İçeriğe atla

Para aklama

Para aklama, çok genel tanımı ile, suçtan elde edilen malvarlığı değerlerinin yasal olmayan kaynağının gizlenmesi amacıyla meşru bir kaynaktan elde edilmiş gelir gibi gösterilmesi yönündeki işlem ve eylemlerdir.[1]

Kara para aklama aynı zamanda, kişilerin suçlarını gizleyebilmek veya suç gelirlerine yasal görüntü kazandırmak amacıyla, suçtan elde ettikleri malvarlığı değerlerinin niteliğini, kaynağını, yerini, durumunu, hareketini ve kime ait olduğunu saklama, örtme veya olduğundan farklı göstermelerine yönelik işlem ve faaliyetler şeklinde de tanımlanabilir.[2]

Suçlular kara para aklarken iki gaye birden güder. Birinci gaye kara paranın elde edilmesi amacıyla işlenen öncül suçtan (predicate offence) uzaklaşmaktır. Çünkü büyük miktardaki ve çoğu kez nakit formundaki kara para, bu parayı elinde bulunduran için adeta suçun kanıtı niteliğindedir. Kişinin kanun uygulama birimlerince tespitini kolaylaştırır. Bu nedenle kara paranın bir an önce bu niteliğinden arındırılması, aklanması gerekir.

İkinci ve esas gaye ise, elde edilen kara paranın müsaderesinin önüne geçilmesi ve bu paranın rahat bir şekilde kullanılmasıdır. Çünkü suç örgütleri için suç geliri elde etmek temel saiktir. Yapılan araştırmalar, suç örgütleri için suç gelirinin ne kadar önemli olduğunu ortaya koymaktadır.[3]

Kara para

Sözlük anlamı ile kara para, yasadışı yollardan sağlanan kazançtır.[4] Kara para terimine karşılık olarak İngilizcede “dirty money” (kirli/kara para) veya “proceeds of crime” (suç geliri) terimleri kullanılmaktadır.

Avrupa Birliğinin aklama ve terörün finansmanı ile ilgili temel düzenlemesi olan ve Üçüncü Direktif olarak adlandırılan 2005/60 EC sayılı Direktifte “dirty money” ibaresi tercih edilmiştir. Ancak kara para ile aynı anlamı ifade etmek üzere suç geliri kavramının daha yaygın bir şekilde kullanılmaya başlandığı görülmektedir. Viyana Konvansiyonu olarak anılan Uyuşturucu ve Psikotrop Maddelerin Kaçakçılığına Karşı Birleşmiş Milletler Sözleşmesi (madde 1) ve Palermo Konvansiyonu olarak anılan Sınıraşan Örgütlü Suçlara Karşı Birleşmiş Milletler Sözleşmesi'nde (madde 2) suç geliri kavramı tercih edilmiştir.[3]

Kara-para terimleri arasında bulunan para yıkama kavramı Mafya babası Al Capone'un yasadışı yolar ile elde ettiği paraları yasalık kazandırmak için çamaşırhaneler açması ve bu yolla bu paraları yasal yolla kazanmış gibi göstermesi ile ortaya çıkmıştır. Kara-para kavramının Dünya literatürüne girişi 1973 Watergate skandalı ile olmuştur.

Haksız ve gayrikanuni yollardan para yerine geçen her türlü kıymetli evrakla, mal ve gelirleri veya bir para biriminden diğer bir para birimine çevrilmesi de dahil, sözü edilen para, evrak, mal ve gelirlerin birbirine dönüştürülmesinden elde edilen her türlü menfaat ve değer.

Uluslararası literatüre göre yasal olmasına rağmen kayıt dışı olan ekonomik faaliyetler kara para adıyla değil, gri para olarak adlandırılmaktadır.

Organize suç örgütlerinin istikrarlı bir politik ve ekonomik yapılanmanın olmadığı özellikle Güney Amerika, Orta Doğu ve Uzak Doğu ülkelerinde çok büyük rakamlarla ifade edilen kara paranın arzettiği tehlikeyi işaret etmek içinJean Ziegler'in İsviçre Daha Beyaz Yıkar adlı kitabında; ABD bankalarının net aktifleri 4.2 trilyon civarındadır ve her yıl resmi ve kayıtlı sektöre giren paranın % 10'nu kara-paradır. Bu para yaklaşık olarak ABD'nin savunma bütçesine eşittir. Yine bu rakam bütün Batı Avrupa ülkelerinin 1 yıllık petrol alımlarını karşılayacak bir boyuttadır. demektedir.

Kara-paraya karşı önlem alınmazsa 2020 yılında ABD Başkanı'nı mafya seçtirtecektir. (The Economist)

Para aklama kavramı, organize suç kavramıyla birlikte gelişmiştir. Yüzyılın başında ABD'de Al Capone'la mücadele eden FBI, ünlü gangsterin suçtan, özellikle de içki kaçakçılığından elde ettiği geliri sahip olduğu çok sayıdaki çamaşırhanenin "geliri" gibi göstererek akladığını tespit etmiş Al Capone'a her ne kadar organize suçtan ceza verilemese de bu sayede "vergi kaçakçılığından" ceza verilmiş, bu arada çamaşırhanelerden esinlenen "para yıkama" ve "para aklama" kavramı yerleşmiştir.

Para aklama öncelikle gelir ile suç arasındaki bağın kopartılmasını gerektirir. Örneğin İngiltere'de eroin satışından elde edilen 1 milyon dolar olduğunu varsayıldığında, bu para İngiltere'de sisteme sokulacak olursa dikkat çekecek, bankaya 1 milyon dolar yatıran her kim olursa olsun paranın kaynağı sorulacaktır. Dolayısıyla para aklama mekanizmasında ilk sınır "şüpheli işlem" olarak adlandırılan para yatırma limitidir. Bu; şu anlama gelir, bankalar ya da finans kuruluşları kendilerine gelen belirli bir miktarın üzerindeki işlem talebini kimlik tespitiyle birlikte bildirmek zorundadır. Bu rakam 2 bin dolarla 50 bin dolar arasında ülkelere göre değişmektedir.

Para aklayıcılarının ilk yaptığı şey de paranın kaynağı ile ilişkisi kesmek için şüpheli işlem limitinin altında çok sayıda hareketle parayı aktarmaktır. Bunun için para küçük miktarlarda çok sayıda kişinin hesabına yatırılır. Bu paranın sisteme sokulduğu ilk aşamadır.

Kara Para aklama yöntemleri

Uyuşturucu kaçakçısı 20 bin dolarlık çeki, herhangi bir kurumda çek tahsildarı olarak çalışan arkadaşına verir. Bir çek tahsildarının elinde yüksek miktarda nakit bulundurması hiç de garipsenecek bir durum olmadığından ve bu kişinin günlük işlemler için sık sık bankaya gitmesi gerektiğinden, uyuşturucu tacirinin kara parası kolaylıkla sisteme dahil olur. Uyuşturucu kaçakçısı verdiği 20 bin dolar karşılığı 16 bin dolar alır. Kaçakçıya yapılan ödeme ise çek tahsildarının sıklıkla kullandığı posta çeki formunda yapılır. 4 bin dolarlık fazlalık ise çek tahsildarına kalmaktadır. Bu aşamadan sonra uyuşturucu kaçakçısı, elindeki posta çeklerini bir kıyı bankasında daha önce açtırdığı hesaba aktarır. Bu sistem ile 20 milyon dolar bile aklanabilir. Ancak rakamın fazlalaşması durumunda birden fazla çek tahsildarının kullanılması yoluna gidilecektir.

Her piyango çekilişi sonrasında ya da lotoda tüm rakamların tahmin edilmesi durumunda, kara-para aklayıcısı büyük ikramiyenin kime çıktığını daha önceden öğrenir. O kişiye çıkan paradan daha fazla bir parayı bilet sahibine vererek piyango biletini ya da loto kağıdını ondan satın alır. Sonra bu kazanılan ikramiye parası daha önceden anlaşılmış olan bir banka müdürü ya da avukat aracılığı ile tahsil edilir. Böylece kara-para bir talih kuşu olarak uçar uçar ve bankacılık sektörünün gözü önünde aklanılmış bir hale gelir.

Atadan kalma eski yöntemler diye adlandırılan paravan şirketler kurmak, sahte ve şişirilmiş faturalar kullanmak, yabancı ülkelerde bloke edilen parayı teminat olarak göstererek yerel bankadan kredi almak, kumarhane işletmek, at yarışı gibi bahis işletmeleri açmak, vergi cenneti olan ülkelerden alınan kredi kartlarını kullanmak, nakit para ile büyük bina, malikane, turizm tesisi vb satın alımları yapmak, kıymetli tablo ve sanat eserlerini satın almak ve hediye etmek, kazanılan kara-paranın yurtdışına doğrudan kaçırılması, kara-parayı hisse senedi ve tahvil gibi kıymetli evraka dönüştürmek, serbest bölgelerdeki aşırı liberal bankacılık hizmetlerinden yararlanmak, turizm şirketleri kurup seyahat çekleriyle para transferi yapmak, nakit para ile taşınmazlar dışında büyük satın alımlar yapmak gibi uygulamalar internet ve sanal ortamın kullanılmasından önceki döneme ait yöntemlerdir. Borsadaki aracı kurumların % 20'ye yakınının içeriden kara-para aklamak isteyenlerle organik ve inorganik ilişki içinde bulunduğu iddiası da sıklıkla söylenilmektedir.

Mücadele Yolları

Özel sektörde kartel ve tröstleşme önlenilmeli ve vergisiz kazanç elden geldiğince ortadan kaldırılarak yeraltı ekonomisi azaltılmalıdır Üretimden tüketime kadar olan bütün basamaklarda vergi kaçırılması önlenmeli ve büyük oranlardaki para hareketlenmeleri izlenmelidir. Merkezi idare, temel bazı fonksiyonları dışındaki bütün görev ve yetkilerini yöresel yönetimlerle paylaşmalı ve hatta bu yetkilerini devretmelidir. Yerel yönetimler kendilerine bırakılan alanlarda tam yetkili olmalıdırlar. Bankacılık, vergi ve gümrük gibi ekonomi yönetimi ve denetimi ile doğrudan ilgili kurumlarla, suç araştırması ve soruşturması yapan kolluk kuvvetleri arasında sıkı bir işbirliği sağlanılmalı ve kurumlar arası bilgi paylaşımına zemin hazırlanılmalıdır. Medya organize suçlarla mücadeleye tam destek vermeli ve mafya mensuplarını efsaneleştirecek yayınlar yapmamalıdır.

Kaynakça

  1. ^ P.A. Schott, Reference Guide to Anti-Money Laundering and Combating the Financing of Terrorism, Second Edition and Supplement on Special Recommendation IX, Washington, The World Bank/IMF, p. I.1
  2. ^ Hasan Aykın, “Yenilenen Aklama Suçu Sonrasında Kara Paranın Ve Kara Para Aklayıcısı Olmanın Sınırları”, E-Yaklaşım Dergisi, Eylül 2009, Sayı 201.
  3. ^ a b Hasan AYKIN, Aklama ve Terörün Finansmanı İle Mücadelenin Küresel Boyutu, Maliye Bakanlığı SGB Yayın No:2010/406, Ankara, s.13.
  4. ^ Türk Dil Kurumu, Türkçe Sözlük, 2005.

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Para</span> devletçe bastırılan, üzerinde değeri yazılı kâğıt veya metalden ödeme aracı, nakit

Para, mal ve hizmetlerin değiş-tokuşu için kullanılan araçlardan en yaygın olanı. Para sözcüğü ile genellikle madenî para ve banknotlar kastedilmekle birlikte; ekonomide, vadesiz mevduatlar ve kredi kartları da parayı meydana getiren unsurlardan sayılır. Vadeli mevduat, devlet tahvili gibi değişim araçları ise para benzeri olarak değerlendirilir.

<span class="mw-page-title-main">Banka</span> finansal etkinlikte bulunan kurum

Banka, faizle para alınıp verilebilen, kredi, iskonto, kambiyo işlemleri yapan, kasalarında para, değerli belge, eşya saklayan ve bunun dışındaki diğer ticari, finansal ve ekonomik etkinliklerde bulunan kuruluşlara denir. En yaygın üçüncül sektörlerden biridir. Banka sözcüğü İtalyanca banca sözcüğünden Türkçeye geçmiştir. Para bozma gişesi, para bozma yeri anlamına gelir. Kredilendirme faaliyetleri doğrudan banka tarafından veya sermaye piyasaları aracılığıyla dolaylı olarak da yapılabilir. Bankalar genellikle uluslararası bir dizi sermaye standardı olan Basel Anlaşmalarına dayanan asgari sermaye gereksinimine tabidir. Bankalar bir ülkenin finansal sistem ve ekonomisinde önemli bir rol oynadıklarından, yargı alanlarının çoğu bankalar üzerinde yüksek derecede düzenleme uygulamaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Döviz kuru</span> bir birim ülke parasının diğer bir ülke parası cinsinden fiyatına, değerine denir

Döviz yabancı ülkeler tarafından kullanılan para birimidir. Döviz kuru ise bir birim ülke parasının diğer bir ülke parası cinsinden fiyatına, değerine denir. Bu kavram iki taraflı bir ilişkiyi içerir, bu yüzden iki taraflı (nominal) döviz kuru olarak da adlandırılır.

<span class="mw-page-title-main">Döviz</span> mal veya hizmetler için genel olarak kabul edilen takas aracı

Döviz, dar anlamda yabancı parayı temsil eden belgeler. Türkçede yabancı ülkelerin paralarına da döviz denmektedir. Herhangi bir ülkenin parasının, başka bir ülkenin parasına dönüştürülmesiyle ilgili işlemlere de döviz işlemi veya kambiyo işlemi denir. Döviz kelimesi Türkçeye Fransızcadaki deviseden geçmiştir. Genel olarak döviz dendiğinde milletlerarası ödemelerde kullanılan ödeme araçlarının tamamı ifade edilir.

<span class="mw-page-title-main">Banknot</span>

Banknot ya da kâğıt para; taşıyana üzerinde yazan miktarın ödenmesi basan kurum tarafından garanti edilen, faiz taşımayan, yasal bir ödeme aracı. İngilizcedeki bank ve note yani banka ve not kavramlarının birleşiminden gelir. Banknotun, altın, gümüş, döviz gibi menkul kıymetlerden teşekkül eden bir karşılığı bulunmayabilir. Eskiyen para tedavülden çekilerek imha edilir.

<span class="mw-page-title-main">Al Capone</span> Amerikalı çeteci (1899 – 1947)

Alphonse Capone veya kısaca Al Capone, İtalyan asıllı Amerikalı mafya lideridir. Tarihin en büyük ve ünlü mafya liderlerinden biri olan Capone, 1920-1933 yılları arasındaki ABD alkol yasağından yararlanarak güçlendi. 1929'da Amerikan ekonomisinin zor günler yaşadığı Büyük Bunalım dönemindeki fırsatlardan yararlanarak gücünü artırdı.

<span class="mw-page-title-main">Para piyasası</span> kısa vadeli fon arz ve talebinin karşılaştığı piyasa

Para piyasası, 1 yıldan kısa vadeli fon arz ve talebinin karşılandığı finansal piyasa türü. Para piyasalarındaki fonlar genellikle şirketlerin nakit, nakit benzeri veya nakde çevrilebilen dönen varlıklarını finanse etmek için kullanılır.

Organize suç, maddi çıkar veya güç elde etmek üzere çeteleşmeyi ifade eder. Ulusal ve uluslararası bağlantılı, belli bir teşkilatlanmaya giderek gerçekleştirilen özellikle uyuşturucu ve psikotrop maddeler, mali suçlar ile silah kaçakçılığı başta olmak üzere, yüksek kazanç sağlayan türden suçların genel adıdır. Aslında çete ile karıştırılsa da asıl olarak farklı fonksiyonlara göre örgütlenen, yatay ve dikey hiyerarşiye sahip olan suç gruplarıdır. Ancak en önemlisi o ya da bu düzeyde kamu görevlileriyle iş birliği yaparak, adalet ve hukuktan bağışıklık elde etmeye çalışmalarıdır. Organize suç grupları en çok devletin şiddet tekelini kullanan ve denetleyen, polis, yargıç, savcı, asker gibi kamu görevlileri ile iş birliği yapar. Organize suç grupları tekil alanlarda faaliyet gösterse, örneğin sadece eroin kaçakçılığı yapsa bile, finansman, güvenlik, güç kullanımı, denetim, taşıma, para aklama gibi işlevler açısından farklılaşır.

<span class="mw-page-title-main">İslami bankacılık</span>

İslami bankacılık olarak adlandırılan sistem, aktivitelerini şeriatı esas alarak belirlemektedir. Şeriat, ödünç verilen paradan para kazanmayı yasaklamaktadır.

İtibari para, hükûmet kararına dayalı çıkartılan, altın, gümüş vs. karşılığı olmayan, altında imzası olan yere ve düzenlediği kağıdın taklit edilemeyeceğine güven üzerine kurulmuş, mal ve hizmet alışverişi için kullanılan banka kağıdı veya kâğıt para demektir. Günümüzde dolaşımda olan paralar bu şekildedir.

<span class="mw-page-title-main">İnternet dolandırıcılığı</span>

İnternet dolandırıcılığı. İnternet servislerinin kullanılarak insanları dolandırmak, kullanmak veya kişisel bilgilerini çalmak internet dolandırıcılığı olarak adlandırılır. En bilinen örneklerden biri kötü amaçlı güvenlik yazılımlarıdır. Sahte talepleri muhtemel kurbanlara sunmak, hileli transferleri yürütmek veya dolandırıcılıkla elde edilen paraların olayla bağlantılı kişilere aktarılması için internet servisleri kullanılabilir.

<span class="mw-page-title-main">Walter White</span> Breaking Bad dizisinde kurgusal karakter

Walter Hartwell White Sr. aynı zamanda Heisenberg gizli takma adıyla da bilinir, Breaking Bad dizisinde yer alan kurgusal karakter. Kanser olduktan sonra ailesine geride para bırakma amacıyla liseden eski öğrencisi Jesse Pinkman ile uyuşturucu imalatı ve dağıtımı işine girmiştir. Bu işi narkotik ajanı olan kayınbiraderi Hank Schrader'dan gizlice yürütür. Bu sırrını kayınbiraderinden 5. sezon 8. bölüme kadar saklayabilmiştir. İlk başlarda öğrencisi Jesse Pinkman ile küçük çapta işlerle iştigal etmiş sonrasında malı dağıtma vazifesini Jesse Pinkman'ın torbacı arkadaşlarına devretmiştir. Ürettiği mal %99 gibi bir saflığa ve mavi bir renge sahip olup namı kısa sürede yayılmıştır. Zamanla işlerini büyütmeye çalışan Walt, avukatı Saul Goodman aracılığı ile büyük çapta uyuşturucu imalatı ve dağıtımı yapan organize suç örgütü lideri Gus Fring ile tanışmıştır. Bir süre ortağı Jesse Pinkman ile Gus Fring adına ona ait bir çamaşırhanenin gizli bir alt katında son teknolojiyle donatılmış laboratuvarında uyuşturucu imal etmiştir ve bu işten milyon dolarlar kazanmıştır. 4. sezonda çeşitli sorunlar sebebiyle patronu Gus Fring ile çatışmaya girmiş bu çarpışmadan zaferle ayrılmıştır. Gus Fring'in saf dışı kalmasından sonra Gus Fring'in sağ kolu hafiye Mike Ehrmantraut, talebesi Jesse Pinkman ile üçlü ortaklık kurmuş, bölgedeki piyasanın başına geçmiş hatta Avrupa piyasasında bile ürettiği malı satmayı başarmıştır. 5. sezon 7. bölümde Mike Ehrmantraut ile yaşadığı tartışmada onu öldürür. Kazandığı paraları muhasebeci eşi Skyler White'ın yardımı ile ortaklaşa oto yıkama işi açma suretiyle paralarını bu şekilde aklamıştır. Adam öldürme, adam öldürmeye teşvik, adam yaralama, kara para aklama, soygunculuk, ruhsatsız silah bulundurma, uyuşturucu imalatı ve dağıtımı, organize suç örgütü kurma gibi birçok suça imza atmıştır. Kriminal dünyaya girdiğinden beri tanıdığı ve tanımadığı herkesin hayatını önemli ölçüde etkilemiş, bölgedeki yeraltı dünyasında var olan kurulu düzeni ve dengeyi değiştirmiştir. Suç dünyasında Heisenberg mahlası ile tanınır.

<span class="mw-page-title-main">Siyasi yolsuzluk</span> Yolsuzluk

Siyasi yolsuzluk (Kleptokrasi), devlet yetkililerinin ya da bağlantılarındaki kişilerin gayrimeşru olarak özel kazanç için güçlerini kullanmasıdır. Bir makam sahibi tarafından yapılan yasa dışı bir eylemin resmî görevleriyle doğrudan ilgili olması veya yasal olmasına karşın ticari ilişkilerde makamın gücünü kullanmak da siyasi yolsuzluğa örnek teşkil eder.

<span class="mw-page-title-main">Kasiyer</span>

Kasiyer, yazar kasa ve öz-çıkış perakende mağazasında, satış noktası gibi çeşitli yerlerde işletilen bir kişidir. Unvanın en yaygın kullanımı perakende sektöründedir, ancak bu iş unvanı, Amerika Birleşik Devletleri'nde iş için para almaktan ve para ödemekten sorumlu olan banka memuru veya Birleşik Krallık'ta banka şubesi'nde muhasebe sorumluluğu kapsamında da kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Pachinko</span>

Pachinko, Japonya menşeli bir mekanik oyun türüdür. Hem eğlence amaçlı bir arcade oyunu hem de çok daha sık bir kumar makinesi olarak kullanılır ve Batı'daki slot makinesinin Japon muadili olarak kabul edilir.

Finansal istihbarat, doğalarını ve yeteneklerini anlamak ve niyetlerini tahmin etmek için ilgili kuruluşların ve onların mali işleri hakkında bilgi toplanmasıdır. Genel olarak bu terim, kolluk kuvvetleri ve ilgili faaliyetler bağlamında geçerlidir. Finansal istihbaratın temel amaçlarından biri, vergi kaçakçılığı, kara para aklama veya diğer bazı suç faaliyetlerini içerebilecek finansal işlemleri belirlemektir. Finansal istihbarat, suç ve terör örgütlerinin finansmanının belirlenmesinde de etkili olabilir. Finansal istihbarat, bilgi toplama ve analiz olmak üzere iki ana alana ayrılabilir. Bilgi toplama normalde bir mali istihbarat kuruluşu olarak bilinen bir devlet kurumu tarafından yapılır. Kurum, yasal gerekliliklerin bir parçası olarak genellikle bankalar ve diğer kuruluşlar tarafından sağlanan ham işlem bilgilerini ve şüpheli faaliyet raporlarını toplayacaktır. Veriler, devletler arası ağlar aracılığıyla diğer ülkelerle paylaşılabilir. Analiz, belirli bir faaliyetle potansiyel olarak meşgul olan kişileri belirlemek için veri madenciliği veya veri eşleştirme tekniklerini kullanarak büyük hacimli işlem verilerini incelemeyi içerir. Şüpheli faaliyet raporları ayrıca belirli bir faaliyeti tanımlamaya çalışmak için incelenebilir ve diğer verilerle ilişkilendirilebilir.

Yunanistan'da suç ile, Yunan Polisi ve diğer kurumlar tarafından mücadele edilmektedir. Yunanistan'daki suç oranı tarihsel olarak Avrupa'nın en düşükleri arasında yer almaktadır ve günümüzde de aynı şekilde de devam etmektedir.

Yatırımcıların geleneksel para birimleri veya diğer dijital para birimleri gibi diğer varlıklar için kripto para birimleri ve dijital para birimleri ticareti yapmasına olanak tanıyan platformlardır. Borsalar, dijital para birimleri veya kripto para birimleri karşılığında kredi kartı ödemelerini, banka havalelerini veya diğer birçok ödeme şekillerini kabul edebilir. Bir kripto para borsası, genellikle alış-satış işlemleri için işlem komisyonu olarak alan veya eşleşen bir platform olarak sadece üyelik ücreti alan bir piyasa yapıcı olabilir.

<span class="mw-page-title-main">Karaborsa</span> Malların ve hizmetlerin yasadışı alınıp satıldığı piyasa

Karaborsa, yeraltı ekonomisi veya gölge ekonomisi, bazı yasadışılık yönlerine sahiplikle karakterize edilen gizli bir piyasa veya işlemler dizisidir. Yasadışı işlemler, üretimi ve dağıtımı kanunla yasaklanmış mal ve hizmetleri tanımlıyorsa, işlemin kendisi yasa dışı olduğundan karaborsa ticaretini oluşturur. Aynı zamanda yasaklanmamış bir ürün de olsa, etik ve ticaret yasalarına aykırı şekilde piyasada bulunmayan bir malın gizlice, el altından çok yüksek fiyatla alınıp satılması işi de karaborsa oluşturur.