Fizik mühendisliğinin konusu, doğadaki maddelerin yapısını ve aralarındaki etkileşimi inceleyen fizik bilimi bulgularının uygulama alanına dönüştürülmesi ile ilgilidir.
İki çenekliler ya da ödikotlar, embriyonlarında iki çenek (kotiledon) bulunan bir çiçekli bitki sınıfıdır.
Elektron, eksi bir temel elektrik yüküne sahip bir atomaltı parçacıktır. Lepton parçacık ailesinin ilk nesline aittir ve bileşenleri ya da bilinen bir alt yapıları olmadığından genellikle temel parçacıklar olarak düşünülürler. Kütleleri, protonların yaklaşık olarak 1/1836'sı kadardır. Kuantum mekaniği özellikleri arasında, indirgenmiş Planck sabiti (ħ) biriminde ifade edilen, yarım tam sayı değerinde içsel bir açısal momentum (spin) vardır. Fermiyon olmasından ötürü, Pauli dışarlama ilkesi gereğince iki elektron aynı kuantum durumunda bulunamaz. Temel parçacıkların tamamı gibi hem parçacık hem dalga özelliklerini gösterir ve bu sayede diğer parçacıklarla çarpışabilir ya da kırınabilirler.
Mikroskop, çıplak gözle görülemeyecek kadar küçük cisimlerin birkaç çeşit mercek yardımıyla büyütülerek görüntüsünün incelenmesini sağlayan bir alettir. Öncelikle adından da anlaşılacağı üzere, mikro, yani çok küçük hücrelerin incelenmesinin yanı sıra, sanayi, menakür, genetik, jeoloji, arkeoloji ve kriminalistik alanında da büyük hizmetler görmektedir.
Teleskop veya ırakgörür, uzaydan gelen her türlü radyasyonu alıp görüntüleyen astronomların kullandığı, bir rasathane cihazıdır. 1608 yılında Hans Lippershey tarafından icat edilmiştir ve 1609 yılında Galileo Galilei tarafından ilk defa gökyüzü gözlemleri yapmakta kullanılmıştır. Uzaydaki cisimlerden yansıyarak veya doğrudan gelen görülen ışık, ultraviyole ışınlar, kızılötesi ışınlar, röntgen ışınları, radyo dalgaları gibi her türlü elektromanyetik yayınlar; kozmos hakkında bilgi toplamak için çok gerekli kanıtlardır. Bu kanıtlar, klasik manada optik teleskoplarla ya da çok daha modern radyo teleskoplarla incelenir.
Radyoterapi, iyonlaştırıcı ışın kullanarak kanser hastalığının tedavisidir. Hedef, tümör dokusunu komşu sağlıklı dokuları koruyarak yok edilmesidir. Bu konu ile ilgili anabilim dalına Radyasyon Onkolojisi adı verilir. İyonlaştırıcı ışınların biyolojik etkilerini Radyobiyoloji bilim dalı inceler. Radyoterapi kanser tedavisinde tek başına ya da cerrahi ve/veya kemoterapi ile birlikte kullanılabilir. Cerrahi tedavi ile benzer sonuçlar elde edilen hastalıklarda, organın koruyucu yaklaşım prensibi ile organ kaybı ve ilişkili fonksiyon kaybını önlediğinden tercih edilebilen tedavi yöntemidir.
Victor Francis Hess, kozmik ışınları keşfi ile 1936 Nobel Fizik Ödülü’nü kazanmış Avusturyalı-Amerikalı fizikçidir.
Parçacık hızlandırıcı, yüklü parçacıkları yüksek hızlara çıkarmak ve demet halinde bir arada tutmak için elektromanyetik alanları kullanan araçların genel adıdır. Büyük hızlandırıcılar parçacık fiziğinde çarpıştırıcılar olarak bilinirler. Diğer tip parçacık hızlandırıcılar, kanser hastalıklarında parçacık tedavisi, yoğun madde fiziği çalışmalarında senkrotron ışık kaynağı olmaları gibi birçok farklı uygulamalarda kullanılır. Şu an dünya çapında faaliyette olan 30.000'den fazla hızlandırıcı bulunmaktadır.
Demet Akbağ, doğum adıyla Demet İybar, Türk oyuncudur.
Demet Akalın, Türk şarkıcı, oyuncu, sunucu ve eski mankendir. 2000'lerin ortalarından bu yana pop listelerinde üst sıralara yükselen popüler şarkıları sayesinde günümüz Türk pop müziğinin en tanınan isimlerinden biri hâline geldi.
Fizik ve astronomide kırmızıya kayma diye tanımlanan fenomen, bir cisimden yayılan ışımanın dalga boyunun artmasıdır. Görülebilen ışık için bu ışığın renginin elektromanyetik tayfın kırmızı yöne doğru kaymasıdır. Tersine dalga uzunluğunun azalması, maviye kayma olarak bilinir. Kâinat'ta gözlenen galaksilerden gelen ışığın birkaç istisnaî durum dışında tayfın hep kırmızı bölgesine kaydığı gözlenir. Edwin Hubble, bu gözlemin sonucunda Kâinat'ın yönden bağımsız olarak genişlediğini söylemiştir.
X ışınları veya Röntgen ışınları, 0,125 ile 125 keV enerji aralığında veya buna karşılık, dalgaboyu 10 ile 0,01 nm aralığında olan elektromanyetik dalgalar veya foton demetidir. 30 ile 30.000 PHz (1015 hertz) aralığındaki titreşim sayısı aralığına eşdeğerdir. X ışınları özellikle tıpta tanısal amaçlarla kullanılmaktadırlar. İyonlaştırıcı radyasyon sınıfına dahil olduklarından zararlı olabilirler. X ışınları 1895'te Wilhelm Conrad Röntgen tarafından Crookes tüpü (Hittorf veya Lenard tüpleri ile de) ile yaptığı deneyler sonucunda keşfedilmiştir. Klasik fizik sınırları içinde, X-ışınları aynı görünür ışık gibi bir elektromanyetik dalga olup, görünür ışıktan farkı düşük dalga boyu, dolayısıyla yüksek frekansları ve enerjileridir. Morötesi'nin ötesidir. X Işınlarının ötesi ise Gama ışınları'dır.
Sievert, canlı dokunun maruz kaldığı radyasyonun etkisini gösteren doz eşdeğerinin SI sistemindeki birimi.
Radyasyon veya ışınım, elektromanyetik dalgalar veya parçacıklar biçimindeki enerji yayımı ya da aktarımıdır. "Radyoaktif maddelerin alfa, beta, gama gibi ışınları yaymasına" veya "Uzayda yayılan herhangi bir elektromanyetik ışını meydana getiren unsurların tamamına" da radyasyon denir. Bir maddenin atom çekirdeğindeki nötronların sayısı, proton sayısına göre oldukça fazla veya oldukça az ise; bu tür maddeler kararsız bir yapı göstermekte ve çekirdeğindeki nötronlar alfa, beta, gama gibi çeşitli ışınlar yaymak suretiyle parçalanmaktadırlar. Çevresine bu şekilde ışın saçarak parçalanan maddelere radyoaktif madde denir.
Işınım ya da radyasyon basıncı, elektromanyetik radyasyona maruz kalan herhangi bir yüzeye uygulanan basınçtır. Kabın duvarına çarpan gaz moleküllerinin veya deriye çarpan hava moleküllerinin uyguladığı basınç gibi, momentuma sahip olan fotonlar bir aynaya çarptığında, buna benzeyen bir basınca neden olur. Bir ışık demetinin basınç yaratırsa, yaratacağı basıncın çok küçük olması gerektiği tahmin edilebilir. Yirminci yüzyıl başlarına kadar, yapılan deneyler ışık basıncının varlığını kanıtlayamadı. Rusya'da Peter Lebedev ve Amerika Birleşik Devletleri'nde Nichds ve Hull bu basıncın varlığını gösterip değerini ölçmeyi başarmışlardır. Bu bilginler deneyle buldukları sonuçlardan, parlak güneşli bir öğle zamanı güneş ışınlarının yarattığı basıncın, tek bir molekül tabakası halinde yatay bir yüzeye yayılmış olan zeytinyağının basıncı kadar olduğunu belirtmişlerdir. Bu çok küçük bir basınçtır; ama ışık basıncı her zaman bu kadar küçük değildir. Tanecik teorisinden, bu basıncın aydınlanma şiddetiyle artacağı tahmin edilmiş ve tahmin deneylerle doğrulanmıştır. Örneğin; ışık basıncı Güneş'in yüzünde, güneş ışınlarının yeryüzündeki basıncından yüzlerce defa daha büyüktür.
Hızlandırıcı fizikte, ışın demet hattı (beamline) hızlandırıcı tesisin belirli bir yolu boyunca tüm yapıyı içeren, hızlandırılmış parçacık demetlerinin yörüngesini ima eder.
Elektron demeti veya eski adıyla katot ışını, vakum tüplerinde gözlemlenen elektron akışlarıdır. İki elektrot içeren ve bir gerilim uygulanan havası boşaltılmış bir cam tüpte, elektronların katottan yayılması nedeniyle pozitif elektrodun parlamasıyla gözlemlenmektedir. Seyreltilmiş gazlarda elektriksel iletkenlik üzerine çalışmalarda bulunan Julius Plücker, 1859 yılında, katottan yayılan radyasyonun yol açtığı fosforesans ışığın, katodun yanındaki tüpte göründüğünü ve bu ışığın, manyetik alan uygulanmasına bağlı olarak hareket ettiğini gözlemledi. 1869'da Johann Wilhelm Hittorf, katot ile tüpün duvarları arasında koyduğu katı bir cismin bir gölge oluşturduğunu tespit etti. 1876'da Eugen Goldstein, bu cismin gölgesinin, cismin kendisinden daha büyük boyutlarda olduğunu gözlemleyerek fosforesansı oluşturan ışınların katottan direkt bir yol izleyerek geldiğini belirledi ve bu ışınlara katot ışını adını verdi. 1897'de J. J. Thomson, katot ışınlarının daha önceleri bilinmeyen, sonraları elektron olarak adlandırılan negatif yüklü parçacıklardan meydana geldiğini tespit etmiştir. Günümüzde kavram, daha yaygın bir biçimde "elektron demeti" olarak adlandırılmaktadır.
Ateş, Türk şarkıcı Demet Akalın'ın on birinci stüdyo albümü. 18 Nisan 2019'da Doğan Music Company tarafından yayımlandı. Albüm Doğan Music Company tarafından yılın en çok satan albümü olduğu için altın sertifika ile ödüllendirildi.
Koşutlanmış demet, oluşturulan ışık ya da elektromanyetik radyasyonun paralel ışınlar hâlinde yayılması durumudur. Mükemmel bir şekilde koşutlanmış ışık demetinin oluşumu, kırınım olayı nedeniyle mümkün değildir.
Alâ, Demet Akalın, Işın Karaca, Cansu Kurtçu ve Deniz Seki yer aldığı pop türündeki şarkı. 24 Şubat 2020 tarihinde DMC etiketiyle yayımlandı. Şarkının söz ve müziği Cansu Kurtçu, düzenlemesi ise Alper Atakan ve Fettah Can tarafından hazırlandı. Şarkının klibi Metin Arolat yönetmenliğinde Beykoz Kundura Fabrikası'nda çekildi. Single'ın fotoğraflarını ise Sefa Gulsoy çekti. Şarkı ilk olarak Demet Akalın'ın Ateş albümünde yer almış.