İçeriğe atla

Radyo seyrüseferi

Çeşitli seyrüsefer yardımcılarının 2 boyutlu hassasiyeti.

Radyo seyrüseferi[1] veya radyo navigasyonu, Dünya üzerindeki bir noktadan başka bir noktaya giderken, seyrüsefer yardımcısı olarak radyo frekansları ile çalışan araçların kullanımı. Radyo seyrüsefer yardımcıları genellikle; vericinin (emitter - E) gönderdigi radyo elektromanyetik dalgalarının alıcı (receiver – R) tarafından alınması ve ses, görüntü veya yazıya dönüştürülmesi prensibiyle çalışırlar.

Radyo seyrüsefer yardımcılarının başlıca amacı hava taşıtlarının uzaydaki konumunu tespit etmektir. Bu sayede planlanan rotaya riayet edilmesine, taşıtlar arasındaki ve taşıt ile arazi engebeleri arasındaki emniyet ayrımının muhafaza edilmesine, görüşün düşük olduğu IMC koşullarında seyrüseferin emniyetli şekilde gerçekleşmesine yardımcı olurlar. Hassas yaklaşma cihazları, görüşün oldukça düşük olduğu durumlarda dahi emniyetli iniş yapılabilmesini sağlarlar.

Havacılıkta seyrüsefer yardımcıları ile ilgili verilerin (frekans, konum, çalışma saatleri vs.) bulunabileceği ana kaynak, ulusal AIP'lerin ENR bölümüdür.

Radyo seyrüsefer yardımcıları

Radar ve transponder

Yoğun hava trafiğinin olduğu bölgelerde hava trafik kontrolörleri (ATC), hava taşıtlarının konumlarını gösteren radar haritasında sürekli olarak sistematik gözetleme (sürveyans) yaparlar. Bu gözetlemenin uçaklar arası ve uçaklarla yer arası emniyetli ayrımı sağlama, hava trafik konuşmalarını azaltma, kaybolan uçaklara konum bilgisi ve yön verme, iniş yapan uçakları alet yaklaşma veya görerek yaklaşma paternlerine sokma gibi pek çok avantajı vardır.[2]

Günümüzdeki uçakların pek çoğunda transponder (transmitter/responder) denen bir cihaz bulunur. Transponderlar, takılı bulunduğu uçaklara has bir sinyal yayınlayarak, yerdeki radar kontrolörünün ekranında belirli bir uçağın tespit edilmesini kolaylaştırırlar.[2] Transponder ekranına bağlanan kodlar ve seçilen modlar; uçağın irtifası,n uçuş koşulları, görevi ve acil durumlar gibi konularda yer personeline bilgi verir.

Bazı meydanlarda radar kontrolörü son yaklaşmadaki uçaklara baş ve irtifa bilgisi vererek sürveyans radar yaklaşması (SRA) veya hassas baş ve süzülüş bilgisi vererek hassas radar yaklaşması (PAR) yaptırabilir. Bir pilotun radar yaklaşması yapabilmesi için IMC derecesi sahibi olması gerekir.[3]

DME

Bir uçağın yer istasyonundan DME uzaklığının ve ufkî uzaklığının karşılaştırılması.

DME (distance-measuring equipment), mesafe ölçen ve UHF bandında (962-1213 MHz) çalışan bir seyrüsefer yardımcısıdır. Yerdeki bir DME istasyonundan ve uçaktaki bir DME sorgulayıcısından (interrogator) meydana gelir. Uçaktaki sorgulayıcı cihaz yer istasyonuna gönderdiği sinyallerin karşılığı olarak yer istasyonundan gönderilen sinyallerin seyahat süresini ölçer ve kokpitteki ekranında deniz mili (NM) cinsinden gösterir.

Mesafe bilgisi, uçak ile yer istasyonu arasındaki eğimli hattın uzunluğudur. Bu nedenle uçağın yerdeki iz düşümü ile yer istasyonu arasındaki yatay (ufkî) mesafe, DME ekranında görülen mesafeden azdır; ancak istasyondan uzaklaştıkça bu fark azalır ve pratik amaçlarla ihmal edilir. Yer istasyonunun tam üzerindeki bir uçağın irtifası ile DME'si -birimleri farklı olmakla birlikte- aynıdır.[4] Örneğin istasyon üzerinde yaklaşık AGL 6000 feet yükseklikte olan bir uçağın DME'si (eğer sinyal alınabiliyorsa) 1 NM olacaktır.[4]

DME yön bilgisi göstermez. Bu nedenle örneğin DME ekranında 10 NM bilgisini gören bir uçak, yer istasyonunun etrafında yarıçapı yaklaşık 10 NM olan çemberi oluşturan noktalardan herhangi birinin üzerinde olabilir.

NDB ve ADF

Bir ADF göstergesi ve kumanda kutusu. Şekildeki NDB istasyonu uçağın 60° solundadır (saat 10 istikametinde).

NDB (non-directional beacon) ve ADF (automatic direction finder) ikilisi, geçmişte radyo pusulası olarak adlandırılan, en basit radyo seyrüsefer sistemidir.[5] NDB sistemin yer istasyonu, ADF ise uçaktaki alıcı cihaz ve göstergeden oluşan sistemdir. ADF'in istikamet iğnesi, tıpkı kuzeyi gösteren bir el pusulası iğnesi gibi, sürekli olarak NDB istasyonunu 2° hassasiyetinde gösterir. İğnenin gösterdiği istikamete doğru uçan bir uçak, NDB istasyonunun üzerinden geçecektir. Uçak istasyondan aynı doğrultuda uzaklaşmaya başladığında, ADF iğnesi saat 6 istikametini (geriyi) gösterecektir.

Tek başına ADF sistemi derece cinsinden yön bilgisi vermez. Bu nedenle uçucuların ADF ile istikamet cayrosunu (DI) karşılaştırarak uçulmak istenen başı hesaplaması gerekir. Döner kartlı ADF'lerde pilotun her baş değişikliğinde ADF kartını DI ile eşleştirmesi gerekir.[6] Bununla birlikte, ADF ve istikamet cayrosunun birleşiminden oluşan RMI (radio magnetic indicator) göstergesinde yer istasyonunun (NDB) istikametinin yanı sıra manyetik baş bilgisi de verilir.

VOR

VOR (VHF omni-directional radio range); konum belirleme, istasyona doğru/istasyondan radyal takip etme (tracking), bekleme paterni muhafaza etme ve alet inişi gibi amaçlarla alet uçuşunda yaygın olarak kullanılan bir seyrüsefer yardımcısıdır. VOR yer istasyonu 108.00-117.95 MHz frekansları arasında yayın yapar.[7] VOR sistemini kullanabilmek için uçaklarda sözlü iletişim amacıyla kullanılan VHF-COM sisteminin haricinde bir de VHF-NAV cihazına gereksinim duyulur. Pek çok uçakta VHF-COM ve VHF-NAV cihazları, NAV-COM denen sette bir arada bulunur.

VOR cihazları çoğunlukla DME ile birlikte (VOR/DME) kullanılır ve VOR için seçilen frekans aynı zamanda DME istasyonuna da bağlanır.[8] Böylece hem radyal takibi, hem de mesafe bilgisi sağlanmış olur. Askerî amaçlarla kullanılan TACAN sistemi VOR/DME'ye çok benzer ancak daha hassastır.

VOR kokpit göstergesi genellikle OBI (omni bearing indicator), radyal seçmeye yarayan düğme OBS (omni bearing selector) olarak adlandırılır. Eğer uçak OBS ile seçilen radyal üzerindeyse OBI üzerindeki çubuk şeklindeki course deviatian indicator (CDI) tam ortada bulunur. Eğer uçak seçilen radyalın solundaysa CDI sağda, sağındaysa CDI solda görünür. Eğer uçak istasyona göre radyalın bulunduğu taraftaysa OBI'da FROM, radyal istasyonun öbür tarafında kalıyorsa TO görünür. VOR bilgileri istikametten bağımsızdır ve uçağın başı ne olursa olsun CDI'nın konumu ile TO/FROM bilgileri değişmez.[9]

VDF

Yer istasyonu ile uçak arasındaki QDM, QDR, QTE ve QUJ'nin hesaplanması.

VDF veya VHF D/F (VHF direction finding), VHF-COM sinyallerini (normal konuşma sinyalleri) kullanan bir seyrüsefer yardımcısıdır. Bazı meydanlarda uçaklardan gelen iletişim sinyallerini yakalayan sistemler bulunur. Trafik veya yaklaşma kontrolörü uçağın meydana göre istikametini ekranında görür. Pilot Q kodlarını kullanarak kontrolörden istikamet vermesini talep edebilir:

RNAV ve GPS

RNAV (area navigation) cihazları, yer merkezli herhangi bir seyrüsefer yardımcısı (NDB vs.) üzerinden geçmeden saha seyrüseferi yapmaya yarayan cihazlara verilen genel addır.

Bazı RNAV sistemleri seyrüsefer için gerekli olan bilgileri LORAN, INS, VLF/Omega, Doppler radarı gibi cihazlardan toplarlar.[11] Pilot ya da seyrüseferci kendi belirlediği ara noktaları (waypoint) cihaza girer ve bu farazî noktalar üzerinden geçerek uçuşu gerçekleştirir. Bazı RNAV sistemleri ise gerçek VOR/DME'lerden aldıkları bilgileri kullanarak hayalet VOR/DME'ler (Pseudo-VOR/DME) yaratırlar ve bunları ara nokta olarak kullanırlar. pseudo-VOR/DME'ler gerçek (ana) VOR/DME'lerin menzilinde oluşturulmalıdır. Aksi takdirde uçuş esnasında CDI OFF bayrağı görülebilir.[12]

Tipik bir RNAV sistemi uçuculara şu bilgileri verir:

  • Rotadan mesafe olarak sapma miktarı ve TO/FROM bilgisi,
  • Ara noktaya (waypoint) kalan mesafe,
  • Yer sürati (GS),
  • Ara noktaya ulaşmak için gerekli (kalan) zaman.

GPS (global positioning system), çok hassas olarak saha seyrüseferi (RNAV) yapılmasına imkân veren bir seyrüsefer yardımcısıdır. 1994 yılında FAA, GPS'nin operasyonel seviyede uçuş seyrüsefer yardımcısı olarak kullanılmasını onaylamıştır.[13] Bazı ülkelerde GPS hassas olmayan alet yaklaşmalarında da kullanılmaktadır.

VFR uçuşta GPS görsel seyrüsefere yardımcı olarak kullanılabilir ancak ana seyrüsefer yöntemi olarak kullanılmamalıdır.[13]

GPS sisteminin elemanları şunlardır:

  • Dünya çevresindeki bir turunu 12 saatte tamamlayan 21 yapay uydu: Bu uydular altı yörüngesel düzlemde, yaklaşık 11.000 nm irtifada bulunurlar. Uydulardan gelen sivil sinyaller 1575.42 MHz frekansında, saniyede 1000 kez yayınlanır.[14]
  • Uydu kontrol yer ağı: Bu istasyonlar uyduların yörüngesel hassasiyetinden sorumludur.
  • Uçaklardaki alıcı ve bilgisayarlar: Herhangi bir konum ve zamanda uydulardan gelen sinyalleri tanımlayıp işlerler. GPS alıcılarının 2 boyutlu konum belirlemek için en az 3 uydudan, 3 boyutlu konum belirlemek için en az 4 uydudan veri alması gerekir.[14]


Kaynakça

Dipnotlar

  1. ^ RSY Eğitim Notları. sf 1.
  2. ^ a b Pooley's, sf 307.
  3. ^ Pooley's, sf 308.
  4. ^ a b Pooley's, sf 323
  5. ^ Pooley's, sf 329.
  6. ^ Pooley's, sf 361.
  7. ^ Pooley's, sf 379.
  8. ^ Pooley's, sf 380.
  9. ^ Pooley's, sf 382.
  10. ^ a b c Pooley's, sf 412.
  11. ^ Pooley's, sf 423.
  12. ^ Pooley's, sf 424.
  13. ^ a b Pooley's, sf 425.
  14. ^ a b Pooley's, sf 427.

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Aletli iniş sistemi</span>

Aletli İniş Sistemi, pist başına yerleştirilmiş vericiler vasıtasıyla uçakların inişine yardımcı olan bir hassas yaklaşma sistemi. ILS, uçağın pist başına kadar hassas yaklaşmasını sağlayan bir seyrüsefer yardımcı sistemidir. Bulut tavanının alçak, görüş faktörlerinin kötü olduğu hava koşullarında, uçağın alçak bir biçimde piste yaklaşmasını ve piste elektronik cihazlarla emniyetli iniş yapmasını sağlar. Pilota istikamet ve süzülüş hattı bilgisi verir.

<span class="mw-page-title-main">Antonov An-24</span>

AN-24 RV Antonov (Nato kod adıyla "Coke") Rusya yapımı, iki turboprop motorlu AN-24'ler kabin tazyikli her havada görev yapabilecek teçhizatla donatılmış, gövdesi metalden yapılmış 52 koltuk kapasiteli bir yolcu/yük ulaştırma uçağıdır.

<span class="mw-page-title-main">Hava trafik kontrol</span> Hava taşıtının tüm manevralarını takip etme hizmetini ifade eden havacılık terimi

Hava trafik kontrol hizmeti (ATC), hava araçlarının manevra sahasında, apronda veya uçuşun herhangi bir safhasında birbirleriyle ve manialarla çarpışmalarını önlemek; emniyetli, verimli ve düzenli hava trafik akışını sağlamak amacıyla verilen hava trafik hizmeti (ATS) türü. ATC kısaltması İngilizce Air Traffic Control kavramının akronimidir. ATC hizmeti veren görevlilere hava trafik kontrolörü (ATCO) denir.

<span class="mw-page-title-main">Aviyonik</span>

Aviyonik havacılıkta uçaklar, yapay uydular ve uzay araçlarının elektronik sistemleri için kullanılan terimdir.

<span class="mw-page-title-main">DME</span> Distance Measuring Equipment

DME, havacılıkta yaygın olarak kullanılan bir radyo seyrüsefer yardımcısı. Taşıtın yer istasyonundan olan uzaklığını -genellikle deniz mili (nm) cinsinden- ölçen aviyonik bir sistemdir.

<span class="mw-page-title-main">VOR</span>

VOR ; alet uçuşunda yaygın olarak kullanılan bir radyo seyrüsefer yardımcısı. Bir yer istasyonu ile hava aracındaki alıcıdan oluşur. En basit tanımı ile, hava aracının yer istasyonuna göre hangi manyetik radyal üzerinde olduğunu gösterir. Tek başına VOR sistemi baş ve mesafe bilgisi vermez.

<span class="mw-page-title-main">TACAN</span>

TACAN (/ˈtækən/), askerî uçaklar tarafından kullanılan bir UHF seyrüsefer yardımcısı. Hava aracı ile yer istasyonu arasındaki diyagonal mesafe ile uçak ve yer istasyonlarının birbirlerine göre manyetik istikâmetlerini verir. TACAN kısaltması İngilizce tactical air navigation kavramının akronimidir.

<span class="mw-page-title-main">NDB ve ADF</span> Seyrüseferi Sistemi

NDB ve ADF, hava ve deniz seyrüseferinde yön bulma amacıyla kullanılan basit bir radyo seyrüseferi sistemi. NDB ve ADF sistemi yer bazlı bir seyrüsefer yardımcısıdır. Yeryüzündeki Non-directional beacon ve taşıttaki automatic direction finder olmak üzere iki eleman ile taşıt içindeki kumanda ve göstergelerden meydana gelir. NDB/ADF sistemi, manyetik pusulaya benzer çalışma prensibi nedeniyle radyo pusulası olarak da bilinir.

<span class="mw-page-title-main">Hava sahası</span>

Hava sahası, herhangi bir kara parçası veya su kütlesi üzerindeki boyutları çeşitli kanun, kural ve antlaşmalarla belirlenmiş atmosfer kütlesi. Günümüzde kullanılan -kapsadığı alan olarak açısından- en büyük hava sahası birimi uçuş bilgi bölgesidir (FIR). Her ülkenin hava sahası bir veya daha fazla uçuş bilgi bölgesine bölünür.

<span class="mw-page-title-main">Kontrollü hava sahası</span>

Kontrollü hava sahaları veya CAS, içerisinde gerçekleşen tüm uçuşlara hava trafik kontrol (ATC) hizmeti verilen hava sahalarıdır. Kontrollü hava sahaları özellikle hava trafiğinin yoğun olduğu bölgelerde oluşturulur. Kontrollü hava sahası dışında kalan hava sahaları kontrolsüz hava sahalarıdır.

<span class="mw-page-title-main">Alet uçuşu</span> (IFR) Insturment Flight Rules

Alet uçuşu, aletli uçuş veya IFR uçuş; uçak dışındaki (haricî) görsel referanslarla uçuşun tehlikeli olduğu durumlarda; uçak içindeki cihazları, göstergeleri ve seyrüsefer yardımcılarını kullanarak gerçekleştirilen uçuş. IFR, İngilizce instrument flight rules kavramının akronimidir. Alet uçuşu, havacılıkta kullanılan iki uçuş kategorisinden biridir. Bir pilotun alet uçuşu yapabilmesi için uygun lisans ve derecelere (rating) sahip olması gerekir.

Kontrolsüz hava sahaları, kontrollü hava sahaları dışında kalan sahalardır. ICAO'ya göre F ve G sınıfı hava sahaları kontrolsüzdür. Kontrolsüz hava sahalarında mümkün olduğu müddetçe ATC hizmeti verilmeye çalışılır. ATC kleransı almak veya radyo teçhizatı taşımak zorunlu değildir.

<span class="mw-page-title-main">Tehlike sinyali</span>

Tehlike sinyali veya imdat çağrısı, bir hava veya deniz taşıtının ölümcül tehlike altında olduğunu ve çok acil yardıma ihtiyacı olduğunu bildiren görsel, sözlü veya sesli sinyal.

<span class="mw-page-title-main">Havayolu (seyrüsefer)</span>

Hava yolu, seyrüsefer yardımcıları arasında oluşturulmuş, koridor şeklinde kontrollü hava sahası. Hava yolları VOR, NDB gibi çeşitli radyo seyrüsefer istasyonları arasında oluşturulurlar. Alet uçuşu yapan uçaklar tarafından kullanırlar. Örneğin şehirlerarası veya ülkeler arası yolcu uçağı seferlerinin önemli bir kısmı havayolları üzerinde gerçekleşir.

<span class="mw-page-title-main">Radyogonyometri</span>

Radyogonyometri, telsiz kestirmesi veya DF; verici bir telsiz istasyonunun doğrultusunu ve yerini bulma. DF kısaltması İngilizce direction finding kavramının akronimidir. Birden fazla alıcı ile elde edilen doğrultu verilerinin nirengi hesabı ile karşılaştırılması ile verici istasyonun konumu tespit edilebilir.

<span class="mw-page-title-main">WAAS</span>

Geniş Alan Güçlendirme Sistemi,, Küresel Konumlama Sistemi'nin (GPS) doğruluğu, bütünlüğü ve kullanılabilirliğini artırmak amacı ile Federal Havacılık İdaresi tarafından geliştirilen bir hava seyrüsefer yardımcısıdır. Esasen, WAAS kendi kapsama alanı içinde herhangi bir havaalanı hassas yaklaşımlarını içeren uçuşların tüm aşamaları için GPS uçak güvenini sağlamakla amaçlanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">A-GPS</span>

A-GPS (ve daha az yaygın şekilde aGPS olarak genellikle kısaltılır), genellikle belirgin başlangıç performansı ya da süresinin ilk düzeltmne zamanını GPS uydu tabanlı konumlama sistemini iyileştirmek için güçlü bir sistemdir. Gelişimi acil çağrı memurları cep telefonu konum verilerini kullanılabilir hale getirmek için ABD FCC 911 şartı ile hızlandırılmış olduğu gibi A-GPS yoğun, GPS özellikli cep telefonları ile kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Ayrımsal GPS</span>

Ayrımsal Küresel Konumlama Sistemi en iyi uygulamaların durumunda yaklaşık 10 cm 15 metrelik Nominal GPS doğruluğu, gelişmiş konum doğruluğu sağlayan Küresel Konumlama Sistemi'nin bir donanımdır.

Telekomünikasyonda, bir transponder, bir sinyal aldığında yanıt olarak farklı bir sinyal yayan bir cihazdır. Terim, verici ve yanıtlayıcının bir karışımıdır.