İçeriğe atla

Prebiyotik atmosfer

Bir sanatçının, puslu metan bakımından zengin prebiyotik ikinci atmosferi sayesinde turuncu göründüğüne inanılan Erken Dünya, diğer bir deyişle soluk turuncu nokta[not 1] izlenimi. Dünya'nın atmosferi bu çağda Titan'ın atmosferine benziyordu.

Prebiyotik atmosfer (Türkçecanlılık öncesi hava yuvarı), günümüzün yaşamsal, oksijen açısından zengin üçüncü atmosferinden önce, Dünya'nın oluşumu sırasındaki ilk atmosferinden sonra gelen, Dünya'nın ikinci atmosferidir. Dünya'nın yaklaşık 4,5 milyar yıl önce oluşumu sırasında,[1] ön gezegenler birçok kez çarpışmakta ve birleşmekteydi.[2] Bu dönemden sonra, Dünya'da bir magma okyanusunun bulunduğu, atmosferin çoğunlukla buhardan oluştuğu ve yüzey sıcaklıklarının 7.726,85 °C'ye (8.000 °K) ulaştığı <100 milyon yıllık bir dönem başladı.[3] Daha sonra Dünya'nın yüzeyi soğudu ve atmosfer dengelenerek prebiyotik atmosferi oluşturdu. Bu zaman dilimindeki çevresel koşullar, günümüzden oldukça farklıydı: Güneş genel olarak ~%30 daha sönüktü ancak morötesi ve x-ışını dalga boylarında daha parlaktı,[4][5] sıvı bir okyanus vardı, kıtaların var olup olmadığı bilinmemekle birlikte okyanus adalarının varlığı olasıydı,[6][6] Dünya'nın iç kimyası farklıydı (dolayısıyla yanardağ etkinlikleri de farklıydı) ve Dünya yüzeyine çarpan gök cismi (örneğin kuyruklu yıldızlar ve asteroitler) daha çoktu.[7]

Bilimsel çalışmalar, jeokimyasal verileri çözümleyerek ve erken Dünya ortamı hakkındaki bilgilerimizi içeren kuramsal modelleri kullanarak prebiyotik atmosferin bileşimini ve doğasını daha az hata payıyla ortaya çıkarmaya çalıştı. Bu araştırmalar, prebiyotik atmosferin muhtemelen günümüzdeki Dünya'dan daha çok CO2 içerdiğini, günümüz düzeylerinin 2 katı kadar N2'a sahip olduğunu ve yok denecek kadar düşük niceliklerde O2 içerdiğini göstermektedir.[8] Prebiyotik atmosferde CH4, NH3 ve H2 gibi indirgenmiş gazların az miktarda var olduğu ve atmosfer kimyasının "zayıf indirgenmiş" durumda olduğu düşünülmektedir.[8] Prebiyotik atmosferin bileşimi, atmosferin geçici olarak "güçlü bir biçimde azalmasına" neden olabilecek çarpışmalar tarafından muhtemelen süreli olarak değişti.[9]

Prebiyotik atmosferin bileşimini daha az hata payıyla bilmek, bu atmosferin ilk canlılığın oluşumu için önemli olduğu düşünülen, Dünya yüzeyindeki belirli kimyasal tepkimeleri kolaylaştırabileceği veya engelleyebileceği için yaşamın kökenini anlamanın anahtarı olduğu düşünülür. Dünya üzerindeki yaşam, en az 3,5 milyar yıl önce, belki de bu süreden çok daha önce ortaya çıkarak atmosferi değiştirmeye başladı.[10] Canlıların atmosferi değiştirmeye başlamasıyla prebiyotik atmosfer yerini milyarlarca yılllık bir süreçle günümüzdeki atmosfere bıraktı.

Notlar

  1. ^ Dünya'nın soluk mavi nokta fotoğrafına gönderme olarak.

Kaynakça

  1. ^ "Geologic Time: Age of the Earth". pubs.usgs.gov. 31 Mayıs 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Mayıs 2022. 
  2. ^ Zahnle, Kevin; Arndt, Nick; Cockell, Charles; Halliday, Alex; Nisbet, Euan; Selsis, Franck; Sleep, Norman H. (1 Mart 2007). "Emergence of a Habitable Planet". Space Science Reviews (İngilizce). 129 (1). ss. 35-78. Bibcode:2007SSRv..129...35Z. doi:10.1007/s11214-007-9225-z. ISSN 1572-9672. 31 Ocak 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 28 Aralık 2022. 
  3. ^ Canup, Robin M. (1 Nisan 2004). "Simulations of a late lunar-forming impact". Icarus (İngilizce). 168 (2). ss. 433-456. Bibcode:2004Icar..168..433C. doi:10.1016/j.icarus.2003.09.028. ISSN 0019-1035. 28 Aralık 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 28 Aralık 2022. 
  4. ^ Bahcall, John N.; Pinsonneault, M. H.; Basu, Sarbani (10 Temmuz 2001). "Solar Models: Current Epoch and Time Dependences, Neutrinos, and Helioseismological Properties". The Astrophysical Journal. 555 (2). ss. 990-1012. arXiv:astro-ph/0010346 $2. Bibcode:2001ApJ...555..990B. doi:10.1086/321493. ISSN 0004-637X. 
  5. ^ Ribas, I.; Porto de Mello, G. F.; Ferreira, L. D.; Hébrard, E.; Selsis, F.; Catalán, S.; Garcés, A.; do Nascimento, J. D.; de Medeiros, J. R. (9 Nisan 2010). "EVOLUTION OF THE SOLAR ACTIVITY OVER TIME AND EFFECTS ON PLANETARY ATMOSPHERES. II. κ1Ceti, AN ANALOG OF THE SUN WHEN LIFE AROSE ON EARTH". The Astrophysical Journal. 714 (1). ss. 384-395. arXiv:1003.3561 $2. Bibcode:2010ApJ...714..384R. doi:10.1088/0004-637x/714/1/384. ISSN 0004-637X. 
  6. ^ a b Harrison, T. Mark (2020), Harrison, T. Mark (Ed.), "Hadean Jack Hills Zircon Geochemistry", Hadean Earth (İngilizce), Cham: Springer International Publishing, ss. 143-178, doi:10.1007/978-3-030-46687-9_7, ISBN 978-3-030-46687-9, erişim tarihi: 30 Mayıs 2022 
  7. ^ "Impact Cratering on the Hadean Earth". www.lpi.usra.edu. 4 Ocak 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Mayıs 2022. 
  8. ^ a b Catling, David C. (2017). Atmospheric Evolution on Inhabited and Lifeless Worlds. James F. Kasting. West Nyack: Cambridge University Press. ISBN 978-1-139-02055-8. OCLC 982451455. 
  9. ^ Zahnle, Kevin J.; Lupu, Roxana; Catling, David C.; Wogan, Nick (1 Mayıs 2020). "Creation and Evolution of Impact-generated Reduced Atmospheres of Early Earth". The Planetary Science Journal. 1 (1). s. 11. arXiv:2001.00095 $2. Bibcode:2020PSJ.....1...11Z. doi:10.3847/psj/ab7e2c. ISSN 2632-3338. 
  10. ^ Schopf, J. William; Kudryavtsev, Anatoliy B.; Czaja, Andrew D.; Tripathi, Abhishek B. (2007). "Evidence of Archean life: Stromatolites and microfossils". Precambrian Research. 158 (3–4). ss. 141-155. Bibcode:2007PreR..158..141S. doi:10.1016/j.precamres.2007.04.009. ISSN 0301-9268. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Büyük yıldızlar listesi</span> Vikimedya liste maddesi

Aşağıdaki liste yarıçapına göre bilinen en büyük yıldızları göstermektedir. Kullanılan ölçü birimi güneş yarıçapıdır.

<span class="mw-page-title-main">Yakın yıldızlar dizini</span> Vikimedya liste maddesi

Bu liste, Güneş Sistemi'nden en fazla 5 parsek uzaklıkta olan yıldızları ve kahverengi cüceleri kapsamaktadır. Bu mesafe içerisinde Güneş Sistemi de dâhil olmak üzere 56 yıldız sisteminin varlığı bilinmektedir. Bu sistemlerde bilinen toplam 60 hidrojen-füzyon yıldız ve 13 Kahverengi cüce bulunmaktadır. Bu nesneler görece olarak Dünya'ya yakın olmasına rağmen, sadece dokuz tanesinin görünen büyüklüğü 6,5'ten daha azdır ve bu da bu nesnelerin, sadece %12'sinin çıplak gözle görülebileceği anlamına gelmektedir. Güneş'in dışında sadece üç tane yıldız; Alfa Centauri, Sirius ve Procyon, birinci kadir yıldızlarıdır. Tüm bu nesneler, yerel kabarcık içindeki Samanyolu Gökadası'nın Orion–Kuğu Kolu bölgesinde yer alır.

<span class="mw-page-title-main">NGC 4055</span>

NGC 4055, Berenis'in Saçı takımyıldızı bölgesinde yaklaşık olarak 319,95 MIy (98,1 Mpc)uzaklıkta bulunan bir eliptik gökadadır. Fanaroff–Riley tip I sınıflandırmasına sahip bir radyo gökadadır. Wilhelm Herschel tarafından 27 Nisan 1785 tarihinde keşfedildi ve NGC 4061 olarak listelendi. Daha sonra 29 Nisan 1832'de John Herschel tarafından yeniden keşfedildi. NGC 4055, NGC 4065 Grubu'nun üyesidir ve optik izofotlarındaki bozulmaların da gösterdiği gibi NGC 4065 ile etkileşim halinde bir çift oluşturur.

<span class="mw-page-title-main">NGC 4065</span>

NGC 4065, Berenis'in Saçı takımyıldızı bölgesinde yaklaşık olarak 280,82 MIy (86,1 Mpc)uzaklıkta bulunan etkileşim halindeki bir eliptik gökadadır. Bir radyo gökada olarak sınıflandırılır. Wilhelm Herschel tarafından 27 Nisan 1785 tarihinde keşfedildi. Daha sonra 29 Nisan 1832'de John Herschel tarafından yeniden keşfedildi ve NGC 4057 olarak listelendi. NGC 4065, NGC 4065 Grubu'nun en parlak üyesidir.

<span class="mw-page-title-main">NGC 4066</span> galaksi

NGC 4066, Berenis'in Saçı takımyıldızı bölgesinde yaklaşık olarak 327,13 MIy (100,3 Mpc)uzaklıkta bulunan bir eliptik gökadadır. Wilhelm Herschel tarafından 27 Nisan 1785 tarihinde keşfedildi. NGC 4066, NGC 4065 Grubu'nun bir üyesidir.

<span class="mw-page-title-main">NGC 4070</span>

NGC 4070, Berenis'in Saçı takımyıldızı bölgesinde yaklaşık olarak 320,61 MIy (98,3 Mpc)uzaklıkta bulunan bir eliptik gökadadır. Wilhelm Herschel tarafından 27 Nisan 1785 tarihinde keşfedildi. Daha sonra 29 Nisan 1832'de John Herschel tarafından yeniden keşfedildi ve NGC 4059 olarak listelendi. NGC 4070, NGC 4065 Grubu'nun bir üyesidir. ve LINER gökada olarak sınıflandırılır.

<span class="mw-page-title-main">NGC 4072</span> Gökada

NGC 4072, Berenis'in Saçı takımyıldızı bölgesinde yaklaşık olarak 289,62 MIy (88,8 Mpc)uzaklıkta bulunan bir merceksi gökadadır. Wilhelm Herschel tarafından 27 Nisan 1785 tarihinde keşfedildi. Daha sonra 3 Nisan 1872'de Ralph Copeland tarafından tekrar keşfedildi. NGC 4072, NGC 4065 Grubu'nun bir üyesidir. ve LINER gökada olarak sınıflandırılır.

<span class="mw-page-title-main">NGC 4074</span> Merceksi Gökada(Galaksi)

NGC 4074, Berenis'in Saçı takımyıldızı bölgesinde yaklaşık olarak 298,75 MIy (91,6 Mpc)uzaklıkta bulunan bir merceksi gökadadır. Wilhelm Herschel tarafından 27 Nisan 1785 tarihinde keşfedildi. NGC 4074, NGC 4065 Grubu'nun bir üyesidir ve tip 2 Seyfert gökada olarak sınıflandırılır. İlk olarak 1978 yılında Seyfert olarak tanımlanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">NGC 4076</span> galaksi

NGC 4076, Berenis'in Saçı takımyıldızı bölgesinde yaklaşık olarak 275,92 MIy (84,6 Mpc)uzaklıkta bulunan bir çubuksuz sarmal gökadadır. Wilhelm Herschel tarafından 27 Nisan 1785 tarihinde keşfedildi. NGC 4076, NGC 4065 Grubu'nun bir üyesidir ve LINER gökada olarak sınıflandırılır.

<span class="mw-page-title-main">NGC 4086</span> bir galaksi

NGC 4086, Berenis'in Saçı takımyıldızı bölgesinde yaklaşık olarak 315,06 MIy (96,6 Mpc)uzaklıkta bulunan bir merceksi gökadadır. Heinrich Louis d'Arrest tarafından 2 Mayıs 1864 tarihinde keşfedildi. NGC 4086, NGC 4065 Grubu'nun bir üyesidir. ve LINER gökada olarak sınıflandırılır.

<span class="mw-page-title-main">NGC 4089</span>

NGC 4089, Berenis'in Saçı takımyıldızı bölgesinde yaklaşık olarak 322,89 MIy (99,0 Mpc)uzaklıkta bulunan bir eliptik gökadadır. Heinrich Louis d'Arrest tarafından 4 Mayıs 1864 tarihinde keşfedildi. NGC 4089, NGC 4065 Grubu'nun bir üyesidir ve etkin bir çekirdeğe (AGN) sahiptir.

<span class="mw-page-title-main">NGC 4090</span> sarmal galaksi

NGC 4090, Berenis'in Saçı takımyıldızı bölgesinde yaklaşık olarak 325,83 MIy (99,9 Mpc)uzaklıkta bulunan bir sarmal gökadadır. Heinrich Louis d'Arrest tarafından 2 Mayıs 1864 tarihinde keşfedildi. NGC 4090, NGC 4065 Grubu'nun bir üyesidir. ve etkin gökada çekirdeğine (AGN) sahiptir.

<span class="mw-page-title-main">NGC 3860</span> Sarmal gökada

NGC 3860, Aslan takımyıldızı bölgesinde yaklaşık olarak 263,53 MIy (80,8 Mpc)uzaklıkta bulunan bir sarmal gökadadır. William Herschel tarafından 27 Nisan 1785 tarihinde keşfedildi. Aslan kümesi'nin bir üyesidir ve düşük parlaklığa sahip etkin çekirdekli (LLAGN) bir gökadadır. Ayrıca Gavazzi ve diğ. tarafından NGC 3860'ın merkezinde süper kütleli bir kara delik tarafından tetiklenmiş olabilecek güçlü bir "AGN" olarak sınıflandırılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Alfa Ophiuchi</span>

Alfa Ophiuchi veya Res'ülhavva, Yılancı takımyıldızında bulunan bir ikili yıldızdır. Dünyadan 48.6 ışık yılı uzaklıkta yer almakta olup Yılancı takımyıldızının en parlak yıldızıdır.

<span class="mw-page-title-main">Delta Cephei</span> Dörtlü Yıldız

Delta Cephei, Kral takımyıldızında bulunan bir dörtlü yıldızdır. Dünyadan 887 ışık yılı uzaklıkta yer almakta olup görüş hattı boyunca gaz ve tozun neden olduğu yok olmanın bir sonucu olarak yıldızın görünür büyüklüğü 0.23 azalır. Parlaklıkta periyodik değişikliklere uğrayan Cepheid değişeni yıldızlarının prototipidir.

<span class="mw-page-title-main">Dünya'nın geleceği</span> Dünyanın geleceği için öngörülen senaryolar

Dünya'nın geleceği konusunda birçok uzun vadeli etmenin muhtelif etkilerine dayanarak biyolojik ve jeolojik çıkarımlar yapılabilir. Bu etmenler Dünya yüzeyindeki kimyayı, gezegenin iç soğuma oranını, Güneş Sistemi'ndeki diğer nesnelerle yerçekimi etkileşimlerini ve Güneş'in parlaklığında sürekli bir artışı içerir. Bu ekstrapolasyondaki belirsiz faktör, gezegende değişimlere neden olabilecek iklim mühendisliği gibi insan teknolojilerinin sürekli etkisidir. Sonuçları beş milyon yıl sürebilecek mevcut Holosen yok oluşuna teknoloji neden olmaktadır. Ayrıca teknolojinin, insanlığın yok olmasına yol açabileceği ve gezegeni, yalnızca uzun vadeli doğal süreçlerden kaynaklı daha yavaş bir evrimsel hıza geri döndürebileceği de düşünülmektedir.

Baryum yıldızları, spektrumları λ 455,4 nm'de tek başına iyonize baryum, Ba II varlığıyla s-süreci elemanlarının aşırı bolluğunu gösteren spektral G ila K yıldızlardır. Baryum yıldızları ayrıca CH, CN ve C2 moleküllerinin bantları olan karbonun gelişmiş spektral özelliklerini de gösterir. Sınıf ilk olarak William P. Bidelman ve Philip Keenan tarafından tanındı ve tanımlandı. Başlangıçta, keşiflerinden sonra kırmızı dev oldukları düşünülüyordu; ancak aynı kimyasal imza ana dizideki yıldızlarda da gözlemlendi.

<span class="mw-page-title-main">NGC 4065 Grubu</span> gökada grubu

NGC 4065 Grubu, Berenis'in Saçı takımyıldızı bölgesinde yaklaşık olarak 313,11 MIy (96 Mpc) uzaklıkta bulunan bir gökada grubudur. En parlak üyesi NGC 4065 olan grup, Saç Süper Kümesi içerisinde yer alır.

<span class="mw-page-title-main">Titan'ın atmosferi</span>

Titan'ın atmosferi, Satürn'ün en büyük uydusu olan Titan'ı çevreleyen yoğun gaz tabakasıdır. Güneş Sistemi'ndeki doğal uyduların atmosferlerinden tek kalın olanıdır. Titan atmosferinin alt kısmı, başlıca azot (%94,2), metan (%5,65) ve hidrojen (%0,099) elementlerinden oluşur. Eser miktarda etan, diasetilen, metilasetilen, asetilen, propan, PAH gibi hidrokarbonlar; siyanoasetilen, hidrojen siyanür, karbon dioksit, karbon monoksit, siyanojen, asetonitril, argon ve helyum gibi gazlar da Titan'ın atmosferinde bulunur. Azot izotop oranı üzerinde yapılan çalışmalar, asetonitrilin atmosferde hidrojen siyanür ve siyanoasetileni aşan miktarlarda mevcut olabileceğini öne sürmektedir. Titan atmosferinin yüzey basıncı, Dünya'dakinden yaklaşık %50 daha yüksek olup 1,5 bar'dır. Bu basınç metanın üçlü noktasına yakındır ve metanın atmosferde gaz hâlindeyken yüzeyde de sıvı hâlde olmasını sağlar. Titan, atmosferinde bulunan katran benzeri organik çökeltiler olan tolinler gibi karmaşık kimyasallar sebebiyle uzayda turuncu renkte görünür.

<span class="mw-page-title-main">Gezegen kütleli cisim</span>

Gezegen kütleli cisim, gök cisimlerinin jeofiziksel tanımına göre hidrostatik dengeyi sağlayacak kadar kütleli, fakat bir yıldız gibi çekirdek füzyonunu sürdürecek kadar kütleli olmayan herhangi bir gök cismidir.