İçeriğe atla

Osteosarkom

Osteosarkom (ICD-10: C40-C41), kemik yapılarını üreten hücrelerden oluşan sarkomdur. Kemiğin en sık görülen primer malign tümörüdür. Çoğunlukla 20 yaşın altında ve daha çok diz çevresi ve kalçada görülür. Genellikle ilk belirtisi olan büyük bir ağrı ile başlar. Bu ağrı başlarda hafif dozdaki ağrı kesicilerle geçse de, hastalık ilerledikçe ağrılar artar ve hasta hastalıklı olan organını kullanmada oldukça güçlük çekebilir. Radyografide, pek açık seçik olmayan, saman alevi denen yırtık görünüşte bir alan ve bir kemik zarı mahmuzu görülür.

Tedavisi

Ancak dokubilimsel inceleme ile teşhis konabilir. Karyolitik ilaçlar bu urların gidişini iyileştirmiştir.

İlgili Araştırma Makaleleri

Kangren veya gangren, dokuların kendilerini besleyen atardamarların herhangi bir sebeple, tamamen yetersiz hale gelmesi sonucunda hayatiyetini kaybetmesi durumu.

<span class="mw-page-title-main">Kulak</span> İşitme ve denge organı

Kulak (auris), işitme işlevini gören ve denge organını içinde bulunduran anatomik yapıdır. Vestibüler sistemi kullanarak işitmeyi ve vücut dengesini sağlar. Kulak; dış kulak, orta kulak ve iç kulak olacak şekilde üç kısımda incelenir.

<span class="mw-page-title-main">Salmonelloz</span>

Salmonelloz, Salmonella türünden patojenik bakteri'nin neden olduğu bir semptomatik enfeksiyondur. İnsanlarda en yaygın semptomlar ishal, ateş, karın krampları ve kusmadır. Belirtiler tipik olarak maruziyetten 12 saat ila 36 saat sonra ortaya çıkar ve iki ila yedi gün arasında sürer. Bazen daha önemli hastalık dehidrasyon ile sonuçlanabilir. Yaşlı, genç ve bağışıklık sistemi zayıf olan diğerlerinin ciddi hastalık geliştirme olasılığı daha yüksektir. Belirli "Salmonella" türleri, tifo ateşi veya paratifo ateşi ile sonuçlanabilir.

<span class="mw-page-title-main">Nöroloji</span> beyin, beyin sapı, omurilik ve çevresel sinir sistemiyle kasların hastalıklarını inceleyen tıp dalı

Nöroloji ya da sinir bilimi, genel olarak beyin, beyin sapı, omurilik ve çevresel sinir sistemiyle kasların hastalıklarını inceleyen, cerrahi dışındaki tedavi uygulamalarını içeren tıp bilimi dalıdır. Nöroloji zamanla içine kapalı ve sınırlı bir dal olmaktan çıkmış, epilepsi, hareket bozuklukları, beyin damar hastalıkları, bunamalar, uyku bozuklukları gibi ayrıca özelleşmişlik gerektiren alt disiplinlere bölünmüştür, bunun yanı sıra 19. yüzyılda ruh hastalıklarıyla birlikte ele alınırken, 20. yüzyıldan itibaren psikiyatri ayrı bir dal olarak ayrılmıştır. Tüm bu alanlardaki ciddi laboratuvar arka planının yanı sıra günümüze nöroloji pek çok başka tıp alanı ile multidisipliner bir ilişki içindedir.

<span class="mw-page-title-main">Ensefalit</span> grip benzeri semptomlarla seyreden akut beyin iltihabı

Ensefalit veya beyin iltihabı, beynin akut enflamasyonudur. Menenjit ile birlikte ise meningoensefalit olarak isimlendirilir.

<span class="mw-page-title-main">Dev hücreli arterit</span> Başa, gözlere ve optik sinirlere kan taşıyan damarların, özellikle temporal arterin enflamasyonu

Dev hücreli arterit veya temporal arterit, spesifik olarak başa, gözlere ve optik sinirlere kan taşıyan damarların, özellikle temporal arterin enflamasyonudur (iltihaplanması).

<span class="mw-page-title-main">El</span> tutmaya yarayan organ; bir kolun veya ön ayağın ucundaki ekstremite

El, şempanze, maki ve insan gibi primatlarda birden fazla parmağı barındıran, kolun bilekten parmak uçlarına kadar olan bölümünü tanımlar. Pek çok primat elleri sayesinde tutunma ve tırmanma gibi özelliklere sahiptir. Başparmağın diğer parmaklarla karşılıklı iş görmesi, ufak nesneleri ele alabilme yeteneğini sağlar. Bu özellik sayesinde el, alet kullanımı gibi hassas ve karışık işleri görebilir. Primatların beyninde eli temsil eden alan, diğer hayvanlarınkinden çok daha geniştir. Bu yüzden beyindeki bazı bozuklukların ilk belirtilerinden biri de el parmak hareketinin zarar görmesidir.

<span class="mw-page-title-main">Alın</span> kaşların üstü ile saç bitimi arasındaki bölge

Alın yüzün bir parçasıdır ve kaşların üstünden saç bitimi başlangıcına kadar olan bölgeyi kapsar.

<span class="mw-page-title-main">Lösemi</span> kemik iliğinde oluşan kan kanserleri

Lösemi, kan hücrelerinin özellikle de akyuvarların normalin üzerinde çoğalması ile kendini gösteren bir kanser türüdür.


Artrit, eklemlerde vücut tarafından üretilen bir iltihaptır. Bu iltihap mikrobik değildir, vücut tarafından üretilir. Artrit tek bir hastalık değildir, 100'den fazla farklı hastalık artrit ile ilişkilidir. Bazı formları çok ağır seyreder, bazıları ise dönem dönem kendini gösteren hafif şiddete olan artritlerdir. Dirsek eklemlerinde zorlanmaya bağlı olarak kas liflerindeki yırtık gibi basit romatizmal hastalıklardan, romatoid artrit (ra) spondiloartrit (spa) gibi tüm vücudu etkileyen ağır hastalıklara kadar farklı hastalık grupları bunun içinde yer alır. Sistematik lupus eritematozus gibi artritle ilişkili ancak vücudun akciğer, kalp ve böbrekler gibi hayati organlarını etkileyebilen romatizmal hastalıklar da artritle olan ilişkileri nedeniyle bu grupta yer almaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Os frontale</span>

Os frontale, bu tek kemik kafanın ön kısmını meydana getirir. Alın kemiği bir yandan kafa boşluğunun ön bölümünün büyük bir kısmını ve göz çukurunun üst kısmını meydana getirir.Kemik iki ana parçadan oluşmaktadır: Dikey sedef parça ve göz-çukuru burun parçası

<span class="mw-page-title-main">Dentin</span>

Dentin, dişlerin mezoderma kökenli kemiğe benzer yapıdaki temel tabakasıdır. Kuru ağırlığının %70-75'inin kalsiyum tuzu olması nedeniyle kemikten daha serttir.

Paget hastalığı denen rahatsızlık adını 19. yüzyılın ortalarında yaşamış olan bir İngiliz cerrahından almıştır ve osteoporozun aksi (tersi) durumudur. Paget hastalığı başlangıçta çok fazla kemik dokusu parçalandığı zaman meydana gelir. Buna tepki olarak vücut yeni kemik yapma hızını artırır. Fakat yeni kemikler düzensiz bir şekilde yerleşir ve normal kemikten daha yumuşak ve daha zayıf olabilir.

Hiperkalsemi, kandaki kalsiyum seviyesinin normalin üstünde olması anlamına gelmektedir. Normal kandaki toplam kalsiyum değeri 8.5-10.2 mg/dl aralığındadır. Vücutta kalsiyum metabolizmasını ayarlamadaki en önemli hormon paratiroid hormonudur. Tiroid bezinin içinde bulunan paratiroid bezinden salgılanan parathormon kandaki kalsiyum seviyesinin ayarlanmasında baş rolü oynar. PTH reseptörleri aracılığı ile vücutta etkisini gosterir. PTH reseptörleri sadece kemik yapimindan sorumlu hücreler osteoblastlar üzerinde bulunmasına rağmen, kemik yıkımından sorumlu hücrelerin osteoklast sayı ve aktivitesini de arttırır. Osteoklastlar kemik rezorbsiyonunda yer alan başlıca hücrelerdir. Kemik yıkılırken kalsiyum açığa çıkar. PTH, ayrıca böbreklere etki ederek kalsiyumun tubulüsden emilimini arttırır ve 1,25 (OH)2 kolekalsiferol (aktif D vitamini) yapımını uyarır. D vitamini bağırsaklarda kalsiyum bağlayıcı protein yapımını uyararak bağırsaklardan kalsiyum emilimini arttırır. Bu hormonun fazla salgılanması (paratiroid adenomu veya paratiroid karsinomu sonucu) hiperkalsemi görülür. Ayrıca, habis hastalıklara bağlı hümoral hiperkalsemi vakalarında kemik metastazları mevcut değildir ve hiperkalsemiden tümörün yaptığı "PTH related peptide" (PTHrP) sorumlu tutulmaktadır. 141 veya daha fazla aminoasit zinciri bulunan bu peptid de aynı PTH gibi ilk 34 aminoasit mineral metabolizması üzerinde etkilidir. Lokal osteolitik hiperkalsemi malign hücrelerin iskelet sistemini doğrudan istila etmesi sonucu olmaktadır. Bu hücreler kemiği rezorbe eden sitokinler veya hümoral etmenler salgılamaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Doğuştan kalça çıkığı</span>

Doğuştan kalça çıkığı, çocuklarda sık görülen, erken anlaşılıp tedavi edilmediğinde kalıcı sakatlıklara yol açabilen bir sağlık sorunudur.

<span class="mw-page-title-main">Baş ağrısı</span> rahatsızlık

Baş ağrısı, başta ve bazen de boyun veya sırtın üst kısmında gerçekleşen ağrı. Yaygın ağrı şikâyetlerinden biridir ve hemen hemen tüm insanlar değişik nedenlerle baş ağrısından muzdarip olurlar.

<span class="mw-page-title-main">Küme tipi baş ağrısı</span>

Küme baş ağrısı, Cluster baş ağrısı veya salkım ağrı, nörolojik bir hastalıktan kaynaklanan şiddetli baş ağrısı. En belirgin özelliği çok yüksek bir ağrı şiddetine sahip olmasıdır. Bu ağrıların periyodik olarak belirmesinden dolayı adına küme baş ağrısı denilmiştir. Bu periyotlar içerisinde ağrılarda anlık hafiflemeler de görülür. Histaminik sefalalji olarak da nitelenen bu tür başağrılarının en önemli nedeninin vazodilatasyon olduğu varsayılmaktadır. Bu görüşün en önemli kanıtı vazodilatasyona neden olan faktörlerin tetikleyici rolüdür; örneğin, alkol çok önemli bir tetikleyicidir. Hastaların büyük bölümü 30-45 yaşlarındadır. Nüfusun %0,1'inde ve daha çok erkeklerde görülür.

<span class="mw-page-title-main">Kürek kemiği</span> kemik

Kürek kemiği ya da omuz kemiği, göğüs kafesinin arka kısmında bulunan, kolun gövdeye bitiştiği humerus kemiği ile omuz üstü köprücük kemiğini birleştiren yassı, geniş bir kemiktir. Üçgen şekli bir küreği andırdığı için bu adı almıştır. Kürek kemikleri yassı kemiklere girer.

Epidural apse, merkezî sinir sisteminin epidural boşluğunda bulunan irin ve bulaşıcı materyallerin toplanması anlamına gelir. Beyin veya omuriliğe komşu olması nedeniyle, epidural apseler zayıflık, ağrı ve felce neden olma potansiyeline sahiptir.

<span class="mw-page-title-main">Osteomiyelit</span> kemik enfeksiyonu

Osteomiyelit (OM) kemik enfeksiyonudur. Semptomlar, üstte kızarıklık, ateş ve halsizlik ile belirli bir kemikte ağrı içerebilir. Kol ve bacakların uzun kemikleri en sık çocuklarda görülürken, ayaklar, omurga ve kalçalar en sık yetişkinlerde görülür.