Radyoliz
Radyoliz, moleküllerin, iyonlaştırıcı radyasyon kullanılarak ayrışmasıdır. En yaygın radyoliz, suyun ayrışmasıdır.[1]
Kaynakça
- ^ Curie, Marie (1910). "Traité de radioactivité" (Fransızca). Paris: Gauthier-Villars: v-xii.
Radyoliz, moleküllerin, iyonlaştırıcı radyasyon kullanılarak ayrışmasıdır. En yaygın radyoliz, suyun ayrışmasıdır.[1]
Niyobyum, sembolü Nb, atom numarası 41 olan kimyasal elementtir.
Sinir sistemi veya sinir ağı, canlıların içsel ve dışsal çevresini algılamasına yol açan, bilgi elde eden ve elde edilen bilgiyi işleyen, vücut içerisinde hücreler ağı sayesinde sinyallerin farklı bölgelere iletimini sağlayan, organların, kasların aktivitelerini düzenleyen bir organ sistemidir. Sinir sistemi iki bölümden oluşur: Merkezî sinir sistemi (MSS) ve çevresel sinir sistemi (ÇSS). MSS, beyin ve omurilikten oluşur. ÇSS, MSS'yi vücudun diğer tüm kısımları ile bağlayan uzun fiberlerden oluşur. ÇSS, motor nöronları, dolaylı istemli hareket, otonom sinir sistemi, sempatik sinir sistemi, parasempatik sinir sistemi, düzenli istemsiz işlevler ve enterik sinir sisteminden oluşur.
Mika bir düzleme göre çok iyi dilinimli bir takım mineralleri içeren bir mineraller grubudur. Dilinim (şistozite), yaprakcıkları elastik olarak bükülebilir. Dilinim yüzeyleri sedef parıltıdır. Mika grubu mineraller, yer kabuğunu oluşturan kayaçlar içerisinde ortalama % 3.8 oranında dağılım frekansına sahiptir.
Baz, suda iyonlaştıklarında ortama OH− (hidroksit) iyonu ve elektron çifti verebilen maddelerdir. Bazlar da, asitler gibi tehlikeli maddelerdir. Suda iyonlaştıklarında hidroksit (OH−) iyonu derişimini arttıran maddelere baz denir. Bilinen en güçlü baz Sezyum hidroksittir (CsOH).
Et, insanlarda ve hayvanlarda deri ile kemik arasındaki kas ve yağdan oluşan tabakaya, kasaplıkta ise hayvanlardan sağlanan kaslardan oluşmuş besin maddesine denir.
İyonlaşma enerjisi ya da iyonizasyon enerjisi, gaz halindeki bir atomun son temel enerji seviyesindeki çekirdek tarafından en az kuvvetle çekilen bir elektronu koparmak için verilmesi gereken en az enerji miktarıdır. Elementlerin elektron alış verişi sonucu oluşturdukları katyon ve anyonların oluşturduğu tepkimelerdir.Asitlerin iyonlaşması demek, kendini oluşturan (+) ve (-) yüklü iyonlarına ayrışması demektir.Asitler, saf haldeyken elektrik akımını iletemeyip sadece suda çözündüklerinde elektrik akımını iletebilirler. Mesela;
Ayrımsal damıtma, kaynama noktaları birbirinden farklı sıvıların karışımlarına uygulanan damıtma işlemidir. Sıvı+sıvı çözeltiler için kullanır. Çözelti damıtma kabında ısıtılınca, kaynama noktası düşük olan sıvı kaynayarak karışımdan ayrılır. Tekrar sıvılaştırılarak başka bir kap içinde biriktirilir ve böylece ayrım işlemi tamamlanmış olur. Erken kaynayarak ayrışan sıvının soğutularak yeniden yoğuşturulması için genellikle su kullanılır.
Bu bir Sophus Lie adıyla çalışmalar listesi dir.Sophus Lie ,bir matematikçi,aşağıda listelenen şeyler(ve konularda) tümü eponimdir
Pedosfer (Toprakküre), yerkürenin en dış katmanı olan Litosfer (Taşküre) üzerini kaplayan toprakların oluşturduğu katmandır. Yunan dilinde "pedon" (toprak) ve sfaíra (küre) kelimelerinin birleşiminden oluşmuştur. Pedeosfer ile birlikte litosfer (taşküre), atmosfer (havaküre), hidrosfer (suküre) ve Biyosfer doğal çevreyi oluşturur.
1866'da Ernst Abbe tarafından bulunmuş, kırılma açısının ayrışma açısına oranıdır. Optik ortamın ayrışma özelliğini belirtmek için kullanılır.Düşük Abbe sayısı yüksek ayrışmayı gösterir.Renk ayrışması gözlük camının merkezinden kenarına gidildikçe görmeyi bozacaktır.Bu ayrışmanın çevresel görmeyi bozmaması için camın Abbe sayısının 30 dan düşük olmaması gerekir
Ayrışma veya çürüme, organik maddelerin, maddenin daha basit formlarına ayrıldığı süreçtir. Bu süreç biyomda yer kaplayan sonlu maddelerin geri dönüşümü için gereklidir. Canlı organizmaların organları ölümünden kısa bir süre sonra ayrıştırmaya başlar. Bütün organizmalar aynı yolla ayrışmamalarına rağmen, ölümden sonra aynı aşamalardan geçerler. Ayrışmayı inceleyen bilim olan taponomi, Yunanca’da (τάφος, taphos) (mezar) kelimesinden gelir.
Bitüm, petrol ayrışması ürünüdür. Hidrokarbonlar ve bunların azotlu, oksijenli, kükürtlü ve metal içeren türevlerinin bir karışımıdır. Bitüm suda çözünmez; benzen, kloroform, karbondisülfür ve diğer organik çözücülerde tamamen veya kısmen çözünür.
Astatin hidrür, astatan, astatohidrojen veya hidroastatik asit olarak da bilinen hidrojen astatür; bir hidrojen atomuna kovalent olarak bağlanmış bir astatin atomundan oluşan HAt kimyasal formülü ile kimyasal bir bileşiktir. Bu nedenle bir hidrojen halojenürdür.
Roman A. Zubarev, Rus bilim insanı. Karolinska Enstitüsü'ndeki Tıbbi Biyokimya ve Biyofizik Bölümü'nde tıbbi proteomik profesörüdür. Araştırmaları biyoloji ve tıpta kütle spektrometrisinin kullanımına odaklanmaktadır.
Neil L. Kelleher, Northwestern Üniversitesi'nde Walter ve Mary Elizabeth Glass Kimya, Moleküler Biyoloji ve Tıp Profesörü. Genellikle kütle spektrometrisi ve proteomik uygulamaları üzerine araştırmalar yapıyor.
Sınıfsız toplum, toplumu oluşturan bireylerin statü,mülkiyet veya destekledikleri siyasi birlik gibi özelliklerle eşit olmayan konumlara dağılmadıkları toplum düzeni.
Elektron yakalama ayrışması, ardışık kütle spektrometrisinde peptitlerin ve proteinlerin yapısının aydınlatması için gaz fazı iyonlarını parçalama yöntemidir. MS/MS'de kütle seçilmiş öncü iyonun aktivasyonu ve ayrıştırılması için en yaygın kullanılan tekniklerden biridir. Teknik düşük enerjili elektronların, sıkışmış gaz fazı iyonlarına doğrudan eklenmesini içerir.
Kimya ve biyokimyada ayrışma, moleküllerin (veya tuzlar veya bileşikler gibi iyonik bileşiklerin) atomlar, iyonlar veya radikaller gibi daha küçük parçacıklara ayrıldığı genel bir süreçtir. Örneğin, bir asit suda çözündüğünde, bir elektronegatif atom ile bir hidrojen atomu arasındaki kovalent bir bağ, bir proton (H+) ve bir negatif iyon veren heterolitik fisyon tarafından kırılır. Ayrışma, birleşme veya rekombinasyonun tersidir.
Kırbıs Cumhuriyeti'ne İslam, 1571'de ada Osmanlı'nın eline geçtiğinde Kıbrıs'a İslam getirilmiştir. Bundan önce, adadaki Müslüman varlığı geçicidir. İslam'a geçmek zorunlu değildi, ancak adadaki Katolik Latin nüfusunun çoğunluğu ve Rum Ortodoks nüfusunun daha küçük bir kesimi, vergi statüsü için İslam'a geçmişti. Bu vergi sistemi daha küçük bir ödeme gerektirir ve karşılığında vatandaşlar devletten ve diğer yardımlardan pay alırdı.
Eksiton, elektrostatik Coulomb kuvveti tarafından birbirine çekilen bir elektron ve bir elektron deliğinin bağlı halidir. İzolatörlerde, yarı iletkenlerde ve bazı sıvılarda bulunan elektriksel olarak nötr bir yarı parçacıktır. elektron ve boşluk çiftidir. organik güneş pillerinin çalışma prensibine göre eksitonun ayrışması gerekmektedir. Bu ayrışma ışığı soğurmak ile başlar. 10 nm mesafede) ekziton; elektron transferi ile ayrışmaya başlar. bu süreçten sonra elektron yüksek elekton ilgisi olan madde tarafından, boşluk ise düşük iyonlaşma enerjisi olan madde tarafından kabul edilir. humo (yükseltgen) ve LUMO