Paranormal veya olağan dışı, telepati, psikokinezi gibi psişik görüngüleri, bilinen fizikokimyasal yasalarla açıklanamayan olayları ve bu olaylarda söz konusu olan psişik yetenekleri belirtmek üzere Parapsikoloji'de kullanılan bir terimdir. Supranormal teriminin yerini almak üzere, İngiliz psişik araştırmacı Walter Whately Carington (1884-1947) tarafından ortaya atılmıştır.
Parapsikoloji; duyular-dışı algılama, psikokinezi, ölümden sonra yaşam gibi konulara ilişkin paranormal olayların; deneysel yöntem yoluyla, çok disiplinli etüdü. Parapsikologlar tarafından, telepati, durugörü gibi paranormal yetenekleri, psikokinezi fenomenini ve diğer çeşitli psişik fenomenleri konu alan bir araştırma alanı olarak görülür. Ortodoks psikoloji bilimi tarafından, kapsam dışı ya da açıklanamaz kabul edilir.
Telekinezi ya da kısaca TK, maddeler üzerinde düşünce gücüyle etki yapma olarak tanımlanır.
“Metafizik” terimiyle karıştırılmaması gereken “metapsişik” terimi, “insanın olağan ruhsal fenomenlerini aşan, henüz yeterince açıklanamayan, insanın birtakım bilinmeyen yetenekleriyle oluşturduğu tüm paranormal olayları konu alan araştırma alanı” olarak tanımlanır. “`Bedene bağlı ruh`a ait” anlamındaki “psişik” sözcüğü ile “ötesinde” anlamındaki “meta” sözcüklerinden türetilen metapsişik terimi ilk kez 1905’te Paris Tıp Fakültesi fizyoloji profesörü Charles Richet tarafından kullanılmıştır. Terim hem isim hem sıfat olarak kullanılmaktadır. Metapsişik, günümüzde parapsikolojinin kapsamı alanına giren konuları parapsikoloji terimi popüler hale gelmeden önce ele almış olduğundan, parapsikolojinin öncüsü olarak da kabul edilir. Fakat parapsikologların çoğunun paranormal fenomenlerde ruhun varlığının söz konusu olmadığını ileri sürmelerine karşın, metapsişikçilerin hepsi de bu fenomenlerde kaynağın bedenli veya bedensiz bir ruh olduğunu kabul etmişlerdir. Bu yüzden kimi spiritüalistler parapsikoloji terimi yerine parapsişik ya da metapsişik terimini kullanmayı tercih ederler.
Vizyon ya da görünüm, birtakım olayları görme organının yardımı olmadan (zihinsel) görme ya da algılama fenomenine ve bu fenomendeki imajlar bütününe verilen addır.
Psişik; telepati, geleceği görme gibi doğaüstü yeteneklere sahip kişi. Aynı zamanda "bunlarla ilgili" anlamında bir sıfattır. Yunanca "ruh" anlamına gelen "psişe" sözcüğünün sıfatıdır ve zamanla isim anlamında da kullanılmaya başlanmıştır. Metapsişik alanda "bedene bağlı ruha ilişkin" ya da "alışılmamış ruhsal fenomenlere ilişkin" anlamında kullanılır.
Felaket belirtisi kişide ölüm, kaza veya aniden rahatsızlanma gibi hoş olmayan olaylardan birkaç saat kadar kısa bir süre önce oluşan normal-dışı ön belirtilere Parapsikoloji’de verilen adlardan biridir. Özellikle hassas denilen kişilerde nedensiz görünen bir iç sıkıntısından kısa süre sonra kendisinin, bir yakınının ya da bir topluluğun başına bir felaket gelmesi felaket belirtisi fenomeninin tipik bir örneğidir. Metapsişikçiler bu tür önseziler için felaket belirtisini de kapsamak üzere premonisyon terimini kullanırlar.
Omen sözcük anlamıyla “alamet, işaret” anlamına gelmekte olup, okültizm terminolojisinde bir mesaj içeren ya da gelecekteki olayların psişik veya normal-dışı biçimde kendini gösteren ön belirtisine verilen addır.
Aura, paranormal veya tinsel anlamda kullanılan bir terim olup, canlıların bedenlerinden yayıldığı varsayılan ışınımla oluşan ve gitgide yayılan tesir kuşakları tarzında kendini gösterdiği iddia edilen elektromanyetik alana verilen addır. Aura okumak ise aurayı hissedebilmektir.
Analjezi (analgesia) Parapsikolojik terminolojide trans haline ya da ‘değişik şuur halleri'nden birine girmiş kimi mistiklerin, yogilerin ve medyumların bu şuur hali sırasında, kimi zaman deneyimledikleri, acıya duyarsızlaşmaları, acı hissetmemeleri paranormal fenomenine verilen addır.
Ksenoglosi (xenoglossy) kişinin bilmediği bir yabancı dilde aniden konuşabilme, yazabilme, okuyup anlayabilme yeteneğinin belirmesi paranormal fenomenine Metapsişik'te verilen addır.
Prekognisyon meydana gelecek olayların önceden paranormal olarak algılanması fenomenine Parapsikoloji'de verilen addır.
Düşünce aktarımı', verici bir telepattan alıcıya veya alıcılara düşüncelerin aktarılması fenomenine verilen addır. Bir başka deyişle telepatik yolla aktarılanın düşünce olması durumunda, fenomen “düşünce aktarımı” adını alır. Fakat düşünce aktarımında telepatide gerekli olan sempati halinin alıcı ve verici arasında oluşması şart değildir. Alıcı ve verici bu olayı farkında olmadan meydana getirebildikleri gibi, verici bunu tek başına bilinçli (kasıtlı) olarak da oluşturabilir. Metapsişikçilere göre, verici, düşünce aktarımı yoluyla alıcıya zihinsel telkinler verebilir ve duyarlı alıcılar, uzaktan, sözsüz olarak hipnotize edilebilirler. Bir topluluk içinde aynı anda aynı şeyi düşünüp söyleme olayında genellikle düşünce aktarımının söz konusu olduğu ileri sürülür.
Postkognisyon, kişinin geçmişte kendisinin bulunmadığı bir olayı paranormal olarak algılaması fenomenine metapsişikçiler ve parapsikologlar tarafından verilen addır.
Psişik yetenek Metapsişik'in ve Parapsikoloji'nin araştırma alanında bulunan, insanın paranormal denilen, bilinen fizikokimyasal yasalarla açıklanamayan psişik fenomenlerde söz konusu olan yeteneklerini ifade etmek üzere kullanılan bir terimdir. Paranormal yetenek terimiyle eşanlamlıdır.
Dermo-optik metapsişikte, “gözler kullanılmadan, dokunarak, deri aracılığıyla görebilme” anlamında kullanılan bir terimdir. Terim eski Yunancadaki derma ve optikos sözcüklerinden türetilmiştir.
Duruişiti, hiçbir aygıt kullanmaksızın, algılanabilmesi olanaksız uzaklıktaki ses, konuşma ve müzikleri işitebilme ve bedensiz varlıklardan gelen tesirleri söz halinde duyabilme şeklinde olduğu iddia edilen paranormal yeteneğe metapsişikte verilen addır. Durugörü yeteneği ile karşılaştırıldığında, aralarındaki tek fark, paranormal algılamanın birinde görme, diğerinde işitme algısına dayalı olmasıdır.
Parapsişik, kökeni psişik olan ve geleneksel kural ve bilgilerle ya da bilinen fizikokimyasal yasalarla açıklanamayan fenomenler bütünü olarak tanımlanır.
Gustave Geley Fransız hekim, metapsişikçi, 1919 à 1924 yılları arasında Uluslararası Metapsişik Enstitüsü başkanı. Lyon Tıp Fakültesi'nden mezun olduktan sonra 1918'e kadar Annecy'de mesleğini icra etti. Bu ylllarda lüsidite, premonisyon ve somnambülizm fenomenleri ilgisini çekti. Birinci Dünya Savaşı sırasında Prof. Rocco Santoliquido ile karşılaştı ve kendisiyle görüş alışverişinde bulundu. 1916-1918 yılları arasında Fransız materyalizasyon medyumu Eva Carrière ile bir dizi deney yaptı. 1919'da mesleğini icra etmeyi bırakıp, 1924'te ölümüne dek kendisini, Uluslararası Metapsişik Enstitüsü bünyesinde metapsişik araştırmaya adadı. 1922-1923 yıllarında Polonyalı medyum Stephan Ossoviecki ile deneyler yaptı.
Uluslararası Metapsişik Enstitüsü günümüzde paranormal fenomenler olarak adlandırılan metapsişik olguları bilimsel yöntemlerle incelemek amacıyla, 1919’da Fransa’da kurulmuş bir kurumdur. Kurumun kurucuları Nobel Fizyoloji-Tıp ödüllü Fransız fizyoloji bilgini Prof. Charles Richet (d.1850-ö.1935), Jean Meyer ve Prof. Rocco Santoliquido’dur.