Heykel ya da yontu, sanatsal bakış açısıyla meydana getirilmiş üç boyutlu formlara denir. Heykel temelde mekânın kapsanması, kavranması ve mekân ile ilişki kurulması ile ilgilenir.
Opera, genellikle konusunu tarihten, mitolojiden, efsanelerden veya güncel olaylardan alan, sözlerinin tümü veya birçoğu müzikle bestelenmiş, içinde güzel sanatların tümünü barındırabilen, teatral formda bir sahne eseridir.
Geometri, matematiğin uzamsal ilişkiler ile ilgilenen alt dalıdır. Yunanca Γεωμετρία "Geo" (yer) ve "metro" (ölçüm) birleşiminden türetilmiş bir isimdir.
Yunanca (Yunanca: Ελληνικά Elliniká veya Eλληνική γλώσσα Ellinikí Glóssa
Yunan mitolojisi, Antik Yunanistan'da dünyanın yaratılışı, tanrı, tanrıça ve kahramanların hayatı hakkındaki söylence ve öğretileri içermekle kalmayıp aynı zamanda Eski Yunan dininin gövdesini oluşturmaktadır. Günümüzde, bu mitoloji hakkındaki bilgilerimizi bu sözlü edebiyatın yazılı hâllerinden alıyoruz. Tarihçiler, mitoloji hakkında daha ayrıntılı bilgi almak için o dönemin sanatındaki ipuçlarını bile toplar.
Bir ilgi veya benzetme sonucu gerçek anlamından başka anlamda kullanılan sözlere veya kavramlara Türkçe eğretileme; Arapça mecaz, istiare; Fransızca trope denir.
Rönesans, Orta Çağ ve Reform arasındaki tarihsel dönem olarak bilinir. 15 - 16. yüzyıl İtalya'sında batı ile klasik İlk Çağ arasında güzel sanatlar, bilim, felsefe ve mimarlıkta bağın tekrar kurulmasını sağlayan, Antik Yunan filozoflarının ve bilim insanlarının çalışmalarının çeviri yoluyla alındığı, deneysel düşüncenin canlandığı, insan yaşamı (hümanizm) üzerine yoğunlaşıldığı, matbaanın icat edilmesiyle bilginin geniş kitlelerle paylaşımının arttığı ve kökten değişimlerin yaşandığı bir dönemdir.
Klasisizm, Antik Yunan ve Roma sanatını temel alan tarihselci yaklaşım ve estetik tutumdur. "1660 ekolü" olarak da bilinir.
Sanat, en genel anlamıyla yaratıcılığın ve hayal gücünün ifadesi olarak anlaşılır. Tarih boyunca neyin sanat olarak adlandırılacağına dair fikirler sürekli değişmiş, bu geniş anlama zaman içinde değişik kısıtlamalar getirilip yeni tanımlar yaratılmıştır. Bu tanımlardan en yaygın kabul göreni sanatın edebiyat, resim, müzik, tiyatro, sinema, mimari ve heykel alt türlerinden oluştuğu görüşüdür. Bugün sanat terimi birçok kişi tarafından çok basit ve net gözüken bir kavram gibi kullanılabildiği gibi akademik çevrelerde sanatın ne şekilde tanımlanabileceği, hatta tanımlanabilir olup olmadığı bile hararetli bir tartışma konusudur.
Trajedi veya tragedya sözcüğü Yunanca tragoidia’dan gelir. Tragos (keçi) ve oidie (türkü) sözcüklerinin birleşmesiyle "keçilerin türküsü" anlamına gelir. Dionysos şenliklerinde koro, tanrının ona bağlı kölelerini simgeliyordu. Tanrının çevresinde hep doğanın yabancı güçlerini temsil eden teke ayaklı satyrler(satirler) bulunduğu için ilk başlarda, koro da satyrlerin biçimine giriyordu; ilk dönemlerde, korodaki oyuncular teke derileri (tragoi) giyerek oyun alanına çıkıyorlardı. Tragedya türü de tragos'ların şarkılarından doğdu.
Apollon, mitolojide müziğin, sanatların, Güneş'in, ateşin ve şiirin tanrısı, kehanet yapan, bilici tanrıdır. Aynı zamanda kâhinlik yeteneğini diğer insanlara da transfer edebilir. Biseksüel yönüyle ağır basan Apollon'un mitolojideki eşi Kassandra olup Zeus ve Leto'nun oğlu, Artemis'in ikiz kardeşidir. Sarışın ve çok yakışıklıdır. Orijini Yunan olan Apollon, Roma mitolojisine Apollo ismiyle geçmiştir. Mitolojideki en önemli tanrılardan biri olan Apollon, Anadolu kökenlidir.
Akademi, en geniş tanımıyla yükseköğrenim kurumu anlamına gelir. Günümüzde bilim, edebiyat ve sanat konularını tartışmak için bir araya gelen üyelerin oluşturduğu kurumlara da akademi denir.
Odisseus Elitis , Yunan şair.
Otobiyografi ya da öz yaşam öyküsü, yazarın kendi yaşam öyküsünü anlattığı edebiyat türüdür. Kaynak olarak kişi kendini ve aile büyüklerinden aldığı bilgileri kullanır. Yazarın kendinden söz ederken nesnel olması zor olduğundan otobiyografi yazmak güçtür. Otobiyografilerde yazar kendine ait sanat eserleri, düşünceleri ve yaptığı ya da katkısının olduğu önemli işleri okuyucuya aktarır. Bu yazılı anlatım türü aynı zamanda iyi bir belgeseldir. Bu alanda çalışacaklara ve yazarın yaşadığı dönemin özelliklerine kaynaklık eder.
Antik Yunanistan, bugünkü Yunanistan toprakları ile Küçük Asya'da (Anadolu) yaşayan toplumların kurduğu devlet ve uygarlıkların, MÖ 756 ile MÖ 146 tarihleri arasında hüküm sürdükleri bölgenin adı.
Hippias veya Elisli Hippias, Yunan Sofistlerden biridir. M.Ö. 460 yılı civarında Atina'da doğan Hippias, Protagoras ve Sokrates'in genç akranıdır. Hitabet sanatında etkili olduğu gibi, matematiğe de önem vermiştir. Kendine özgü bir felsefe geliştirmemiş, ancak var olan felsefi düşünceleri etkili bir şekilde değerlendirmiştir. Platon'un diyaloglarında etik konularla ilgili tartışmalarda Hippias yer alır. Kücük Hippias diyalogunda Sokrates ve Hippias arasında yalan üzerine tartışma geçer.
Bilgicilik veya sofizm, Antik çağ Yunan felsefesinde önemli bir felsefi düşünce akımı.
Tahnit, cesedin bozulmaması için yapılan birtakım işlemlerdir. Cesedin bozulmaması için belirli bir uygulama dâhilinde, cesedin iç organlarının çıkarılarak, çeşitli kimyasallar uygulanarak, çabuk bozulmayacak hâle getirilmesidir. Bu işlem cesedi 5 yıl koruyabilir. Bu uygulama tam bir mumyalama işlemi değildir.
Yunan haçı planı, daha çok Ortodoks ve Bizans kiliselerinde görülen bir mimari plan şeklidir. Kapalı yunan haçı planı ve açık yunan haçı planı olarak kendi arasında ikiye ayrılır. Yunan haçı diye tabir edilen haç her kolu eşit uzunlukta olan haçtır.
Elefsis, Yunanistan'ın Attika Bölgesi'ne bulunan bir şehir ve belediyedir. Şehir Atina'nın 18 km kuzeybatısında Saron Körfezi'nin kıyısında yer almakta olup Batı Attika bölgesel birimin merkezi ve Atina metropolitan alanın parçasıdır. Yüzölçümü 36.589 km² olan belediyenin nüfusu 2011 yılı itibarı ile 34,934'tür.