İçeriğe atla

Perdeleme teorileri

Pelerinleme teorileri bilim ve araştırma üzerine dayalı bir elektromanyetik görünmezlik pelerini yaratma fikrine dayanır. Şu andaki çeşitleri arasında metamalzeme pelerinleme, olay pelerinleme, dipolar saçılma iptali, ışık tünelleme iletimi, sensörler ve aktif kaynaklar ve akustik metamalzemeler yer alır.

Bir pelerinleme cihazının temel amacı bir şeyleri saklamaktır. Bu nedenle uzayın tanımlı bölgesini o bölgeden geçen elektromanyetik alanlardan yalıtır.[1][2] Tanımlı bölgedeki nesneler o bölgede kalmaya devam ederler ancak gelen dalgalar o cisimden etkilenmeksizin yollarına devam eder. Bu makalede temel görünmezlik pelerininin yanında başka temel tasarımlar da tartışılmıştır. Doğal olarak, bu teorilerden bazıları ya akustik ya da elektromanyetik metamalzemelerden oluşur.

İlk görünmezlik pelerini

2006 yılında üretilen ilk görünmezlik pelerini kırıcılık indisi değişen metamalzemeler kullanılarak yapılmıştır. Bu sonuç daha sonraları dönüşüm optiği alanındaki çalışmalara yön vermiştir. Bu disiplindeki temel amaç malzemelerin özellikleri kontrol edilerek üzerlerine etkiyen dalgaların da hareketlerinin dolaylı yoldan kontrol edilmesi düşüncesine dayalıdır.

Uzaysal Perdeleme

Dalgalar ve üzerlerinde yayıldıkları malzeme arasındaki ilişki simbiyotiktir. Her ikisi de bir diğeri üzerine etki eder. Basit bir uzaysal pelerine dalganın içinde yayıldığı ortamın özelliklerini dalganın tıpkı bir taşın etrafından akan su gibi perdelenen bölgenin etrafından yansıma veya tirbülans oluşturmaksızın hareketini sağlamaya çalışır.

Bu analojiler dolaylı olarak bir yön belirtse de ideal pelerinler izotropik (yönden bağımsız) olarak çalışmalıdır. Yine de bu kadar genel olmalarına gerek yoktur ve sadece iki boyutta çalışmaları bile çoğu durumda yeterlidir. Uzaysal pelerinlerin başka karakteristik özellikleri de vardır: örneğin içlerinde ne olursa olsun (prensipte) sonsuza kadar görünmez kalabilir. Pelerinin içindeki cisim tarafından yayılıp da pelerin tarafından soğrulmayan ışınlar dolayısı ile iç bölgede hapsolacaktır. Eğer bu pelerin açılıp kapanabiliyorsa aynı şekilde içerisindeki cisimler de görünüp kaybolacaktır.

Uzay-zaman pelerini (olay pelerinlemesi)

Olay pelerini prensipte uzay zamanda belirli bir olay dizisini uzay zamanın geri kalanından yalıtma prensibine dayanır. Örnek olarak bir banka hırsızının kasaya girip parayı çalması, ama kameraların tüm bu sürede hiçbir şey göstermemesi buna örnek olarak gösterilebilir. Bu başlık altındaki çalışmalar genellikle normalde ışığın doğada göstermediği davranışları gösterebileceği metamalzemeler üretme prensibi üzerinden devam etmektedir.[3]

Olay pelerini bir bölgeyi aydınlatan farklı doğrultulardaki ışınları hızlandırıp yavaşlatabilecek bir ortamın tasarlanması ile başlar. Bir kısmı hızlandırılır ki ışınlar olay gerçekleşmeden önce varsın. Daha sonra hızlandırılan yavaşlatılır. Böylece uzak gözlemci yalnızca sürekli bir aydınlanma gözler. Bu arada pelerin altındaki olaylar uzaktaki gözlemciler tarafından gözlemlenemez.[3][4]

Tam bir gizlilik için olayların ışıma yapmıyor olması gerekir. Eğer gerçekleşirken ışıma yapıyorlarsa bu ışın bir flaş olarak uzaktaki gözlemci tarafından gözlemlenecektir.[3]

Olay pelerininin kullanım alanlarında veri kanallarına müdahale edilmeden müdahale etmek sayılabilir. Bu şekilde kanallar arasındaki işlem öncelikleri değiştirilebilir.[3] Olay pelerini fikri ilk olarak 2010 yılında Imperial College London da çalışan bir araştırma ekibi tarafından teorik olarak ortaya atılmıştır.[3] Deneysel gösterimi Cornell University arXiv de bulunabilir.[5] Bu ışığın hızını değiştirmek için zaman merceklerini kullanır. Dolayısıyla bu McCall[3] tarafından önerilen nonlineer kırıcılık indisli optik fiberleri geliştirmiş olur. Deney aynı zamanda 10 pikosaniye kadarlık bir bölümün pelerinlendiğini iddia etmektedir.

Anormal bölgesel rezonans pelerinlenmesi

2006 yılında başka bir tip pelerin daha öne sürüldü. Bunun çalışma prensibi gözlemlenen bir cismin yaydığı ışık dalgalarının eşleştirilmesi prensibine dayanır. Özel olarak bir süper merceğin yakınına yerleştirilmiş bir parçacık, onu çevreleyen ışık titreştikçe bir görünüp bir yokolacaktır. Bu rezonans etkin bir biçimde ışıktan yansıyan ışığı sönümleyecek ve parçacığı elektromanyetik olarak görünmez kılacaktır.[6]

Uzaktaki cisimlerin pelerinlenmesi

Pasif bir pelerinleme cihazı gizlenecek cismi normal durumda çevresine karşı görünür kılar. Bu sav üzerinde yapılan araştırmalar doğal sebeplerden dolayı bir çözüme ulaşamamıştır.[7][8]

Plazmonik kaplama

Plazmonik kaplama silindirik ve küresel cisimlerin toplam saçılma kesitlerini düşürmeye yarayan bir metamalzeme kaplama yöntemidir. Bu kayıpsız metamalzemeler yüzey plazmon rezonansı civarında saçılma kesitlerini aşırı derecede düşürerek bu nesneleri dış gözlemci için neredeyse görünmez veya şeffaf hale getirirler. Yüksek sönüme gerek kalmaksızın kaybın düşmesine yarayan pasif kaplamalar bambaşka bir mekanizmaya bağlıdır.[9]

Negatif veya düşük oluşturma parametresine sahip olan malzemeler bu etkiye sahiptir. Bazı özel malzemeler kendi plazma frekansları civarında bu ihtiyacı karşılar. Örneğin bazı soy metaller elektriksel yapılarından dolayı çok düşük kayıplarla bu özellikleri sağlarlar.[9]

Günümüzde sadece çok küçük cisimler şeffaf hale getirilebilmektedir.[9]

Bu homojen, izotropik plazma frekansına yakın metamalzeme kaplamaları saçılma kesitlerini ciddi derecede düşürür. Dahası herhangi bir soğurma sürecine gerek duymazlar.[9]

Işık tünelleme iletim pelerini

İsimlendirmeden de anlaşılacağı gibi bu bir ışık iletimine dayanmaktadır. Işığın metal bir plaka gibi bir cisim içerisinden iletimi tünelleme ile olur. Bu etki elektriklerin periyodik bir biçimde iletken içine gömülmesi ile elde edilebilir. İletim tepelerini yaratarak ve gözlemleyerek rezonanslar karıştırılıp ayrılabilir. Birime yakın bir etkin geçirgenlikle sistem pelerin olarak kullanılabilir.[2]

Görünmezlik pelerini üzerine başka araştırmalar

Pelerin teknolojisi üzerine başka araştırmalar da mevcuttur.

2007 yılında bu konu gündeme gelip incelenmiştir. Aynı zamanda bu cisimlerin pelerinleme özelliklerini arttırabilecek teorik çözümler öne sürülmüştür.[10][11][12][13] Daha sonra, silindirik kalkanların etkileri üç boyutta incelenmiştir (2007).[14] Elektromanyetik solucan delikleri şu anki teknolojiyi geliştirebilecek bakış açılarına sahiptir.[15][16][17]

Başka ileri teknolojiler süper mercekler ile oluşturulabilir. Buna ek olarak akustik meta malzemeler ses dalgaları için negatif kırıcılık indisleri oluşturur. Olası gelişmeler sonik taramalar ve sismik araştırmalarda gerçekleşebilir. Yer altı görüntülemesi daha detaylı yapılabilir.[18]

Dolayısıyla görünmezlik pelerini teknolojisi ses yalıtımını son derece idealize edebilir. Üzerinde çalışılacak dalgaların spektrumu minyatür elektromanyetik dalgalardan sismik deprem dalgalarına kadar değişebilir. Sonardan kaçmak da bu teorilerin bir parçasıdır. Bu noktaya kadar sadece teorik sonuçlar elde edildi. Öte yandan sonardan kaçabilecek meta malzemeler son zamanlarda üretildi.[18][19][20]

Dalgalar aynı zamanda suya da etkir. Sahil şeritleri ve gemileri tsunami gibi dalgalardan koruyabilecek bir teori de geliştirildi.[19][21][22]

Ayrıca bakınız

Books
  • Metamaterials Handbook
  • Metamaterials: Physics and Engineering Explorations

Notlar

Kaynakça

  1. ^ Kildishev, A. V.; Shalaev, V. M. (2007). "Engineering space for light via transformation optics" (PDF). Optics Letters. 33 (1). ss. 43-45. Bibcode:2008OptL...33...43K. doi:10.1364/OL.33.000043. 20 Şubat 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 14 Şubat 2010. 
  2. ^ a b Garcia de Abajo, F. J.; Gómez-Santos, G.; Blanco, L. A.; Borisov, A. G.; Shabanov, S. V. (2005). "Tunneling Mechanism of Light Transmission through Metallic Films". Physical Review Letters. 95 (6). s. 067403. arXiv:0708.0994 $2. Bibcode:2005PhRvL..95f7403G. doi:10.1103/PhysRevLett.95.067403. 
  3. ^ a b c d e f McCall, M.W.; Favaro, A.; Kinsler, P.; Boardman, A. (2011). "A spacetime cloak, or a history editor" (PDF). Journal of Optics. 13 (2). s. 024003. Bibcode:2011JOpt...13b4003M. doi:10.1088/2040-8978/13/2/024003. 26 Temmuz 2011 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Ocak 2012. 
  4. ^ See also the popular article in Physics World, p35, July 2011 11 Ocak 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
  5. ^ Fridman, M.; Farsi, A.; Okawachi, Y.; Gaeta, A. L. (2011). "Demonstration of temporal cloaking". arXiv:1107.2062 $2. 
  6. ^ Nicorovici, N.; Milton, G. (2006). "On the cloaking effects associated with anomalous localized resonance" (PDF). Proceedings of the Royal Society A. 462 (2074). ss. 3027-3059. Bibcode:2006RSPSA.462.3027M. doi:10.1098/rspa.2006.1715. 19 Temmuz 2011 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Mart 2010. 
  7. ^ Lai, Y. (20 Temmuz 2009). "External invisibility device cloaks objects at a distance". SPIE Newsroom. doi:10.1117/2.1200907.1720. 
  8. ^ Lai, Y.; Chen, H. Y.; Zhang, Z. Q.; Chan, C. T. (2009). "Complementary media invisibility cloak that cloaks objects at a distance outside the cloaking shell". Physical Review Letters. 102 (9). s. 093901. Bibcode:2009PhRvL.102i3901L. doi:10.1103/PhysRevLett.102.093901. PMID 19392518. 
  9. ^ a b c d Alù, A.; Engheta, N. (2005). "Achieving transparency with plasmonic and metamaterial coatings". Physical Review E. Cilt 72. s. 016623. arXiv:cond-mat/0502336 $2. Bibcode:2005PhRvE..72a6623A. doi:10.1103/PhysRevE.72.016623. 
  10. ^ Greenleaf, A.; Kurylev, Y.; Lassas, M.; Uhlmann, G. (2007). "Improvement of cylindrical cloaking with the SHS lining". Optics Express. 15 (20). ss. 12717-34. Bibcode:2007OExpr..1512717G. doi:10.1364/OE.15.012717. PMID 19550540. 
  11. ^ Yan, M.; Ruan, Z.; Qiu, M. (2007). "Cylindrical Invisibility Cloak with Simplified Material Parameters is Inherently Visible". Physical Review Letters. 99 (23). arXiv:0706.0655 $2. Bibcode:2007PhRvL..99w3901Y. doi:10.1103/PhysRevLett.99.233901. 
  12. ^ Ruan, Z.; Yan, M.; Neff, C. W.; Qiu, M. (2007). "Ideal Cylindrical Cloak: Perfect but Sensitive to Tiny Perturbations". Physical Review Letters. 99 (11). Bibcode:2007PhRvL..99k3903R. doi:10.1103/PhysRevLett.99.113903. 
  13. ^ Ruan, Z.; Yan, M.; Neff, C. W.; Qiu, M. (2007). "Confirmation of Cylindrical Perfect Invisibility Cloak Using Fourier-Bessel Analysis". Physical Review Letters. 99 (11). s. 113903. arXiv:0704.1183 $2. Bibcode:2007PhRvL..99k3903R. doi:10.1103/PhysRevLett.99.113903. 
  14. ^ Greenleaf, A.; Kurylev, Y.; Lassas, M.; Uhlmann, G. (2007). "Improvement of cylindrical cloaking with the SHS lining". Optics Express. 15 (20). ss. 12717-12734. arXiv:0707.1315 $2. Bibcode:2007OExpr..1512717G. doi:10.1364/OE.15.012717. PMID 19550540. 
  15. ^ Stephenson, J. (5 Mart 2009). "Scientists closer to making invisibility cloak a reality". Eureka alert. Society for Industrial and Applied Mathematics. 18 Nisan 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Nisan 2009. 
  16. ^ "Scientists closer to making invisibility cloak a reality". PhysOrg. 5 Mart 2009. 7 Haziran 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Aralık 2010. 
  17. ^ Greenleaf, A.; Kurylev, Y.; Lassas, M.; Uhlmann, G. (2009). "Cloaking Devices, Electromagnetic Wormholes, and Transformation Optics". SIAM Review. Cilt 51. s. 3. Bibcode:2009SIAMR..51....3G. doi:10.1137/080716827. 
  18. ^ a b Adler, R. (8 Ocak 2008). "Acoustic 'superlens' could mean finer ultrasound scans". New Scientist. 19 Ekim 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Ağustos 2009. 
  19. ^ a b Nelson, B. (19 Ocak 2011). "New metamaterial could render submarines invisible to sonar". Defense Update. 22 Ocak 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 31 Ocak 2011. 
  20. ^ National Science Foundation (7 Ocak 2011). "Newly Developed Cloak Hides Underwater Objects From Sonar". U.S. News, Science section. 19 Ocak 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Şubat 2011. 
  21. ^ Nelson, B. (26 Ekim 2008). "An 'invisibility cloak' for tsunamis?". MSNBC.com. 30 Ocak 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Aralık 2010.  Material in this paragraph is in the public domain from NASA Headlines: October 2008 16 Temmuz 2009 tarihinde Library of Congress sitesinde arşivlendi. The main article-reference, for more information pertaining to this theory, is from MSNBC.
  22. ^ "Acoustic cloaking could hide objects from sonar". Information for Mechanical Science and Engineering. University of Illinois (Urbana-Champaign). 21 Nisan 2009. 27 Ağustos 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Şubat 2011. 

Şablon:Physics-footer Şablon:EMSpectrum

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Dubniyum</span>

Keşif: 1970 - Birleşik Nükleer Araştırmalar Enstitüsü, yapay, radyoaktif. İsmini Moskova'nın kuzeyindeki Dubna kasabasından almıştır, çünkü element ilk olarak orada üretilebilmiştir. Doğada bulunamaz, yalnızca laboratuvar ortamında elde edilebilir.

<span class="mw-page-title-main">David Lee (fizikçi)</span> Amerikalı fizikçi

David Lee Morris "helyum-3 süperakışkanlık buluşları için" Robert C. Richardson ve Douglas Osheroff ile Fizik 1996 Nobel Ödülü'nü kazanan Amerikalı fizikçi.

Dolanıklık, kuantum mekaniğine özgü bir olgudur. Kuantum fiziğine göre iki benzer parçacık birbiriyle eşzamanlılığa sahiptir. Bu parçacıklar ayrı yerlerde birbirinden eşzamanlı olarak etkilenirler. İki elektron parçası ışık yılına yakın uzaklıkta olsa dahi birbirlerini etkileyebilirler. Bu sayede birbirinden ışık yılına yakın bir uzaklıkta olan bir elektron kendi çevresi etrafında sağa dönerken diğer bir elektron parçası sola dönecektir.

Süperlenskırınım sınırının ötesine giden metamateryallerin kullanıldığı bir mercektir. Kırınım sınırı geleneksel lenslerin ve mikroskopların çözünürlük duyarlılığının limitidir. Farklı yollar ile kırınım sınırının ötesine geçebilen birçok lens çeşidi vardır ancak onları engelleyen ve işlevlerini etkileyen birçok etmen vardır.

Tetrakuark, parçacık fiziğinde, dört valans kuarktan oluşan ve varlığı tahmin edilmesine karşın henüz kanıtlanamamış egzotik mezondur. Prensipte, bir tetrakuark durumu kuantum renk dinamiği içinde yer alabilmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Egzotik hadron</span>

Egzotik hadron, kuarklar ile gluonlardan meydana gelen, sıradan hadronların aksine iki ya da üç kuarktan fazlasını içeren atomaltı parçacıktır. Egzotik baryonlar, üç kuarka sahip sıradan baryonlardan; egzotik mezonlar ise birer kuark ve antikuarka sahip sıradan mezonlardan ayrılır. Teoride, renk yükü beyaz olduğu müddetçe bir hadronun kuark sayısında herhangi bir limit yoktur.

Parton, Richard Feynman tarafından ortaya atılan bir hadron modelidir. Stanford Doğrusal Hızlandırıcı Merkezi'nde (SLAC) 1968 yılında yapılan derin inelastik saçılma deneyleri, protonun daha küçük, nokta benzeri parçacıklardan oluştuğunu ve böylece bir temel parçacık olmadığını gösterdi. O dönemde fizikçiler bu nesneleri kuarklar ile ilişkilendirmek konusunda tereddütlü olduklarından parçacıklar, Feynman tarafından türetilen "parton" olarak adlandırdı. Bu deneyler sırasında gözlemlenen cisimler, diğer çeşnilerin de keşfedilmesiyle daha sonra yukarı ve aşağı kuark olarak tanımlanacaktı. Buna rağmen parton, hadronların bileşenlerini tanımlayan ortak bir terim olarak kullanımda kaldı.

<span class="mw-page-title-main">J/psi mezonu</span>

J/psi mezonu veya psion bir atomaltı parçacık. Bir tane tılsım kuark ve bir de tılsım antikuarktan oluşan bir çeşni değiştiren yüksüz mezonudur. Bir tılsım kuark ve bir tılsım antikuarkın bağlı hali ile oluşan mezonlar "karmoniyum" olarak anılır. En yaygın karmoniyum, düşük değişim kütlesi, 3.0969 GeV/c23,0969 GeV/c2 yani ηc̅ ' nin (2.9836 GeV/c22,9836 GeV/c2) biraz üzerinde, sebebi ile J/psi mezondur. Bu mezon ortalama 7.2×10−21 s7,2×10-21 s ömre sahiptir.Fakat bu süre tahmin edilen 1000 kat daha uzundur.

Çeşni değiştiren nötr akım ya da çeşni değiştiren yüksüz akım, elektrik yükü değişmeksizin fermiyon akımının çeşnisini değişimi anlamına gelen hipotetik ifade. Eğer doğada olursalar, bu işlemleri henüz deneyde gözlenmemiş olguları tetikleyebilir. Çeşni değiştiren yüksüz akımlar Standard Modelde üç seviyenin ötesinde var olabilir fakat GIM mekanizması tarafından bir hayli baskılanır. Birkaç birlik FCNCs için araştırmalar yaptı. 2005' te Tevatron CDF deneyinde tuhaf B-mezonunun phi mezonlarına FCNC bozulması ilk kez gözlendi.

Ters beta bozunması, genelde IBD olarak kısaltılır, elektron antinötrinosunun bir protonu saçması ile pozitron ve nötron oluşmasını içeren nükleer reaksiyon. Bu bozunma nötrino detektörlerinde elektron antinötrino tespiti için yaygın olarak kullanılır.

Hadronlaşma veya hadronizasyon, hadronların kuarklar ve gluonların dışında oluşma işlemidir. Bu olay, kuarklar ve gluanların oluştuğu bir parçacık çarpıştırıcıda yüksek enerjili bir çarpışma ile olur. Renk hapsi nedeni ile kuarklar ve hadronlar kendi başlarına var olamazlar. Standart Model'e göre, bunlar vakumdan spontane şekilde oluşmuş kuarklar ve antikuarklar ile birleşerek hadronları oluştururlar. Hadronlaşmanın kuantum renk dinamikleri henüz tam olarak anlaşılamamıştır ama birkaç olgu çalışmasında modellenip parametrize edilmiştir. Bu çalışmalardan biri Lund ip modelidir. Aynı zamanda uzun menzil kuantum renk dinamiği yaklaşım şemaları da mevcuttur.

Parçacık fiziğinde asimptotik özgürlük, enerji ölçeği yükseldikçe ve ilgili uzunluk ölçeği azaldıkça iki parçacık arası bağın asimptotik olarak zayıf olmasına sebebiyet veren ayar teorilerinin özelliklerinden biridir.

Ksi baryonları, birinci çeşni nesillerinden bir kuarka, daha yüksek çeşnili nesillerinden ise iki kuarka sahip, Ξ sembolüyle gösterilen hadron parçacığı ailesidir. Bu nedenlerden ötürü bu tip parçacıklar birer baryondur, toplam izospinleri 1/2'dir ve nötr olabildikleri gibi +2, +1 ya da -1 temel yüke sahip olabilirler. Yüklü Ksi baryonları ilk kez 1952'de, Manchester grubu tarafından gerçekleştirilen kozmik ışın deneyleri sırasında gözlemlenmiştir. Nötr Ksi baryonlarının ilk kez gözlemlenmesi ise 1959'da, Lawrence Berkeley Ulusal Laboratuvarı'nda gerçekleştirildi. Kararsız durumları, bozunma zinciri sonucunda daha hafif parçacıklara bozunmaları sebebiyle geçmişte çağlayan parçacıklar olarak da anılmaktaydılar.

Optik cımbız ya da diğer adıyla tek ışınlı eğim kuvveti kapanı, parçacık ve parçacığı çevreleyen ortamın göreli kırılma indisine göre parçacıklara, lazer ışınları kullanarak pikoNewton ölçeğinde çekme ya da itme kuvveti oluşturan bilimsel alettir. Mikro parçacıklardaki saçılma ve eğim kuvvetlerinin tespit edilmesi ilk olarak 1970'te, Arthur Ashkin tarafından gerçekleştirildi. Optik cımbızın keşfi ise Ashkin ve ekibi tarafından 1986 yılında duyuruldu. Bu icadından dolayı Ashkin'e, 2018, yılında Nobel Fizik Ödülü verildi.

<span class="mw-page-title-main">Görünmezlik</span>

Görünmezlik, bir nesnenin görülememe durumudur. Bu durumdaki bir nesnenin görünmez olduğu söylenir. Terim genellikle nesnelerin büyülü veya teknolojik yollarla görülemediği fantezi / bilimkurgularında kullanılır; ancak etkileri gerçek dünyada, özellikle fizik ve algısal psikoloji derslerinde de gösterilebilir.

<span class="mw-page-title-main">Fotonik kristal</span>

Fotonik kristaller, ışığın hareketini kontrol eden periyodik yapılardır. Işığın bu yapılarla etkileşimi, Katı hâl fiziğinde kristal yapıların elektronlarla etkileşimine benzetilebilir; yapının periyodikliği, ışığın ilerleyemeceği bir fotonik bant aralığı oluşturur; bu bant aralığında bulunan dalga boylarındaki fotonlar fotonik kristalde ilerleyemez. Fotonik kristaller, doğada bazı canlılarda bulunmaktadır.

Parçacık fiziğinde Peccei – Quinn teorisi, güçlü CP sorununun çözümü için iyi bilinen, uzun süredir devam eden bir öneridir. 1977 yılında Roberto Peccei ve Helen Quinn tarafından formüle edildi. Teori, QCD Lagrangian'ın “terim” olarak bilinen CP'yi ihlal eden bir terimle uzatılmasını önermektedir.

<span class="mw-page-title-main">Negatif indisli metamalzeme</span>

Negatif indisli metamalzemeler (NIM), kırılma indisi belli frekans aralıklarında negatif değer alan metamalzemelerdir. Kırılma indisinin negatif olması bu yapay malzemelerde "negatif kırılma" gibi doğal malzemelerde bulunmayan özelliklere sahip olmasını sağlamaktadır. Bu malzemelerin yapay tepkileri dolayısıyla elektrodinamikteki standart sağ el kuralı kuralı bu ortamlarda tersine döner; bu nedenle negatif indisli metamalzemeler aynı zamanda "solak malzemeler" olarak bilinmektedir.

<span class="mw-page-title-main">John Pendry</span>

Sir John Pendry, İngiliz fizikçi. Imperial College London'da teorik katı hâl fiziği anabilim dalında profesörlük yapan Pendry, metamalzemeler ve perdeleme teorileri üzerine yaptığı çalışmalar ile tanınmaktadır. 2004 yılında Sir unvanını alan fizikçi, 2014 yılında nano-optik alanına olan katkılarından dolayı Norveç Bilimler Akademisi tarafından Kavli Nanobilim Ödülü'ne layık görülmüştür.

Ortwin Hess, Trinity College Dublin (İrlanda) ve Imperial College London'da yoğun madde optiği alanında çalışan Almanya doğumlu bir teorik fizikçidir. Yoğun madde teorisi ve kuantum optiği arasında köprü kurarak, kuantum nanofotonik, plazmonik, metamalzemeler ve yarı iletken lazer dinamiğinde uzmanlaşmıştır. 1980'lerin sonlarından bu yana, 300'den fazla hakemli makalenin yazarı ve ortak yazarıdır; bunlardan en bilinen, "Trapped rainbow' storage of light in metamaterials" adlı makalesine 400'den fazla kez atıfta bulunulmuştur. Kuantum kazanımlı aktif nanoplazmoniklere ve metamalzemelere öncülük etti. 2014 yılında, güçlendirilmiş yüzey plazmon polaritonlarının boşluksuz (nano-) lazerleme ve lokalizasyonu için yeni bir yol olarak "durdurulmuş ışıkla lazerleme" ilkesini tanıttı. Bu ilke, ona 33 h-endeksi kazandırdı.