Alkali metaller periyodik tablonun birinci grubunda yer alan metallerdir. Fransiyum dışında hepsi, yumuşak yapıda ve parlak görünümdedir.
Alkalinler ya da Toprak Alkali Metaller:
Periyodik tablonun baştan ikinci (2A) grubunda yer alan elementlerdir.
Halojenler, periyodik tablonun 7A grubunda bulunan, tepkimeye eğilimli ametallerdir. Bu gruptaki elementlerin hepsinin elektronegatifliği yüksektir. Elektron alma eğilimi en yüksek olan elementlerdir. Doğada elementel olarak değil, mineraller halinde bulunurlar. Element halinde 2 atomlu moleküllerden oluşurlar. Oda koşullarında flor ve klor gaz, brom sıvı, iyotsa katı haldedir. Erime ve kaynama noktaları grupta aşağıdan yukarıya doğru azalır. Zehirli ve tehlikeli elementler olarak bilinirler. Halojenler metallerle reaksiyona girerek iyonik tuzları oluştururlar.
Periyodik tabloda dikey sütunlara grup denir. Aynı grupta olan elementlerin kimyasal özellikleri benzerdir. Yukarı doğru dikeyce çıktıkça özellik yoğunlaşır ve belirginleşir. Bir A grubuna ait elementin son katmanında kaç elektron varsa grup sıralaması da odur. Örneğin, berilyum (Be) atomunun son katmanında 2 elektron vardır ve bu atom 2A grubunun elementi olur.

Metal, yüksek elektrik ve ısı iletkenliği, kendine özgü parlaklığı olan, şekillendirmeye yatkın, katyon oluşturma eğilimi yüksek, oksijenle birleşerek çoğunlukla bazik oksitler veren elementler.

Baryum (Yunanca'da βαρυς = ağır), sembolü Ba olan kimyasal bir elementtir. Ağır manasına gelen "barys" kelimesinden türemiştir. İngilizcede Barite ağırlık yoğunluk manasında kullanılmaktadır. Baryum elementinin atom numarası 56 olup Periyodik tablonun 6. sırasında ve 2. grubunda bulunur. 2. grupta bulunması özelliğinden dolayı Baryum bir toprak alkali metalidir. Baryum ilk defa 1774 yılında İsveçli kimyacı Carl Wilhelm Sheele tarafından tanımlanmıştır. Baryum element halinde beyaz-gri metalik rengindedir fakat yüksek reaktivitelikten dolayı element halinde bulunmaz. Baryum'un hemen hemen bütün bileşikleri ise zehirlidir. Metalik Ba yakıldığında elma yeşili bir renk verir. Metalik halde saklanması çok zordur. Aktif bir element olduğu için su, hava ve asitlerle kolayca reaksiyon verir. Toprak alkali grup içerisinde doğada en yaygın bulunan element Kalsiyum(Ca)dur. Bu sınıftaki metallerin özellikleri birbirine benzemesine karşın bilhassa Kalsiyum, Stronsiyum, Baryum diğerlerinden ayrılır. Bu üç element adi derecede suyu ayrıştırarak Hidrojen açığa çıkarır ve Hidroksit(OH) oluştururlar. Bu Hidroksitler de ısıtıldığında su kaybederek Oksit haline dönmektedirler. Karbonatları ısı karşısında kolay ayrışmasına karşın Baryum Karbonat (BaCO3) en zor ayrışanıdır. Sülfatları suda hemen hemen hiç erimez.

Rutenyum, element sembolü Ru ve atom numarası 44 olan kimyasal elementtir. Perdiyodik sistemin geçiş metalleri bölgesinde bulunmaktadır ve 5. periyodun 8. grubunda yer almaktadır. Gümüş renginde, sert ve pürüzlü bir metaldir. Rutenyum 1844 yılında Alman kimyacı Karl Ernst Claus tarafından Sibirya Platin madenlerinde keşfedilmiştir. Rutenyum çok nadirdir ve az miktarlarda kullanılır. Elektro sanayisinde ve katalizör olarak kullanılmaktadır.

Osmiyum, simgesi Os, atom numarası 76, atom ağırlığı 190,23 akb, erime noktası 3045,0 °C, kaynama noktası 5027,0 °C olan bir geçiş metalidir. Oda sıcaklığında 22.59 g/cm³ ile bilinen en ağır yoğunluklu metaldir. Gümüşi renkte bulunur. Yunanca koku manasına gelen osmë 'den gelir. Tükenmez kalemlerin toplarında, bazı aletlerin millerinde ve flamanlarda kullanılır. Platin ile birlikte çıkar.
Zayıf metal veya post geçiş metali, periyodik tablonun p blokunda yer alan metalik elementlerdir. Metaloidlerle geçiş metalleri arasında bulunurlar. Geçiş metallerinden daha fazla, alkali metaller ve toprak alkali metallerinden daha az elektro-pozitiftirler. Ergime ve kaynama sıcaklıkları genellikle geçiş metallerinkilerden daha düşük olup daha yumuşaktırlar.

Platin, periyodik cetvelde Pt simgesi ile gösterilen kimyasal bir element olup atom numarası 78'dir. Ağır, dövülebilir, sünek, grimsi beyaz renkli, geçiş metalleri grubunda, kıymetli metallerdendir. Altından sonraki en kıymetli metaldir. Korozyona dayanıklı olup bazı bakır ve nikel cevherlerinde bulunur. Kuyumculukta, laboratuvar cihazlarında, elektrik kontaktlarında, diş hekimliğinde ve otomobil egzoz kontrol cihazlarında kullanılır.

Cıva sembolü "Hg" ve atom numarası 80 olan kimyasal element. "Hg" sembolü, Latincedeki hydrargyrum sözcüğünden gelir. Oda sıcaklığında sıvı hâlde bulunan Cıva için İngilizcede iki sözcük kullanılır: "mercury" ve "quicksilver".

Sezyum, atom numarası 55 olan, alkali metaller grubuna ait bir kimyasal element. Element oda sıcaklığında katı olsa da 28 °C'de erimektedir. Sezyuma doğada ender rastlanır. Gümüşümsü altın renklidir ve metalik yapıdadır. Element, Robert Wilhelm Bunsen ve Gustav Kirchoff tarafından 1860 yılında mineral suyunda keşfedildi.

Rodyum, periyodik tabloda Rh sembolüyle gösterilen atom numarası 45 olan elementtir. Az bulunan beyaz-gümüş renkte ve platin grubuna aittir. Alaşımlarda platinle birlikte katalizör olarak kullanılır. Kıymetli metaller arasında dünyada 3. en pahalı olanıdır.

İridyum, sembolü Ir, atom numarası 77 olan kimyasal element. Çok sert, kırılgan, gümüş beyazı ve platin ailesinden bir geçiş metali olan iridyum en yoğun ikinci elementtir ve 2000 °C gibi sıcaklıklarda bile korozyona karşı yüksek dayanıklılık gösterir. Her ne kadar sadece belli ergimiş tuzlar ve halojenler blok halindeki iridyumu aşındırabilse de, bölünmüş toz halindeki iridyum çok daha reaktif ve hatta yanıcı olabilmektedir. Ir 191 ve Ir 193 tek doğal kararlı izotopudur, bunlardan ikincisi daha bol bulunur.

Paladyum, Pd işaretiyle bilinen, platine benzer, atom no: 46 ve atom ağırlığı: 106.42 olan kimyasal element. 1803'te William Hyde Wollaston tarafından bulunan Kıymetli metallerden sayılır. Paladyum metali gruptaki metallerin en değerlisidir. Beyaz altın elde edilmesinde kullanılır. 21.09.2020 itibarıyla fiyatı 2,337.50$ ons'dur.
Yüksek ekonomik değere sahip nadir rastlanan metalik kimyasal elementlere kıymetli metal adı verilir. Kimyasal olarak kıymetli metaller diğer elementlerden daha az reaktivite özelliğine sahip olup, parlaklığı (luster/lustre) ve erime noktaları daha yüksektir. Kıymetli metaller tarihte para kadar öneme sahiptiler, fakat günümüzde daha çok bir yatırım aracı olarak görünürler ya da endüstri amaçlı kullanılırlar. Altın, gümüş, platin ve paladyumun ISO 4217 belgeleri vardır.
Gökbilim ve fiziksel kozmolojide, bir nesnenin metal bolluğu (Z), özdeğinin hidrojen (X) ve helyum (Y) dışında içerdiği kimyasal elementlerin oranıdır. Evrenin en büyük ölçekteki nesnelerinin büyük oranda bu iki elementi içermesi nedeniyle, gök bilimciler helyumdan daha ağır her elementi "metal" olarak belirtmektedirler. Örneğin karbon zengini bir bulutsu bile, her ne kadar karbon metal olmasa da, bu koşullarda "metal zengini" olarak belirtilmektedir. Örneğin Güneş'in metal bolluğu (Z) 0.02'dir. Bu, Güneş kütlesinin %2'sinin Helyum'dan daha ağır elementlerden oluştuğu anlamına gelir.
Black metal 1980'lerde ayrı bir tür olarak gelişmeye başlamış heavy metal'in ekstrem alttürü. Black metal'e öncülük eden gruplar türe ismini veren Black Metal adlı albümü çıkaran Venom'un yanı sıra Bathory, Mayhem, Celtic Frost ve Hellhammer'dır. Black metal'in günümüzdeki müzikal özelliklerini ve duruşunu belirleyen gruplar ise Beherit, Mayhem, Emperor, Darkthrone, Burzum, Satyricon ve Immortal gibi türün ilk örneği olan black metal gruplarıdır.

Teräsbetoni, Fin heavy metal grubu. İlk albümleri Metallitotuusu, 2005'te yayımlandı ve şimdiye kadar 32.000 kopyanın üzerinde sattı. Teräsbetoni, Manowar gibi gruplardan etkilenmiştir.
Titanyum grubu veya 4. grup periyodik tabloda yer alan bir kimyasal elementler grubudur. Modern IUPAC adlandırma sistemine göre periyodik tablonun 4. grubu titanyum (Ti), zirkonyum (Zr), hafniyum (Hf) and rutherfordiyum (Rf) elementlerini kapsar. Grup periyodik tablonun d bloku içinde yer alır. 4. grupta yer alan üç element titanyum (Ti), zirkonyum (Zr) ve hafniyum (Hf) doğal olarak bulunur buna karşın rutherfordiyum (Rf) radyoaktiftir. Rutherfordiyumun bütün izotopları radyoaktiftir ve laboratuvarda üretilirler, hiçbiri doğada bulunmaz. Şimdiye kadar süperçarpıştırıcılarda yapılan hiçbir deneyde grubun bir sonraki üyesi Unpentkuadyum (Upq) elemtinin sentezi gerçekleştirilemedi. 8. periyot elementlerinin sonlarında yer alan üyelerinden biri olduğundan Upq elementinin yakın bir gelecekte sentezlenmesi pek mümkün görünmemektedir.