan bir polien kromoforudur. Retinal bazı mikroorganizmalarda ışığın metabolik enerjiye dönüşmesini sağlar.

<span class="mw-page-title-main">Alitretinoin</span> kimyasal bileşik

Alitretinoin veya 9-cis-retinoik asit, A vitamini vitameridir. Ayrıca, ilaç olarak Ligand Pharmaceuticals tarafından geliştirilen bir antineoplastik (anti-kanser) ajan olarak kullanılır. Birinci nesil retinoiddir. Ligand firması, 1999 yılının şubat ayında alitretinoin için Gıda ve İlaç İdaresi (FDA) onayı aldı.