Yanardağ ya da volkanik dağ, magmanın yeryüzünden dışarı püskürerek çıktığı coğrafi yer şekilleridir. Güneş Sistemi'nde bulunan kayalık gezegen ve uydularda birçok yanardağ olmasına rağmen, bu olgu, en azından Dünya'da, genellikle tektonik plaka sınırlarında görülür. Ne var ki, sıcak nokta yanardağlarında önemli istisnalar vardır. Yanardağların araştırıldığı bilim dalına volkanoloji denir.
Tendürek Dağı (Ermenice:Թոնդրակ) Ağrı ve Van illerinin arasında İran sınırının yakınında bulunan bir stratovolkandır. Nuh'un Gemisi'nin muhtemel konumu yakınlarında olmasıyla bilinen bu yanardağ oldukça büyüktür; kurumuş lav akıntıları düz bir arazi üzerinde yaklaşık 650 km²'lik bir alanı kaplar. Dağın iki ana yapısı, zirve krateri olan Büyük Tendürek ve ana kraterin doğusunda bulunan Küçük Tendürek'tir. Yamaçları çok yumuşak olup, ismini aldığı kalkanı andırır. Tendürek Dağı'nın, Hawaii adasındaki volkanlar gibi akışkan lav püskürttüğü bilinmektedir.
Bazalt, volkanik kaya kütlelerinden biri. Siyah renkte ve kesif yığınlar halindedir. Doğada kütle, damar ve akıntı halinde bulunur. Başlıca özelliklerinden birisi, altıgen prizmalar biçiminde, büyük sütunlar meydana getirmesidir. Bu sütunlar, mağma akıntılarının soğuyup büzülmesinden ileri gelmiştir. Sert ve dayanıklı bir taş olduğundan kaldırım, yapı taş, demiryolu, köprü malzemesi olarak kullanılır. Yeryüzünde çok bol olan bazalt, bazı memleketlerde, binlerce kilometrekarelik yerleri örter. Birleşik Krallık'ın kuzeyi, İrlanda, Almanya ve Amerika Birleşik Devletleri'nde büyük Hindistan'da Dekkan bölgesindeki bazalt yığınları 300.000 kilometrekarelik geniş bir bölgeyi kaplar.
Stratovolkan, pek çok sertleşmiş lav, tüf ve kül tabakasından oluşmuş, yüksek, konik biçimli bir volkandır. Bu volkanlar dik yamaçlarıyla ve periyodik patlamalarıyla tanınırlar. Bunlardan fışkıran lavın akışkanlığı azdır ve çok uzağa yayılmadan önce soğur ve sertleşir. Magmaları asidik ya da yüksek-orta düzeyde silika içeriklidir. Buna karşın bazik içerikli magmanın akışkanlığı yüksektir ve Hawaii'deki kalkan biçimli Mauna Loa dağı gibi yayvan dağları oluşturur. Pek çok stratovolkanın yüksekliği 2500 metreden fazladır. Türkiye'den Ağrı Dağı ve Nemrut Dağı birer stratovolkan tipindeki volkanlardır.
Lav ya da püskürtü, yanardağ patlaması sırasında çıkan çok sıcak, sıvı ve akıcı erimiş maddeye denilmektedir. Yanardağ ağzından ilk çıktığında sıvı halde bulunmaktadır. Lavın sıcaklığı "700 °C "ile "1200 °C" arasında değişmektedir.
Bu, Türkiye'deki uykuda ve sönmüş yanardağların listesidir.
Piroklastik akıntı, volkanlardan çıkan ve sıcak gazlardan beslenmiş kor halindeki kül ve lav parçaları ile volkanik yamaçlardan çok hızlıca aşağıya akan sıcak akıntılardır. Bu akıntılar saatte 200 km hıza ulaşabilirler. Piroklastik akıntılar iki ana bölümden oluşur. Bunlar yer çekimi etkisinin artışı ve şiddetli türbülans akıntılarıdır. Yer çekimi etkisinin artışı; piroklastik akıntıların bir bakıma çığ ve heyelanlara benzer bir şekilde hareket etmesine sebep olur. Bunlar, lav parçalarından ve hareketli kütlede sıkışan havanın ısınıp genleşmesiyle açığa çıkan gazlar tarafından harekete geçerler. Bu gazlar, tabandaki kayaçlar ile akan malzeme arasındaki sürtünmeyi azaltır. Şiddetli türbülans akıntıları ise; ortamdaki kül ve pumis parçaları ile sürtünmenin en aza indirgenmesine katkıda bulunan önemli mekanizmalardan birisidir.
Volkan kemeri. Stratovolkan, aynı zamanda kompozit volkan olarak da bilinir, uzun boylu konik volkan birçok lav, tefra, pamis ve volkanik kül katmanları tarafından sertleşerek inşa edilmiştir. Kalkan volkanların aksine strato volkanlar ve dik profilleri ve periyodik patlamalı püskürmeler ile karakterize edilirler. Bazı çökmüş kraterler ile kalderalarda bu şekilde adlandırılır. Genellikle stratovolkanlar yüksek viskoziteden dolayı uzağa yayılmadan önce soğur ve katılaşırlar. Bu lav oluşturan magma daha az bir miktarda viskoz mafic magma ile yüksek-orta derecede silika içermektedir. Geniş felsik, lav akıntıları nadirdir,15 km (9,3 mi) kadardır. Stratovolkanlar erüptif malzemelerin sıralı dökülmeleri itibaren inşa edilen kendi kompozit yapısı nedeniyle bazen “kompozit volkan” da denir. Onlar daha az yaygın olan kalkan volkanların aksine volkan tipleri arasında en yaygın olanlardandır. İki önemli Stratovolkan olan Krakatoa en iyi bilineni ve Vezüv 1883'teki patlama Pompei ve Herculaneum kasabalarnı önemli oranda tahrip etti. Aynı zamanda bu patlama binlerce kişinin ölümüne sebep olmuştur.
Piroklastik kayaçlar ya da bir diğer deyişle piroklastikler. Piroklastlar, püskürme biçimi ve tanelerin kökeninden bağımsız olarak volkanik bacalardan dışarı atılan kırıntıları ifade eder. Piroklastik kırıntılar doğrudan volkanik yollarla oluşmuş kırıntılardır. Sedimantasyon süreçlerine dahil olmuş volkanik materyaller volkanoklastik olarak nitelendiilirler.
Katmai Dağı, ABD'nin Alaska eyaletinin güneyinde Alaska Yarımadası üzerinde tümüyle Katmai Ulusal Parkı ve Koruma Bölgesi içinde bulunan masif bir aktif stratovolkan dağıdır..
Lassen Peak vaya Lassen Zirvesi veya Lassen Dağı ABD'de Kaliforniya eyaleti kuzeyinde Shasta İlçesi (county)'de bulunan bir stratovolkan dağıdır. Lassen Zirvesi Kanada'nın güneybatısında bulunan Britanya Kolombiyası eyaletinin güneybatısından ABD'de Kaliforniya'nın kuzeyine kadar yay gibi uzanan 18 büyük yanardağ zirvesi zincirinden oluşan Cascade Sıradağları'nın üstünde en güneyde olan yanardağdır. Kuzey Kaliforniya'da mensup olduğu sıra dağlara Shasta Cascade Dağları adı da verilmektedir. Lassen Zirvesi'nin denizden rakımı 3.189 m'dir; fakat Lassen Zirvesi etrafında bulunan dağ doruklarının çok daha üstünde bulunmaktadır ve zirveden sonra en yüksek doruklara nisbetle yaptığı "çıkıntı" 1.594 m olmaktadır. Bu çıkıntının karakteri "lav kubbesi" olmasıdır ve bu lav kubbesinin hacminin 2 km³ olduğu tahmin edilmektedir. Böylece Lassen Zirvesi dünyada en büyük lava kubbeli yanardağlar arasında yüksek bir sırada bulunmaktadır.
Kül konisi volkanik klinker, volkanik kül ya da volkanik bir yanardağ ağzının etrafında toplanmış, koni şeklinde dik piroklastik parçacıklardan oluşan bir tepedir. Piroklastik parçacıklar ya patlamalı püskürmeleri ya da genel olarak tek yanardağ ağızlı lav çeşmeleri tarafından oluştururlar. Gaz yüklü lav, şiddetli bir şekilde havaya püskürtüldüğünde, kül, klinker ya da skorya şeklinde katılaşıp ve yere düşüp, 30-40 derece açısı olan eğimleri, dairesel bir zemin planı olan ve çoğu zaman simetrik olan bir koni oluşturmaya çalışır. Çoğu kül konisinin tepe noktasında kase şeklinde bir krateri vardır.
Tüf, bir volkanik patlama sonucu ortaya çıkan volkanik küllerden oluşan kaya türüdür. Tüf kimi zamanlarda inşaat malzemesi olarak kullanılan farklı bir kaya anlamına da gelir. %50’den daha fazla tüf içeren kayalar tüflü olarak kabul edilir. Tüf tortul veya magmatik kayaçlar olarak sınıflandırılabilir. Sedimantolojik terimler ile açıklanmasına rağmen magmatik petroloji bağlamında incelenmektedir.
Vulkaniyen terimini ilk kez Giuseppe Mercalli tarafından kullanılmıştır. 1888-1890 tarihleri arasında Vulcana adasında gerçekleşen patlamalara tanık olmuştur. Patlama tarzı Mercalli’nin açıklamasına göre patlayan krater ve tepe üzerinde yükselen gaz yoğun bir bulut olarak karakterize edilmiştir ve tüm dünyada da kullanılmaktadır. Mercalli, Vulkaniyen tipi patlamaları ‘’düzensiz aralıklarla gerçekleşen top ateşi gibi patlamalar ‘’olarak tanımlamıştır. Artan silis düzeyi magmanın patlayıcı viskozitesini artırır. Magmanın içinde bulunan silis (bazalt-andezit), doğası gereği patlamaları artırmıştır. Genellikle görültülü şekilde patlarlar. Freatomagmatik patlamalar ile başlar.
Volkan bombası, volkan bacasından atılan lav parçalarının havada dönerek soğuması ile oluşur. Volkandan atılan lav hariç tüm malzemeye tefra denir. Bu malzeme değişik boyutlara sahiptir. 2.0 mm den ufak boyuttakilere kül, 2–63 mm arasındakilere lapilli ve daha büyük tane boyuna sahip olanlara da volkan bombası adı verilir.
Hekla 1.491 metre yüksekliğinde İzlanda'nın güneyinde bulunan bir stratovolkandır. Hekla İzlanda'nın en aktif volkanlarından biridir. 874 yılından bu yana 20 patlama meydana gelmiştir. Avrupalılar bu yanardağı "Geçiş" olarak nitelendirirlerdi. Hekla uzun bir volkanik sırt parçasıdır. Bu sırtın en aktif kısmı yaklaşık 5,5 kilometre uzunluğunda Heklugja adında bir fissür olarak kabul edilir.
Volkanik kül, volkanik patlamalar sırasında meydana gelen 2 milimetre (0,079 in) çapından daha az olan toz halindeki kayaç, mineraller ve volkanik cam parçalarıdır. Volkanik kül terimi, genellikle, 2 mm'den büyük partiküller de dahil olmak üzere tüm patlayıcı maddeleri içine alabilecek şekilde kullanılır. Volkanik kül, magma içindeki çözünmüş gazlar genişlediğinde ve şiddetle atmosfere kaçtığında volkanik patlamalar sırasında oluşur. Sızan gazlar, magmayı parçalayarak volkanik kaya ve cam parçalarının katılaştığı atmosfere doğru iter. Kül aynı zamanda, freatomagmatik patlamalar sırasında magma suyla temasa girdiğinde ortaya çıkar ve suyun patlamayla buharlaşmasına neden olan magmanın parçalanmasına neden olur. Havaya çıktıktan sonra küller rüzgârla binlerce kilometre uzağa taşınır. Ayrıca yanardağ püskürmeleri sırasında, yanardağın üzerinde yer alan ince partiküller arasındaki sürtünmeden dolayı gök gürültüsü ve yıldırım da yaratabilir ya da yerden huni biçiminde yükselip atmosfere karışarak rüzgâr altında gittikçe büyüyen kül bulutları oluşabilir.
Skorya, kristaller (fenokristaller) içerebilen veya içermeyen oldukça veziküler, koyu renkli volkanik bir kayadır. Tipik olarak koyu renkli ve bileşimi bazaltik veya andezitiktir. Skorya, çok sayıdaki makroskopik elipsoidal veziküllerinin bir sonucu olarak nispeten düşük yoğunlukta olan bir yapıya sahiptir. Ancak süngertaşı'nın aksine, tüm skoryaların özgül ağırlığı 1 kilogramdan büyüktür ve suda batar. Delikler veya veziküller, magma içinde çözünen gazlar, erimiş kayada kabarcıklar oluşturarak çözeltiden çıktıklarında oluşur ve bunların bir kısmı kaya soğudukça ve katılaştıkça yerinde donar. Skorya, bir lav akışının bir parçası olarak, tipik olarak yüzeyinin yakınında veya parçalı ejekta olarak oluşabilir, örneğin dik kenarlı skorya konileri oluşturan Strombolian patlamalarında. Yemen'de bulunan çürüklerin kimyasal analizi, esas olarak birkaç zeolit içeren volkanik camdan oluştuğu görülmüştür. Cürufların çoğu camsı parçalardan oluşur ve fenokristaller içerebilir.
Ol Doinyo Lengai, Maasai dilinde "Tanrı'nın Dağı" anlamına gelen adıyla, Tanzanya'nın Arusha Bölgesi'ndeki Natron Gölü'nün güneyinde, Gregory Rift'te bulunan aktif bir yanardağdır. Doğu Afrika rift'i volkanik sisteminin bir parçası olarak, natrokarbonatit lav üretir. Ol Doinyo Lengai'nin 1960 patlamasıyla, karbonatit kayaçlarının magmadan türetildiği görüşünü doğrulayan jeolojik araştırmalara yol açtı.
Volkanik patlama türleri, lav, tefra ve çeşitli volkanik gazların volkanik bir baca veya yarıktan dışarı atıldığı volkanologlar tarafından ayırt edilmiştir. Bunlara genellikle bu tür davranışların gözlemlendiği ünlü volkanların adları verilir. Bazı volkanlar, bir faaliyet dönemi boyunca yalnızca tek bir karakteristik patlama türü sergileyebilirken, diğerleri tek bir patlama serisinde tüm bir tür dizisini gösterebilir.