Gut veya damla hastalığı,, ayırt edici özelliği tekrarlayan akut enflamatuvar artrit—kırmızı renkli, hassas, sıcak, eklem şişliği— olan bir tıbbi durumdur. En sık etkilenen bölge, ayak başparmağının tabanındaki tarak kemiği-parmak kemiği eklemidir. Bununla birlikte kireçlenme, böbrek taşı veya ürat nefropati şeklinde de var olabilir. Gutun sebebi kanda ürik asit düzeylerinin yükselmesidir. Ürik asit kristalleşir ve kristaller eklemlerde, tendonlarda ve çevre dokularda birikir.
Romatoid artrit (RA), öncelikle eklemleri etkileyen uzun süreli bir otoimmün hastalıktır. Tipik olarak sıcak, şiş ve ağrılı eklemlerle sonuçlanır. Ağrı ve sertlik genellikle istirahatten sonra kötüleşir. En yaygın olarak, bilek ve eller tutulur ve aynı eklemler tipik olarak vücudun her iki tarafında tutulur. Hastalık ayrıca cilt, gözler, akciğerler, kalp, sinirler ve kan dahil olmak üzere vücudun diğer kısımlarını da etkileyebilir. Bu, düşük alyuvar sayısı, akciğer çevresinde iltihaplanma ve kalp çevresinde iltihaplanma ile sonuçlanabilir. Ateş ve düşük enerji de mevcut olabilir. Genellikle semptomlar haftalar ve aylar içinde kademeli olarak ortaya çıkar.
Kaygı, endişe ya da anksiyete, hoş olmayan bir iç çatışma durumu ile karakterize olan, sıklıkla ileri geri ilerleme gibi sinirsel davranışların eşlik ettiği bir duygudur. Bu durum, beklenen olaylar karşısında öznel olarak hoş olmayan dehşet duygularıdır.
Kepek, çoğunlukla kafa derisini etkileyen bir deri durumudur. Belirtileri kepeğin dökülmesi, saçta pullanma ve, daha ciddi durumlarda, hafif kaşınmadır. Özgüven sıkıntıları ve sosyal sıkıntılara sebep olabilir.
Doğal seçilim, canlıların fenotiplerindeki farklılıklardan ötürü hayatta kalma şansının ve üreme başarısının değişkenlik göstermesidir. Evrimin esas mekanizmalarından biri olup, bir popülasyonun nesiller boyunca karakteristik olan kalıtsal özelliklerindeki değişimdir. Charles Darwin, kendi görüşüne göre kasıtlı olarak gerçekleştirilen yapay seçilime karşılık kendiliğinden gerçekleşen "doğal seçilim" terimini popülerleştirmiştir.
Obsesif-kompulsif bozukluk (OKB), bireyin rahatsız edici düşüncelere sahip olduğu ve/veya belirli rutinleri, sıkıntıya yol açacak veya genel işlevi bozacak ölçüde tekrar tekrar yapma ihtiyacı hissettiği zihinsel ve davranışsal bir bozukluktur. Adından da anlaşılacağı gibi, OKB'nin birincil belirtileri obsesyonlar ve kompulsiyonlardır. Obsesyonlar, endişe, iğrenme veya rahatsızlık duyguları yaratan, kalıcı, istenmeyen düşünceler, zihinsel görüntüler veya dürtülerdir. Yaygın obsesyonlar arasında bulaşma korkusu, simetri takıntısı, din, cinsiyet ve zarar hakkında zorlayıcı düşünceler yer alır. Kompulsiyonlar, obsesyonlara yanıt olarak ortaya çıkan, tekrarlayan eylem veya rutinlerdir. Yaygın kompulsiyonlar arasında aşırı el yıkama, temizlik, bir şeyleri düzenleme, sayma, güvence arama ve bir şeyleri kontrol etme sayılabilir. OKB'li birçok yetişkin, kompulsiyonlarının bir anlam ifade etmediğinin farkındadır, ancak obsesyonların neden olduğu sıkıntıyı gidermek için yine de bunları gerçekleştirirler. Kompulsiyonlar o kadar sık meydana gelir ki, tipik olarak günde en az bir saat sürer ve kişinin yaşam kalitesini bozar.
Veteriner tıp; hayvan hastalıkları, bozuklukları ve yaralanmalarının önlenmesi, teşhisi ve tedavisi uygulamalarının yanı sıra hayvan besleme, genetik ıslah, hijyen ve gıda güvenliği, salgın hastalıkların önlenmesi, insan ve çevre sağlığı konularıyla ilgilenen bir tıp alanıdır. Veteriner tıbbı, evcil ve vahşi tüm hayvan türlerini kapsayacak kadar geniştir. Veteriner tıp uygulamaları hayvan sağlığının yanı sıra doğrudan ve dolaylı olarak insan sağlığına da etki etmektedir.
Adalimumab, infliksimab ve etanercept'ten sonra FDA onayını almış olan üçüncü TNF inhibitörüdür. Tıpkı onlar gibi, adalimumab da TNFα'ya bağlanarak, onun kendi almaçlarına bağlanmasını önelemektedir; adalimumab tamamen insan monoklonal antikoru kullanılarak üretilmiştir, oysa infliksimab bir fare-insan chimeric antikorudur ve etanercept ise TNF almaç-IgG füzyon proteinidir. TNFα'ya bağlanarak sitokini inhibe eder ve böylece makrojların ve bazı T lenfosit hücrelerinin down-regülasyonunu sağlar, böylece immün yanıt düzenlenmiş olur. 2008 itibarıyla adalimumab FDA tarafından Romatoid Artrit, Psoriatik Artrit, Ankilozan spondilit, Crohn hastalığı,orta ve ileri derecede ciddi Sedef hastalığı ve Juvenil İdyopatik Artrit tedavisi için onaylanmıştır. Humira 0,8ml şırınga ya da Otoenjektör olarak satılmaktadır, her ikisi de subkutan olarak enjekte edilirler, genellikle hasta evinde kendisi bu işlemi yapar. Oral yolla kullanımı uygun değildir, çünkü sindirim sisteminde parçalanmaktadır. Yarı ömürü 10-20 gündür.
Ateş veya pireksi insanlarda, organizmanın enfeksiyona karşı savunma mekanizmasının bir belirtisidir ve vücut sıcaklığının hipotalamustaki sıcaklık set noktasının artması nedeniyle normal aralığı aşmasıyla ortaya çıkar. Normal sıcaklık için üzerinde mutabık kalınmış tek bir üst sınır yoktur: Kaynaklar insanlarda 37,2 ve 38,3 °C aralığında değerler kullanmaktadır. Set noktasındaki artış, artan kas kasılmalarını tetikler ve soğuk veya üşüme hissine neden olur. Bu durum, daha fazla ısı üretimine ve ısıyı koruma çabalarına yol açar. Set noktası sıcaklığı normale döndüğünde, kişi sıcak hisseder, kızarır ve terleme başlayabilir. Nadir olarak, ateş ateşli nöbeti tetikleyebilir, bu durum özellikle küçük çocuklarda daha yaygındır. Ateşler genellikle 41 ila 42 °C aralığını geçmez.
Spondiloartropati (SpA), omurgayı tutan bağ dokusu hastalıklarına verilen genel bir addır. Spondiloartropatinin yangıyla beraber görülmesi durumu "spondiloartrit" olarak adlandırılır.
Fordyce noktaları birçok yetişkin bireyde mevcut olan görülebilen yağ bezleridir. Üreme organları ve/veya yüzde ve ağızda görünür. 1 ile 3 mm çapında küçük, ağrısız, soluk, kırmızı veya beyaz benekler veya kabartılar şeklinde görünür. Skrotum, penis yanal yüzeyi veya labiada görünebileceği gibi, yüzde dudakların vermilion sınırında ve iç yüzeyinde de görünebilir. Herhangi bir hastalık veya rahatsızlıkla ilişkili olmadığı gibi bulaşıcı da değildir, daha ziyade vücuttaki doğal oluşumlardır. Bu nedenle, bireyin kozmetik kaygıları olmadığı sürece, tedaviye gerek duyulmaz. Bu durumu deneyimleyen kişiler bazen, cinsel yolla bulaşan hastalık veya bazı kanser formlarına sahip olmalarından endişelenerek, bir dermatologa danışırlar.
Dolama veya paronişi, el ya da ayak tırnağının tabanında veya yanında tırnak ve deride görülen el veya ayağın sıklıkla duyarlı olduğu bakteri veya mantar enfeksiyonu olan bir tırnak enfeksiyonudur. Enfeksiyon birden veya yavaş yavaş başlayabilir. "Paronişi" sözcüğü; Yunanca παρωνυχία sözcüğünden gelmekte olup para "çevre" ile onyx "tırnak" sözcüklerinin birleşiminden ve soyut adlara gelen -ia son ekinin birleşiminden gelmektedir.
Trakionişi, el ve ayak tırnaklarının üzerinde kabaca belirginleşmiş çizgisel sırtlar ile nitelendirilen bir rahatsızlıktır. Rahatsızlık el ve ayak parmaklarının her yirmi tırnağı üzerinde oluştuğundan dolayı bazı ülkelerde yirmi tırnak distrofisi olarak da anılmaktadır; çoğunlukla çocukluk çağında belirgin olmakla birlikte erkek bireylerde tutulum artmıştır.
Cinsiyet kimliği, kişinin kendi cinsiyetine ilişkin kişisel duygusudur. Cinsiyet kimliği, bir kişinin atanmış cinsiyetiyle ilişkili olabilir veya ondan farklı olabilir. Çoğu bireyde, cinsiyetin çeşitli biyolojik belirleyicileri, bireyin cinsiyet kimliğiyle uyumludur ve tutarlıdır. Cinsiyet ifadesi tipik olarak bir kişinin cinsiyet kimliğini yansıtır, ancak bu her zaman böyle değildir. Bir kişi, belirli bir toplumsal cinsiyet rolüyle tutarlı davranışlar, tutumlar ve görünümler ifade etse de, bu tür ifadeler mutlaka cinsiyet kimliklerini yansıtmayabilir. Cinsiyet kimliği terimi, 1964 yılında psikiyatri profesörü Robert J. Stoller tarafından icat edildi ve psikolog John Money tarafından popüler hale getirildi.
Felin süngerimsi ensefalopati (FSE), kedilerin beyinlerini etkileyen bir hastalıktır. Bu hasatlığa prion adı verilen proteinler neden olur. FSE'nin sığır süngerimsi ensefalopatisi (BSE) ile ilişkili veya aynı olduğu düşünülmektedir. Bu hastalığın evcil ve tutsak kedi türlerini etkilediği bilinmektedir. Bu enfeksiyöz ajan hem hematojen hem de sinir yolları ile yayılabilir. BSE gibi, bu hastalığın gelişmesi de birkaç yıl alabilir. Etkilenen hayvanların kontamine sığır eti yiyerek hastalığa yakalandığı düşünülmektedir ancak kanıtlanmamıştır.
1775-1782 Kuzey Amerika çiçek hastalığı salgını Batı Yarımkürenin Yeni Dünyası olarak kabul edilen bölgede gerçekleşen salgındır.Kolomb'un Amerika'ya ilk yolculuğunun, çiçek hastalığı virüsünün Amerika'ya ilk gelişine yol açtığı ve Kuzey Amerika kıtasının çoğuna yayılmasını sağladığı söylenebilir. 1775 yılında başlayan salgında en az 130.000 kişinin öldüğü tahmin ediliyordu.
Otezla markası altında satılan Apremilast sedef hastalığı ve psöriatik artrit türlerinin tedavisi için kullanılan bir ilaçtır. Ayrıca bağışıklık sistemi ile ilgili diğer inflamatuar hastalıklar için de faydalı olabilir. İlaç, fosfodiesteraz 4 (PDE4) enziminin seçici bir inhibitörü olarak görev yapar ve insan romatoid sinovyal hücrelerinden kendiliğinden TNF-alfa üretimini engeller. Ağızdan alınır.
Otoimmün hastalık, bir vücut kısmına anormal bir bağışıklık tepkisinden kaynaklanan bir durumdur. En az 80 otoimmün hastalık türü tanımlanmış olup, bazı kanıtlar 100'den fazla türün olabileceğini düşündürmektedir. Herhangi bir vücut parçası tutulabilir. Semptomlar çeşitlidir ve genellikle hafif ila şiddetli arasında değişen ve geçici olabilen düşük dereceli ateş ve yorgun hissetmeyi içerir.
Sırt ağrısı, sırtta hissedilen ağrıdır. Sırt ağrısı, etkilenen segmente göre boyun ağrısı (servikal), orta sırt ağrısı (torasik), bel ağrısı (lomber) veya koksidinia olarak ayrılır. Bel bölgesi en çok etkilenen bölgedir. Sırt ağrısı atağı, süreye bağlı olarak akut, subakut veya kronik olabilir. Ağrı, donuk, delici veya yanma hissi olarak nitelenebilir. Rahatsızlık, bacaklar veya ayakların yanı sıra kollara ve ellere de yayılabilir ve bacaklarda ve kollarda uyuşma veya güçsüzlük olabilir. Sırt ağrısının çoğunluğu belirli değildir ve idiyopatiktir.
Erizipel, cildin yüzeysel tabakasının nispeten yaygın bir bakteriyel enfeksiyonudur. Cilt içindeki yüzeysel lenf damarlarına kadar uzanır. Kabarıklık ile karakterize, İyi tanımlanmış, hassas, parlak kırmızı döküntü, tipik olarak yüzde veya bacaklarda, ancak cildin herhangi bir yerinde ortaya çıkabilir. Bir selülit şeklidir ve potansiyel olarak ciddi seyredebilir.