Gey, eşcinsel anlamında bir sıfat, terim ve isim. Genellikle eşcinsel erkekleri belirtmek üzere kullanılan terim, aynı zamanda eşcinsel kadınları tanımlamak için de kullanılmaktadır. Türkçeye İngilizcedeki "gay" kelimesinden; İngilizceye ise Eski Fransızcadaki "gai" kökeninden geçmiştir. Aslen "neşeli, umursamaz" ve "canlı renkli, gösterişli" anlamlarına gelen gey terimi ilk olarak 1960'lı yıllardan itibaren erkek eşcinseller tarafından kendilerini tanımlamak amacıyla kullanılmaya başlanmıştır. İngilizcedeki "gay" kelimesinin diğer anlamlarında kullanımı da zamanla yok olmaya yüz tutmuştur. Kadın eşcinsel anlamına gelen lezbiyen kelimesi ise 1800'lü yıllardan beri kullanılmaktadır.
Biseksüellik, hem erkeklere hem de kadınlara veya birden fazla cinsiyete yönelik romantik veya cinsel çekim ya da cinsel davranıştır.
Cinsiyet, erillik ve dişilik arasında farklılık gösteren özellikler aralığı veya bağlama göre, bu özellikler biyolojik cinsiyeti ve cinsiyete dayalı toplumsal yapıları kapsayabilir.
Margaret Mead (1901-1978), Amerikalı insanbilimci.
LGBT veya GLBT ya da LGBTQ+, 1990'larda LGB kısaltmasından sonra ortaya çıktı ve 1980'lerin ortaları ile sonlarından bu yana gey sözcüğü yerine kullanılarak LGBT topluluğunu temsil etmeye başladı. Birçok etkinci, gey topluluğu kullanımının eksik bir tanımlama olduğunu düşünerek LGBT topluluğu kullanımına geçti.
Panseksüellik, kişilere cinsel, romantik veya duygusal boyutta cinsiyet kimliklerinden bağımsız bir çekim hissedildiği bir yönelimdir. Panseksüel bireyler, kişilere karşı çekimlerinde cinsiyetin bir rol oynamamasından ötürü kimi zaman kendilerini "cinsiyet körü" olarak da tanımlamaktadır. Panseksüellik, "pan" kökünden türemiştir.
Kuir veya Queer, heteroseksüel veya cisseksüel olmayan insanlar için kullanılan bir şemsiye tabirdir.
Yahudilik'in bir alt kolu olan Hümanist Musevilik Tanrı'dan çok Yahudi kimliğinin bir parçası olan Yahudi kültürü ve tarihine önem verir. Felsefesi hümanizm ve Seküler hümanizm'den türemiş bu sektin ayin ve törenlerinde Tanrı'ya yakarış yoktur. İnançları özetle şunlardır:
- Yahudi, kendisini Yahudi tarihi, kültürü ve geleceği ile özdeşleştiren kişidir.
- "Yahudilik" Yahudilerin kültürel tarihidir ve din bu kültürün sadece bir parçasıdır.
- İnsanlar, doğaüstü bir güç olmaksızın kendi hayatlarına yön verecek ve hayatlarını şekillendirecek güç ve sorumluluğa sahiptirler.
- Ahlak kuralları insanların ihtiyaçları içindir. Kararlar önceden buyurulmuş kural ve emirler yerine içinde bulunulan duruma göre verilmelidir.
- Yahudi tarihi sadece insan ve doğa olaylarından ibarettir. Tora ve diğer dini metinler insan aktivitelerinin ürünüdür ve bunu en iyi anlamanın yolu arkeoloji ve diğer bilimsel analizlerdir.
Hayvanlarda eşcinsel davranışlar, insan türü dışındaki hayvanlarda gözlemlenen ve belgelenmiş eşcinsel ve biseksüel davranışlardır. Bu davranışlar cinsellik, kur yapma, etkilenme, duygusal bağ kurma, eş olma ve ebeveynliği içerir. Bruce Bagemihl'in 1999 yılına ait makalesinde, içlerinde primatlardan bağırsak solucanlarına kadar birçok canlının yer aldığı 500'ü belgelenmiş, yaklaşık 1500 türden bahsedilmektedir. Hayvanların cinsel davranışları aynı tür içerisinde bile çok çeşitlilik gösterebilmektedir. Bunun nedenleri, birçok türün üzerinde çalışma yapılmadığı için henüz yeteri kadar anlaşılmamıştır. Bagemihl, "hayvanlardaki cinsel çeşitliliğin -buna eşcinsellik, biseksüellik ve çoğalmaya dayanmayan cinsellik de dahil olmak üzere-bilim çevrelerinin daha önceleri kabul etmek istediğinden daha çok olduğunu iddia etmektedir. Güncel araştırmalar ışığında, hayvanlar aleminin genelinde, aynı cinsiyetteki canlılar arasında birçok cinsel davranışın bulunduğunu belgelemektedir. 2009 yılında yayımlanan bir makaleye göre; aynı cinsiyetteki hayvanlar arasındaki cinsel ilişkilerin hayvanlar aleminde evrensel bir olgu olduğu ve türler arasında da yaygın bir şekilde görüldüğünü göstermiştir.
LGBT kültürü, lezbiyen, gey, biseksüel, transgender ve queer (LGBT) kişilerin paylaştıkları ortak kültür. "Gey kültürü" terimi buna eşanlamlı olmadığı hâlde yine bu kavramı tanımlamak için kullanılır, ancak belirgin olarak eşcinsel erkeklerin kültürüne de atfedilebilir. LGBT kültürü yere ve katılımcının kimliğine göre değişir.
Ergenlikte eşcinsellik, ergenlik süresi içerisinde keşfettiği eşcinsel kimliği ya da ergenlikte çocuğun yaşadığı homoseksüellik benzeri eğilim taşıyan davranışlar bütünü. Çocukluk ve ergenlik çağında çocuğun başından geçen eşcinsel dürtü ve eğilimler bütünü olarak adlandırılır. Bu cinsel dürtüler bireyin cinsel yönelimi, cinsel kimlik arayışı sürecinde kendini bulmasında önemli bir yere sahiptir.
Çevre ve cinsel yönelim insanların cinsel yöneliminin gelişimindeki olası çevresel faktörleri konu alır. Bazı araştırmacılar çevresel faktörleri hormonal faktörlerden ayırırken diğerleri doğum öncesi hormonlar gibi biyolojik faktörleri çevresel faktörlerin bir parçası olarak görür.
Androginos, Androjin, Yunan mitolojisinde hem dişi hem erkek olan bir varlıktır. Hermaphroditus buna örnektir.
Üçüncü cinsiyet veya üçüncü cins, bireylerin hem kendileri hem de toplum tarafından ne erkek ne de kadın olarak kategorize edildiği bir kavram. Ayrıca, üç veya daha fazla cinsiyeti tanıyan toplumlardaki bir toplumsal kategoriyi ifade eder. Üçüncü terimi genellikle "diğer"i kastediyor olarak anlaşılır; bazı antropologlar ve sosyologlar açıklanan dördüncü, beşinci, ve "bazı" cinsiyetleri ifade ederler.
Biyolojik ve toplumsal cinsiyet ayrımı, biyolojik cinsiyet (eşey) ile toplumsal cinsiyet kavramları arasındaki farkı ortaya koyar. Biyolojik cinsiyet, bireyin üreme sistemi anatomisiyle ikincil cinsiyet özelliklerini ifade ederken; toplumsal cinsiyet, kişinin biyolojik cinsiyetine bağlı olarak toplumsal rollerini veya kişinin iç farkındalığına bağlı olarak kendi cinsiyetini tanımlamasını ifade eder. Bazı durumlarda, bireyin atanmış cinsiyeti ile toplumsal cinsiyeti aynı hizada olmayabilir ve kişi transcinsiyetli, ikili cinsiyet dışı veya cinsiyet uyumsuz olabilir. Bazı durumlarda ise, birey cinsiyet atamasını güçleştiren biyolojik cinsiyet özelliklerine sahip olabilir ve kişi erdişi olabilir.
Pakistan'daki LGBT haklarının kısıtlılığından dolayı, 6 Ekim 1860'tan bu yana eşcinsel davranışlarda bulunmak yasadışıdır. Hindistan'ın komşu ülkelerinden farklı olarak, bu kanun henüz yürürlükten kaldırılmadı. Eşcinsellik, Pakistan'da tabu yardımcısı olarak da düşünülebilir. Pakistan'daki başlıca dinler eşcinsellik konusunda onay vermiyorlar. Bu nedenle, ülkedeki birçok insan eşcinsellik ve diğer.
Kazakistan'da lezbiyen, gey, biseksüel ve transseksüel (LGBT) hakları sınırlıdır. Kazakistan'daki LGBT kişiler, LGBT üyesi olmayanların yaşamadığı yasal durumlar, sosyal zorluklar ve ayrımcılıkla karşı karşıyadırlar. Hem erkek hem de kadınların eşcinsel ilişkileri Kazakistan'da yasaldır, ancak aynı cinsiyetten çiftler ve aynı cinsiyetten çiftler tarafından yönetilen aileler için yasal korumalar geçerli değildir.
Toplumsal cinsiyet sosyolojisi, kadın ve erkek arasındaki farkılılıkların kültürel ve toplumsal olarak nasıl kurulduğunu, kadın ve erkeğin sosyal yapı içindeki durumlarını, kadınlık ve erkeklik kimliğinin oluşum sürecini inceleyen sosyoloji alt dalıdır.
Muxe, Güney Meksika'nın Oaxaca eyaletinde yaşayan yerel halk Zapoteklerin arasında, doğumda erkek atanıp feminen bir cinsiyet ifadesi olan bireylerdir. Üçüncü cinsiyet olarak görülebilir. Muxelar, kadınla ilişkilendirilen davranışsal özellikler ve giyim tarzına sahip olabilir.
Polinezya anlatısı veya Polinezya mitolojisi, Polinezya halkının sözlü geleneklerini ve bilinen çoğunlukla dağınık kültürlerin geleneklerini kapsar. Polinezyalılar, muhtemelen MÖ 1000 civarında Tonga - Samoa bölgesinde konuşulan Proto-Polinezya olarak yeniden inşa edilen bir dilden gelen dilleri konuşuyorlardı.