İçeriğe atla

Radyo vericisi

ABD de Genlik modüleli yayın yapan bir radyo verici istasyonu ve monopol anten
Genlik Modüleli yayın yapan bir radyo verici cihazı
Frekans modüleli yayın yapan bir radyo vericisi

Radyo vericileri radyo yayını yapan, yani stüdyolarda oluşturulan haber ve programların konutlardaki alıcılara ulaştırılmasını sağlayan teknik araçlardır. Programlar kent merkezlerindeki stüdyolarda hazırlanır. Stüdyolarda sesler ses sinyaline (AF) çevrilir. Ses sinyali kablo, radyolink veya uydu yardımıyla verici istasyonlara gelir. Yayın verici istasyondan yapılır.

Verici türleri

Radyo yayını yapan verici tesisleri kullandıkları frekans bandına bağlı olarak şu sınıflara ayrılır;

a: Uzun dalga (LW) vericileri
b: Orta dalga (MW) vericileri
c: Kısa dalga (SW) vericileri
d: FM (UKW) vericileri

Bu vericiler le ilgi özellikler aşağıdaki tabloda gösterilmiştir:

Verici türü Frekans alanı Tipik yayın bant genişliği Modülasyon türü Anten
Uzun DalgaLF (148.5-283.5 kHz)10 kHzGenlik ModülasyonuMonopol
Orta DalgaMF (530–1610 kHz)10 kHzGenlik ModülasyonuMonopol
Kısa dalgaHF (2.3–26.1 MHz)10 kHzGenlik ModülasyonuÇeşitli
FM (UKW)VHF-2 (88-108 MHz.)200 kHzFrekans ModülasyonuDipol

Uzun dalga vericilerinin yayın alanı geniştir. Fakat farklı istasyonlara tahsis edilebilecek frekansların yetersiz oluşu aynı frekansta yayın yapan uzak istasyonların birbirlerini karıştırmaları (enterfere etmeleri) ve çok yüksek verici anten direğine gereksinim göstermeleri sebebiyle pahallı ve elverişsiz istasyonlardır.

Orta dalga vericilerinde yayın alanı biraz daha dardır. Fakat atmosferik yansımalar, mesela Heaviside katmanı sayesinde geceleri yayın alanları genişler. Orta dalga frekans bandı çok sayıda verici için yeterlidir. Anten direkleri yüksek olmakla birlikte uzun dalga vericileri antenlerinden daha alçaktır. Bu sebeple yayıncılıkta tercih edilir.

Kısa dalga vericileri daha çok atmosferik yansımalar sayesinde uzak bölgelere yayın amacıyla kullanılır. Mesela bu tür istasyonlar yurt dışı yayınlara uygundur. Fakat atmosferik koşullara bağlı oldukları için yayın kalitesi daima istenen düzeyde değildir.

FM vericileri sadece doğrudan görüş olan yerlerde kullanılır. Bu sebeple bir bölgeye yayın yapmak için sayıca çok ama fazla güçlü olmayan istasyonlar kurmak gerekir. En önemli avantajları her vericiye geniş bir yayın bandı tahsis edilebilmesi ve frekans modülasyonu olanaklarından yararlanılarak harmonikleriyle kaliteli müzik yayını yapılabilmesidir.

Verici güçleri

Verici gücünden kasıt verici cihazı çıkışında anten kazancı dikkate alınmadan ölçülen radyo frekans sinyali gücüdür. Bu güçler watt kW veya MW cinsinden olabilir. Genlik modüleli vericilerde güç yüzlerce kW olabilir, hatta 1 MW'ı aşabilir. Daha dar alana yayın yapan FM vericilerinde ise güç 5 kW, 10 kW gibi daha düşük düzeydedir.Ancak Verici cihazının şebekeden çektiği güç bundan daha fazladır.

Verici cihazı devreleri

Verici cihazlarda temel elemanlar ses sinyali yükselteçleri, modülatör, radyo frekans yükselteçleri ve elektronik filtrelerdir. Kimi vericilerde modülatör yayın frekansında çalışan bir osilatörden beslenir. Kimi vericilerde ise modülasyon ile bir ara frekans sinyali elde edilir. Daha sonra bir elektronik mikser ara frekansı yayın frekansına çevirir. (Bu tür vericiler superheterodin verici olarak bilinir.) Osilatör uzun, orta ve kısa dalga vericilerinde kristalli osilatör, FM vericilerinde ise varaktörlü osilatördür. FM vericilerinde ayrıca stereofonik yayın için karıştırma devreleri ile gürültüyü azaltmak için önvurgu devreleri de kullanılır.

Vericilerin konumlandırılması

Vericiler genellikle kent dışında konumlandırılırlar. Bu tesislere verici istasyon denilir. Uzun orta ve kısa dalga verici istasyonlarının yüksek yerlerde olmaları şart değildir. Buna karşılık FM vericileri genellikle yüksek tepelerde kurulmaktadır. Bazı televizyon verici istasyonlarında televizyon vericilerinin yanı sıra FM radyo vericileri de vardır. Bazı yüksek güçlü verici istasyonlarında sürekli çalışan personel görev yapar. Ama birçok verici cihazı otomatik olarak (yani personelsiz olarak) çalıştırılmaktadır.

Türkiye'de radyo vericileri

Türkiye'de radyo yayını uzun süre Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu (TRT) tekelindeydi. İlk radyo yayını 6 Mayıs 1927 tarihinde İstanbul'da başladı. İlk yıllarda kurulan radyo vericileri uzun veya orta dalga da yayın yapıyordu. Mesela Ankara radyosu 182 kHz uzun dalga vericisi ile yayın yapıyordu. Kısa dalga ise yurtdışı yayınlara (sonradan aldığı ad ile Türkiye'nin Sesi Radyosu, "Voice of Turkey") ayrılmıştı.

1960'lı yıllarda düşük güçlü il radyoları (tipik olarak 2 kW gücünde) kuruldu. Türk malı vericiler genellikle kent içinde ve stüdyo ile birlikteydi. Ancak daha sonra yüksek güçlü bölge radyolarına geçildi.[1] FM vericileri 14 Nisan 1978 tarihinden itibaren peyderpey yayına başladı. 1 Ekim 1984 tarihinde FM radyo vericilerinde ilk stereofonik yayın başlatıldı. 3 Mayıs 1993 tarihinde ise Anayasa değişikliğine gidildi ve yayıncılıkta TRT tekeli kaldırıldı. Günümüzde özel radyo televizyon kuruluşları yayınlarını FM vericiler ile yapmaktadırlar.

Kaynakça

  1. ^ "TRT tarihçe". 22 Mart 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Ocak 2021. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Osilatör</span>

Osilatör (salıngaç), elektronik devrelerde, sinüs, kare, testere ve üçgen elektrik sinyallerini veren elektronik düzenektir.

<span class="mw-page-title-main">Modülasyon</span>

Modülasyon ya da kipleme, bir taşıyıcı sinyal ile bilgi sinyalini birleştirmekten ibaret olan ve iletişim teknolojisinde (yayıncılıkta) kullanılan bir yöntemdir. Yöntem, başlarda anten yoluyla yapılan yayınlar için öngörülmüş ise de, günümüzde kablolu, kablosuz her tür iletişimde kullanılmaktadır. Çok alçak frekanslı sinyallerin çok uzak mesafelere gönderilmesi güçtür. Bu nedenle alçak frekanslı sinyalin, yüksek frekanslı taşıyıcı bir sinyal üzerine bindirilerek uzak mesafelere taşınması sağlanabilir. Bu noktada kiplemeye başvurulur.

<span class="mw-page-title-main">NDB ve ADF</span> Seyrüseferi Sistemi

NDB ve ADF, hava ve deniz seyrüseferinde yön bulma amacıyla kullanılan basit bir radyo seyrüseferi sistemi. NDB ve ADF sistemi yer bazlı bir seyrüsefer yardımcısıdır. Yeryüzündeki Non-directional beacon ve taşıttaki automatic direction finder olmak üzere iki eleman ile taşıt içindeki kumanda ve göstergelerden meydana gelir. NDB/ADF sistemi, manyetik pusulaya benzer çalışma prensibi nedeniyle radyo pusulası olarak da bilinir.

<span class="mw-page-title-main">Analog televizyon vericisi</span>

Televizyon vericileri televizyon yayını yapan, yani stüdyolarda oluşturulan haber ve programların konutlardaki alıcılara ulaştırılmasını sağlayan en önemli teknik araçlardır. kablo ve uydu gibi alternatif yayın araçlarıyla karıştırmamak için TV vericileri bazen "yer vericileri" olarak da isimlendirilir.

<span class="mw-page-title-main">TRT Çukurova Radyosu</span> radyo istasyonu

TRT Çukurova Radyosu, Türkiye Radyo Televizyon Kurumu'nun 3 Mart 1968 tarihinde yayın hayatına Mersin'de başlamış ve Mersin, Adana, Osmaniye ve Gaziantep bölgelerine kadar yayın ağı uzanan radyosu. TSİ her gün ile 10:05 - 13:00 arasında bölgesel yayın yaparken, her gün 10:05 - 13:00 saatleri arasında TRT Radyo 1 ile ortak yayın yapmaktadır.

Stereofoni ya da kısaca stereo her türlü müzik sisteminde canlılık etkisini artırmak amacıyla çift ses iletimini sağlayan teknik düzenlemelere verilen isimdir. Bu tür sistemler stereofonik sıfatıyla tanımlanır. Stereofoni stüdyo, teyp, gramofon veya CD çalar sistemleri için söz konusu olabilir. Bütün bu sistemlerde stüdyolarda üretilen ses ya farklı yerlere yerleştirilmiş mikrofonlar ya da iki ayrı faz ile ses alan tek bir stereofonik mikrofon tarafından algılanır ve iki ayrı ses kanalı olarak işlem görür. Stereofonik mikrofon 1932 yılında İngiliz mühendis Alan Dower Blumlein (1903-1942) tarafından geliştirilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Frekans modülasyonu</span> frekans modülasyonu, İletişim teknolojisinde (yayıncılıkta) kullanılan bir modülasyon türü

Frekans modülasyonu, İletişim teknolojisinde (yayıncılıkta) kullanılan bir modülasyon türüdür. FM kısaltmasıyla gösterilir. Bu modülasyon türü 1933 yılında Amerikalı mühendis Edwin Howard Armstrong (1890-1954) tarafından geliştirilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Ara frekans</span>

Ara frekans telekomünikasyonda verici ve alıcı cihazlarında kullanılan bir sinyaldir. Bu sinyalin kullanıldığı cihazlar teknolojide süperheterodin (superheterodyne) olarak tanımlanırlar.

Radyo frekansı yayıncılıkta bir bilgi sinyali ile modüle edilmiş olan taşıyıcı sinyal anlamına gelir. Ancak, bu isim zamanla modüle edilsin, edilmesin, yüksek frekans anlamına da kullanılmaya başlanmıştır.

Aktarıcı, radyo ve televizyon yayıncılığında bir önceki istasyondan aldığı yayını değişik bir radyo frekansla yeniden yayınlayan yardımcı vericilere verilen addır. "Aktarıcı" terimi TRT kurumunda 1970'li yıllarda Fransızca transposer kelimesinin karşılığı olarak kullanılmaya başlamıştır. Buna karşılık halk arasında kullanılan yansıtıcı terimi yayıncılıkta kullanılmaz.

<span class="mw-page-title-main">Radyolink</span>

Radyolink iki nokta arasında elektromanyetik dalgalarla iletişim için kurulan düzenektir. Bu düzenekle sadece iki nokta arasında iletişim sağlanır. Yani radyo ve televizyon vericilerinin aksine yapılan yayın dar bir koridor içinde yönlendirilmiş yayındır ve bu dar koridor dışında izlenemez. Düzenek genellikle telefon santralleri arasında veya radyo televizyon stüdyoları ile radyo televizyon vericileri arasında kurulur.

Enterferans ya da girişim, istatistikten genetiğe kadar çeşitli alanlarda kullanılan bir terimdir. Terimin en yaygın kullanılışı ise iletişim teknolojisindedir. İletişimde enterferans iletilmek istenen bilginin yanı sıra farklı bilgilerin de alıcıya ulaşması halidir.

Etkin yayın gücü Radyo ve televizyon yayıncılığında anten kazancı da dikkate alınarak hesaplanan yayın gücüdür. Genellikle watt veya üst katlarıyla belirtilir. Desibel notasyonuyla dBw veya dBk gibi birimler de kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Uzun Dalga Bandı</span>

Uzun Dalga Bandı veya kısaca LW, telekomünikasyonda kullanılan bir yayın bandıdır. Her ülkeye bir istasyon koyarak kıtaya yayın yapabilir. Çok uzun mesafeye yayınlar için kullanılır. Genellikle TRT Radyo gibi ulusal kanallar ve uçak ve helikopterlerde kuleye iniş ve kalkış izni alınırken, durum sinyali olarak adlandırılan ve hava üssüne hava aracının durumunu gönderirken LW bandı kullanılır. Sinyalin menzili 600-800 kilometreye kadar çıkabilir. Genellikle zayıf sinyal verir. Bunun nedeni yayının çok yüksekten verilmesidir.

<span class="mw-page-title-main">DX'cilik</span>

DX'cilik, Amatör telsizcilerin uzak mesafelerden yayınlanan radyo ve televizyon sinyallerini saptayıp bu yayınların yapıldığı istasyonları tanımlamaları ve onlarla iletişim kurmalarına dayalı hobilerini tarif eden terimdir.

Telekominikasyonda Monopol anten direk şeklinde yani dikey antenlerdir. Bu antenlere 1895 yılında bu antenleri geliştiren Guglielmo Marconi adından esinlenerek Marconi anten de denilir.

Orta Dalga, telekomünikasyonda kullanılan bir frekans bandının adıdır. Bu bant radyo yayıncılığına tahsis edilmiştir.

Modülasyon trasformatörü genlik modülasyonu yaparak çalışan radyo vericilerinde kullanılan bir modülatör tipidir.

Ortak kanal girişimi veya CCI aynı kanalı kullanan iki farklı radyo vericisinden gelen çapraz karışmadır. Ortak kanal girişimi, hava koşullarından idari ve tasarım sorunlarına kadar birçok faktörden kaynaklanabilir. Ortak kanal girişimi, çeşitli radyo kaynağı yönetimi şemaları ile kontrol edilebilir.