İçeriğe atla

Prajna

Prajñā (Sanskritçe: प्रज्ञा) paññā (Pali) bilgelik, anlayış, sezgi ya da kavrama berraklığı olarak çevrilebilir. Kimi Budist okullarda, Dört Yüce Gerçek, geçicilik, boşluk, neden-sonuç zinciri, bensizlik gibi kavramların doğrudan kavranmasıyla elde edilen bilgelik anlamında kullanılır. Budistlere göre prajna acıları yok edebilir ve aydınlanmanın gerçekleşmesini sağlayabilir.

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Budizm</span> Bir din ve hayat felsefesi

Budizm, bugün dünya üzerinde yaklaşık 500 milyonu aşkın inananı bulunan bir dindir. İlk önce Hindistan’da ortaya çıkmış, daha sonra zaman içinde Güneydoğu ve Doğu Asya’da yayılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Buda</span> mükemmel aydınlanmaya erişen varlık

Buddha, Sanskrit dilinde “uyanmak, idrak etmek, bilinçlenmek” anlamına gelen “budh” fiilinin geçmiş zaman kipidir. "Uyanmış, idrak etmiş, bilinçlenmiş” anlamına gelir.

<span class="mw-page-title-main">Uzak Doğu</span> Asyanın doğu ve güneydoğusu

Uzak Doğu, Avrupa merkezli yaklaşımda Asya'nın doğusu ve güneydoğusundaki ülkeler.

Sutra, Hindistan yazın geleneğinde özellikle Hinduizm, Budizm, Cainizm gibi inanç ve öğretilere ait eski metinlerde başvurulmuş bir edebî tarzın hem de bu türde yazılmış toplu metinlerin de adıdır. Vecize, özdeyiş, atasözü, özlü sözler gibi halk arasında dilden dile yayılma kolaylığı sağlamıştır.

<span class="mw-page-title-main">Gotama Buda</span> Budizmin kurucusu olan dinî öğretmen

Sidarta Gotama, yaygın olarak Buda olarak bilinir, MÖ 6 veya 5. yüzyılda Hindistan'da yaşadığı tahmin edilen ve Budizm'in kurucusu olduğu düşünülen din adamı. "Buda" bir lakap olup kendisine ölümünden yüzyıllar sonra atfedilmiştir. Sanskritçede "uyanmış kişi" anlamına gelen Buda, peşine düştüğü yaşam ve ölümün ardındaki gerçeğin arayışı sonucu Sidarta Gotama'da oluşan ruhani aydınlanmayı anlatmak için kullanılan bir ünvandır.

<span class="mw-page-title-main">Sekiz Aşamalı Asil Yol</span>

Sekiz Katlı Asil Yol (Pāli: Ariyo aṭṭhaṅgiko maggo, Sanskrit: Ārya 'ṣṭāṅga mārgaḥ, Budizm'de acıları sona erdiren yol olarak kabul edilir. Gautama Buddha'ya atfedilen Dört Asil Hakikat öğretisinin dördüncüsüdür.

<span class="mw-page-title-main">Nagarjuna</span>

Nagarjuna, M.S. 2. yüzyılda yaşamış ve değilleme mantığıyla ün kazanmış olan ünlü Budist düşünür. Dünyayı anlama, yorumlama ve varlığın gizini çözme girişimlerinin zorunlu olarak sınırlarla karşılaşacağını ve eşyanın boş olduğunu öne süren Nagarjuna, yalnızca bilge kişinin, varlıkla ilgili olarak var mı yok mu sorusuna takılmadan, "ne var, ne yok" diyeceğini, her şeye tepeden bakacağını ve tartışmadan susacağını savunmuştur.

Mahāyāna, Budizm’in üç ana kolundan biridir. Kaynağı Hint yarımadasıdır. Budizm’i Hinayana ve Mahayana olarak sınıflandırır. Vajrayana ise Mahayana Budizm’inin bir uzantısıdır. MS 1. yüzyılda Orta Asya ve Çin’e geçmiş, buradan da Doğu Asya’ya yayılmıştır. Günümüze hâlen uygulanmakta olduğu yerler Hindistan, Çin, Tibet, Japonya, Kore, Vietnam ve Tayvan’dır.

Karuna, Sanskritçe bir kelime olup Batı dillerine genellikle şefkat ya da merhamet olarak çevrilir. Budizm'de bodhisattva yolunun kilit kavramlardan biri olarak kabul edilmektedir.

Mahayana sutraları geniş bir kapsamı olan, Mahayana Budistleri tarafından Buda'nın orijinal öğretisini temsil ettiği kabul edilen sutralar, yani yazılardır. "Mahayana"'dan bahseden ilk sutra, muhtemelen ilk defa 1. yüzyılda derlenen Lotus Sutra'dır.

<span class="mw-page-title-main">Samadhi</span>

Samadhi, Budizm ve Hinduizm'de, zihinsel konsantrasyon anlamında kullanılan bir terimdir.

Sanskritçe dhyāna veya Pāli dilinde jhāna, meditasyonda samadhiye ulaşmak için varılan bir aşamayı ifade eder. Hinduizm, Budizm ve Sihizm'de anahtar bir kavramdır. Çince "Chan", Japonca "Zen", Korece "Seon", Vietnamca "Thien" ve Tibetçe "Samten" kelimeleri aynı anlamda kullanılmaktadır.

Altıncı Pirin Platform Sutrası, Çin'de yazılmış Budist bir metindir. Chan/Zen okullarında yeni bir çığır açmış önemli metinlerden biridir. Geleneksel olarak Shao Zhou manastırında altıncı Chan piri Huineng'ın yaptığı konuşmalara dayandığı kabul edilir. Konuşmaların ana teması, aniden aydınlanma, kişinin kendi gerçek doğasını doğrudan kavraması, śīla, dhyāna ve prajñānın özünde bir olmasıdır. Güney Chan veya "Aniden Aydınlanma" okulu öğretisinin temelini bu önemli metne dayandırır.

Vipassanā (Pāli) ya da vipaśyanā kelime anlamıyla içgörü demektir; Budizm'de gerçekliğin doğasının içgörü yöntemiyle sezilmesi anlamına gelir. Düzenli olarak Vipassana uygulayan kişiye Vipassi (vipasya) adı verilir.

Mahamudra, “büyük mühür” ya da “büyük sembol” anlamlarına gelmekle birlikte Tibet Budizmi'ndeki Sarma adı verilen “yeni çevirilerden” oluşan okulların içindeki temel bir kavramdır.

Sunyata (Śūnyatā) kavramı Mahayana Budizm’inin merkezi sayılan bir görüştür. Boşluk, gereksizlik, anlamsızlık anlamına gelmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Manjusri</span>

Mañjuśrī Mahāyāna Budizmi'nde aşkın bilgelik (prajñā) ile bağdaştırılan bir bodhisattva'dır. Çin'de Wénshū (文殊), Japonya'da Monju (文殊), Tibet'te Jampelyang, Moğolistan'da Zogelen Egsigtu adlarıyla tanınır. Sanskrit Mañjuśrī ismi "Zarif Şeref" olarak çevrilebilir.

<span class="mw-page-title-main">Prajnaparamita</span> Dini terim

Prajñāpāramitā Sanskritçe'de "Aşkın Bilgeliğin Mükemmelleştirilmesi" anlamına gelen Budist bir terimdir. Mahayana Budizmi'nin başlıca kavramlardan biridir; uygulanıp anlaşılması Bodhisattva Yolunda vazgeçilemez unsurlardan biri olarak kabul edilir. Bu uygulamalar Prajñāpāramitā sutralarında detaylı olarak tarif edilmiştir.

Doğanın felsefede birbiriyle ilişkili iki anlamı bulunmaktadır. Bir yandan, doğal olan veya doğal kanunların normal işleyişine tabi olan her şeyin toplamı anlamına gelirken, öte yandan, bireysel şeylerin temel özelliklerini ve nedenlerini ifade eder.

<span class="mw-page-title-main">Bilgelik</span> bilgi, deneyim, anlayış, sağduyu ve içgörü kullanarak düşünme ve hareket etme yeteneği

Bilgelik; bilgi edinme, idrak, görgü, sağduyu ve sezgisel anlayış ile birlikte bu hususiyetleri özümseyebilme ve uygulayabilme kapasitesidir. Aynı zamanda akıl ya da sağgörü; bilgi, deneyim, anlayış, sağduyu ve içgörü kullanarak düşünme ve hareket etme yeteneği olarak da tanımlanır. Bilgelik, tarafsız yargılama, merhamet, deneyimsel öz-bilgi, kendini aşma ve bağlanmama gibi öz niteliklerle ve etik ve iyilik gibi erdemlerle ilişkilidir. Bu vasıfları taşıyan kişiye bilge denir.