
Jül Sezar, Romalı asker ve Roma Cumhuriyeti'nin son diktatörü olan politik liderdir. Aynı zamanda iyi bir hatip ve güçlü bir yazar olan Sezar, dünya tarihinin en etkili insanlarından birisi olarak kabul edilir. Eylemleriyle Roma Cumhuriyeti'nin Roma İmparatorluğu'na dönüşmesinde ve evlatlığı Augustus'un ilk Roma imparatoru olmasını sağlayacak olayların başlamasında kritik bir rol oynamıştır.

Augustus, Roma İmparatorluğu'nun kurucusu ve ilk imparatorudur. MÖ 27 - MS 14 yılları arasında hüküm sürmüş olan Augustus, Gaius Octavius Thurinus olarak doğmuş ve MÖ 44 yılında Jül Sezar tarafından evlatlık edinilmesinin ardından Gaius Julius Caesar Octavianus adını almıştır.

Marcus Antonius, Roma Cumhuriyeti'nin sona ermesinde ve Roma İmparatorluğu'nun yükselişinde önemli bir figür olan Romalı bir politikacı ve generaldi. Julius Caesar'ın yakın müttefikiydi ve daha sonra Octavian ve Lepidus ile birlikte Roma Cumhuriyeti'nin triumvirlerinden biri olarak görev yaptı. Antonius en çok Jül Sezar'la kurduğu siyasi ve askeri ittifaklar ve Mısır Ptolemaios Krallığı'nın son hükümdarı Kleopatra ile yaşadığı romantik ilişki ile tanınır.

Roma Cumhuriyeti, Antik Roma uygarlığında hükûmetin cumhuriyet şeklinde işlediği dönem. Geleneksel olarak MÖ 509 yılında krallığın devrilmesiyle başlayan dönemdir. Bu dönemde ilk iki yüzyıl boyunca, Cumhuriyet toprakları İç İtalya'dan bütün Akdeniz dünyasına kadar genişledi. Sonraki yüzyılda Roma; Kuzey Afrika, İber Yarımadası, Yunanistan ve şu anki Güney Fransa'da egemenlik kurarak daha da büyüdü. Roma Cumhuriyeti, son iki yüzyılı sırasında, hem Fransa'nın kalanına hem de Makedonya ile Anadolu'nun büyük kısmına egemen oldu.

Marcus Aemilius Lepidus MÖ 1. yüzyılda yaşamış patrici sınıfından Romalı bir siyasetçiydi. İkinci Triumvirate içinde yer almıştır. Babası Marcus Aemilius Lepidus Roma Cumhuriyeti'ne karşı bir isyanda yer almış bu yüzden öldürülmüştü.

Triumvirlik ya da üçler erki, Roma Cumhuriyeti’nin ilanının ilk yıllarından itibaren devletin yönetim ve idare mekanizmalarının bir parçası olarak oluşturulmuş, gerekliliği mevcut devlet idaresi tarafından öngörüldükten sonra farklı yetkilerle donatılmış, üç memurun bu birimlere atanmasıyla oluşturulmuş teşkilatlanmadır.

Gaius Cassius Longinus Romalı senatör, Jül Sezar'a düzenlenen suikastın baş aktörlerinden biri ve Brutus'un kayınbiraderi.
Quintus Pedius Roma Cumhuriyeti döneminde yaşamış olan Romalı general. Pedius, Marcus ya da Quintus Pedius'un oğlu ve aynı zamanda ünlü Romalı dikatatör Jül Sezar'ın da yeğeniydi.

Sextus Pompeius Magnus Pius ya da kısaca Sextus Pompeius, Roma Cumhuriyetinin sonlarında yaşamış Romalı general. İkinci üçlü hükümdarlık'in karşısına çıkan son muhaliftir.
Quintus Caecilius Metellus Celer, MÖ 60 yılında konsüllük yapmış olan Romalı devlet adamı. Tribün Quintus Caecilius Metellus Nepos'un oğludur. Konsüllük görevinden önce sırasıyla MÖ 66 yılında Legate, MÖ 63 yılında Praetor, MÖ 62 yılında Cisalpina Galya Prokonsül'ü ve Augur olarak görev yapmıştır. Celer bir ara Catilina'ya karşı birlikleri bir araya toplaması için Picenum ve Galya gönderilmiştir. Celer dağ geçitlerini kapatarak Catilina'yı Apeninler üzerinden Galya'ya geçmek zorunda bırakmıştır. Aslında başlangıçta Pompeius'un ordusunda görev yapan Celer zamanla onunla çatışmaya girmiş ve hapse atılmıştır. Celer Büyük Clodia ile evlenmiş ve Caecilia Metella adında bir kızı doğmuştur.
Gnaeus Pompeius, bazen Genç Pompey olarak çağrılır, Cumhuriyetin son dönemlerinde yaşamış olan Romalı politikacı ve general.
Quintus Hortensius Hortalus, Romalı hatip ve avukat.

Alesia Muharebesi veya Alesia Kuşatması, MÖ 52 yılının Eylül ayında Mandubi kabilesinin en önemli kenti ve kalesi Alesia çevresinde yapılan savaş. Jül Sezar ve süvari komutanları Marcus Antonius, Titus Labienus ve Gaius Trebonius tarafından komuta edilen Roma Cumhuriyeti ordusu ile Avernilerin lideri Vercingetorix etrafında toplanmış olan Galyalı kabileler arasında yapılmıştır. Galyalılar ve Romalılar arasında meydana gelen son büyük çarpışmadır ve Galya Savaşlarında inisiyatifin Romalılara geçmesinin önünü açmıştır. Alesia Kuşatması, Sezar'ın en büyük askeri başarılarından biri olarak görülmektedir ve günümüzde bile Kuşatma savaşı ve Ablukanın klasik örneklerinden biri olarak kabul edilir.

Vercellae Muharebesi ya da Raudine Ovası Muharebesi, MÖ 101'de, Konsül Gaius Marius tarafından Cermen kökenli Cimbrilere karşı Cisalpina Galya'da bulunan Vercellae kenti yakınlarında kazanılan Roma zaferi.

Aegates Adaları Deniz Muharebesi ya da Aegusa Adaları Deniz Muharebesi MÖ 10 Mart 241 tarihinde Kartaca ile Roma Cumhuriyeti arasında gerçekleşen bir deniz muharebesidir. Muharebe, Sicilya'nın doğu açıklarındaki Aegadian Adaları civarında gerçekleşmiş olup Birinci Pön Savaşı'nın son muharebesidir. Kesin sonuçlu bir muharebe olması yanında Birinci Pön Savaşı'nın sonunu da belirlemiş, savaşın Roma tarafından kazanılmasında tayin edici muharebe olmuştur.
Üçüncü Köle Savaşı, Gladyatör Savaşı veya Spartaküs Savaşı olarak da bilinen savaştır. Roma Cumhuriyeti'ne karşı başarısız olmuş en önemli ve ilk köle ayaklanmasıdır.

Galya Savaşları çeşitli Galyalı kavimlere karşı Roma valisi Jül Sezar tarafından yürütülen bir seri askerî kampanyalar dizisidir.

Sezar İç Savaşı MÖ 49-45 yılları arasında Roma Cumhuriyeti'nin Roma İmparatorluğu'na dönüşmeden önceki son çatışmalarından biriydi. Jül Sezar ve Magnus Pompey arasında bir dizi siyasi ve askeri çatışma olarak tarihe geçti.

Gaius Lutatius Catulus, Birinci Pön Savaşı'nda Romalı bir devlet adamı ve amiraldi. Pleb gensi Lutatius'un bir üyesi olarak doğdu. Onun lakabı "Catulus" "köpek yavrusu" anlamına gelir. Konsüllükten önceki hayatına dair hiçbir tarihsel kayıt yok, ancak kariyeri bir ihtimal atlı birliğinde hizmetle başlayıp askeri tribün ve quaestor pozisyonlarıyla devam ederek standart cursus honorum'u takip etti.