
Nöroloji ya da sinir bilimi, genel olarak beyin, beyin sapı, omurilik ve çevresel sinir sistemiyle kasların hastalıklarını inceleyen, cerrahi dışındaki tedavi uygulamalarını içeren tıp bilimi dalıdır. Nöroloji zamanla içine kapalı ve sınırlı bir dal olmaktan çıkmış, epilepsi, hareket bozuklukları, beyin damar hastalıkları, bunamalar, uyku bozuklukları gibi ayrıca özelleşmişlik gerektiren alt disiplinlere bölünmüştür, bunun yanı sıra 19. yüzyılda ruh hastalıklarıyla birlikte ele alınırken, 20. yüzyıldan itibaren psikiyatri ayrı bir dal olarak ayrılmıştır. Tüm bu alanlardaki ciddi laboratuvar arka planının yanı sıra günümüze nöroloji pek çok başka tıp alanı ile multidisipliner bir ilişki içindedir.
İnsan beyninde beş lob bulunur. Bunlar:
- Frontal lob—Akıl yürütme, problem çözme, karar verme, plan yapma, davranış ketleme, dikkati yönlendirme, kendini izleme, duyguları kontrol etme, motor beceriler; zarar görmesi durumunda ruh hali, hissiyat değişikliği olabilir.
- Parietal lob—Duyuları işleme, şekil ve renkleri algılama, uzaysal algı, görme algısı ve aritmetik yetenekleri kontrol eder.
- Oksipital lob—Görsel bilgiyi işleyen lobdur. Ayrıca okuma da bu lob kontrolü altında gerçekleşir. Hafif zarar görmesi halüsinasyonlara sebep olur.
- Temporal lob—Ses ve kokunun algılanması, aynı zamanda da yüzler, mekanlar gibi karmaşık uyaranların işlenmesi bu lob tarafından sağlanır. Uzun süreli bellek, işitsel öğrenme, müzik farkındalığı, konuşma ve duyma, kelimeleri yeniden düzenleme ve dili anlama burada kontrol edilir.
- Limbik lob—Limbik lob bir dizi karmaşık duygusal tepkide rol oynar. Adrenalin temelli savaş ya da kaç tepkisinin oluşmasında görev aldığı bilinmektedir.

Nörolojik bozukluk, sinir sisteminde meydana gelen herhangi bir bozukluktur. Beyin, omurilik ya da diğer sinirlerde görülen yapısal, biyokimyasal ya da elektriksel anormallikler belirtilere dahildir. Bu belirtilerden bazıları felç, kas zayıflığı, zayıf motor koordinasyonu, hissiyat kaybı, nöbetler, konfüzyon, ağrı ve şuur değişikliğidir.

Düşünce ya da fikir, dünya modellerinin var oluşuna izin veren ve böylece etkin olarak onların amaçlarına, planlarına, sonlarına ve arzularına bağlı olan uğraştır. Kelimeler bilmeye, sezgiye, bilince, idealarına ve imgeleme içeren benzer kavramların ve süreçlerine başvurur.
Aksiyon oyunu, el göz koordinasyonu ve tepki süresi gibi fiziksel zorlukları önplana çıkaran bir video oyun türüdür. Türün en bilinen alt türleri dövüş, nişan ve platform oyunlarıdır. Aynı zamanda çeşitli çevrelerde gerçek zamanlı strateji oyunları da aksiyon türüne dahil edilir.

İnsan beyni, insan sinir sisteminin merkezi organıdır ve omurilikle birlikte merkezi sinir sistemini oluşturur.

Temporal lob, memelilerin beynindeki serebral korteksin dört ana lobundan biridir. Temporal lob, memeli beyninin her iki serebral hemisferindeki lateral fissürün altındadır.
Lob, anatomide çizgi ve bölmelerle ayrılmış kısımlar olup, mikroskobik incelemeye gerek duyulmaksızın karar verilebilir.
Beyin-bilgisayar arayüzü veya zihin-makine arayüzü veya beyin-makine arayüzü, beyin ile dış bir cihaz arasındaki doğrudan iletişim yoludur. Beyin-bilgisayar arayüzü genellikle insanoğlunun bilişsel veya duyusal motor fonksiyonlarına yardımcı olmak veya onları tamir etmek için kullanılır.

Serebral korteks veya beyin korteksi, insan ve diğer memeli beyinlerindeki serebrumun sinir dokusundan oluşan dış tabakasıdır. Beynin diğer kısımlarının çoğunun beyaz renkte olmasını sağlayan yalıtımın kortekste bulunmamasından dolayı rengi gridir. Korteks serebrum ve serebellumun dış kısımlarını örter ve kalınlığı 1,5-5,0 mm arasında değişir. Korteksin serebrumu örten kısımı serebral korteks olarak adlandırılmaktadır.

Perirhinal korteks, Medial temporal lob üzerinde, bilgi depolanmasında önemli bir rol oynayan beyin bölümü.

Değişim körlüğü, görsel uyaranın bir değişiklik tanıtıldığında ve gözlemci bunu fark etmediğinde oluşan şaşırtıcı bir algısal fenomendir. Örneğin, gözlemciler genellikle bir görüntüde oluşan, kapatılıp tekrar açılan büyük farklılıkları fark etmede başarısız olurlar. İnsanların değişiklikleri belirlemedeki zayıf yetenekleri, temel sınırlamaları yansıtmak için öne sürülmüştür. Değişim körlüğü çok araştırılan bir konu haline gelmiş, görgü tanığı ifadelerinde ve araba kullanırken dikkat dağılması gibi alanlarda önemli pratik sonuçları olabileceği iddia edilmiştir.

Oksipital lob memelilerin beyninin serabral korteksini oluşturan altı önemli lobdan birisidir. Oksipital lob görsel uyaranları yorumlama sorumlu anatomik bölge olan görsel korteksin çoğunluğunu içermektedir ve işlevi Retinadan gelen uyarıyı algılama ve yorumlamaktır.

Orta beyin atardamarı ya da diğer adıyla orta serebral arter (MCA) beynin dış yüzeyinde sylvian yarık içerinde seyrederek beynin dış yüzeyinin büyük kısmını besler. Bu arter internal karotid arterden çıkar. Direkt olarak Willis poligonunun yapısına katılmaz. Önce anterior serebral arter ve arkada posterior komünikan arter ile posterior serebral arter ile dolaylı bağlantı içerisindedir.

Superior sagittal sinüs beynin orta kısmında, falks serebrinin üst kısmında, duranın iki yaprağı arasında kalan, median fissür boyunca uzanan en büyük toplar damarlardan biridir. Beyin yüzeyinden aldığı venöz kanın ve beyin omurilik sıvısının sistemik dolaşıma geçmesini sağlar.

Rayonizm, Işıncılık ya da Rayizm, 1910-14 yılları arasında Rusya'da gelişen bir soyut sanat tarzıdır.

Bilgisayarlı görü, bilgisayarların dijital görüntülerden veya videolardan nasıl bir anlam kazanabileceğiyle ilgilenen disiplinler arası bilimsel bir alandır. Mühendislik yöntemleriyle, insan görsel sisteminin yapabileceği görevleri anlamaya ve otomatikleştirmeye çalışmaktadır.
Özellik bütünleştirme teorisi, 1980’de Anne Treismann ve Garry Gelade tarafından geliştirilmiş bir dikkat teorisidir. Teori, bir uyarıcı algılanırken özelliklerinin “erken, istemsiz ve paralel kaydedilirken nesnelerin ayrı ayrı ve daha geç bir evrede” tanımlandığını önerir. Özellik bütünleştirme teorisi, insan görsel dikkatinin en etkili psikolojik modellerinden biri olmuştur.
Biçim algısı, nesnelerin görsel öğelerinin, özellikle şekiller, desenler ve önceden tanımlanmış önemli özelliklerle ilgili olanların tanınmasıdır. Bir nesne retina tarafından iki boyutlu bir görüntü olarak algılanır, ancak görüntü aynı nesne için görüntülendiği bağlam, nesnenin görünen boyutu, bulunduğu açı açısından farklılık gösterebilir. Görüntülendiğinde ne kadar aydınlandığını ve görüş alanının neresinde bulunduğunu gösterir. Bir nesneyi gözlemlemenin her örneğinin benzersiz bir retina tepki modeline yol açmasına rağmen, beyindeki görsel işleme, bu deneyimleri benzer olarak tanıyabilir ve değişmez nesne tanımaya izin verir. Görsel işleme, en düşük seviyelerin çizgileri ve konturları tanıdığı ve biraz daha yüksek seviyelerin sınırları tamamlama ve kontur kombinasyonlarını tanıma gibi görevleri yerine getirdiği bir hiyerarşide gerçekleşir. En yüksek seviyeler, tüm bir nesneyi tanımak için algılanan bilgiyi bütünleştirir. Esasen nesne tanıma, onları kategorize etmek ve tanımlamak için nesnelere etiketler atama, böylece bir nesneyi diğerinden ayırt etme yeteneğidir. Görsel işleme sırasında bilgi oluşturulmaz, bunun yerine uyarıcının en ayrıntılı bilgisini ortaya çıkaracak şekilde yeniden biçimlendirilir.