İçeriğe atla

Qi Jiguang

Qi Jiguang
Qi Jiguang'ın portresi
Doğum戚繼光
12 Kasım 1528
Shandong
Ölüm17 Ocak 1588 (59 yaşında)
Penglai, Shandong
Diğer ad(lar)ı
  • Yuanjing (元敬)
  • Wuyi (武毅)
  • Nantang (南塘)
  • Mengzhu (孟諸)
MeslekGeneral

Qi Jiguang (12 Kasım 1528 - 5 Ocak 1588) Ming Hanedanı zamanından general ve ulusal kahraman. Japon korsanlarla mücadelesi ve Moğol saldırısında Çin Seddi'ne yaptığı destek ile hatırlanır.

Doğumu ve Çocukluğu

Shandong vilayetinin Luqiao kasabasında bir generalin evinde doğdu ve daha sonra Ming Hanedanı'nın kurucusu olacak Zhu Yuanzhang'ın emrinde bir savaşta ölen babası Qi Jingtong'ın derin etkisinde kaldı. Daha küçük yaşta askerlik sanatına büyük ilgi duydu. Hem sivil, hem de askeri kabiliyetli, doğru ve dürüst bir insan olmaya kararlıydı. Zamanında Doğu Çin Denizi sahilleri, sık sık Japon korsanların saldırısına uğruyordu. Japon korsanların zorbalığından son derece nefret ediyordu. 16 yaşında bir şiirinde, “Bağrıma memurluğu değil, denizlerin sakinliğini bastım” dedi. Bu şiirde dileğinin memurluk değil, vatanın denizlerinin sükunete ve güvenliğe kavuşması olduğunu ifade etti. 17 yaşında babası ölünce Dengzhou garnizonunun başına geçti.

Korsanlarla Mücadelesi

17 yaşında babasının görevini devralan Qi Jiguang, askeri yaşamına başladı. Görev başına geçer geçmez ağır bir sorunla, Japon korsanların saldırı belâsıyla karşılaştı. Japon korsanlar, yani Japonya’nın iç savaşında yenilmiş askeri birlikler, zorbalar ve tüccarlar (zamanın tarihçileri aslında korsanların çoğunluğunu Çinliler'in oluşturduğunu yazar), 14. yüzyılda Yuan hanedanlığının son yılları- Ming hanedanlığının ilk yılları arasında her fırsatta korsan gemileriyle Çin’in sahil bölgelerine saldırıyor, yangın çıkarıp insan öldürüyor ve yağma yapıyorlardı. 15. yüzyılın ikinci yarısında Japon korsanlar, Çin’in sahil bölgelerindeki asilerle işbirliği yaparak Çin’in iç kesimlerine kadar ilerledi ve bazı eyalet ile nahiyeleri ele geçirdi. Japon korsanlar, Çin’in Doğu Denizi sahil bölgelerinde bir felâket haline geldi. 1555 yılında Shandong eyaletinde Japon korsanlara karşı direniş hareketinde büyük hizmetler yapan Qi Jiguang, Zhejiang eyaleti Dinghai bölgesine danışman olarak tayin edildi. Japon korsanların kol gezdikleri bölgelerden biri olan Dinghai’da Qi Jiguang, köylüler ve maden işçilerinden oluşan bir askeri birlik kurdu. Qi Jiguang, Çin’in güney bölgesinin çoğunlukla bataklık olduğunu ve Japon korsanların savaşta genellikle ağır ok ve uzun namlulu silahlar kullandıklarını göz önünde bulundurarak, yeni bir savaş taktiği yarattı. Bu, Japon korsanlarla kısa mesafeli kılıç çarpışmasında kullanılan yeni bir savaş tertibatına dayanıyordu. Çarpışmalarda Qi Jiguang’ın askeri birlikleri, ateşli silah ve okların himayesi altında, düşman 100 adıma kadar yaklaşınca ateşli silah, 60 adıma kadar yaklaşınca ok ve düşman daha da yaklaşırsa yeni kılıç tekniğine dayalı savaş düzenini uyguluyordu. 4 binden fazla askerden oluşan bu yeni askeri birlik, Qi Jiguang’ın yoğun eğitimi sayesinde savaşkan, becerikli ve disiplinli bir güç olarak yetiştirildi. Savaşta zafer üstüne zafer kazanan bu askeri birlik, halk tarafından büyük sevgi ve saygı gördü ve “Qi Aile Ordusu” olarak tanımlandı. 1561 yılında binlerce Japon korsan, 100'den fazla savaş gemisiyle Çin'in Zhejiang eyaleti Taizhou bölgesine saldırdı. Bunu haber alan ve hayret verici bir hızla davranan “Qi Aile Ordusu”, Taizhou bölgesinde Japon korsanlarla arasında meydana gelen 9 çarpışmada düşman askerî birliklerini tamamen yok ettti. Daha sonraki yıllarda (1568'den sonra) kuzey sınırında, Pekin bölgesindeki birliklere kumanda etti.

Düşünür olarak Qi Jiguang

Mükemmel bir eğitimi savunurdu; bu düşüncelerini yaymak için iki kitap yazdı: Güneydoğudaki koşulları temel alan Ji Xiao Xin Shu (1560, düzeltilmiş metin 1584) ile kuzeydeki koşulları ele alan Lianbing shiji (1571). Düşünceleri etkiliydi; bu etki yalnız Çin'le sınırlı değildi. 1592-1598 arasında, Kore'nin Japonlar tarafından istilası sırasında Koreli yönetici Yu Song-nyong sık sık ondan alıntı yapıyordu; iki kitabı da Kore'de eğitim amacıyla uyarlanmıştı. Japonlar da kitaplarını ilgiyle okuyorlardı. Tai-Chi Chuan'ın da onun kitabından esinlenerek geliştirildi iddia edilmektedir.

Ordu Yapılandırması

Lianbing shiji dört çeşit tugay örgütlemeyi tasarlamıştı: 2699 kişilik piyade, 2988 kişilik süvari, 3109 kişilik araba ve 1660 kişilik taşıma tugayları. Qi Jiguang bir savunma savaşına hazırlanıyordu. Yavaş hareket eden piyade ve araba tugaylarının Moğolları kovalama umudu yoktu. Süvari tugaylarının durumu bile kovalamaya uygun değildi. Ancak hiç olmazsa arabalar sayesinde cesaretle direnme umutları olacağını şöyle anlatır: "Arabalar piyade ile süvariyi çevirmek için kullanılabilir. Safları düzen içinde tutabilir, ordugahın siperleri olarak kullanılabilir, zırhın yerini alabilir. Düşman süvarisi etrafta toplandığında, baskı yapmasının yolu yoktur; arabalar, gerçekten ayaklı duvar ya da yem istemeyen atlar gibidir. Yine de her şey ateşli silaha bağlıdır. Ateşli silahlar yitirilirse arabalar nasıl dayanır?"[1]

Kaynakça

  • Chase, Kenneth (2003), Firearms: A Global History to 1700, Cambridge University Press, ISBN 0-521-82274-2

Notlar

  1. ^ Qi, Lianbing shiji, zaji 6/11b (s.702)

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Vasili Çuykov</span> SSCB Mareşali

Vasili İvanoviç Çuykov, Kızıl Ordu ve Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği Silahlı Kuvvetleri'nin generali, Sovyetler Birliği Mareşali. II. Dünya Savaşı sırasında Stalingrad Muharebesinde komuta ettiği 62. Ordu'nun başarısıyla birlikte bilinir.

<span class="mw-page-title-main">Türk Tugayı</span> Türk Silahlı Kuvvetlerinin bir tugayı

Türk Tugayı, Kore Savaşı sırasında 1950'den 1953'e kadar Birleşmiş Milletler Ordusunun komutası altında savaşmış olan Türk Silahlı Kuvvetleri'nin bir tugayı. Amerika Birleşik Devletleri 25. Piyade Tümeni'ne bağlı olan Türk Tugayı birçok operasyonda savaştı ve Kunu-ri Muharebesinden sonra Kore ile ABD tarafından Birlik Takdirnameleriyle ödüllendirildi. Türk Tugayı muharebe hüneri, inatçı savunması, göreve bağlılığı ve cesaretiyle ün kazandı.

Askerî tarih, insanlık tarihi boyunca süregelen ve çatışma kategorisine giren olaylardan oluşur. Bunlar iki kabile arasındaki küçük çaplı dövüşmeden yeryüzündeki birey nüfusunun çoğunluğunu etkileyen düzenli ordular arasında geçen bir dünya savaşına kadar sıralanırlar. Bu olayları yazarak ya da diğer yollardan kaydeden kişilere de askerî tarihçi denir.

<span class="mw-page-title-main">Antik Çağ'da savaş</span> Antik Çağ Savaşları

Antik çağlarda savaş yazılı tarihin başlangıcından antik dönemin sonuna kadar geçen dönemdeki savaş tarzıdır. Avrupa'da Eski Çağ'ın sonu genellikle Batı Roma İmparatorluğu'nun yıkılmasıyla (476) eş tutulur. Çin'de de aynı şekilde beşinci yüzyılın sonu sayılabilir.

Orta Çağ'da savaş, genellikle Orta Çağ Avrupası'nda kullanılan savaş tarzını anlatmak için kullanılır.

Barutlu silahlarla savaş ya da daha yaygın kullanımla Ateşli Silahlarla Savaş, barutun bu patlayıcı maddenin kullanımına elverişli silahların kullanılması ve bu silah teknolojisinin geliştirilmesiyle zamanla savaşların ana silahları kategorisini oluşturmasıyla ortaya çıkan bir savaş tarzıdır. Avrupa ve Asya'da onbeşinci yüzyıldan itibaren sınırlı bir şekilde başlamış ve ondokuzuncu yüzyıl ortalarına kadar sürmüştür. 1792'den 1815'e kadar süren Napolyon Savaşları'nda doruk noktasına ulaşmıştır. Barutun Çinliler tarafından bulunduğunu belirten İngiliz felsefeci ve dinadamı Roger Bacon bu tarz savaşın ilk savunucularındandı.

<span class="mw-page-title-main">Roma lejyonu</span> Roma İmparatorluğunda 1.000 ile 5.600 kişi arasında değişen eski ağır piyade birliği

Roma Lejyonu Roma Cumhuriyeti ve Roma İmparatorluğu boyunca tüm Roma ordusunu ya da daha dar anlamda ağır piyadeleri kasteden temel askeri birlik. İkinci anlamı birkaç Kohorttan oluşan ve legionaries olarak bilinen ağır piyadelere vurgu yapar. Roma lejyonunun ana unsurunu ağır piyadeler oluştururken, piyadelere neredeyse her zaman bir ya da daha fazla sayıda, Roma yurttaşı olmayan kişilerden oluşturulan süvariler, düzenli birlikler ve avcılardan kurulu destek birlikleri olan Auxilialar eşlik ederdi.

<span class="mw-page-title-main">Osmanlı ordusu (klasik dönem)</span> 15-19. yüzyıllarda Osmanlı Ordusuna genel bakış

Klasik Osmanlı Ordusu, Osmanlı ordusunun 1451'de II. Mehmed'in yapılandırmasından başlayıp 1826 Vaka-i Hayriye biten kısmına verilen isimdir. Dönemin ordusu, 1606 sonrasında yenilmeye başlamış ve 17. ve 18. yy itibarıyla geçirdiği reformlar ardından 1826 yılında lağvedilmiştir. Bu dönemde birçok ocaklardan birisi olan Yeniçeri ocağı olarak adlandırılan ve devşirmelerden kurulan ocağın ordu ve siyasette büyük yeri ve etkisi vardır.

<span class="mw-page-title-main">Piyade tankı</span>

Piyade tankı düşüncesi Birleşik Krallık tarafından II. Dünya Savaşı yıllarında geliştirilen bir terimdir. Bu tanklar süvari tanklarına nazaran daha kalın bir zırhla kaplı idi. Bu sayede arkalarından gelmekte olan piyade birliklerine koruma sağlayarak ağır şekilde savunulan düşman hatlarının yarılmasında kullanılmak üzere tasarlandılar. Piyade tankları cephede bir yol açtıklarında bu sefer onlardan daha hafif ve hızlı süvari tankları süratle düşman gerisine sarkarak cephe gerisindeki düşmana ait haberleşme ve ikmal yollarını kesecekti. Geleneksel askeri terminolojide esasen piyade tankları ağır tank, süvari tankları orta tank, hafif tank ve zırhlı arabalar olarak adlandırılmaktadır.

Askerî Devrim, Avrupa ordularında Erken Modern Dönem'de gözlemlenen köklü değişiklikleri ifade eder. Kavram, Michael Roberts tarafından 1955 yılının ocak ayında Belfast Queen's University'deki bir konferansın açılış konuşmasında ortaya sürdüğü teze dayanmaktadır. Gerçekte Askeri Devrim kavramını ilk ortaya atan Roberts değildi. İngiliz Orta Çağ savaş tarihçisi Charles Orman, 1924 yılındaki bir çalışmasında "16. yüzyıl askeri devrimi"nden sözetmiştir. Ancak, Askeri Devrim'in isim babası Roberts olarak kabul edilir.

<span class="mw-page-title-main">Birinci Balkan Savaşı</span> Balkan Birliği ile Osmanlı Devleti arasında 7 Ekim 1912-30 Mayıs 1913 tarihleri arasında gerçekleşen savaş

Birinci Balkan Savaşı, 7 Ekim 1912-30 Mayıs 1913'te Bulgaristan Krallığı, Sırbistan Krallığı, Yunanistan Krallığı ve Karadağ Krallığı'ndan oluşan Balkan Birliği'nin Osmanlı Devleti'ne karşı başlattığı savaş. Bu savaş ile Balkan devletleri, Osmanlı Devleti'nin Balkanlardaki topraklarının büyük bir bölümünü ele geçirmiştir. Bu savaş sonucunda Osmanlı Devleti Edirne ve Kırklareli'ne kadar olan Midye-Enez Hattı'nın batısındaki tüm topraklarını Balkan devletlerine bırakmak zorunda kaldı.

9. Ordu, SSCB'nin Kızıl Ordu'suna bağlı ordu. 1939 - 1943 yılları arası ve savaştan sonra 1966 - 1989 yılları arasında aktif olmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Wokou</span> MS 13. yüzyıldan başlayarak Çin ve Kore sahillerine saldıran korsanlar

Wokou veya Japon korsanlar MS 13. yüzyıldan başlayarak Çin ve Kore sahillerine saldıran korsanlardır. İlk başlarda Wokou; Japonya’dan askerler, roninler, tüccarlar ve kaçakçılardan oluşuyordu.

<span class="mw-page-title-main">Arkebüz</span> 15 ila 17.yüzyıllar arasında kullanılan namludan doldurulan bir tüfek türü

Arkebüz, 15 ila 17. yüzyıllar arasında kullanılan namludan doldurulan bir tüfek türüdür. Ateşli silahın adı Almanca hakenbüchse kelimesinden türetilerek diğer dillere farklı şekillerde geçmiştir. Öncülü olan küçük toplardan farkı çakmaklı/fitilli olmasıdır. Ardılı olan tüfekler gibi yivsizdir.

<span class="mw-page-title-main">Hussit savaşları</span>

Hussit savaşları ya da Bohemya savaşları, Bohemya'da 1419'dan yaklaşık 1434'e süren ve önce Jan Hus'un taraftarlarına karşı, sonra Jan Hus taraftarları arasında gerçekleşen askeri çatışmalardır. Hussit savaşları elde taşınabilen ateşli silahların ilk olarak yoğun şekilde kullanılmış olması sebebiyle de önem taşır. Hussit savaşçıları genel olarak piyadeydi ve ağır silahlarla donanmış şövalyelerden oluşan büyük orduların Hussitler karşısında aldıkları çok sayıda yenilgi piyade devrimini etkiledi. Savaş sonuçsuz kalan bir savaş oldu.

<span class="mw-page-title-main">Taginae Muharebesi</span> Gotlar Savaşı (535-554) sırasında Bizans İmparatorluğu ile Ostrogotlar Krallığı arasındaki muharebe

Taginae Muharebesi veya Busta Gallorum Muharebesi, Temmuz 552 meydana gelen Doğu Roma İmparatorluğu generali Narses İmparator I. Justinianus namına Ostrogotlar Krallığı'nın kralı Totila'yı mağlup etmiştir. Bu muharebede Ostrogotlar Krallığı Kralı Totila öldürülmüştür. Bu muharebe Gotlar Savaşı (535-554)'nın en sondan bir önceki büyük muharebesiydi.

<span class="mw-page-title-main">Barut İmparatorlukları</span> Üç büyük Türk-Müslüman İmparatorluk

Barut İmparatorlukları ya da Ateşli Silah İmparatorlukları, üçü de farklı çizgilerde de olsa müslüman Osmanlı, Safevi ve Babür imparatorluklarını anlatmak için kullanılan bir terimdir. Bu imparatorluklar, daha tarih sahnesinde yeni geliştirilmeye başlanmış olan ateşli silahları kısa sürede askeriyelerinin ana silah unsurları haline getirmiş, ateşli silahların sistemli ve yaygın kullanımıyla güçlü birer imparatorluk haline gelmişlerdir. Bu üç imparatorluğun ateşli silahları son derece etkin bir şekilde kullanan ilk devletler oldukları ileri sürülür. Üç imparatorluk, ateşli silah teknolojisi sayesinde geniş ve verimli toprakları ele geçirerek, erken modern dönemin en güçlü ve en istikrarlı ekonomileri arasında yer aldılar. Bunlar ticari büyümeye ve kültürel faaliyetlerin himayesine yol açarken, siyasi ve yasal kurumları artan bir merkezileşme derecesiyle konsolide edildi. Kişi başına gelir ve nüfusta önemli bir artış ve sürekli bir teknolojik inovasyon hızı elde ettiler.

Wanjialing Muharebesi ya da Wanjialing'in Zaferi, Çin Ordusu'nun 1938'de Wanjialing bölgesi çevresindeki Japon 101., 106., 9. ve 27. tümenlere karşı İkinci Çin-Japon Savaşı'nın Wuhan harekâtı sırasındaki başarılı savaşını ifade eder. İki buçuk aylık savaş, Japon 101. ve 106. Tümenlerinin ağır kayıplar vermesiyle sonuçlandı.

<span class="mw-page-title-main">Kutná Hora Muharebesi</span>

Kutná Hora (Kuttenberg) Muharebesi, 21 Aralık 1421 tarihinde Kutsal Roma Cermen İmparatorluğu'na bağlı Alman ve Macar birlikleri ile bugünkü Çek Cumhuriyeti'nde kurulan e

Atlı piyadeler, yürümek yerine ata binen piyadelerdi. Orijinal dragonlar, esasen atlı piyadeler idi. 1911 Encyclopædia Britannica'ya göre, "Atlı tüfekler yarı süvari, atlı piyadeler yalnızca özel olarak hareketli piyadelerdir." Günümüzde, askeri ulaşım için atların yerini motorlu taşıtların almasıyla, motorize piyade bazı açılardan atlı piyadelerin halefidir.