İçeriğe atla

Rüzgâr sapması

Rüzgâr sapmasını gidermek için taşıt gerektiği kadar rüzgâr içine dönmüş şekilde seyahat etmelidir.
Bir hava taşıtını etkileyen vektörler ve rüzgâr sapması. A noktasından C noktasına uçmak isteyen taşıtın başı sol arkadan esen rüzgâr nedeniyle B noktası istikâmetinde olmalıdır. Örnekte Sancak tarafına (sağa) ve ileri doğru gerçekleşen sapma vektörü aynı zamanda uçağın yer süratini artıracaktır.

Rüzgâr sapması ya da drift, herhangi bir hava ya da deniz taşıtına etki eden rüzgâr sonucu taşıtın seyir istikâmetinde meydana gelen değişik. Rüzgârın yönü ve şiddetinin oluşturduğu vektör (W/V) nedeniyle taşıtın başı (HDG) ile rotası (TR) arasında meydana gelen açıdır.[1]

Rüzgâr düzeltmesi

Bir hava ya da deniz taşıtı, rotası üzerinde düz bir hatta seyredebilmek için "rüzgâr içine doğru", "yaklaşık olarak" sapma açısı kadar rüzgâr düzeltmesi yapmak zorundadır. Düzeltme açısı WCA (wind correction angle) olarak kısaltılır.

Yan rüzgâr

Yan rüzgâr veya crosswind, seyahat hâlindeki bir taşıta sancak (sağ) veya iskele (sol) tarafından "dik" olarak etki eden rüzgârdır.

Havacılıkta yüzeye yakın seviyelerdeki yan rüzgâr özellikle inişte önem kazanır. Her uçağın bir yan rüzgâr limiti vardır ve yüzey rüzgârının yan bileşeni bu değerden yüksekse iniş yapılması tavsiye edilmez.

Eğer rüzgâr hava taşıtına tam dik olarak etki etmiyorsa yan rüzgâr bileşeni hesaplanır. ATIS gibi meteoroloji mesajlarında ve ATC tarafından verilen yüzey rüzgârının yan bileşeninin uçucular tarafından çabucak hesaplanması gerekir. Bu nedenle çeşitli pratik hesap yöntemleri geliştirilmiştir. Kaba bir hesapla, yüzey rüzgârının yönü pist istikâmeti ile:

  • 30° açı yapıyorsa rüzgâr şiddetinin 1/2'si
  • 45° açı yapıyorsa rüzgâr şiddetinin 2/3'ü
  • 60° açı yapıyorsa rüzgâr şiddetinin tamamı yan rüzgâr bileşeni olarak kullanılır.

Örneğin 04 istikâmetindeki bir pist yaklaşık olarak 040° yönündedir. Eğer yüzey rüzgârı 070/24K (070°den 24 knot) ise uçağın başı ile rüzgâr yönü arasında 30 derece (70-40) vardır. Dolayısıyla, yan rüzgâr bileşeni 130°den (040+090) yaklaşık olarak 12 knot'tur (24/2).

Hem pist istikâmeti hem de ATIS ve ATC tarafından verilen rüzgâr yönü manyetik kuzeye göre (M) tespit edilir ve uçuş ekibi tarafından gerçek kuzey (T) dönüşümü yapılması gerekmez.

Kaynakça

  • Pooley, Dorothy ve David Robson. The Air Pilot's Manual 3: Air Navigation. 6. baskı. Shoreham, West Sussex: Pooley's Air Pilot Publishing, 2010.
  1. ^ Pooley 11

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Rüzgâr</span> Yüksek basınç alanından Alçak basınç alanı arasındaki yatay yönlü hava hareketi

Rüzgâr ya da yel, hava veya diğer gazların gezegen yüzeyine göre doğal hareketidir. Rüzgârlar, onlarca dakika süren fırtına’lardan, kara yüzeylerinin ısınmasıyla oluşan ve birkaç saat süren yerel meltemlere, Dünyanın iklim bölgeleri arasındaki güneş enerjisinin soğurulma farkından kaynaklanan küresel rüzgârlara kadar çeşitli ölçeklerde oluşur. Büyük ölçekli atmosferik dolaşımın iki ana nedeni, ekvator ve kutuplar arasındaki farklı ısınma ve dünyanın dönüşüdür. Tropik ve subtropik bölgelerde, arazi ve yüksek platolar üzerindeki alçak ısıl dolaşımlar muson sirkülasyonlarını yönlendirir. Kıyı bölgelerinde deniz meltemi/kara meltemi döngüsü yerel rüzgârları belirler. Değişken arazi yapılı bölgelerde dağ ve vadi meltemleri hakimdir.

<span class="mw-page-title-main">Rota</span>

Rota, genellikle deniz ve hava taşıtları için kullanılan, taşıtın bir referans noktasına göre "izlemeye çalıştığı" düz hattı belirten bir kavram. Amerikan sistemini kullanan ülkelerde course, Britanya sistemini kullanan ülkelerde track olarak adlandırılır ve bu durum zaman zaman karışıklıklara yol açmaktadır. Uluslararası standardizasyonu sağlamak amacıyla ICAO da, track sözcüğünün kullanımını tavsiye etmektedir.

Meydan hava tahmini veya TAF, orta ve uzun süreli bir hava tahmini. Hava meydanlarında yapılan gözlemlere dayanarak ilgili meteoroloji otoritesi tarafından tayin edilen meteoroloji ofislerince hazırlanır ve kısa mesaj formatında yayınlanır.

<span class="mw-page-title-main">Perdövites</span> akım ayrılması nedeniyle irtifada ani düşüş

Perdövites veya stall; akışkanlar dinamiğinde, bir akışkan içerisinde hareket eden bir cisme etki eden taşıma kuvvetinin -hücum açısının (AOA) kritik değeri geçmesi nedeniyle- azalması veya yok olması sonucunda cismin akışkan içerisinde tutunamaması. Kelimenin kökeni ise Fransızcada hız kaybı anlamına gelen "perte de vitesse"den gelmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Sürükleme</span>

Sürükleme; akışkanlar mekaniğinde bir cismin, bir akışkan içindeki hareketine gösterdiği direnç. Sürükleme İngilizce drag sözcüğüne atfen "D" harfi ile gösterilir.

<span class="mw-page-title-main">Rule</span> Hava aracının kendi gücüyle yerde hareketi

Rule veya taksi; bir hava taşıtının kendi gücünü kullanarak yerdeki yolculuğu. Bu hareket genellikle tekerlekleri üzerinde olabileceği gibi bazı hava taşıtları için kızakları ya da dubaları üzerinde olabilir.

<span class="mw-page-title-main">Aletli iniş sistemi</span>

Aletli İniş Sistemi, pist başına yerleştirilmiş vericiler vasıtasıyla uçakların inişine yardımcı olan bir hassas yaklaşma sistemi. ILS, uçağın pist başına kadar hassas yaklaşmasını sağlayan bir seyrüsefer yardımcı sistemidir. Bulut tavanının alçak, görüş faktörlerinin kötü olduğu hava koşullarında, uçağın alçak bir biçimde piste yaklaşmasını ve piste elektronik cihazlarla emniyetli iniş yapmasını sağlar. Pilota istikamet ve süzülüş hattı bilgisi verir.

<span class="mw-page-title-main">Parazit sürükleme</span>

Parazit sürükleme bir akışkan içerisinde bağıl olarak hareket eden cisme kendi varlığından kaynaklanarak etkiyen sürükleme kuvvetidir.

Meydan rutin hava raporu veya METAR, aeronatik amaçlar için belirlenen rutin ve güncel hava raporu. Uluslararası meydanlarda genellikle yarım saatte bir, diğer meydanlarda her saat başı yayınlanır. TAF'tan farklı olarak hava tahminini değil ilgili meydanın halihazırdaki aktüel hava durumunu özetler.

<span class="mw-page-title-main">VOR</span>

VOR ; alet uçuşunda yaygın olarak kullanılan bir radyo seyrüsefer yardımcısı. Bir yer istasyonu ile hava aracındaki alıcıdan oluşur. En basit tanımı ile, hava aracının yer istasyonuna göre hangi manyetik radyal üzerinde olduğunu gösterir. Tek başına VOR sistemi baş ve mesafe bilgisi vermez.

<span class="mw-page-title-main">Rüzgâr yönü</span>

Rüzgâr yönü veya rüzgâr istikameti kavramı, rüzgârın yeryüzüne paralel hareket doğrultusunu ifade eder. Rüzgâr yönü genellikle ana ve ara yönlerde veya açısal azimut olarak ifade edilir.

<span class="mw-page-title-main">Rüzgâr makası</span>

Rüzgâr makası,, rüzgârın yön ve hızında görece kısa bir mesafede meydana gelen ani değişiklik. Hem yatay hem de düşey düzlemde meydana gelebilir.

<span class="mw-page-title-main">Yoğunluk irtifası</span>

Yoğunluk irtifası (DA), atmosfer yoğunluğunun Uluslararası Standart Atmosfer (ISA) şartlarına oranla irtifa cinsinden ifadesi. DA kısaltması, İngilizce density altitute kavramının akronimidir.

<span class="mw-page-title-main">Radyo seyrüseferi</span>

Radyo seyrüseferi veya radyo navigasyonu, Dünya üzerindeki bir noktadan başka bir noktaya giderken, seyrüsefer yardımcısı olarak radyo frekansları ile çalışan araçların kullanımı. Radyo seyrüsefer yardımcıları genellikle; vericinin gönderdigi radyo elektromanyetik dalgalarının alıcı tarafından alınması ve ses, görüntü veya yazıya dönüştürülmesi prensibiyle çalışırlar.

<span class="mw-page-title-main">Hava sahası</span>

Hava sahası, herhangi bir kara parçası veya su kütlesi üzerindeki boyutları çeşitli kanun, kural ve antlaşmalarla belirlenmiş atmosfer kütlesi. Günümüzde kullanılan -kapsadığı alan olarak açısından- en büyük hava sahası birimi uçuş bilgi bölgesidir (FIR). Her ülkenin hava sahası bir veya daha fazla uçuş bilgi bölgesine bölünür.

<span class="mw-page-title-main">Pist (havacılık)</span> hava araçların iniş ve kalkış yaptığı alan

Pist, hava araçlarının iniş ve kalkış yapması için kullanılan dikdörtgen şeklindeki alan. Türkçeye Fransızca piste sözcüğünden geçmiştir. Asfalt, toprak veya çim gibi farklı yüzeylere sahip olabilir. Piste geliş-gidişlerde ve meydanın diğer kısımlarında hava taşıtlarının kendi motor gücü ile yerdeki hareketlerine (rule) tahsis edilmiş yollara taksi veya rule yolları denir. Pistler ve rule yolları, bir meydandaki manevra sahasını oluşturur.

<span class="mw-page-title-main">Rüzgâr tulumu</span>

Rüzgâr tulumu; yüzey rüzgârının yönünü ve şiddetini tespit etmekte kullanılan, içi hava ile dolduğunda yere paralel konuma gelen ve rüzgâr içine dönen, kumaş vb. malzemelerden üretilmiş araç. Çoğunlukla rüzgârı karşılayan geniş bir ağzı ve rüzgârı serbest bırakan dar bir çıkışı bulunur. Başta hava meydanları olmak üzere rüzgâr yönünün ve şiddetinin önemli olduğu kimyasal tesisler ve otobanlar gibi pek çok yerde kullanılırlar. Bunun yanı sıra geleneksel nedenlerle veya çocuk oyuncağı olarak kullanılan rüzgâr tulumları da vardır.

<span class="mw-page-title-main">Meydan turu</span>

Meydan turu, herhangi bir hava meydanında görerek iniş-kalkış yapan hava araçlarının izledikleri dikdörtgen güzergâh. Uçakların inişe yönelik olarak, pist etrafında yerden belirli bir yükseklikte izledikleri trafik desenidir. VFR iniş-kalkış eğitimi yapan uçaklar aynı deseni art arda yinelerler. Meydan turunun her bir aşamasına "bacak" denir.

<span class="mw-page-title-main">Yer sürati</span>

Yer sürati (GS), uçuştaki herhangi bir hava aracının yeryüzü üzerindeki izdüşümünün hızı. GS kısaltması İngilizce ground speed kavramının akronimidir. Havacılıkta yer süratinin hava sürati ile ilişkisinin anlaşılabilmesi için öncelikle şu süratlerin bilinmesi gerekir:

<span class="mw-page-title-main">Lufthansa'nın 2904 sefer sayılı uçuşu</span>

Lufthansa'nın 2904 sefer sayılı uçuşu, 14 Eylül 1993'te Okęcie Uluslararası Havaalanı'ndaki pistte zamanında duramayan Lufthansa havayollarına ait Airbus A320-200 uçağı kaza yaptı. Frankfurt'tan Varşova'ya gerçekleştirilen bir uçuştu.