İçeriğe atla

Pathos

Pathos (Yunanca: πάθος páthos, "tecrübe, tutku") retorikte konuşmayı inanılır kılan duygu yüklü bir konuşma biçimidir. Böylesi bir konuşma genelde dinleyicinin duygularına hitap ederek onu etkilemeye çalışır. Bu özelliğiyle pathos, tiyatral bir biçimde sergilenen ve bazı durumlarda da belirli cümlelerin abartılı bir telaffuz ile iletildiği bir konuşma biçimidir.

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Dil</span> insanlar arasında iletişim kurmayı sağlayan doğal bir iletişim aracı

Dil, insanlar arasında anlaşmayı ve iletişimi sağlayan doğal bir araç, kendisine özgü kuralları olan ve ancak bu kurallar içerisinde gelişen canlı bir varlık, çok boyutlu kavramlar bütünü; temeli tarihin bilinmeyen dönemlerinde atılmış bir gizli anlaşmalar düzeni, seslerden örülmüş toplumsal bir kurum ve yapıdır.

<span class="mw-page-title-main">Roman</span> bir kişi ya da bir grup insanın başından geçenleri, onların iç ve dış yaşantılarını belli bir kronolojik, mantıksal, duygusal ya da sanatsal ilişkiyi gözeterek öyküleyen uzun kurgusal anlatı

Roman, genellikle düzyazı biçiminde yazılan, kurgusal, görece uzun, insanın (ya da insan özellikleri atfedilen varlıkların) deneyimlerini bir olay örgüsü içinde aktaran ve genellikle kitap halinde basılan bir edebî tür. Uluslararası ve akademik platformlarda beşinci sanat olarak kabul gören edebiyatın bir alt türüdür.

<span class="mw-page-title-main">Duygu</span> belirli nesne, olay veya bireylerin insanın iç dünyasında uyandırdığı izlenim

Duygu, bireyin ruh hâlinde biyokimyasal (içsel) ve çevresel tesirlerle etkileşiminden doğan kompleks psikofizyolojik bir değişimdir. Kişiye özgü sağlık duyusunu belirleyen temel faktör olup, insanın günlük yaşamında merkezi bir rol oynar. Bu yüzden pek çok bilim dalı ve sanat biçimi tarafından araştırılmıştır. Duyguların sayısı ve sınıflandırılması konusu tartışmalıdır.

İkinci Yeni, Türk şiirinde 1950'li yıllarda ortaya çıkmış bir şiir hareketidir.

<span class="mw-page-title-main">Patojen</span> hastalığa sebep olan biyolojik varlık

Patojen, hastalığa neden olan her türlü organizma ve madde.

<span class="mw-page-title-main">Logos</span>

Logos, Yunancada duyguları kavrama anlamındaki pathos sözcüğünün karşıt anlamı olan us ile kavrama anlamındadır.

<span class="mw-page-title-main">Şair</span> şiir yazan ve yayımlayan kimse

Şair ya da ozan, şiir yazan veya söyleyen kimsedir. Şair kelimesi Arapçadan gelir; doğaüstü güçlere sahip, deli, kâhin gibi anlamlar da yüklenmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Joseph Brodsky</span> Rus-Amerikalı şair (1940 – 1996)

Josef Brodski (d. 24 Mayıs 1940, Leningrad, Rus ve Amerikalı şair ve deneme yazarıdır.

Retorik ya da eski ismiyle Belagat, etkileyici ve ikna edici konuşma sanatıdır. Sözcük güncel kullanımda "etkileyici ve ikna edici olmakla beraber içtenlikten veya anlamlı içerikten yoksun lisan" anlamında da kullanılır. Kavram Yunanca rhētorikos (ῥητορικός) "hitabet" kavramından türemiştir. Antik Yunanistan'da MÖ 5. yüzyılda Sokrates çevresindekiler tarafından kullanılmış olan bu kelime, ilk kez Platon’un Gorgias adlı eserinde geçmiştir.

<i>Üç Renk: Kırmızı</i>

Üç Renk: Kırmızı, yönetmenliğini Polonyalı sinema yönetmeni Krzysztof Kieślowski'nin yaptığı, Zbigniew Preisner'in müziklediği bir filmdir. Adlarını Fransız bayrağının renklerinden alan üçlemenin diğer iki filmi ise, Üç Renk Mavi ve Üç Renk: Beyaz'dır.

Melodram, ağlatı ve dramın bozulmuş, karikatürleştirilmiş biçiminden ortaya çıkan sinema türü. Ağlatı gibi insanı öteden beri ilgilendiren sorunları, insanlığı altüst eden duyguları ele alır; ancak bunu yaparken son derece yalın, belirgin bir yol izler. Melodram her şeyi kalıplar içinde ele alır. Dünya, iyiler ve kötüler olarak kesinlikle ikiye ayrılmıştır. İyiler çok iyi, kötüler çok kötüdür. Her adımda beklenmedik bir rastlantı, kahramanın işini kolaylaştırır.

İletişim, iletilmek istenen bilginin hem gönderici hem de alıcı tarafından anlaşıldığı ortamda bilginin bir göndericiden bir alıcıya aktarılma sürecidir. Organizmaların çeşitli yöntemlerle bilgi alışverişi yapmalarına olanak tanıyan bir süreçtir. İletişim tüm tarafların üzerinden bilgi alışverişi yapılacak ortak bir dili anlamalarına ihtiyaç duyar.

Anlatım biçimleri, anlatılacak olay veya kavramların nasıl anlatıldığını belirten edebiyat terimidir; yazarın anlatımını yaparken kullandığı üsluba, başvurduğu yönteme anlatım biçimi denir. Anlatılacakların türüne ya da amacına göre değişik anlatım biçimleri kullanılır. Örneğin romanda kullanılan anlatım biçimi ile bir makalede kullanılan anlatım biçimi birbirinden farklıdır.

<span class="mw-page-title-main">Konuşma</span>

Konuşma, kendi içinde bir düzeni ve bütünlüğü olan, sözeylemlerden oluşabilen ve kişiler arası iletişimin temelini oluşturan çok yönlü bir edimdir. Konuşma eylemi, insanların belirli bir dili kullanarak sesli şekilde iletişim kurmasını sağlar. Birçok hayvan duygularını dile getirecek çeşitli seslere sahiptir ancak insanlar bu sesleri gırtlak ve ağızda değiştirerek anlaşılabilir ve kompleks bir konuşma diline çevirmeyi öğrenmişlerdir.

<span class="mw-page-title-main">Empati</span>

Empati, eşduyum ya da duygudaşlık, bir başkasının duygularını, içinde bulunduğu durum ya da davranışlarındaki motivasyonu anlamak ve içselleştirmek demektir. Kendi duygularını başka nesnelere yansıtmak anlamında da kullanılır.

İdiopatik, sözcüğünün kökeni Antik Yunancadır. ἴδιος idios "garip, ...'e özgü, ayrı, farklı" anlamına gelir. πάθος pathos ise "duygu" veya "acı" demektir. Bu nedenle idiopatik "garip bir acı" anlamına gelir, bunun çağdaş tıptaki geniş tanımı "nedeni bilinmeyen bir hastalıkla ilgili veya bunun bir sonucu olarak ortaya çıkan"dır.

Sempati başka bir yaşam biçiminin sıkıntısına veya ihtiyacına karşı algı, anlayış ve tepki anlamına gelir. David Hume, insanların zihinlerinin işleyişinin ve duygularının benzer olmasından ötürü ve herhangi birinin haretinin geri kalan diğerleri tarafından algılandığını belirterek sempati kavramının ortaya çıktığını belirtmiştir.

İlgisizlik, Apati, çevre ile ileri derecede ilgisizlik, kayıtsızlık ve duyarsızlık halidir. Sağlıklı bireyler yaşadığı veya hissettiği olumsuz veya olumlu tüm olaylara olumlu veya olumsuz bir tepki verir. Apati olan kişilerde bu durum tam tersine olmak üzere çevrede gelişen tüm olaylara karşı tepkisiz kalırlar. Şizofreni, Tükenmişlik sendromu, Alzheimer, Hebefrenikler, Pick hastalığı, Ataraksiya gibi psikolojik rahatsızlıklarda Apati sendromu görülür.

Erotofobi, 1970'lerin sonlarında ve 1980'lerin başlarında bir dizi araştırmacı tarafından cinsellikle ilgili tutum ve inançların sürekliliği üzerindeki bir kutbu tanımlamak için kullanılan bir terimdir. Sürekliliğin modeli, bir uçta erofobi ve diğer uçta da erotofili ile temelde kutuplaşmış bir hattır.