İçeriğe atla

Otomat (tablo)

Otomat
Sanatçı Edward Hopper
Yıl 1927
Tür Yağlı boya resim
Boyutlar 71,4 cm × 91,4 cm (281 in × 360 in)
Konum Des Moines Sanat Merkezi, Des Moines

Otomat (1927) Edward Hopper'ın otomatlardan yiyecek ve içecek alınan bir kafeteryada yalnız başına oturmuş, kahvesini içen bir kadını resmettiği tablosu. Resimde, tavanda yan yana asılmış, birbirinin eşi olan lambalar gecenin karanlığının siyahlaştırdığı pencereden yansır.

Eser hakkında

Hopper'ın çoğu eserinde olduğu gibi Otomat'ta da kadının hangi şartlar altında orada oturduğu ve ruh hali belirsizdir. Bir yoruma göre kadının iyi giyimli ve özenli makyajlı olması, onun dış görünüşün önemli olduğu bir işe sahip olduğunun işaretidir. Bu durumda orada oturuyor olmasının sebebi işten çıkmış olması ya da işe gidiyor olmasıdır. Kadın, bir sosyal etkinliğe katılmak üzere yolda da olabilir.

Sadece bir eldivenini çıkartmış olması, dikkatinin dağınık olduğu ya da çok acelesi olduğu ve sadece kısa bir süre için kafeteryaya uğrayabildiği ya da basitçe dışarıdan yeni geldiği ve henüz ısınamadığı manasına gelebilir.

Kadının kıyafetlerine bakıldığında mevsimin sonbahar yahut kış olduğu söylenebilir. Fakat günün hangi vakti olduğu, yılın o mevsimlerinde günler çok kısa olduğu için kestirilemez. Örneğin, günbatımınından hemen sonra, akşamın ilk saatlerinde bir arkadaşı ile randevusu olduğu için kafeteryada oturan bir kadının resmedilmiş olması olasıdır. Aynı kadın, gecenin geç bir saatinde işlerini yeni bitirerek, mesaiden çıkmış bir çalışan da olabilir. Bir başka olasılık ise, resimde, sabahın çok erken saatlerinde işe gitmek için yola çıkmış bir çalışanın görüldüğüdür.

Saat ne olursa olsun, restoran geniş ve boş görünmektedir. Ayrıca sokakta bir hareket olduğuna dair hiçbir işaret yoktur. Bütün bu şartlar resme bakana bir yalnızlık duygusu verir. Tablo, sosyolojide kent toplum bilimi kavramıyla ilişkilendirilir. Bir eleştirmen resimle ilgili şöyle bir tespit yaptı: Hopper'ın işlediği melankolik konuların çoğundaki tipik poz bu resimde de vardır. Kadının gözleri aşağı bakar ve düşünceleri içe dönüktür.[1] Bir diğer eleştirmen ise resimdeki kadını, sanki dünyada tutunabileceği son şey oymuş gibi gözünü kahve fincanını dikerek düşüncelere dalmış biri olarak tanımladı.[2] 1995 yılında Time dergisi Otomat'ı 20. yüzyıldaki stres ve depresyonu konu ettiği sayısına kapak yaptı.[3]

Benzer eserler

Edgar Degas'nın L'Absinthe isimli tablosu (1876)

Resimde kadının pozu Edgar Degas'nın L'Absinthe isimli çalışmasını anımsatır. Fakat Degas'nın tablosunun konusu olan kadın içe dönük olmaktan çok dağılmış gibi görünür. O döneme göre bir gelişme sayılabilecek özellik ise Hopper'ın kadının bacaklarını parlak bir şekilde boyayarak, kadını arzunun nesnesine dönüştürmesidir. Bu özellik ayrıca, izleyiciyi bir röntgenciye dönüştürür.[4] Bugünün standartlarında düşünülürse, bu yorum biraz abartılı bulunabilir fakat 1927'de kamusal bir alanda kadının bacaklarının görülmesi hala bir roman fenomeniydi. Tablonun, sağ alt köşesinde görülen sandalye sebebiyle, izleyicinin yakın bir masada oturduğu söylenebilir. Kadına göre kendisini avantajlı bir noktadan izleyen bir yabancının varlığı davetsiz bakışlar sebebiyle rahatsız edicidir.

Hopper'ın diğer eserleri ve Otomat

Hopper tıpkı Otomat'ta olduğu gibi başka çalışmalarında da en parlak ışığı resmin konusu olan kadının bacaklarına yerleştirerek ilgiyi bacaklara yöneltti. Compartment C, Car 293 (1938)[5] ve Hotel Lobby (1943)[6] isimli eserleri bu konudaki örneklerdir.[7] 1931'deki çalışması "Berber Dükkanı"'ndaki kadın, Otomat'taki kadınla benzer bir poz verdi. Ayrıca, izleyici kadını yine tıpkı Otomat'taki gibi bir masa sebebiyle iki parça olarak görüyordu. Fakat, Otomat'takinin aksine, bu resimde kadın öğle vakti, çok aydınlık ve kalabalık bir yere yerleştirildiği için, içine kapanık ya da saldırıya açık izlenimi uyandırmaz. Bu da izleyicide, gizlice ve zorla izliyormuş hissini yok eder.

Hopper'ın resimlerinde çoğunlukla, bir ana odaklanan ya da bir karakter, fikir, durum hakkında keskin bir etki bırakan görüntüleri konu eder. Bu yüzden resmin izleyicisi, konuyu genellikle bir pencerenin arkasında ya da bir pencerenin dışında görebilir. Mesela, Railroad Sunset (1929), Nighthawks (1942) ve Office in a Small City (1953) gibi eserlerinde, görüntü camın arkasında kalır. Hopper, eğer görüntüyü gizlemek isterse, pencereyi izleyenin resme baktığı noktayla dik bir açı oluşturacak şekilde resme yerleştirir. Bu konuda, ressamın uyguladığı bir diğer yöntem ise görüntüyü perdeyle kapamaktır.

Ressamın uygulamayı sevdiği bir başka teknik ise (örnek için "Conference at Night"'a (1949) bakılabilir), güneş ya da görünmeyen bir sokak lambasının kaynak olduğu parlak ışığı, resmin anlattığı mekana, dışarıdan vuracak şekilde kullanmaktır.

Otomat'ta ise pencere resme hakim bir konumdadır ve kafeteryanın dışındaki dünya hakkında fikir edinmeyi engeller. Bilinen tek şey, gece olduğudur. Dışarının tamamen karanlık olması, resmi, Hopper'ın diğer çalışmalarından ve gerçekçilikten uzaklaştırır. Çünkü New York'ta sokaklar, geceleri, arabaların ve sokak lambalarının ışıkları sebebiyle ışıl ışıldır. Dışarıdan tamamen ayrık olmak ve mekanın boşluğu resmin dramatikliğini de arttırır ve ilgiyi kadının üzerinde yoğunlaştırır. Kadının arkasındaki pencerenin odaklaştırıcı etkisi, tabloyu ressamın bir başka çalışması olan "Sunlight in a Cafeteria" (1958)[8] ile karşılaştırınca daha iyi anlaşılır. Bu resimde, bir kadın ve bir erkek boş bir kafeteryada farklı masalarda oturmaktadırlar ve resmin esas konusu gene kadındır. Fakat bu tabloda, kafeteryanın dışındaki sokağın iyi aydınlatılmış ve mekandaki camlardan görünebiliyor olması adamın dikkatini karşısındaki kadına vermesini engeller. Böylece adam ve kadın aynı sahnede olmalarına rağmen izleyicide değillermiş izlenimi uyanır.[9]

Kaynakça

  1. ^ Margaret Iversen: Edward Hopper. Tate Publishing, 2004, sayfa 57.
  2. ^ Schmied, Wieland: Edward Hopper: Portraits of America. Münih: Prestel, 1999, sayfa 76.
  3. ^ Time dergisi, 28 Ağustos, 1995
  4. ^ Robert Hobbs, Edward Hopper. New York: Harry N. Abrams, 1987, sayfa 72.
  5. ^ "Compartment C, Car 293 (1938)". 14 Mayıs 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Eylül 2008. 
  6. ^ "Hotel Lobby (1943)". 10 Eylül 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Eylül 2008. 
  7. ^ Robert Hobbs tarafından yapılan Automat ve Hotel Lobby karşılaştırması, New York: Harry N. Abrams, 1987, sayfa 137.
  8. ^ "Sunlight in a Cafeteria (1958)". 10 Eylül 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Eylül 2008. 
  9. ^ Rolf Gunter Renner, Edward Hopper. Köln, Almanya: Benedikt Taschen, 1990, sayfa 81.

İlgili Araştırma Makaleleri

Édouard Manet, Fransız ressam. 19. yüzyılda modern hayatı konu alan resimler yapmaya başlamış ilk ressamlardandır. Manet, gerçekçilik akımından izlenimciliğe geçişte önemli bir rol oynadı. İlk dönem başyapıtlarından Kırda Öğle Yemeği ve Olympia, kendisinden genç ressamlara esin kaynağı oldu. Daha sonraki yıllarda ise o ressamlar izlenimciliğin en önemli isimleri oldular. Günümüzde, bu iki resim, modern sanatın başlangıcı kabul edilir.

<span class="mw-page-title-main">Edgar Degas</span> Fransız ressam (1834-1917)

Edgar Degas, tam adı Hilaire-Germain-Edgar Degas olan, Fransız ressam, heykeltıraş ve çizer. İzlenimcilik akımının kurucularından biri kabul edilse de ressam bu terimi reddedip gerçekçi olarak tanınmayı tercih ettiğini açıklamıştır. Tekniği başarılı bir ressam olan Degas, daha çok dans temalı resimleri ile tanındı. Çalışmalarının yarısından fazlası dansçılarla ilgiliydi. Bu çalışmaları aynı zamanda onun hareketin betimlemesindeki ustalığını gösteriyordu. Dans kadar at yarışları ve çıplak kadınlar çizmekte de başarılıydı. Portreleri de sanat tarihinin en başarılılarından kabul edilir.

<i>Olympia</i> (tablo) Fransız ressam Édouard Manetnin tablosu

Olympia, Fransız ressam Édouard Manet'nin 1863 yılında tamamladığı tablosudur. Gerçekçilik akımının bir örneği olan eser, şu anda Paris'teki Orsay Müzesinde sergilenmektedir.

Edward Hopper, Amerikalı ressam ve grafiker. Genellikle yağlı boya tabloları ile popüler olsa da suluboya ve gravür konusunda da en az yağlı boya resimlerde olduğu kadar uzmandı.

<i>Gece Kuşları</i>

Gece Kuşları, Amerikalı ressam Edward Hopper'ın gece geç bir saatte Amerikan tarzı ufak bir restoranda oturan insanları betimlediği tablosu. Tablo; sadece Hopper'ın en ünlü çalışması değil, aynı zamanda Amerikan sanatının en bilinen eserlerinden biridir. Şu anda Şikago Sanat Enstitüsü koleksiyonunun bir parçasıdır.

<span class="mw-page-title-main">Berthe Morisot</span> Fransız ressam (1841 – 1895)

Berthe Marie Pauline Morisot, bir Fransız ressamı ve Paris'te İzlenimcilik (Empresyonizm) akımıyla tanınan ressam çevresinin üyesiydi.

<span class="mw-page-title-main">Théodore Géricault</span> Fransız ressam (1791 – 1824)

Théodore Géricault, özellikle Medusa'nın Salı isimli tablosuyla tanınan Fransız ressam ve taş baskı sanatçısıdır. Romantik akımın önderlerinden biridir.

<i>Horas Kardeşlerin Yemini</i>

Horas Kardeşlerin Yemini ya da Horatiusların Yemini, Jacques-Louis David'in 1784 yılında tamamladığı tablosudur. 330 × 425 cm boyutlarındaki tablo tuval üzerine yağlı boya ile çizilmiştir ve halen Paris'teki Louvre Müzesi'nde sergilenmektedir.

Jean Désiré Gustave Courbet, Fransız ressam. On dokuzuncu yüzyılda Fransa'yı gerçekçilik akımıyla tanıştırdı. Courbet hayat görüşünü şöyle açıkladı:

<i>Aynadaki Venüs</i> Diego Velázquez tablosu

Aynadaki Venüs, İspanyol Altın Çağı'nın önde gelen ressamlarından Diego Velázquez'in (1599–1660) tablosu. Eser Londra'daki Ulusal Galeri'de sergilenmektedir. Velázquez bu tabloyu 1647 ile 1651 yılları arasında tamamlamıştır.

<i>Çıplak Maya</i> İspanyol ressam Francisco de Goyanın 1790 ile 1800 yılları arasında tamamladığı tahmin edilen tablosu

Çıplak Maya ya da Çıplak Maja, İspanyol ressam Francisco de Goya'nın 1790 ile 1800 yılları arasında tamamladığı tahmin edilen tablosudur. Eser şu anda Madrid'deki Prado Müzesi'nde sergilenmektedir. Ressam bu tabloyu, İspanyol engizisyonunun çıplak kadın resimlerinin yapılmasını yasakladığı bir dönemde, İspanya başbakanı Manuel de Godoy'un isteği üzerine yaptı. Resim, Godoy'un koleksiyonuna 12 Kasım 1800 tarihinde katıldı.

<i>Balkon</i> (tablo)

Balkon, Fransız ressam Édouard Manet'nin 1868 - 1869 yıllarında yaptığı yağlı boya tablosu. Eser, şu anda Paris'teki Musée d'Orsay'da sergilenmektedir. Ressam, tabloyu ilk olarak 1869'daki Paris Salonu'nda sergilendi. Balkon o sene Salon'da sergilenen iki Manet tablosundan biriydi. Manet'nin sergilenmek üzere seçilen diğer resmi Atölyede Öğle Yemeği olmuştu. Tablonun sol tarafında oturarak poz vermiş olan model, ressam Berthe Morisot idi. Morisot daha sonraki yıllarda Manet'nin erkek kardeşi ile evlenerek aileye girdi.

<span class="mw-page-title-main">Mary Cassatt</span> Amerikalı ressam (1844 – 1926)

Mary Stevenson Cassatt, Amerikalı ressam.

<i>Uyuyan Venüs</i> Giorgione ve Tiziano tablosu

Uyuyan Venüs, İtalyan Rönesans dönemi ressamı Giorgione'nin nü tablosu. Tablonun, Giorgione'nin 1510'daki vefatından sonra bir diğer rönesans ressamı olan Titian tarafından tamamlandığına inanılır. Bu iddia ilk kez Vasari tarafından ortaya atıldı. Resim şu anda Almanya'nın Dresden kentindeki Gemäldegalerie'de sergilenmektedir.

<i>Peri Kızının Şaşkınlığı</i> Édouard Manetnin 1859 -1861 yıllarında yaptığı yağlı boya tablosu

Peri Kızının Şaşkınlığı, Fransız ressam Édouard Manet'nin 1859 -1861 yıllarında yaptığı yağlı boya tablosu. Tablo, şu anda Buenos Aires'teki Arjantin Ulusal Galerisi'nde sergilenmektedir. Bu tabloda Manet, Danyal'ın İncili'nde anlatılan Suzanna karakterinin klasik pozunda oturmuş bir çıplağı betimlemiştir. Tablodaki model, daha sonraki yıllarda ressamın karısı olacak Suzanne Leenhoff'tur.

<i>Kırda Öğle Yemeği</i> Fransız ressam Édouard Manetnin tablosu

Kırda Öğle Yemeği ya da Kırda Piknik Fransız ressam Édouard Manet'nin 1862 - 1863 yılları arasında tamamladığı tablosudur. Eser, şu anda Paris'teki Orsay Müzesi'nde sergilenmektedir.

<i>Atölyede Öğle Yemeği</i>

Atölyede Öğle Yemeği, Fransız ressam Édouard Manet tarafından 1868 yılında yapılmış tuval üzerine yağlı boya tablo. Eser şu anda Münih'teki Neue Pinakothek'te sergilenmektedir.

Nana, Fransız ressam Édouard Manet tarafından çizilmiş tablo. Giyinme odasındaki yarı giyinik bir kadının ayna önünde makyaj yaparken betimlendiği tablonun modeli aktris Henriette Hauser'dir. 1877'de tuval üzerine yağlı boya ile çizilen tablo, Kunsthalle Hamburg'da sergilenmektedir.

<i>Bellelli Ailesi</i>

Bellelli Ailesi, Edgar Degas'nın 1858 - 1867 tarihleri arasında tamamladığı tahmin edilen yağlı boya tablosu. Degas'nın gençlik dönemi başyapıtı sayılan eser şu anda Paris'teki Orsay Müzesi'nde sergilenmektedir. Ressam bu tablosunda halası ve eşini iki kızlarıyla birlikte betimlemiştir.

<i>Deniz Kenarında Keşiş</i>

Deniz Kenarında Keşiş, Alman romantik ressam Caspar David Friedrich'in yağlı boya tablosu. Tablo 1808 ile 1810 yılları arasında Dresden'de çizildi ve ilk olarak ressamın Meşe Ormanında Manastır isimli tablosuyla birlikte Berlin Akademisi'nin 1810 sergisinde sergilendi. Bu sergide Friedrich'in talebi doğrultusunda Deniz Kenarında Keşiş, diğer tablonun üstüne asılmıştı.