İçeriğe atla

Paşalar Fosil Lokalitesi

Paşalar Fosil Lokalitesi, Bursa'da bir Fosil lokalitesi.[1]

Gönen havzasının güneyinde ince bir şerit halinde uzanmakta olan havza Miyosen dönemi kalıntıları içerir. Havza akarsular tarafından doldurulmuş depozitlerden oluşmuştur. Lokalite'nin fosilli katmanları vadi benzeri depresyonun en derin yerinde bulunmaktadır. Bölgenin jeomorfolojik haritası Prof.Dr. O.Erol tarafından hazırlanmıştır. Fosil içeren bu sedimanlar bir erozyon yüzeyi görünümünde olup, yer yer Kuvaterner depozitleri ile de örtülmüştür.[1]

Paşalar kazı ve araştırmaları

Birinci kazı ve araştırmaları Paşalar fosil lokalitesi ilk olarak keşif çalışmaları, Bavyera Bilimler Akademisi'nin ilgili üyesi Alman akademisyen Heinz Tobien tarafından 1960'larda kazılmıştır.[2] Lokalite, 1968 yılında orman yolu açılırken Alman-Türk jeolog ekibinin yürüttüğü linyit yüzey araştırması sırasında tesadüfen bulunmuştur. O dönemde yapılan arkeolojik çalışmalarda bulunan 82 kadar omurgalı lokalitesinden Paşalar lokalitesi en zenginlerinden biri olduğu ve primat fosilleri içerdiği için, ilk olarak kayıtlara geçen 1969 ve 1970 yıllarında Alman paleontolog Heinz Tobien tarafından kazılmıştır.[3] Lokaliteden ele geçen primat fosilleri üzerinde arkeolojik inceleme, ilk çalışmalar 1977 yılında P. Andrews ve H.Tobien tarafından yapılmıştır. Başlıca iki tür tanımı yapılıp, ufak yapıda olanları Sivapithecus darwini olarak gruplandırılmıştır.[2]

Karakteristik türler

Afrika'dan ele geçen yaklaşık aynı döneme ait fosil, hominoid örnekler Asya ve Avrupa'dan ele geçen örneklerden ayrılınca Paşalar'ın iri yapıdaki örnekleri Sivapithecusdarwini ve ufak yapıda olanları ise, Çandır'da bulunan mandibula göz önüne alınarak Sivapithecusalpani olarak adlandınlmıştır.1983 senesinde Prof.Dr.Berna Alpagut [4] başkanlığında başlayan ikinci kazı sezonundan sonra(Alpagut,1990),Paşalar hominoidleri oldukça seksüel dimorfik bir tür Sivapithecus alpani ve ikinci tür ise aynı genus içerisinde intermediyet bir tür olarak tanımlanmıştır. (Alpagut, Andrews ve Martin,1990).Alpagut,·Andrews ve Martin'e göre(1990), Paşalar fosil lokalitesinde ikinci bir tür hominoid olma olasılığı bulunmaktadır.[2][3][4]

Türkiye Hominoid Fosil Yatakları

Türkiye'de şimdiye kadar bilinen hominoid fosillerinden biri, 1974 yılında MTA paleontologları tarafından İbrahim Tekkaya başkanlığında gerçekleştirilen Ankara ili Kalecik ilçesi Çandır omurgalı fosil yatağı kazılarında bulunmuştur.[4] Griphopithecus alpani olarak isimlendirilen bu fosil Orta Miyosen döneme tarihlendirilmiştir (15 milyon yıl öncesi). Bu alandaki kazı çalışmaları daha sonraki yıllarda A.Ü. DTCF öğretim üyelerinden Prof.Dr. E.Güleç tarafından 1989-1998 yılları arasında sürdürülmüştür.[5] İkinci hominoid (insanımsı) fosili Bursa ili Mustafakemalpaşa ilçesi Paşalar lokalitesinden 1977 yılında Adrews ve Tobien tarafından bulunmuştur. Çandır fosili ile aynı genus (cins) ve tür içerisinde sınıflandırılan bu fosil (Griphopithecus alpani) de Orta Miyosen döneme (15 milyon yıl öncesine) tarihlendirilmiştir. Paşalar'da 1984 yılında Prof.Dr.B. Alpagut başkanlığında yeniden başlayan kazı çalışmaları halen devam etmektedir.[4][5]

İkinci sezon

İkinci kazı sezonu, 1983 yılında başladı ve temel amaçlardan biri lokalitenin tafonomik tarihini ortaya koymaktı. Temelde bu amaçla, 1984 kazı sezonunda Pl lokalitesinden, üç farklı kum ünitesinden eleme yöntemiyle fosil materyal toplandığı kayıtlarda yer almaktadır. Bu materyal üzerinde sırasıyla şu analizler yapılmıştır. İlk analiz çalışması olarak, makroskobik beş tafonomik kriter altında incelendiği ve ikinci olarak, her bir kriterdeki kemikler ölçülerek, 0–5mm'den başlayıp 25-X'e kadar olan, 6 milimetrik boyut kategorilerine ayrılmıştır. Bu çalışmanın sonuçlarına göre, Paşalar orta Miyosen dönem sedimanları bulundukları yere tek hızlı bir akıntı ile taşınarak depolandığı sanılmaktadır. Taşınmadan önce fosiller hava şartlarından etkilendiği ve taşınma sırasında yuvarlaklaşma ve kırılmalar meydana geldiği ve taşınmadan sonra fosillerde aşınma ve bozulmalar meydana geldiği, bitkilerin kök izlerini bıraktığı görülmektedir. Fosiller bölgeye sedimanın bir parçası olarak taşındığı görülmektedir. Üç ana kum ünitesinin tafonomik tarihinde farklılık olmadığı için, Paşalar faunası karışık bir fauna değil ve fosil topluluk hemen hemen yaşayan topluluğu yansıtmakta olduğu görülmektedir.[6]

Kazı ekibi

Kültür ve Turizm Bakanlığı, Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdürlüğü ve A.Ü. Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesi tarafından finanse edilen Bursa ili-Mustafakemalpaşa ilçesi-Paşalar Köyü Paleoantropolojik kazının n. sezonu, 1/7/1986-12/8/1986 tarihleri arasında yapılmıştır'. Bakanlık temsilcisi Mersin Müzesi elemanlarından sayın Tanses Baydak'ın gözcülüğünde yürütülerı kazı ekibinde; Dr. Andrews, Dr. Martin, öğrencilerimizden; Ayhan Ersoy, Ahmet Demirörs, Levent Yeşilkaya. Levent Sevik, İpek Arınan ve Lisansüstü öğrencimiz M.T.A. Doğa Tarihi Müzesi paleontologlarından Songül Alparslan yer almışlardır. Ayrıca; Prof. Dr. Oğuz Erol ve Doç. Dr. İlhan Kayan tarafından Paşalar lokalitesinin jeomorfolojik yapısını saptamak üzere bir çevre araştırması yapılmıştır.[1]

Akademik çalışmalar, bu yatak ilk kez 1965- 1969 yılları arasında MTA. Enstitüsü ve bir gurup Alman Jeolog- Paleontolog işbirliğiyle gerçekleştirilen linyit araştırmaları sırasında keşfedildiğini göstermektedir. Kazı başkanı Berna Alpagut, Paşalar köyündeki Orta Miyosen dönem fosil yatağı kazıları olduğu bilinmektedir. Anadolu yarımadasının Jeolojik zaman içerisinde Miyosen ve Pliyoseni kapsayan dilimindeki önemini belirleme amacını taşımakta ve arkeolojik araştırmalarda elde edilen sonuçlara göre Anadolu orta-üst Miyosen, Pliyosen ve alt Pleistosen'i kapsayan zaman dilimi içinde 12 fauna topluluğu ile temsil edilmektedir. Paşalar lokalitesi de Anadolu neojeninde tanıtılan bu fauna gurubuna göre kronolojik olarak en eskisi olduğu bilinmektedir. Fosil primat dişlerini içeren fauna, günümüzden 14 milyon yıl eskiye orta- üst Miyosen döneme tarihlenmekte olduğu görülmektedir.[1][7] 1983 yılından itibaren bu lokalite AÜ. DTCF. Paleoantropoloji öğretim üyesi Prof. Dr. Berna Alpagut başkanlığındaki bir ekip tarafından yeniden incelenmeye başlanmış, 1984'te kazıya dönüşen araştırmalar Antropoloji, Jeoloji, Fizik vb. çeşitli bilim dallarından uzmanların katkıları günümüze kadar devam etmiştir. 1983'te yapılan yüzey araştırmaların ilk sonucu Paşalar Köyü'nün güney batısında köy yolunun kenarında dar bir şerit halinde uzanan neojen sedimanlarının, etrafını çeviren ana kayalardan sağladığı ve zengin kalsiyum karbonat sayesinde fosilleşerek iyi derecede korunduğu anlaşılmasıdır. Fosil sedimanı vadi benzeri çöküntüde yaklaşık en dar yerinde olduğu gözlenirken, yola paralel olarak bugün ölçülen uzunluğu 42.60 m. yüksekliği ise 4 m. civarında olduğu saptanmıştır.[1][7] Ancak yol yapımı sırasında kuzey sınırının tahrip edilmesi ile birlikte sedimanın ana kaya ile bağlantısı tam olarak görülememekte. Yüzey araştırmasından çıkan diğer sonuç, sedimanın fluvialite olmadığı aksine Miyosen dönemin akarsuları tarafından taşınarak havzaya birikmesi sonucu oluştuğu gözlemlenmiştir. Yakın çevredeki kalkerli alanlardan akıntıların sürüklemesiyle dişler ve kemik parçaları, kum ve çakıl taneleri tarafından taşınarak burada biriktiği gözükmektedir. Ele geçen kemik parçaları ve dişlerde görülen kırıklar, kemik uçlarının yuvarlak olması, çakıllı ünitenin kırık fosil parçacıkları içermesi gibi deliller bunun kanıtlarıdır. Daha sonraki kazılarda elde edilen küçük memeli fosilleri üzerinde taramalı elektron mikroskobu ile yapılan incelemelerde Paşalar fosil topluluğunun bulunduğu yere taşınarak geldiği, taşınmadan önce bir süre açık havada kaldığı güneş ışınları, rüzgâr gibi hava koşullarından etkilendiğini gözlenmektedir.[1][7]

1996 yılı 13. kazı sezonu çalışmaları 10.07.1996 tarihinde başlamış 15.08.1996 tarihinde sona ermiştir.[8] Gözlemci olarak Bursa Müzesi'nden Arkeolog Koncagül Hançer ve Asuman Güngör'ün katılımı ile 9 öğrenci ve 6 işçiden oluşan kazı ekibinin işbirliği ile kazı çalışmaları başlamıştır.[8]

Kazıların kronolojik tarihleri

  • MTA 1965-1969
  • Alpagut 1985a
  • Alpagut 1985b; Alpagut 1986
  • Alpagut 1986
  • Alpagut 1987
  • Alpagut 1986; 1988
  • Alpagut 1990
  • Bulur&Özer&Göksu 1991
  • Alpagut 1991
  • Alpagut 1994
  • Alpagut& Demirel 2003 [3]

Paşalar faunası

Anadolu'da miyosen dönemin paleo-ekolojik ortamı hakkında vereceği bilgiler açısından da son derece önemlidir. Günümüzden 15 milyon yıl öncesinin ekolojik ortamını aydınlatan verilerin sağlanması, Bursa- Gönen havzasında doğal yaşamın tablosunu ortaya çıkaracaktır. Jeolojik verilere göre günümüzden 18 milyon yıl önce başlayan kıta çarpışmaları sonucunda Afrika ile Avrupa arasında oluşan birkaç kara köprüsü kıtalar arasında hayvan topluluklarının geçişini sağlamıştır. Afrikalı primatlardan maymunlar, kemirgenler, et yiyiciler vb. hayvan gurupları da Avrasya'ya bu sırada geçmişlerdir.[7] Bunların günümüzden 24 milyon yıl ile 5 milyon yıl arasını kapsayan Miyosen dönemde gerçekleşmiş olması ve Paşalar fosillerinin de aynı döneme ait olması merkezin önemini artırmaktadır. Miyosen'in paleo-ekolojik ortamını primatlar ile paylaşan ot ve et yiyiciler, kemirgenler, filler, gergedanlar gibi memeli hayvanlar Miyosen dönemin yaşam tablosunu oluşturmakta ve bize ortam hakkında ip uçları sunmaktadır (Alpagut 1987).Bu ip uçlarından insan oğlunun evrimini hazırlayan ekolojik ortamların nasıl olabileceği yönünde teorilerde elde edilebilir. Ancak doğaldır ki bu bilgilerin edinilmesi, fosillerin çeşitli bilimsel yöntemlerle incelenmesiyle mümkündür. Bunlardan biri de fosil kalıntılarının ölümünden yeniden bulununcaya kadar başına gelenleri inceleyen Paleontoloji'nin alt disiplini Tafonomi bilimi kapsamındadır.[1] Genellikle fosiller bütün olmayan parçalardan oluştukları ve geçmiş faunayı tam olarak temsil etmediklerinden tafonomik analizler fosillerin değişmesine neden olan süreçlerin belirlenmesi yolu ile geçmiş ortamlar hakkında bilgi edinmemizi sağlamaktadır. Paşalar tabakalarında hiçbir polen, ağaç ya da omurgasız canlı kalıntısına rastlanmaması paleo- ekolojik değerlendirmelerin sadece omurgalı fosil kalıntılarına bakılarak yapılmak zorunda bırakmaktadır. Özellikle küçük memeli kemikleri ortamdaki değişikliklerden kolaylıkla etkilenmeleri nedeniyle bu konuda önemli bir veri kaynağıdır.[7] Bu doğrultuda küçük memeli hayvan fosillerini içeren örnekler Güney Metodist Ünv. Jeoloji Bölümü'nde tafonomik analizler (fosillerin gömülme kuralları) yöntemiyle incelenmiştir. Sonuçların bilimsel bir şekilde değerlendirilmesiyle çevrede yaşamış en küçük memeli hayvandan fillere kadar zengin bir hayvan topluluğu tanınmış olacaktır. Fosillerin çökelmesine ilişkin bilgilerin bir araya gelebilmesi ve sağlıklı bir yoruma gidilebilmesi için Jeokimyasal analizlerin sonuçlarına da ihtiyaç vardır. Ancak kazıdan ele geçen diş minesi parçalarının ESR (Elektron Spin Rezonans) yöntemiyle yaş tayininin yapılabilmesi olasılığını araştırmak için yapılan ön çalışma gelecek için umut verse de şimdilik element yoğunluğundan kaynaklanan sorunlar nedeniyle kesin bir sonuç vermemiştir.[7] Ancak bu yönde yapılan Jeolojik ve Arkeometrik çalışmalar havzanın paleocoğrafya'sı konusunda bazı ipuçları vermektedir. Buna göre; genel olarak Paşalar faunası günümüzdeki tropikal koru faunasına benzemektedir. Koruluk tropikal- subtropikal bir iklim ve sürekli yeşil bir orman örtüsünden ziyade geçici koruluk hâkimdir. Yazları yağışlı, yarı geçici orman örtüsü ile Hindistan ve Afrika'nın ortamına benzemektedir. Toprakta yaşayan büyük, küçük otçul hayvanlar; meyve ve mevsimsel gıdalarla beslenen bir grup hayvan ve etçilleri, kemirgenleri, primata takımı üyelerini de içerdiği anlaşılan fosil kalıntıları, 10 takım, 29 aile ve 56 türden oluşmaktadır.[1][7]

Materyaller

Çalışmanın materyalini Paşalar lokalitesinden 1983'ten 1992 sezonuna kadar yapılan kazılarda ele geçen postcranial malzemeden proximal ve media parmak kemikleri oluşturmaktadır. Toplam dokuz adet proximal ve yedi adet media parmak kemiği bu çalışmada tanımlanmıştır.

Fosil materyal sırası ile şunlardır

Proximal Parmak Kemikleri
1-C.249Yaşayan primat karşılaştırma malzemesi Amerika Doğa Tarihi Müzesi ve SUNY Stony Brook Anatomi Bilimleri Bölümü'nden elde edilmiştir.[2]
2-G.992
3-G.1487
4-G.1967
5-H.1890
6-K.1420
7-K.1421
8-K.1459
9-L.1663
Media Parmak Kemikleri
1-C.97Bir kısım veri ise Dr.Randal Susman'mn(l976) kişisel çalışmalarından elde edilmiştir.[2]
2-B.49
3-D.706
4-E.312
5-G.1004
6-K.1419
7-L.1659
8-[2]

Her harf, 1983 yılından başlamak üzere, fosilin bulunduğu yılı, takip eden numara ise bulunduğu yılki katalog numarasını temsil etmektedir. Örneğin C.249 1985 kazı sezonunda bulunmuştur. Fosil malzeme Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi, Paleoantropoloji Anabilim Dalı Laboratuvarında. çalışılmıştır. Karşılaştırma malzemesi yaşayan primatlardan seçilmiştir.

Bunlarda aşağıda sıralandığı gibidir
1-Gorilla gorillalOfm
2-Pan troglodyteslOfm
3-Pongo pygmaeuslOfm
4-Hylobates hoolocklOfm
5-Hylobates syndactyluslOfm
6-Ateles geoffroyi4mKarşılaştırma malzemesinde yer alan primatlar (Ateles ve Papio hariç) dişilerden seçilerek, fosillerin vücut ölçüsüne daha yakın bir örneklem belirlenmeye çalışılmıştır.[2]
7-Papio hamadryas4m[2]

Paşalar fosil hominoidlerinin parmak kemiklerinin ele ya da ayağa mı ait olduklarını tespit etmek genelde zordur. Çünkü, Paşalar primatlarının el ve ayak parmak kemiği morfolojileri birbirlerine oldukça benzerlik göstermektedir. Bunun dışında, fosiller izole olarak bulunmuştur ve Paşalar primatlarında bireysel varyasyonlar vardır.[2]

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. ^ a b c d e f g h ALPAGUT, Berna (1986). Bursa Paşalar köyü kazısı (PDF). T.C.Kültür ve Turizm Bakanlığı Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdürlüğü. s. 1. 1 Eylül 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 12 Eylül 2021. 
  2. ^ a b c d e f g h i ERSOY, Ayhan (1998). Orta Miyosen Dönem Paşalar Fosil Hominoidlerinin Proximal ve Media Parmak Kemikleri. Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Dergisi Cilt 38 Sayı 1,2. ss. 351,352,353,354. ISSN 2459-0150. 13 Eylül 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Eylül 2021. 
  3. ^ a b c GÜN, Tekin (2 Kasım 2020). DİRENEN TARİH (2)-Mysia Bölgesi Pre-Protohistorik Yerleşmeler, Paşalar Kazıları. Türk Bilimi. ss. 24,25. 25 Aralık 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Şubat 2022. 
  4. ^ a b c d BAŞOĞLU, Okşan (2018). Miyosen'de Anadolu ve Omurgalı Fosil Lokaliteleri (PDF). Social Scıences Studıes Journal. s. 4474. ISSN 2587-1587. 17 Eylül 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 17 Eylül 2021. 
  5. ^ a b SEVİM, Ayla. Geç Miyosen'e ait bir omurgalı fosil yatağı, çorakyerler (PDF). AÛ DTCF Fizik ve Paleoantroploji Bölümü. s. 70. 16 Eylül 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 16 Eylül 2021. 
  6. ^ ERSOY, Ayhan (2000). Fosillerde Tafonomik Analizler: Paşalar Kazısı Örneği (PDF). Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Dergisi Cilt 40 Sayı 3,4. ss. 81,. ISSN 2459-0150. 1 Eylül 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 12 Eylül 2021. 
  7. ^ a b c d e f g TÜRK, Mustafa (2008). Mysia Arkeolojisi Tezi/Paşalar Kazıları (PDF). T.C. Balıkesir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Tarih Anabilimdalı. ss. 32,33,34. 12 Eylül 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 12 Eylül 2021. 
  8. ^ a b ALPAGUT, Berna (1998). XIX Kazı sonçları toplantısı.I, 1996 Paşalar kazısı (PDF). Kültür Bakanlığı Milli Kütüphane Basımevi-Ankara. s. 1. ISSN 1017-7655. 1 Eylül 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 13 Eylül 2021. 

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Memeliler</span> kara omurgalıları sınıfı

Memeliler, hayvanlar aleminin insanların da dâhil olduğu, dişilerinde bulunan meme bezleri ve hem dişi hem erkek bireylerinde bulunan ter bezleri, kıl, işitmede kullanılan üç orta kulak kemiği ve beyinde yer alan neokorteks bölgesi ile ayrılan bir omurgalı sınıfıdır.

<span class="mw-page-title-main">İnsanın evrimi</span> anatomik olarak modern insanların ortaya çıkmasına yol açan evrimsel süreç

İnsanın evrimi, modern insanın evrimsel kökenini ve ne tür evrimsel süreçlerle ortaya çıktığını incelediği gibi insanın en eski atalarını ve atasal kökenlerini de konu edinir. Bunun yanında insanla ortak ataları paylaşan ve insan ile yakın akraba olan türlerin evrimini ve kökenini de araştırır. İnsan evrimi, konu olarak 1863 yılında T. H. Huxley tarafından oluşturulan bilim dalı primatolojiyi ve günümüz maymunlarının tüm canlılar ile onların eski atalarının fosillerini de dikkate almaktadır. Bunun yanında insanın evrimsel tarihi üzerindeki çalışma ve araştırmalar fiziksel antropoloji, paleoantropoloji, primatoloji, arkeoloji, dilbilim, genetik ve embriyoloji dâhil olmak üzere birçok bilimsel alanı de içerir.

<span class="mw-page-title-main">Yeşilova Höyüğü</span> İzmir, Türkiyede arkeolojik sit

Yeşilova Höyüğü İzmir'in en eski yerleşim birimidir. Bornova ilçesinin Karacaoğlan mahallesinde, Manda çayı kıyısında bulunan bir höyüktür. Yer olarak Işıkkent Eğitim Kampüsü'nün doğusuna, Bornova Anadolu Lisesi'nin güneybatısına düşmektedir. Yerleşim olduğu dönemlerde İzmir Körfezi iki kilometre daha içerideydi, bölge bugünkünden daha sulaktı ve daha zengin bir flora ile faunaya sahipti. Bornova Ovası'nın orta kesimindeki Yeşilova Höyüğü, Yassıtepe Höyüğü ve İpeklikuyu Höyüğü, günümüz İzmir'inde ilk düzenli yerleşimlerin olduğu noktalardır. Diğer yandan alan olarak bakıldığında Batı Anadolu'daki en büyük yerleşimdir. Günümüzde, Bornova Ovası yüzeyinin 4-5 metre altında kalmış durumdadır.

<span class="mw-page-title-main">Primat</span> memeli takımı

Primatlar veya iri beyinli yüksek memeliler, memeliler sınıfının Euarchontoglires üst takımına ait bir takımdır. Maymun adı kimi zaman bütün primatları kapsarken yalnızca simiyenler için de kullanılabilir. Primatları inceleyen bilim dalı primatolojidir.

<span class="mw-page-title-main">Karain Mağarası</span> Döşemealtıda bir mağara

Karain Mağarası, Türkiye'nin en büyük doğal mağaralarından biridir. Denizden yüksekliği 430-450 metredir. Antalya'nın 30 km kuzeybatısında eski Antalya-Burdur kara yoluna 5–6 km uzaklıkta bulunan Yağca mahallesi sınırları içinde bulunur. Antalya-Burdur kara yolunun 13. km'sinde Karain işaret levhasından sola dönülerek Karain Mağarası yoluna girilir. Antalya'ya uzaklığı 27 km'dir.

<span class="mw-page-title-main">İnsansılar</span> Eski Dünya maymunlarından bir primat üst familyası

İnsansılar veya insansı maymunlar (Hominoidea), Eski Dünya maymunlarından bir primat üst familyası. İnsansılar üst familyası iki familyaya bölünür: Gibongiller veya küçük insansı maymunlar (Hylobatidae) ve insangiller veya büyük insansı maymunlar (Hominidae).

<span class="mw-page-title-main">Fosil</span> Geçmiş bir jeolojik çağa ait organizmaların korunmuş kalıntıları veya izleri

Fosil veya taşıl, yer kabuğunun en üst bölümünü oluşturan tortul kayaçların çoğunda, bazen iyi korunmuş, bazen de erozyon ve sedimantasyon sırasında tahrip olmuş, ölü organizma kalıntılarıdır.

<span class="mw-page-title-main">Mustafakemalpaşa</span> Bursa ilçesi

Mustafakemalpaşa veya eski ismiyle Kırmasti, Bursa iline bağlı bir ilçedir. Uluabat Gölü güneyinde bulunan Mustafakemalpaşa; doğusunda Orhaneli, güneydoğusunda Büyükorhan, güneybatısında Balıkesir'in Kepsut ve Dursunbey, batısında Balıkesir'in Susurluk, kuzeyinde Karacabey ve Uluabat Gölü, kuzeydoğusunda merkez ilçe ile çevrilidir. Denizden yüksekliği 40 metredir. Bursa şehir merkezine uzaklığı 88 kilometredir. Balıkesir şehir merkezine 71 kilometredir. Balıkesir iline Bursa ilinden daha yakındır. Marmara iklimi ve Akdeniz iklimi özelliklerini taşır. Toplamda 100.000'den fazla kişinin yaşadığı Mustafakemalpaşa; 1 belediye 132 mahalleden oluşmaktadır. İlçenin en batısından İstanbul-İzmir Otoyolu geçer.

<i>Ankarapithecus meteai</i>

Ankarapithecus meteai, geç Miyosen döneminde Anadolu'da yaşamış hominid türü. Yaklaşık 27.5 kg ağırlığında meyve yiyici bir insansıydı. Kalıntıları ilk kez 1950'lerde, daha sonra 1990'larda Ankara yakınlarında bulunmuştur. Ankarapithecus cinsine ait tek primattır ve Pakistan'da bulunan Sivapithecus ile benzer özellikler gösterir.

<span class="mw-page-title-main">Memelilerin evrimi</span>

Daha fazla bilgi için: Yaşamın evrimsel tarihi

<span class="mw-page-title-main">Çankırı Müzesi</span>

Çankırı Müzesi, Türkiye'nin Çankırı ilinde yer alan bir müzedir.

<i>Proconsul</i> (cins) ilkel insansı

Proconsul, Miyosen döneminde, 23 ila 14 milyon yıl önce yaşamış bir primat cinsidir. Fosil kalıntıları Kenya ve Uganda dahil olmak üzere Doğu Afrika'da bulundu. Bugüne kadar dört tür sınıflandırılmıştır: P. africanus, P. gitongai, P. major ve P. meswae. Dört tür esas olarak vücut boyutunda farklılık gösterir. Erken Miyosen Proconsul bölgeleri için çevresel rekonstrüksiyonlar hala belirsizdir ve ormanlık ortamlardan daha açık, kurak çayırlara kadar uzanır.

<i>Sivapithecus</i> Miyosen hominidi

Sivapithecus soyu tükenmiş bir büyük insansı maymun cinsidir. 12.2 milyon yıl öncesine tarihlenen, bu cinse atanan hayvanların fosil kalıntıları, şimdi genellikle geç Miyosen'e tarihlenir. İlk fosiller 19. yüzyılda Hint Yarımadası'nın Siwalik Tepelerinde ve Kutch'ta bulunmuştur.Bu cinsteki türlerden herhangi biri modern orangutanların atası olabilir.

<i>Anoiapithecus</i>

Anoiapithecus, Dryopithecus ile yakından ilişkili olduğu düşünülen soyu tükenmiş bir maymun cinsidir. Her iki cins de yaklaşık 12 milyon yıl önce Miyosen'de yaşadı. Salvador Moyà-Solà tarafından adlandırılan fosil örnekleri, İspanya'daki tortulardan bilinmektedir.

<i>Saadanius</i>

Saadanius, topluca Eski Dünya maymunları olarak bilinen köpeksi maymunlar ve insansı maymunlarının son ortak atasıyla yakından ilişkili olan, fosilleri Erken Oligosen'e tarihlenen bir primat cinsi. Cins, sadece 29 ila 28 milyon yıl öncesine tarihlenen tek bir kısmi kafatasından bilinen tek tür Saadanius hijazensis ile temsil edilir. 2009 yılında batı Suudi Arabistan'daki Mekke yakınlarında keşfedildi ve ilk olarak 2010 yılında hem yaşayan hem de fosil Eski Dünya maymunları ile karşılaştırıldıktan sonra tanımlandı.

<i>Chalicotherium</i> soyu tükenmiş yarı-bipedal tek toynaklı

Chalicotherium, Perissodactyla takımından ve Chalicotheriidae familyasından soyu tükenmiş bir memeli cinsi. Cinsin, Avrupa ve Asya'dan, Orta Miyosen'den Messiniyen döneme kadar, yaklaşık 9 milyon yaşadığı bilinmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Primatların kökeni ve evrimi</span> Primatların jeolojik zaman boyunca kökeni ve çeşitlenmesi

Primatların kökeni ve evrimi, yaklaşık 55 milyon yıl önce küresel olarak ortaya çıkan "gerçek" primatların (Euprimates) kökenini ve evrimsel tarihini konu alır. Bilinen en eski gerçek primat, geç Paleosen döneminde Fas'ta yaşamış, Altiatlasius'tur.

<i>Afropithecus</i> miyosen hominoidi

Afropithecus, Kuzey Kenya'da 17–17.5 milyon yıl öncesine tarihlenen çeşitli yerlerden bilinen bir bazal hominoid cinsi. Afropithecus, mevcut hominoidlerin çoğu ile premaksiller sağlamlıkta ve uzunlukta bir artış paylaşır. Birçok Geç Miyosen ve Pliyosen hominidi gibi, Afropithecus da çok kalın oklüzal mineye sahiptir. Öte yandan, Afropithecus'un kranial morfolojisi, özellikle orta yüzün morfolojisi, Aegyptopithecus'unkini hatırlatır. Proconsul'da olduğu gibi, Afropithecus ilkel ve türetilmiş karakterlerden oluşan bir mozaiğe sahiptir.

<i>Gigantopithecus</i> Primat Cinsi

Gigantopithecus, Pleyistosen çağında Güney Çin'de ve Vietnam'da yaşamış, büyük insansı maymun cinsi. Gigantopithecus blacki, Pleyistosen'e tarihlenen çok sayıda izole diş ve birkaç çene kemiğinden bilinir. Gigantopithecus giganteus ise, Siwaliklerin Geç Miyosen'inden esas olarak boyutuyla ayırt edilen bir alt azı dişinden ve çene kemiğinden bilinen, bu cinsin olası bir Miyosen üyesidir.

<span class="mw-page-title-main">Mladeč mağaraları</span>

Mladečské Mağaraları, Çek Cumhuriyeti'ndeki Mladeč belediyesinde yer alan bir mağara kompleksidir. Litovelské Pomoraví Korumalı Peyzaj Alanı içindeki Třesín Ulusal Doğa Anıtı içinde yer almaktadır.