David Hume, İskoç filozof, ekonomist ve tarihçi
Anarşizm, toplumsal otoritenin, tahakkümün, erkin ve hiyerarşinin tüm biçimlerini bertaraf etmeyi savunan çeşitli politik felsefeleri ve toplumsal hareketleri tanımlayan sosyal bir terimdir. Anarşizm, her koşulda her türlü otoriteyi reddetmektir. Reddedilen bu otoritelere patriyarki ve kapitalizm de dahildir.
William Godwin İngiliz gazeteci, politik filozof ve yazardır. Faydacılığın ilk taraftarlarından ve felsefi anarşizmin ilk modern destekçilerinden biri olarak kabul edilir. Godwin en çok bir yıl arayla yazdığı iki kitabıyla ünlüdür: Politik kuramlara bir saldırı olan Politik Adalet Üzerine Bir İnceleme ve aristokratik ayrıcalıklara karşı çıkan Oldukları Gibi Şeyler ya da Caleb Williams'ın Maceraları. Bu iki kitabının başarısı üzerine Godwin 1790’lerde Londra’daki radikal çevrelerde önemli biri hâline geldi. Daha sonraki yıllarda Godwin İngiliz radikalizmine karşı ortaya çıkan muhafazakâr tepkilerin hedefi hâline geldi. Bu tepkiler kısmen öncü feminist yazar Mary Wollstonecraft ile olan evliliğinden (1979) ve onun ölümünden sonra yazdığı dürüst biyografisinden kaynaklanıyordu. Çocukları Mary Goldman Frankenstein’ı yazdı ve şair Percy Bysshe Shelley ile evlendi. Godwin hayatı boyunca çeşitli türde romanlar; tarih ve demografi üzerine kitaplar yazdı. Mary Jane Clairmont ile yaptığı ikinci evliliğinden itibaren Shakespeare’den Hikâyeler ile birlikte yayımladığı çocuklar için İncil'e ve klasik tarihe giriş kitapları yazdı. Godwin’in İngiliz edebiyatına ve edebiyat kültürüne de önemli etkileri oldu.
Mary Wollstonecraft, İngiliz yazar, filozof ve kadın hakları savunucusu. Kısa kariyeri süresince romanlar, felsefi inceleme yazılarının yanı sıra bir seyahatname, bir conduct book, bir çocuk kitabı ve bir Fransız Devrimi tarihçesi de yazmıştır. Wollstonecraft en çok kadınların erkeklerden yaradılış icabı daha değersiz olmadığını ancak eğitimsiz oldukları için daha değersiz göründüklerini savunduğu, 1792 yılında yayımlanan Kadın Haklarının Gerekçelendirilmesi kitabıyla tanınır. Hem erkeklerin hem de kadınların akıl ve muhakeme sahibi varlıklar olarak kabul edilmelerini önerirken mantık üzerine kurulu bir toplumsal düzen tahayyül eder.
Dürrânîler, Ahmed Şah Dürrânî'nin kurduğu Afganistan devleti 1747-1863 yılları arasında hüküm sürmüştür.
Bireyci anarşizm, farklı geleneklerden oluşan bireyci anarşizm bireysel bilincin ve bireysel çıkarın, herhangi bir kolektif organ ya da kamu otoritesi tarafından engellenmemesi gerektiğine inanır.
Özel mülkiyet, hükûmet dışı hükmi şahısların yasal mülkiyet sahipliğidir. Özel mülkiyet, devlet varlığının sahip olduğu kamu mülkiyeti ve hükûmet dışı varlıkların sahip olduğu kolektif veya kooperatif mülkiyet ile aynı şey değildir. Anarşizm ve sosyalizm gibi belirli siyasi felsefeler özel ve kişisel mülkiyet arasında bir fark görürken diğerlerini ikisini bir tutar. Özel mülkiyet bir ülkenin siyasi sistemi tarafından tanımlanan ve uygulanan yasal bir kavramdır.
John Locke, Aydınlanma Çağı düşünürlerinin en etkililerinden biri olarak kabul edilen ve genellikle “liberalizmin babası” olarak bilinen bir İngiliz filozof ve doktordu. Francis Bacon geleneğini takip eden İngiliz deneycilerinden ilklerinden biri olarak kabul edilen Locke, toplumsal sözleşme teorisi için de aynı derecede önemlidir. Çalışmaları epistemoloji ve siyaset felsefesinin gelişimini büyük ölçüde etkiledi. Yazıları Voltaire ve Jean-Jacques Rousseau'nun yanı sıra birçok İskoç Aydınlanma düşünürünü ve Amerikan Devrimcilerini etkiledi. Klasik cumhuriyetçiliğe ve liberal teoriye katkıları, Amerikan Bağımsızlık Bildirisi'nde yer almaktadır. Uluslararası alanda Locke'un siyasi-hukuki ilkeleri, sınırlı temsili hükûmet teorisi ve uygulaması ile hukukun üstünlüğü altında temel hak ve özgürlüklerin korunması üzerinde derin bir etkiye sahip olmaya devam etmektedir.
John Bordley Rawls, Amerikalı filozof. Temel eseri A Theory of Justice dır. Bu kitap 20.yüzyılın siyaset felsefesi alanında hazırlanmış en önemli kitap olarak görülmektedir. 1971'de yazdığı bu kitaptan sonra 1993'te Siyasal Liberalizmi yazmıştır. Bu kitap da bir anlamda onun adalet kuramı çalışmasının bir devamı niteliğindedir.
Pierre-Joseph Proudhon, Fransız ekonomist ve düşünür. Kendini "anarşist" olarak adlandıran ilk kişidir ve ilk anarşist düşünür olarak nitelenir.
Muhafazakârlık veya tutuculuk, geleneksel toplumsal etmenlerin korunmasını destekleyen politik ve toplumsal felsefedir. Daha belirgin bir anlamda ilgili toplumun içinde bulunduğu çağın gereklerini göz ardı etmeksizin, geçmişten gelen tarihsel, kültürel ve uygar birikimlerini kaybetmeden, kısaca öz dinamiklerinin değişmesine karşı direnç gösteren, toplumsal-kültürel değerlerin korunmasını savunan politik bir görüştür.
Muhalefet, bir veya daha fazla siyasi parti veya diğer örgütlü gruplardan oluşur ve bir şehir, bölge, devlet, ülke veya diğer siyasi birimde siyasi kontrolü elinde tutan hükûmete, partiye veya gruba, öncelikle ideolojik olarak karşı çıkar. Karşıtlık derecesi siyasi koşullara göre değişir. Örneğin, otoriter ve demokratik sistemlerde, karşıtlık sırasıyla baskılanabilir veya istenen bir durum olabilir. Bir muhalefetin üyeleri genellikle diğer partilere karşı antagonistik roller üstlenir.
Bireycilik, bireyin özgürlüğüne büyük ağırlık veren ve genellikle kendine yeterli, kendi kendini yönlendiren, görece özgür bireyi ya da benliği vurgulayan siyaset ve toplum felsefesidir.
Godwine veya Godwin "Wessex" earl'ü ve Edward 'ın kayın pederi.
Anarşist ekonomi, anarşizm felsefesinin kapsamındaki ekonomik teori ve uygulamaların bütünüdür.
Harold Godwinson veya II. Harold İngiltere'nin son Anglo-Sakson kralıdır. Harold 6 Ocak 1066 tarihinden aynı yıl 14 Ekim günü yapılan Hastings Muharebesi'ne kadar başta kalmıştır. Muharebede sonraları I. William olarak tahta çıkacak olan Normandiya Dükü William komutasındaki Normanlara yenilmiştir. Harold savaş meydanında ölen üç İngiltere kralının ilkidir. İngiltere'nin Normanlar tarafından fethi sırasında gerçekleşen Hastings Muharebesi'nde öldürüldü.
Günah Çıkartıcı Edward 8 Haziran 1042 – 5 Ocak 1066 döneminde İngiltere kralı. Anglo-Sakson Wessex Hanedanı'na mensup olarak İngiltere tahtına çıkan son kraldır.
1965–1966 Endonezya katliamları, Endonezya'da 30 Eylül hareketinin başarısızlıkla sonuçlanan darbe girişiminin ardından gerçekleşen, komünistleri tasfiye etmeye yönelik katliamlardır. 1965 ve 1966 yılları arasında en yaygın tahminlere göre 500.000'den fazla kişi öldürüldü. Tasfiyeler, "Yeni Düzen" rejimine geçiş sürecinde önemli bir aşama teşkil etti. Endonezya Komünist Partisi (PKI), siyasi bir güç olarak ortadan kaldırıldı. Meydana gelen ayaklanmalar, Devlet Başkanı Sukarno'nun düşüşüne ve Suharto'nun otuz yıllık başkanlığının başlamasına yol açtı. Araştırmalar ve gizliliği kaldırılan belgeler, Endonezyalı yetkililerin ABD ve İngiltere gibi yabancı ülkelerden destek aldığını gösteriyor.
Sir William Petty İngiliz iktisatçı, bilim insanı ve filozof. İlk olarak İrlanda’da İngiliz Oliver Cromwell hükûmeti adına yaptığı çalışmalarla tanınmıştır. Bu çalışmalar sırasında, kırsal bölgeye dair araştırmalarda kullanılacak niceliksel metotlar üretmiştir ve bu metotlar Politik Aritmetik olarak bilinen modern anlamdaki ilk istatistik biliminin kuruluşuna öncülük etmiştir. İktisat tarihi ve istatistik üzerine yazılarıyla John Graunt ile birlikte Adam Smith öncesi iktisadın önemli isimlerinden olmuştur. Petty, İngiliz Parlamentosu’nun bir üyesidir. Aynı zamanda Kraliyet Cemiyeti’nin de kurucu üyelerinden biridir. 1661 yılında şövalyelik unvanı alan Petty, aynı zamanda İngiliz başbakan William Petty Fitzmaurice’in büyük-büyükbabasıdır.
1793 Philadelphia sarıhumma salgını sonucu 1 Ağustos ve 9 Kasım tarihleri arasında 5.000 veya daha fazla insanın öldüğü resmi olarak belgelenmiştir. Ölenlerin büyük çoğunluğu sarıhumma sebebiyle öldü, salgının 50.000 kişiye bulaşması salgını ABD tarihinin en ciddi salgınlarından biri yapmaktadır. Eylül ayının bitimiyle beraber, 20.000 insan şehirden kaçtı. Ekim ayında ölüm oranı zirve yapsa da don olayı sivrisinekleri öldürdü ve Kasım ayında salgına son verdi. Doktorlar çeşitli tedaviler denediler, ancak ne ateşin sebebi, ne de hastalığın sivrisinekler aracılığıyla bulaştığı bilinmiyordu.