
İğne yapraklılar (Pinales), bitkiler (Plantae) âleminin açık tohumlular (Pinophyta) bölümünde bulunan tek sınıf olan Pinopsida'ya dahil bir bitki takımıdır ve servigiller(ardıç, sekoya servi, yalancı servi, su sediri, mazı, yalancı mazı ) çamgiller ve porsuk gibi soyu sürmekte olan tüm kozalaklı bitkileri içerir.

Yılanlar, Pullular takımına ait uzun, ayaksız etçil sürüngenlerdir.

Köyceğiz Gölü, Menteşe yöresinde, Muğla ilinin güneydoğusunda yer alan Köyceğiz Gölü 52 km² yüzölçümü ile Türkiye'nin 16. büyük gölüdür. Tektonik bir çukurluğun suyla dolması ve Dalaman Çayı'nın getirdiği alüvyonların körfezin önünü tıkaması sonucu oluşmuş alüvyal set gölüdür.
Damar ile farklı şeyler kastediliyor olabilir:
- Kan damarı, vücutta kanı taşıyan kanallar.
- Lenf damarı, ince duvarlı, vücutta lenfi taşıyan kanallar.
- Bitkilerdeki vasküler doku, örneğin ksilem ve floem.
- Maden damarı, tabaka halinde duran, kömür veya mineral kütlesi.
- Damar Adası
- Damar, Kansas
- Damar FM, internet üzerinden arabesk müzik yayını yapan Almanya menşeli radyo kanalı.

Yün bazı memelilerden elde edilen hayvansal kıl kökenli doğal bir elyaf türü. Sıcak tuttuğu için battaniye ve kışlık giysilerin üretiminde kullanılır. Yün elyafı koyundan genellikle canlı hayvanlardan kırkılmak suretiyle olmak üzere değişik yöntemlerle elde edilir. Bu tür yüne kırkım yünü denir. Bu yünün ticari değeri diğer yöntemlerle elde edilenlerinkinden yüksektir. Kasaplık hayvanların kesildikten sonra derilerinin işlenmesi ile elde edilen yüne ise tabak yünü veya kasapbaşı yünü denir. Herhangi bir nedenle ölmüş hayvanın postundan elde edilen yün ise post yapağısı adını alır. Tabak yünü veya post yapağısı (yapak) deriden yolunarak alınmışsa kıl köklerini de içerdiğinden kırkım yününe göre daha düşük kalitelidir.
Köprülü pullar büyük kâğıtlara iki tabaka pulun birbirine bitişik olarak basılmasına verilen isimdir.

Posta pulu karneleri genel olarak 10-20 posta pulundan oluşan bir veya daha fazla, küçük karne yaprağının karton bir kapak içinde kıvrılarak yerleştirilmesi ile oluşur. Tabaka pullardan küçük olması ve taşıma kolaylığı nedeni ile pek çok ülkede tercih edilen bir pul satın alma şeklidir.

Alman Yeni Ginesi 1884-1914 yılları arasında hüküm sürmüş eski bir Alman bölgesidir. Bölge, Yeni Gine'nin kuzeydoğusu ve birçok yakın ada öbeğini içine almaktaydı. Alman Yeni Ginesi günümüzde tümüyle Papua Yeni Gine sınırları içerisindedir.

Bu Irak'ın posta tarihi ve posta pullarının bir araştırmasıdır. 5 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.

Posta pulları Yeni Zelanda'da yaklaşık 18nci yüzyıldan itibaren 20nci yüzyıl Temmuz ayı 1855 yıllarında "Chalon başı" olarak adlandırılan Kraliçe I. Victoria'nın portresi ile bulunmaktadır. Dizayn Kraliçenin 1837 yılındaki taç giyme törenindeki onun tören elbisesi içindeki tam baş portresine dayanır. Dizayn Alfred Edward Chalon tarafından yapılmıştır. Pullar başlangıçta tabaka kâğıttan el ile kesilerek elde ediliyordu fakat 1862 yılından sonra bu tabaka kâğıttan otomatik perforje makinesiyle kesilerek pullar elde edilmeye başlandı.

Hrvatska radiotelevizija ya da Hırvat Radiotelevizyon, Hırvat Kamu yayın kurumudur. Uydunun yanı sıra yerel verici ağı üzerinden de çeşitli radyo ve televizyon kanallarını işletmektedir. HRT üç ortak şirkete bölünmüştür: Hırvat Radyosu, Hırvat Televizyonu ve üç orkestrayı ve bir koroyu içeren Müzik Prodüksiyonu.
Nevali Çori, Şanlıurfa ilinin Hilvan ilçesine bağlı Güluşağı mahallesinin hemen kuzeybatısında bulunan bir höyüktür. Höyük, Atatürk Baraj Gölü suları altında kalmadan önce Fırat'ın bir kolu olan Kantara Deresi'nin iki yanında yer almaktaydı. Dere höyüğü ikiye bölmüş durumdadır. Yerleşme, derenin doğu yakasında 90 X 40 metre boyutlarında, batı yakasında ise daha küçük bir alandır. Bu yerleşmelerden büyük olanı (doğu) Nevali Çori I, batı taraftaki ise Nevali Çori II olarak adlandırılmaktadır. Yerleşmenin arkeolojik olarak en önemli tabakaları, beş yapı katı olarak izlenen, Nevali Çori I olarak tanımlanan kesimdeki Çanak Çömleksiz Neolitik Çağ tabakalarıdır. Bu tabakalarda yürütülen kazı çalışmaları ve buluntular üzerinde yapılan analizler, Nevali Çori neolitik halkının esas olarak avcı - toplayıcı yaşam tarzını sürdürmekle birlikte, tarım ve hayvancılık yaptığını ortaya koymaktadır. Ortaya çıkarılan mimari kalıntılar ise Orta Fırat Havzası'nın Erken Neolitiği hakkında önemli bilgiler vermiştir. Özellikle, Göbekli Tepe, Urfa – Yeni Mahalle, Karahan, Sefer Tepe, Hamzan Tepe ve Taşlı Tepe gibi arkeolojik alanlarda benzerleri görülen T biçimli sütunların yer aldığı kült binası önemli bir keşif olmuştur.
Etiyokuşu Höyüğü, Ankara il merkezinin yaklaşık 5 km. kuzey – kuzeydoğusunda, günümüzde tümüyle yapıların altında kalmış bir höyüktür. Etiyokuşu ismi, muhtemelen kazı ekibi tarafından verilmiş bir isimdir. Tepe, 86 x 22,5 metre boyutlarında, 1,5 metre yükseklikte ve yerleşme alanının 6,5 dönüm olduğu bildirilmiştir. Kazı öncesinde Çubuk Barajı asfaltıyla ikiye bölünmüş durumdaydı ve kum çekilmesiyle kısmen tahrip edilmiş bulunuyordu.

Kore mutfağı, Kore Yarımadası ve Güney Mançurya'daki eski tarım ve göçebe geleneklerinin doğal çevre ve farklı kültürel eğilimlerin karmaşık bir etkileşim yoluyla gelişmiştir.
Obi-Rakhmat Mağarası, Neandertal fosilleri içeren ve Orta Paleolitik döneme tarihlenen bir tarih öncesi bölgedir. Tanrı Dağları'ndaki Talassky Alatau Sıradağları'nın güneybatı ucundaki Chatkal ve Pskem nehirlerinin kavşağına yakın dar bir karst mağarası olan Obi-Rakhmat, Taşkent, Özbekistan'ın 100 kilometre (62 mi) kuzeydoğusunda yer almaktadır.

Reptiliomorpha, amniyotları ve amniyotlarla yaşayan amfibilerden daha yakın bir ortak atayı paylaşan dört üyelileri içeren bir gruptur. Vallin ve Laurin (2004) tarafından Homo sapiens'i içeren ancak Ascaphus truei'yi içermeyen en kapsamlı grup olarak tanımlanmıştır.

Eusthenopteron, tetrapodlarla olan yakın ilişkilerinden dolayı ikonik bir statü kazanmış olan tarih öncesi bir sarkopterygian cinsidir. Adı, Yunanca eustheno- "kuvvet" ve -pteron "yüzgeç" kelimelerinin birleşmesiyle oluşmuştur ve "güçlü gelişmiş yüzgeçler" anlamına gelir. Bu hayvanın ilk tasvirleri, karaya çıktığını göstermektedir; ancak paleontologlar artık onun kesinlikle suda yaşayan bir hayvan olduğu konusunda hemfikirdir. Eusthenopteron cinsi, yaklaşık 385 milyon yıl önce Geç Devoniyen döneminde yaşamış birkaç türden bilinmektedir. Eusthenopteron ilk olarak 1881'de JF Whiteaves tarafından Quebec, Miguasha'dan gelen geniş bir balık koleksiyonunun parçası olarak tanımlandı. Miguasha'dan yaklaşık 2.000 Eusthenopteron örneği toplanmıştır; bunlardan biri, paleoiktiyolog Erik Jarvik tarafından 1940'lardan 1990'lara kadar yoğun ayrıntılı çalışmanın ve birkaç makalenin konusu olmuştur.

Tetrapodomorpha, akciğerli balıklardan çok yaşayan tetrapodlarla daha yakından ilişkili olan, tetrapodların en yakın et yüzgeçli akrabalarından oluşan bir omurgalılar kladıdır. Balıklar ve Tiktaalik gibi erken formlar arasında geçiş yapan gelişmiş canlılar, görünüşleri ve uzuv morfolojisi açısından yarı balık, yarı tetrapodlar olan keşifleri tarafından "fishapodlar" olarak adlandırılmıştır. Tetrapodomorpha, taç grubu tetrapodları ve topluca osteolepiformlar olarak bilinen birkaç ilgili et-yüzgeçli balık grubunu içeren birkaç erken gövdeli tetrapod grubunu içerir. Tetrapodamorpha eksi taç grubu Tetrapoda, balıktan tetrapod geçişini kapsayan parafitik bir birim olan kök Tetrapoda'dır.

Acanthostega, tanınabilir bacaklara sahip ilk omurgalı hayvanlar arasında yer alan, soyu tükenmiş bir kök-tetrapod cinsidir. Yaklaşık 365 milyon yıl önce Geç Devoniyen döneminde (Famennian) ortaya çıktı ve anatomik olarak et yüzgeçli balıklar ile karaya tam olarak çıkabilenler arasında orta düzeydeydi.

Tulerpeton, Rusya'nın Tula Bölgesi'nde Andreyevka adlı bir bölgede bulunan bir fosilden bilinen, Devoniyen dört uzuvlu omurgalıların soyu tükenmiş bir cinsidir. Bu cins ve yakından ilişkili Acanthostega ile Ichthyostega, en eski tetrapodları temsil eder.