İçeriğe atla

Osmanlı-Yemen çatışmaları

Osmanlı-Yemen çatışmaları
Tarih1538-9 Ekim 1911 (373-373 yıl)
Bölge
Sonuç Yemen imamları'nın tanınması
Taraflar
Osmanlı İmparatorluğu Yemen imamları

Osmanlı-Yemen çatışmaları, Osmanlı İmparatorluğu ile Kuzey Yemen'deki Zeydi kabileleri arasında 1538 yılında başlayan ve 9 Ekim 1911 tarihinde Da'an Mukavelesi'nın imzalanmasıyla sona eren bir dizi çatışmadır.[1]

1538 Yemen Seferi

Osmanlı'nın Yemen'i fethetmeye yönelik ilk girişimi, Büyük Mısır Seferi ardından Yemen'de oluşan otorite boşluğundan yararlanmak amacıyla sefer düzenlemesiyle 1538 yılında gerçekleşmiştir. 1517 yılında Memlûk Devleti'nin çöküşü ile birlikte bundan pay almak isteyen Portekiz, Mekke ve Medine gibi kutsal yerleri ele geçirme amaçlı dinî sebepler öne sürerek Yemen sahillerini üs edinmek istemesinin altında ticarî gayeler yatıyordu. Bu yüzden Osmanlı ile Portekiz Kızıldeniz ve Hint Okyanusu'nda birçok mücadeleye girdiler. Osmanlı Aden'i 1538'de Hadım Süleyman Paşa tarafından alarak Tâhiriler hanedanlığına son verdi ve Zebid ile Aden arasında kalan bölgede Yemen Eyaleti'ni oluşturdular. Yönetimden memnun olmayan Zeydîlerle uzun süren mücadeleler sonucunda Osmanlı güçleri önce Taiz'i, 1547 yılında da San'a'yı ele geçirdi.[2] Zeydîlerin eşkıyalığa girişmesi dolayısıyla yönetim kötüye gittiği için Mahmud Paşa, eyaletin merkezini San’a'dan Taiz'e taşıdı.[3]

1630'lardaki Yemen seferi

Osmanlıların Yemen'i fethetmeye yönelik bir diğer girişimi 1630'larda gerçekleşti. Ancak bu sefer Yemenli Zeydi imamların kesin zaferiyle sonuçlandı ve Yemenli imamlar hakimiyet alanlarını Asir'den Hadramut'a kadar genişletmeyi başardılar.[1]

Kavalalı'nın Arap Yarımadası Seferi

18. yüzyılda Zeydi Devleti parçalanarak Lahic Sultanlığı gibi birçok küçük Yemen devletinin kurulmasına neden oldu. 1830'larda Osmanlılar Kavalalı Mehmed Ali Paşa'dan Arap yarımadasını fethetmesini istedi. Ancak Kavalalı, Ocak 1839'da Aden'i işgal eden Birleşik Krallık'ın muhalefetiyle karşılaştı. Nisan 1840'ta Rus İmparatorluğu, Avusturya İmparatorluğu'nun da Osmanlı üzerinde baskı kurması nedeniyle Kavalalı Arap yarımadasından çekildi.

1849 Yemen Seferi

1849 yılında Osmanlılar bir kez daha Yemen'i işgale başlayarak Nisan ayında Hudeyde'yi ele geçirdiler. Temmuz ayında Yemen'in Osmanlı altında bir vasal devlet olmasını isteyen İmam'ın daveti üzerine Sana'ya girdiler. Bu karar yerel halk tarafından olumsuz karşılandı ve kısa süre sonra bir isyana dönüştü. Çok geçmeden Osmanlılar geri çekilmek zorunda kaldı.[1]

1872 Yemen Seferi

1872 yılında Osmanlı İmparatorluğu San'a'yı ele geçirerek Yemen Vilayeti'ni kurdu.

1891 Yemen İsyanı

1891 yılında Yemen'de Osmanlı İmparatorluğu'nun İslam dinine aykırı davranışlarda bulunduğu nedeniyle şiddetli bir isyan meydana geldi.[1]

1904 Yemen İsyanı

Yemen Şehare Dağlarından geçen Osmanlı askerleri

Yemen, Osmanlı İmparatorluğu'nun merkezine olan uzaklığı, mezhepsel farklılıkların körüklediği sorunlar, bölgeye nüfuz etmeye çalışan emperyalist devletlerin baskısı gibi nedenlerle 1882, 1896 ve 1902 yıllarında da isyan hareketlerine girişmiş Yemen, Birleşik Krallık ve İtalya Krallığı'nın kışkırtması[4] ile İmam Yahya önderliğinde 1904 yılında Osmanlı'ya karşı Yemen'in o ana kadar kalkıştığı en büyük isyanı çıkartmışlardır.[5][6] Osmanlı İmparatorluğu o yıllarda maddi sıkıntılar çektiği için ve başkentten uzak olduğu için Yemen'e pek ikmalde bulunamıyordu. Yemen Vilayeti ile Ordu Hazineleri akçeden ve ambarlar da zahireden tümüyle boş idi ve ordunun vaziyeti de karışıktı. İmam Yahya, isyanın başında aşiretleri ile birlikte Yemen Valisi Fâik Paşa'yı San'a'da kuşattı. Tevfik Paşa durumun vaziyetini tam olarak belirtmediği halde para ve yiyecek talep ettiği için kabul edilmedi. Yemen Halkının savunmaya katılması ve Medine'deki Ârif Hikmet Paşa kuvvetlerinin Hudeyde üzerinden yardıma yetişmesi nedeniyle bir ara İmam Yahya barış istediyse de kabul edilmedi.[3] 1905'te isyan şiddetlenip, Yemen aşiretleri tarafından 1 yıl boyunca kuşatma altında kalan askerlerin yemek ve su bulamadığı için şehre yakın kaleleri terk etmesi, açlıktan savaşacak durumda olamamaları, Yemen'den sorumlu Kumandan Muhammed Tevfik Paşanın isyanı bastırmakta zorlanması ve yardım istemesi gerekirken, kendi başarısızlığı ortaya çıkar korkusuyla durumu Payitahta haber vererek yardım istemekte geç kalması gibi etkenler Yemen Türküsü'nde de anlatılan acıklı durumu ortaya çıkarmıştı. Payitaht'ın yolladığı erzakların büyük çoğunluğu subaylara gittiğini gören Hasan Muhiddin Paşa bunu engellemek için aşçıları kendisi teftiş etmiştir. Askerler için kesilen katır etlerinin subaylar tarafından teftiş edilmediği sırada onbaşılar etleri kemiğinden sıyırıp sokaklarda fahiş fiyatlarda satıyordu. Etler askerlere ulaşana kadar sadece kemik kaldığı için bir asker "Kazanımıza giren kemikten başka bir şey değildir. Suyunu içip kemiğini atıyoruz." demiştir. Hudeyde yolundan gönder Payitahta haber verildikten sonra bu isyanı bastırmak amacıyla, 1905 yılında Ali Rızâ Paşa komutasında nizamiye birliklerinin yanında Anadolu ve Rumeli'den çok sayıda redif taburu da sevk edilmişti.[7] Fakat Zeydîler'in saldırısıyla askerlerin çoğu yolda öldü ve taburun elindeki çoğu top Yemenlilerin eline geçti.[3] Yemen Türküsündeki dizelerde bu redif taburundan bahsedilmiştir.

Tecrübeli aynı zamanda savaşa istekli Osmanlı birliklerinin nedensizce San'a şehrinin surlarının arkasına kapatılıp bekletilmesi, kendi askerine top atışı yapıp onlarca zayiat vermesi gibi durumların birliklerin morallerinin bozması nedeniyle isyancılar İmam Yahya önderliğinde San'a şehrine girerek Osmanlı askerlerini öldürmüş ve San'a kentindeki Türk mahallelerini yağmalamıştır.[8] Askeri olarak başarılı olunamayınca Fâik Paşa müzakereyle İmam Yahya'yı ikna etme çalışmalarına girildi fakat İmam Yahya San'a bırakılmaz ise isyandan vazgeçmeyeceğini belirttiği için müzakereler başarılı olmadı.[9] Kuşatma'da insanların açlıktan çocukları yiyecek hale geldiği ve günde 30-40 piyadenin öleceği duruma gelirken subayların daha iyi beslenmesi durumuyla morallerin daha da düşmesiyle direncin kırılmasıyla İmam Yahya San'a şehrinin merkezini ele geçirdi ve burada birçok Osmanlı askerini de esir aldı. San'a'yı ele geçirmiş olan İmam Yahya'nın isyancı ordusu boş ev ve dükkanları yağmalayıp San'a yerlilerinin ölümüne neden olduktan sonra "Arap Arap'a silah atar mı? İşte biz atmadık" diyerek bu olayları bastırmıştır. Bu olayın ardından Mihrali Bey'in kumandasındaki 40. Hamidiye Süvari Alayı Yemen'e sevk etti. Yeni kuvvetlerle bölgeye vali olarak yollanan Ahmed Feyzi Paşa, 15 Temmuz - 1 Eylül 1905 tarihleri arasında yürüttüğü harekâtta Taiz'deki kuvvetlerin desteği ile San'a'ya girdi ve isyan eden aşiretleri bertaraf etti.[10][11] İsyanı bastırmak için 30 bine yakın asker harcandı. İmam Yahya her ne kadar tam da başarılı olmasa da de de facto olarak özerklik kazandı.[12] İmam Yahya'nın eşkıyaca tavırları yüzünden tarımla geçinen binlerce köylü açlıktan öldü.

İsyan'dan sonra Osmanlı Devleti konuyu araştırdı ve sorumluları divan-ı harbe vererek cezalandırıldı.[13] II. Abdülhamid, Yemen meselesini çözümlendirmek için gerekli reformu yapmak amacıyla Yemen ulemâsı ve ileri gelenlerinden bir heyeti İstanbul'a davet etti. Yemenliler ile Osmanlılar arasındaki görüş ayrılığı yüzünden bir sonuç alınamadı. İmam Yahya'nın beş kişilik bir temsilciler heyeti İstanbul'a geldi ve düşüncelerini belirten bir rapor sundu ancak hükûmet değişikliği sebebiyle hayata geçirilemedi.


Yemen'de görev almış Hasan Muhiddin Paşa bu isyan hakkındaki raporunda “Açlık birçok facialara neden oldu. Tedbir alınmamış olması, beş bin padişah askerini açlıktan mezara gömdü. Kuyulara çukurlara attırdı. Bunları mürekkeple değil, gözyaşı ile yazıyorum.” sözleri ile durumu özetlemiştir[14]

1911 Yemen İsyanı

İsyanı bastırmak için Yemen'e doğru ilerleyen Osmanlı askerleri

1909'da Asîr'de İngiliz destekli Şeyh İdrîsî'nin başlattığı isyana 1904 senesindeki isyanının ardından San'a sancağındaki kabilelerin tamamının kendine meyletmesinin güvenci ile 1911'de İmam Yahya'nın da katılmasıyla isyan büyüdü.[15] 3 Ocak 1911 tarihinde Yemen Vilayeti'nden İstanbul'a gönderilen yazıda; dört aydan beri Yemen'in cibal kısmında İmam Yahya'nın, Asir ve Tihame yönünde ise Seyyid İdrisi'nin hareketlerinin arttığı, bu nedenle ordunun takviyesinin lüzumlu olduğu bildirilmiş olmasına rağmen, İstanbul'dan Yemen'e yapılacak yolculuğun aylarca süreceği bilindiği halde meseleyle pek ilgilenilmemesinden dolayı istenilen vakitten çok daha sonra yeni askeri birliklerin sevkine başlanılmasını şikayet etti.[16] Bab-ı Âli buna karşılık olarak Arnavut isyanı gibi birçok isyandan dolayı 3 alay yollayamayacaklarını, yerlilerden ve Şafilerden asker alınımı yapılarak nizamiye taburlarının eksikleri giderilmesinin daha isabetli olacağını. belirtti.[17] İsyan bundan sonra güçlendi ve durum daha ciddi bir hale geldi.

Bunun farkına varan Osmanlı İmparatorluğu Trablusgarp Savaşı'ndan hemen önce, buradaki tümenden önemli bir kısmı silahlarıyla birlikte Yemen'e İmam Yahya ayaklanmasını bastırmak üzere gönderildi. Bu yüzden tümenler tekrar yerlerine iade edilmedi ve Trablusgarp Savaşı da daha da içinden çıkılamaz duruma girdi.[18] Ocak 1912'de İtalyan donanması Kızıldeniz'e girip, buradaki Osmanlı gemilerinden bazılarını batırarak El-Hudeyde limanını bombalamaya başladı. İtalyanların bölgedeki varlığı, deniz ulaşımını aksattığı için Yemen isyanının bastırılmasını zorlaştı. 28 Şubat 1911'de Ahmed İzzet Paşa, Hamidiye kruvazörüyle Yemen'e gönderildi. Nihayet Yemen meselesini çözmek üzere Yemen'deki Yedinci Ordu ile birlikte İstanbul'dan ve diğer Osmanlı vilâyetlerinden topladığı 50.000 kişilik orduyla San'a kuşatmasını kaldırdı.[19]

13 Ekim 1911'de İtalya ile Osmanlı İmparatorluğu arasında Trablusgarp Savaşı'nın çıkması ve İtalya'nın Eritre üzerinden Yemen'e saldırılar düzenlemeye başlaması üzerine taraflar arasında ateşkes yapıldı ve mutabık kalınan Da'an Mukavelesi imzalandı.Yirmi iki açık madde ile beş gizli maddeden oluşan antlaşmaya göre San'a dahil Zeydîler'in yaşadığı dağlık bölgelerin yönetimi İmam Yahya'ya bırakılacak, fakat yabancı devletlerle antlaşma yapamayıp dış işlerinde Osmanlı'ya bağlı olacaktı. İmam Yahya “Emîrü'l-mü'minîn” iddiasından vazgeçecek, her yıl kendisine 20.000 Osmanlı altın lirası verilecekti. Bunun karşılığında İmam Yahya zekatı adı altında halktan haraç toplamayı bırakacaktı.[20][21]

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. ^ a b c d Yaccob, Abdul (2012). "Yemeni opposition to Ottoman rule: an overview". Proceedings of the Seminar for Arabian Studies. 42: 411–419. JSTOR 41623653.
  2. ^ Uzunçarşılı, 1983: II s. 391-97
  3. ^ a b c "Yemen". web.archive.org. TDV İslâm Ansiklopedisi. 13 Şubat 2015. 13 Şubat 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Nisan 2022. 
  4. ^ "Osmanlı Yönetimindeki Yemen'de İngiliz Siyaseti". Researchgate. Şubat 2019. 27 Haziran 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Haziran 2022. 
  5. ^ "Yemen:2". www.royalark.net. Royal Ark. 4 Aralık 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Haziran 2022. 
  6. ^ "Yemen'de Osmanlı İdaresi ve İmam Yahya İsyanı". Siyasal Hayvan. 26 Nisan 2016. 4 Haziran 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Nisan 2022. 
  7. ^ "Yemen İsyanı ve Trabzon Redif Taburu (1905-1906)". Dergi Park. 26 Mart 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Haziran 2022. 
  8. ^ Rüstü, Paşa. Ah O Yemendir: Yemen Hatırası. ISBN 9786254192111. 
  9. ^ "Mustafa Kemal Atatürk'ün Yemen'e Tayini ve Bununla İlgili Belgeler". Mustafa Kemâlim. 12 Eylül 2017. 21 Şubat 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Haziran 2022. 
  10. ^ Çakaloğlu, s. 172
  11. ^ Osmanlı İmparatorluğu'nda Yemen'de Zeydi İmam Yahya'nın İsyanı(1904-1914) -Fatıma Hilal BAYTAR
  12. ^ "II. Abdülhamit'in Yemen'de Islahat Çabaları (1898-1908" (PDF). 1 Şubat 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 1 Şubat 2023. 
  13. ^ "La Turquie et le Yémen" (Fransızca). Questions d'Orient - Questions d'Occident. 29 Mart 2015. 22 Eylül 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Haziran 2022. 
  14. ^ Kumandan, Hasan Muhiddin Paşa. Ah O Yemen – 1904 İsyanı. s. 72. ISBN 9786054534029. Erişim tarihi: 19 Haziran 2022. 
  15. ^ (İsmail Hakkı Tevfik, s. 5-29)
  16. ^ Yemen Vilayeti'nden Alınan R. 21 Kanunıevvel 1326/ M. 3 Ocak 1911 tarihli Telgrafname
  17. ^ Yemen Vilayeti'ne çekilen R. 25 Kanunı Evvel 1326/ M. 7 Ocak 1911 Tarihli Telgrafname
  18. ^ Cemaleddin Efendi (2005). Siyasi Hatıralarım 1909-1913. İstanbul: Nehir Yayınları. ISBN 9789756711729.  ss. 66-67
  19. ^ "Akdeniz Üniversitesi: Yemen İsyanı" (PDF). 
  20. ^ (BEO, nr. 353194; Bayur, II/1, s. 46-47)
  21. ^ "MÜTEVEKKİL-ALELLAH, Yahyâ Hamîdüddin - TDV İslâm Ansiklopedisi". TDV İslam Ansiklopedisi. 30 Haziran 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Ağustos 2022. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Yemen</span> Orta Doğuda yer alan bir ülke

Yemen, resmî adıyla Yemen Cumhuriyeti, Orta Doğu'da yer alan bir ülke. Kuzeyinde Suudi Arabistan, kuzeydoğusunda Umman ile komşudur. Batısını Eritre ve Cibuti, güneybatısını Somali çevreler. Yemen; 555.000 km2 yüz ölçümüne sahiptir ve 1.200 km uzunluğunda sahil şeridiyle Arap Yarımadası'nın güney ucunda yer almaktadır. Güneyinde Hint Okyanusu'nun uzantısı Aden Körfezi, kuzeyinde Kızıldeniz, güneybatısında ise bu ikisini ayıran Babülmendep Boğazı bulunmaktadır. Yemen'in Umman Denizi ile Kızıldeniz'de en büyükleri Haniş ve Sokotra olmak üzere 200'e yakın adası bulunmaktadır. En büyük şehri ve başkenti San'a'dır. 2022 yılı itibarıyla Yemen'in nüfusunun yaklaşık 31 milyon olduğu tahmin edilmektedir. Yemen; Arap Birliği, Birleşmiş Milletler, Bağlantısızlar Hareketi ve İslam İşbirliği Teşkilatı üyesidir.

<span class="mw-page-title-main">Koca Sinan Paşa</span> 39. Osmanlı sadrazamı

Koca Sinan Paşa, Osmanlı padişahları III. Murad ve III. Mehmed'in saltanat dönemlerinde 5 defa olmak üzere toplam 8 yıl 5 ay sadrazamlık yapmış bir Osmanlı devlet adamıdır.

<span class="mw-page-title-main">Özdemiroğlu Osman Paşa</span> 41. Osmanlı sadrazamı

Özdemiroğlu Osman Paşa, III. Murad saltanatı döneminde, 1584-1585 yılları arasında sadrazamlık yapmış Osmanlı devlet adamı. Kızıl Deniz çevresinde beylerbeyi olmuştur. Kafkasya'da elde ettiği başarılar ile Kafkas Fatihi unvanını almıştır.

<span class="mw-page-title-main">San'a</span> Yemenin başkenti

San'a, Yemen'in başkenti. 2005 yılında, şehir nüfusu 1.937.451'dir.

<span class="mw-page-title-main">Hicaz-Yemen Cephesi</span> Savaş cephesi

Hicaz-Yemen Cephesi, halk arasında Yemen Cephesi adıyla da anılır. I. Dünya Savaşı boyunca Osmanlı İmparatorluğu 4 Tümenlik bir kuvvetle Arabistan'daki kutsal İslam şehirlerini korumaya çalıştı. 7. Kolordu'nun birer tümeni Hicaz, Asir, San'a ve Hudeybe'de konuşlandırılmıştı. Uzaklık sebebiyle bu tümenlere yeni asker, malzeme ve silah desteği sağlanamıyordu. 1916 yılında İngilizlerin kışkırtmasıyla, Araplar kendilerini koruyan Osmanlı Kuvvetlerine karşı ayaklandı. Mekke Emiri Şerif Hüseyin, bağımsızlığını ilan ederek Hicaz'ı büyük oranda ele geçirdi. Buradaki Osmanlı direnişinin sembolü Medine müdafaası oldu. Yemen'de İmam Yahya Osmanlılara bağlı kalırken Asir'de Seyyid İdris de ayaklanmaya katıldı.

<span class="mw-page-title-main">Yahya Muhammed Hamideddin</span> Yemen İmamı (1869–1948)

Emirû'l-Müminin el-Mütevekkil Alellah Rab'ül-Alemin İmam Yahya bin el-Mansur Bi'llah Muhammed Hamideddin, kısaca Yahya Muhammed Hamideddin ya da Osmanlı kaynaklarında geçtiği gibi İmam Yahya; Yemenli imam ve siyasetçi ve 1918-1948 arası Yemen Mütevekkilî Krallığı kralı ve kurucusu. Yemen'in büyük bölümünü ve bugünkü Suudi Arabistan'ın güney bölgesini 900 yılı aşkın bir süre yöneten Kasımî hanedanının Hamideddin kolundan dünyaya geldi. Babasının ölümünden sonra 4 Haziran 1904'te Yemen imamı olup Zeydi yönetimini tanımayan Osmanlı İmparatorluğu'na karşı çeşitli isyanlar düzenledi. 1911 yılında imzalanan Da'an Mukavelesi'nde tanınmasıyla Osmanlı'yla uyumlu bir politika yürütmeye başladı. I. Dünya Savaşı'nda tertiplenen Arap Ayaklanması'na katılmayarak Osmanlı İmparatorluğu'na bağlı kaldı. Savaşın Osmanlı'nın yenilgisiyle sonuçlanması ve Mondros Ateşkes Anlaşması hükümleri uyarınca Osmanlı Ordusunun Kasım 1918'de diğer Arap vilayetlerinden olduğu gibi Yemen'den de çekilmesi üzerine İmam Yahya 17 Kasım 1918'de San'a'ya girdi ve Yemen'in bağımsızlığını ilan etti. 30 Ekim 1918 tarihinde ise kendini Yemen Emiri ilan ederek Yemen Zeydi Emirliği'ni kurdu. Osmanlı Ordusu'nun bıraktığı ve silah tacirlerinden temin ettiği silahlar ile Birleşik Krallık'a karşı direndi. Kasımiler döneminden kalan Büyük Yemen idealini gerçekleştirmek isteyen Yahya Osmanlı ile Birleşik Krallık arasında belirlenen sınır olan Menekşe Hattı'nı tanımadığını ilan ederecek Aden Protektorası'na birçok baskın düzenledi. Bunun yanı sıra Asir Emirliği ve daha sonra Suudi Arabistan olacak Hicaz ve Necid Krallığı'yle karşı karşıya geldi. Asir Emirliği'nin İmam Yahya'nın baskılarına dayanamayıp Suudi Arabistan'ın himayesine girmesinin ardından Asir Emirliği'nin isyan edip başarısız olunca Yemen'e kaçmasıyla İbn Suud ile İmam Yahya arasında bir çatışma başladı. Bu çatışma Suudi-Yemen Savaşı'na dönüştü ve sonucunda İmam Yahya yenilerek büyük bir otorite kaybına uğradı. Bu yenilgiden sonra izolasyonist bir politika izledi. II. Dünya Savaşı'nda tarafsız bir politika izledi ve herhangi bir agresif tutum sergilemedi. 17 Şubat 1948 tarihinde San'a yakınında damadı tarafından suikastle öldürüldü. İmam Yahya Yemen'i kasıp kavuran ve Yahudiler dahil olmak üzere halka acılar çektiren anarşi ve şiddet ortamına son vermeyi başarmıştır. Onun saltanatı döneminde Yahudiler nispeten elverişli koşullara sahiptiler. Fotoğraf çekinmeyi sevmediğinden hiçbir fotoğrafı bulunmamaktadır.

Mahmut Nedim Akdilek,, Türk bürokrat.

14. Kolordu, Osmanlı İmparatorluğu'na bağlı bir kolordudur. 1911 yılında Osmanlı askeri reformlarında kurulmuştur.

Yemen İsyanı, II. Selim döneminde 1567'de Yemen'de çıkan bir isyandır. Zeydiler'in İmam Mutahhar önderliğinde ayaklanmasıyla başlayan isyan sonucunda Osmanlı Devleti, Aden, Taiz, San'a ve bunlara bağlı bölgeleri kaybetmiş ve Yemen üzerindeki hakimiyetini hemen hemen kaybetmiştir. 31 Aralık 1567'de isyanı bastırmak için o dönem Şam Beylerbeyi Lala Mustafa Paşa vezir rütbesiyle sefer serdarı, Özdemiroğlu Osman Paşa ise San'a Beylerbeyi olarak atanmıştır. İki paşanın anlaşmazlığa düşmesi üzerine 15 Ağustos 1568'de serdarlıktan azledilerek yerine Koca Sinan Paşa atanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Yemen Mütevekkilî Krallığı</span> 1918 ve 1970 yılları arasında Arap Yarımadasında var olmuş bir krallık

Yemen Mütevekkilî Krallığı, ilk dönem adıyla Yemen Zeydi Emirliği veya bilindik isimleriyle Yemen Krallığı ve Kuzey Yemen, kısaca ise Yemen ; İmam Yahya önderliğindeki Zeydîlerce Osmanlı İmparatorluğu'nun Yemen'den çekilmesinden sonra 1918 yılında kurulan ve 1970'e dek varlığını sürdürmüş devlet. Orta Doğu'da yer alan Yemen Krallığı 195,000 km2 yüzölçümüne sahipti. Kuzeyinde Suudi Arabistan, güneyinde İngiliz hamiliğinde Güney Yemen yer alıyordu. Krallığın başkenti 1918'den 1948'e kadar günümüzde Yemen'in başkenti olan San'a, 1948'den 1962'ye kadar Taiz, para birimi ise Yemen riyaliydi.

El-Mu'ayyed Muhammed bin el-Kasım, 1620-1644 yılları arasında Yemen imamıydı. El-Mansur el-Kasım'in oğlu olup Osmanlı İmparatorluğu'nu tamamen Yemen topraklarından çıkararak bağımsız bir Zeydi devleti kurdu.

<span class="mw-page-title-main">Yemen Seferi (1568-1570)</span>

Yemen Seferi, 1567 yılında İmam Mutahhar önderliğindeki Zeydî İmamlığının Osmanlı İmparatorluğu'nun Yemen Eyaleti'nde çıkardıkları isyanı bastırmak amacıyla Osmanlıların 1568-1570 arasında Koca Sinan Paşa ve Özdemiroğlu Osman Paşa komutasındaki orduyla icra ettikleri askerî harekât.

<span class="mw-page-title-main">Yemen imamları</span> Yemeni yönetmiş Zeydi imamlar

Yemen imamları ve daha sonra Yemen kralları, Yemen'de Zeydi Şii İslam'ının kutsanmış dini ve siyasi liderleridir. Tarihçi İbn Haldun imamlardan başa gelmelerini sağlayan kabileden, Banu Rassi veya Rassiler, telaffuza göre Banu Ressî veya Ressîler olarak bahseder. Orijinal Arap kaynaklarında Rassi terimi pek kullanılmaz. El-Mansur el-Kasım bin Muhammed'in kurduğu Rassidilerin alt kolu olan Kasımîler olarak da bilinir. 897'den itibaren Yemen'in bazı bölgelerinde dini ve siyasi yönetimini ellerinde tuttular. Bazen yönetim gücü imamlara değil, Memlûklerin, Osmanlıların valilerine aitti. İmamların; dini ilimler konusunda bilgili olması, savaşlarda Yemen'in reisi olduğunu kanıtlaması gerekiyordu. İmamlık iddiasında bulunanlar İslam'a çağrıda bulunurlardı. Bazen aynı anda iki imam olabiliyordu fakat bu durum çok nadirdir. Birçok İmami'nin aksine, Zeydiler İmamlarına ilahi veya insanüstü nitelikler atfetmezler. Zeydîler’in, kendine özgü bir sosyokültürel yapısı olan Yemen bölgesine intikal edip devlet kurmalarından itibaren günümüze kadar devam eden varlığı, siyasî bakımdan dönem dönem muğlak ve istikrarsız bir seyir izleyerek kesintilere uğramıştır.

<span class="mw-page-title-main">Büyük Yemen</span> Arap Yarımadasının Güneyinde Yer Alan Coğrafî Bölge

Büyük Yemen şuanki Yemen Cumhuriyeti toprakları yanı sıra Asir, Necran, Güney Tihâme, Zufar bölgelerini ve Kızıldeniz'deki adalarını tek bir çatıda toplamaya yönelik irredanist siyasi ve coğrafi bir bölgedir.

<span class="mw-page-title-main">Hasan bin Yahya</span>

Hasan bin Yahya Yemenli diplomat ve Yemen Mütevekkilî Krallığı'nın eski veziri.

<span class="mw-page-title-main">Da'an Antlaşması</span> 1911 yılında Osmanlı ile Yemen imamı arasında imzalanan antlaşma

Da'an Antlaşması, ya da Da'an Mukavelesi, 1911'in Ekim ayında Osmanlı'nın Yemen Vilayeti'ndeki Da'an'da Osmanlı Padişahı ile İmam Yahya tarafından imzalanmış bir antlaşmadır. Bu antlaşma 1872'de Osmanlı'nın San'a'yı ele geçirmesinden beri Yemen yöresindeki ayaklanmalar tarihinde bir dönüm noktası oldu. Yemen ile Osmanlı arasındaki sürtüşme ve anlaşmazlıklar ortadan kalktı. Antlaşmaya göre San‘a dahil Zeydîler'in yaşadığı dağlık bölgelerin yönetimi İmam Yahya'ya bırakılacak, fakat yabancı devletlerle antlaşma yapamayıp dış işlerinde Osmanlı'ya bağlı olacaktı. İmam Yahya “Emîrü'l-mü'minîn” olma iddiasından vazgeçecek, her yıl kendisine 20.000 Osmanlı altın lirası verilecekti. Bunun karşılığında İmam Yahya zekatı adı altında halktan haraç toplamayı bırakacaktı.

<span class="mw-page-title-main">Abdullah el-Vezir</span>

Abdullah bin Ahmed el-Vezir, Yemenli darbeci ve İslam alimidir. el-Vezirî Darbesi'nde kendini kral ilan etmiştir. Daha önceden 1920'lerde Yemen ordusunun komutanı ve 1930'larda Hamar ve el-Hudeyde'nin valiliği görevlerini yaptı. Hessen ekonomi bakanı Tarık el-Vezir onun torunudur.

İmam Mutahhar,, XVI. yüzyılda Yemen'de hüküm süren Zeydîlerin 1547-1572 dönemindeki idarecisi.

Kevkeban Kuşatması, Osmanlı İmparatorluğu'nun, 1568-1570 arasındaki Yemen Seferi'nde evre.

<span class="mw-page-title-main">II. Abdülhamid dönemi Osmanlı tarihi (1881-1897)</span> 1881-1897 yılları arasında Osmanlı tarihi

Bu madde II. Abdulhamid'in 1881-1897 yılları arasındaki padişahlığında Osmanlı İmparatorluğu'nda yaşanan tarihi olayları ele almaktadır.