
Edebiyat, yazın veya literatür, dil aracılığıyla; duygu, düşünce, hayal, olay, durum veya herhangi bir olgunun edebî bir tarzda ve etkili bir şekilde yazılı veya sözlü anlatımını gerçekleştiren; malzemesi söz ve ses; muhatabı insan olan bir sanat dalıdır. Edebî yazılar yazan sanatçılara edebiyatçı denir. Daha kısıtlayıcı bir tanımla, edebiyatın; bir sanat formu olarak oluşturulan yazılar olduğu düşünülmüştür. Bunun nedeni, günlük kullanımdan farklı olarak edebiyatın, dil ürünü olmasıdır.

Sanat, en genel anlamıyla yaratıcılığın ve hayal gücünün ifadesi olarak anlaşılır. Tarih boyunca neyin sanat olarak adlandırılacağına dair fikirler sürekli değişmiş, bu geniş anlama zaman içinde değişik kısıtlamalar getirilip yeni tanımlar yaratılmıştır. Bu tanımlardan en yaygın kabul göreni sanatın edebiyat, resim, müzik, tiyatro, sinema, mimari ve heykel alt türlerinden oluştuğu görüşüdür. Bugün sanat terimi birçok kişi tarafından çok basit ve net gözüken bir kavram gibi kullanılabildiği gibi akademik çevrelerde sanatın ne şekilde tanımlanabileceği, hatta tanımlanabilir olup olmadığı bile hararetli bir tartışma konusudur.

Yazar terimi, aslında yazılı bir iş üreten herkes için kullanılabilmekle birlikte, genelde yaratıcılığını kullanarak profesyonel bir şekilde eser üreten veya farklı formatlarda çok sayıda eseri olan kişiler için kullanılır.

Hip hop, 1970'li yılların sonunda Amerika'da kötü koşullarda ve azınlık olarak yaşayan siyahilerin gündemden uzaklaşmak ve eğlenmek için oluşturduğu bir kültür, yaşam tarzı ve sanat akımıdır. Bu kültür Rap müziği, Graffiti sanatı, Breakdance'ı ve DJ'liği içerir. Hip hop kültürünün doğmasında Blues, Funk, Soul ve Caz müziğinin etkisi büyüktür.

Müzisyen, çalgı çalabilen veya müzikal yetenek sergileyen sanatçıdır. Müzik besteleyen, icra eden veya orkestra yöneten kişiler müzisyen olarak kabul edilir. Çalgı çalabilen müzisyenlere çalgıcı da denir. Müzisyenler tek başlarına (solo) çalışabilecekleri gibi grup veya orkestra üyesi de olabilirler.

Josef Brodski (d. 24 Mayıs 1940, Leningrad, Rus ve Amerikalı şair ve deneme yazarıdır.

Performans sanatı, 1960'lı yıllarda ortaya çıkan, izleyicinin önünde canlı olarak icra edilen bir sanat biçimidir. Performans sanatı etkinlikleri bazen happening olarak da adlandırılır. Performans sanatı metinden bağımsızdır ve o an olur. Tekrarı yoktur. Bunun yanı sıra Fluxus, beden sanatı, süreç sanatı ile yakından ilgilidir. Sahne ve gösteri sanatları ile ortak yönler taşısa da, dans, müzik, tiyatro, sirk, jimnastik gibi etkinliklerden farklı olarak görsel sanatların içinden çıkmış öncü bir akım olarak kabul edilir; tiyatro performanslarından farklı olarak olayların illüzyonu değil olduğu şekliyle olayın kendisi sergilenir. Marina Abramoviç aralarındaki farkı şu cümleleriyle açıklar:

Ahmed Haşim, Fecr-i Ati topluluğu üyesi Türk şair ve yazar.
Varlık, 15 Temmuz 1933'te Yaşar Nabi Nayır tarafından yayımlanmaya başlanan aylık sanat ve edebiyat dergisidir.

Türk edebiyatı, Türk yazını veya Türk literatürü; Türkçe olarak üretilmiş sözlü ve yazılı metinlerdir.
Veysel Çolak, Türk şair, romancı, deneme yazarı, edebiyat eleştirmeni, düşünür.
Osmanlı Devleti'nin son dönemlerinde eğitim amacıyla Avrupa'ya, özellikle Fransa'ya giden gençler oradaki edebiyatta gördükleri yenilikleri ülkeye dönüşlerinde Türk edebiyatında uygulamaya başlamışlardır. Bu şekilde belli dönemler halinde günümüze kadar süren yeni bir edebiyat başlamıştır. Bu dönemlerden biri de Cumhuriyet dönemi edebiyatıdır.

Hiciv, hicviye ya da yergi, edebiyat ve sanatta, bir kişi, bir olay ya da durumun, iğneleyici sözlerle, alaylı ifadelerle eleştirildiği bir türdür..

Müzik teknolojisi terimi, müzik sanatıyla ilgili olan tüm teknolojik konuları kapsayan bir terim olmakla birlikte, özellikle çalma, kaydetme, besteleme, depolama ve performans gibi etkinliklerin elektronik donanımlar ve bilgisayar yazılımları aracılığı ile gerçekleştirilmesi eylemini ifade eder. Bugün pek çok üniversite ve okulda eğitimi verilen müzik teknolojisi, müzik üretiminin ve müzik performansının teknolojik ve yaratıcı tarafı ile ilgilenmektedir. Bununla birlikte akustik, müzik sosyolojisi ve psikolojisi ile müzik endüstrisi gibi konular da müzik teknolojisinin ilgi alanına girmektedir.

LGBT veya GLBT ya da LGBTQ+, 1990'larda LGB kısaltmasından sonra ortaya çıktı ve 1980'lerin ortaları ile sonlarından bu yana gey sözcüğü yerine kullanılarak LGBT topluluğunu temsil etmeye başladı. Birçok etkinci, gey topluluğu kullanımının eksik bir tanımlama olduğunu düşünerek LGBT topluluğu kullanımına geçti.

Sunum sanatları, bireyselleşen sanat veya bütünselleştiren sanat olarak sanat falliyetlerini ikiye ayrımak olasıdır.
Kamu sanatı sanat eserlerinin, genelde açık alanda veya halka açık yerlerde, belirli plan ve uygulamalara göre sergilenerek yorumlanması anlamına gelen bir sanat terimidir. Kamu sanatının sergileneceği arazi veya bina için, o ülkenin hükûmetinden veya oraya sahip şirketten veya kişiden izin ve destek alınır. Heykeller ve anıtlar en eski kamu sanatının en eski örnekleridir. Heykeltıraşlık kamu sanatının en çok tercih edilen dalıdır çünkü heykeller, pek çok dış etken ve vandalizme dayanıklı ve nispeten ucuz sanat eserleridir.

Açık mikrofon, seyircilerin mikrofonda performans sergileyebildikleri canlı bir gösteridir. Genelde performans sergileyecek kişiler önceden belli bir zaman dilimi için adlarını yazdırırlar. Bu etkinlikler çoğunlukla şiir, müzik ve komedi gibi performans sanatlarına odaklanır.

Çin şiiri, Çince dilinde yazılan ya da okunan şiir. "Çince" kapsamına Klasik Çince, Standart Çince, Mandarin Çincesi, Yue Çincesi ve dilin sayılı diğer tarihi ve çağdaş çeşitlerine girmesine rağmen, Çin şiiri genel olarak iki kategorinin birine girer: Klasik Çin şiiri ve Çağdaş Çin şiiri.

Spoken word, esas olarak şiirsel olduğu kadar seslendirenin estetik niteliklerine dayanan sözlü-şiirsel bir performans sanatını ifade etmektedir. Spoken word, şiir okumaları, şiir yarışması, caz şiiri ve hip hop müziği dâhil olmak üzere yüksek sesle okunan her türlü şiirin yanı sıra komedi rutinlerini ve düzyazı monologlarını içerebilen "kapsamlı" bir terimdir.