
Albert Einstein, Almanya doğumlu teorik fizikçi ve bilim insanı. Tüm zamanların en iyi fizikçilerinden birisi olarak kabul edilen Albert Einstein, en çok görelilik teorisini geliştirmesiyle tanınır. Aynı zamanda kuantum mekaniğinin gelişimine önemli ölçüde katkılarda bulunmuştur. Kendisi tarafından bulunan ve bilim dünyasında yeni bir çığır açan kütle-enerji denkliği formülü E = mc2 dünyanın en ünlü denklemi olarak adlandırılmıştır. Fizik ve matematik alanına sağladığı katkılardan dolayı ve fotoelektrik etki yasasının keşfi sebebiyle 1921 yılında Nobel Fizik Ödülü'ne layık görüldü. 1999 yılında Time dergisi tarafından yüzyılın en önemli kişisi seçilmiştir.

James Clerk Maxwell, İskoç teorik fizikçi ve matematikçi. En önemli başarısı, klasik elektromanyetik teorisinde daha önceden birbirleriyle ilişkisiz olarak gözüken elektrik ve manyetizmanın aynı şey olduğunu kendisine ait olan Maxwell Denklemleri'yle ispatlamasıdır. Bu denklemler elektrik, manyetik ve optik alanlarında kullanılır. Maxwell Denklemleri sayesinde bu alandaki klasik denklemler ve yasalar basitleştirilmiş oldu. Maxwell'in elektromanyetik alandaki çalışmaları, birincisi Isaac Newton tarafından gerçekleştirilmiş, "fizikteki ikinci büyük birleşme" olarak isimlendirilir.

Nükleer manyetik rezonans (NMR) atom çekirdeklerinin manyetik özelliklerine bağlı bir fiziksel olgudur. Tek sayılı nükleon içeren tüm çekirdekler ve çift sayılı olan bazı diğer çekirdeklerin bir manyetik momenti vardır. En yaygın kullanılan çekirdekler hidrojen-1 ve karbon-13'tür, ancak çoğu başka elementin de bazı izotopları da gözlemlenebilir. NMR, bir manyetik çekirdeği incelemek için onun manyetik momentini dışarıdan uygulanan kuvvetli bir manyetik alan ile aynı doğrultuya sokar, sonra momentlerin yönlenmesi bir elektromanyetik dalganın etkisiyle bozulur.

Max von Laue, X ışınlarının kristaller tarafından kırınımını bulduğu için 1914 yılında Nobel Fizik Ödülü alan Alman fizikçidir.

Max Born kuantum mekaniğinin gelişmesinde etkili olan Alman matematikçi ve fizikçi. Kuantum fiziği dışında katı hâl fiziği ve optiğe katkıda bulunmuş ve 1920-30'larda önemli fizikçilerin çalışmalarının denetimini yapmıştır. Born, yaptığı "Kuantum Mekaniği'nin temelini araştırma, özellikle dalga fonksiyonunun istatistiksel yorumlanması üzerine" adlı çalışması ile 1954 yılında Nobel Fizik Ödülü'nü almıştır.

Wilhelm Eduard Weber, Alman fizikçi. Teoloji profesörü Michael Weber’in oğludur.

Dennis Gabor, Macar asıllı İngiliz fizikçi, elektrik mühendisi ve mucit. Holografi'yi bulmuş ve üzerinde çalışmıştır. Bu çalışmalarıyla daha sonra 1971 yılında Nobel Fizik Ödülü kazanmıştır.

Isidor Isaac Rabi, manyetik rezonans görüntülemede (MRI) kullanılan nükleer manyetik rezonansı keşfetmesiyle 1944'te Nobel Fizik Ödülü'nü kazanan Amerikalı bir fizikçiydi. Aynı zamanda Amerika Birleşik Devletleri'nde mikrodalga radarında ve mikrodalga fırınlarda kullanılan boşluk magnetronu üzerinde çalışan ilk bilim insanlarından biriydi.
Ernst August Friedrich Ruska, Alman fizikçi.

Nevill Francis Mott, "manyetik ve düzensiz sistemlerin elektronik yapısına ilişkin temel nitelikte kuramsal araştırmaları için" 1977 Nobel Fizik Ödülü'nü Philip W. Anderson ve J. H. Van Vleck ile paylaşan İngiliz fizikçidir.

Felix Bloch İsviçreli fizikçidir.

Shinichirō Tomonaga , Nobel Ödüllü Japon bir fizikçiydi.

Peter Joseph William Debye, Hollandalı fizikokimyacı ve Nobel ödülü sahibi.

Wilhelm Wien, Alman fizikçi. 1886'da Berlin Üniversitesi'nden fizik doktoru derecesini aldı ve aynı yerde fizikçi Hermann L.F. von Helmholt’un asistanı oldu (1890). 1896’da Aachen’de görev alan fizikçi 1900’de Würzburg Üniversitesi’nde profesörlüğe yükseldi. Yirmi yıl çalıştığı bu üniversiteden 1920'de Münih Üniversitesi’ne geçti. 1925–1926 arasında aynı üniversitenin rektörlüğünü yürüttü. Işıma yasasına ilişkin çalışmalarıyla 1911 Nobel Fizik Ödülü'nü kazandı. Daha sonra optik, X ışınları ve hidrodinamik üzerine eğildi.
Stern-Gerlach deneyi Alman fizikçi Otto Stern ve Walther Gerlach tarafından isimlendirilen taneciklerin sapmasının kuantum mekaniği alanında önemli bir deneydir. 1922 yılında Otto Stern ve Walther Gerlach tarafından gerçekleştirilen bu deney, genellikle parçacıkların saçınımını kullanarak kuantum mekaniğinin temel noktalarını açığa çıkarması açısından önemlidir. Bu deney elektronların ve atomların özünde kuantum özelliklerine sahip olduğunu ve ölçülürken kuantum mekaniğinin sistemi nasıl etkilediğini ispat etmek için yapılmaktadır.

Heike Kamerlingh Onnes, Nobel ödüllü Hollandalı fizikçi. Soğutma teknikleri ve malzemelerin yaklaşık mutlak sıfıra kadar soğutulduğunda nasıl davrandığı konularında araştırmalar yapmıştır. Onu Süperiletkenlik olgusunu araştırmaya sevk eden en önemli olay 1908 yılında 0,9 K'de helyumu sıvılaştırmayı başarmasıdır.
Melvin Schwartz, Amerikalı fizikçi. 1988 yılında arkadaşları Leon Max Lederman ve Jack Steinberger ile birlikte nötrinolar üzerine yaptıkları çalışmalar ile Nobel Fizik Ödülü'ne layık görüldü.

Julian Seymour Schwinger, Nobel Fizik Ödülü sahibi Amerikalı teorik fizikçi.

John Archibald Wheeler, Amerikalı bir teorik fizikçidir. II. Dünya savaşından sonra genel görelilik kuramıyla ilgili birçok araştırması vardır. Wheeler ayrıca Niels Bohr ile Nükleer fisyon tepkimelerinin arkasındaki temel kuralları açıklamak için çalıştı. Gregory Breit ile birlikte Wheeler Breit-Wheeler süreci kavramını geliştirdi. Ayrıca popüler bir terim olan "kara delik" kavramını ortaya sürdü. Bunun yanı sıra "nötron moderatörü", "kuantum köpüğü", "solucandeliği", "it from bit" ve "bir elektron evreni" varsayımına katkıda bulundu.

George Eugene Uhlenbeck, Hollandalı-Amerikalı fizikçidir.