
Opioidler, haşhaş bitkisinde bulunan doğal maddelerden türetilen veya onları taklit eden bir ilaç sınıfıdır. Opioidler, ağrı kesici de dahil olmak üzere çeşitli etkiler üretmek için beyinde çalışır. Bir madde sınıfı olarak, morfin benzeri etkiler üretmek için opioid reseptörleri üzerinde etki gösterirler.
Hipokampus, beynin medial temporal lobunda yer alan, hafıza ve yön bulmada önemli rolü olan bölge. Bir gri cevher tabakası olup, lateral ventrikülün alt boynuz tabanı boyunca uzanır. Filogenetik olarak en eski beyin kısımlarındandır.

Bisfenol A (BPA), öncelikle çeşitli plastiklerin üretiminde kullanılan bir kimyasal bileşiktir. En yaygın olarak organik çözücülerde çözünen, fakat suda da çok zayıf çözünürlüğe sahip renksiz bir katıdır. BPA, fenol ve asetonun yoğunlaştırılmasıyla endüstriyel ölçekte üretilir ve 2022'de 10 milyon tona ulaşması beklenen küresel bir üretim ölçeğine sahiptir.
Epidermal büyüme faktörü reseptörü (EGFR) epidermal büyüme faktörü ailesinin üyelerinin etki ettiği hücre zarında bulunan reseptör. EGF reseptörü, reseptörlerin ErbB ailesine mensuptur. EGFR ekspresyonu veya akvitesini etkileyen mutasyonlar kanser gelişimine neden olabilir.

Ağrılı adet veya adet krampları olarak da bilinen dismenore, günlük aktiviteleri engelleyecek düzeyde ağrılı âdet görme olarak tanımlanan jinekolojik bir hastalıktır. Adetin başladığı zaman civarında ortaya çıkar. Ağrı; aralıklı, kramp tarzı, suprapubik bölgede yoğunlaşmış, zaman zaman bulantı, kusma ve ishalle birlikte görülür. Belirtiler tipik olarak üç günden az sürer.

Hepatit, karaciğer hücrelerinde inflamasyon ile karakterize tıbbi durumdur. İsim Yunanca hepar (ἧπαρ); hepat- (ἡπατ-), karaciğer kökünden ve sonek -itis, "inflamasyon" 'dan türemiştir (c. 1727) Karaciğerdeki inflamasyon zamanla kendini sınırlayabilir ya da fibrozis ve siroza ilerleyebilir.

Phillip Allen Sharp, Amerikan genetikçi ve moleküler biyolog. RNA bağlanmasının kaşiflerinden biridir. Richard J. Roberts ile birlikte ökaryot hücrelerinin DNA dizelerindeki genlerin bitişik sırada olmadığını, aralarda intron denilen okunmayan ve protein sentezine katılmayan bölümlerin olduğunu keşfettiler. Bu sayede mRNA'lar aynı DNA dizesinden bu bölümleri farklı şekilde silmeleri ile farklı proteinleri kodlayabilmektedir. İkili bu keşifleri ile 1993 Nobel Fizyoloji veya Tıp Ödülünü kazanmışlardır.

Cinsel yönelim, bir bireyin, cinsellikle ilgili davranışlarını, düşüncelerini ve/veya duygularını kapsayan kişisel veya toplumsal kimliğini ifade eder. İnsanların cinsel yöneliminin gelişiminin nasıl olduğu ve mekanizmaları belirsizliğini sürdürmektedir. Bu konuda ortaya atılan birçok teori kurgusal ve tartışmalıdır. Ama nöroloji bilimindeki gelişmeler sonucu cinsel yönelimle bağlantılı karakteristikler açıklanabilmektedir. Araştırmalar insanların cinsel yönelimiyle ilgili yapısal sinirler bağlantılar, fonksiyonel ve/veya bilişsel ilişkiler keşfetmiş ve gelişimsel teoriler ortaya atmıştır.

Hayvan zehri ya da venom, bir hayvanın bir diğerine zarar vermek için ürettiği bir veya daha fazla toksin içeren bir salgıdır. Venom, hem avcılarda hem de avlarda, hem omurgalılarda hem de omurgasızlarda olmak üzere çeşitli hayvanlar arasında ortaya çıkmıştır.

Âdet döngüsü, kadın üreme sisteminde oluşan, hamileliği mümkün kılan düzenli doğal değişimdir. Döngü oosit üretiminde ve rahmin hamilelik için hazırlanmasında gereklidir. Kadınların %80 kadarı âdetten 1-2 hafta önce bazı semptomlar yaşadığını bildirmiştir. Bu yaygın semptomlar arasında akne, memelerde hassasiyet, şişkinlik, yorgunluk hissi, sinirlilik ve ruh hâli değişiklikleri yer almaktadır. Bu semptomlar, gündelik hayatı etkiler ve bu nedenden ötürü bu durum, kadınların %20 ila 30'unda premenstrüel sendrom olarak nitelendirilir. %3 ila 8 oranında şiddetli geçer.

Hipotalamus-hipofiz-gonad aksı hipotalamus, hipofiz bezi ve gonadal bezlerin arasındaki etkileşimi ifade eder. Bu bezler genellikle birlikte işlev gösterdiğinden, fizyologlar ve endokrinologlar bunlardan tek bir sistem olarak bahsetmeyi uygun ve açıklayıcı buluyorlar.

Amorphea veya Unikonta, Amoebozoa ve Obazoa'yı içeren taksonomik bir grupdur. Bu sınıfın üyelerinin taksonomik yakınlıkları ilk olarak 2002 yılında Thomas Cavalier-Smith tarafından açıklanmıştır.

Viridiplantae, yaklaşık 450.000-500.000 tür içeren ve hem karasal hem de sucul ekosistemlerde önemli roller oynayan ökaryotik canlılar grubudur. Öncelikle sucul olan yeşil algler ve içlerinden çıkan kara bitkilerinden oluşurlar. Yeşil algler, geleneksel sınıflandırmada kara bitkilerini içermez ve bu da yeşil algleri parafiletik bir grup yapar. Kara bitkilerinin yeşil alglerin içinden çıktığının anlaşılmasından bu yana, bazı yazarlar bitkileri de yeşil alglere atıyorlar. Hücre duvarlarında selüloz bulunan hücrelere ve klorofil a ve b içeren ve fikobilin içermeyen siyanobakterilerle endosimbiyozdan türetilen birincil kloroplastlara sahiptirler.

Holozoa, hayvanları ve en yakın tek hücreli akrabalarını içeren ancak mantarları hariç tutan bir canlı grubudur. Holozoa ayrıca tunik cinsi Distaplia için kullanılan eski bir isimdir.
Noretindron olarak da bilinen ve birçok marka adı altında satılan noretisteron, doğum kontrol haplarında, menopozal hormon tedavisinde ve jinekolojik rahatsızlıkların tedavisinde kullanılan bir progestin ilacıdır. İlaç hem düşük doz hem de yüksek doz formülasyonlarda ve hem tek başına hem de bir östrojen ilacı ile kombinasyon halinde mevcuttur. Ağız yoluyla veya noretisteron enantat olarak kas içine enjeksiyon yoluyla kullanılır.
Allilestrenol, tekrarlayan ve tehdit altındaki düşükleri tedavi etmek ve hamile kadınlarda erken doğumu önlemek için kullanılan bir progestin ilacıdır. Bununla birlikte, kanıtlanmış progesteron eksikliği durumu dışında, bu amaçlar için kullanımı artık önerilmemektedir. Japonya'da erkeklerde iyi huylu prostat hiperplazisini (BPH) tedavi etmek için de kullanılır. İlaç tek başına kullanılır ve bir östrojen ile kombinasyon halinde formüle edilmez. Ağızdan alınır.

Östron, diğer adıyla estron (E1), zayıf bir östrojen ve küçük bir kadın cinsiyet hormonudur. Diğerleri östradiol ve östriol olmak üzere üç ana östrojenden biridir. Östronun yanı sıra diğer östrojenler de kolesterolden sentezlenir ve esas olarak gonadlardan salgılanır, ancak adipoz dokudaki adrenal androjenlerden de oluşturulabilirler. Östron, östradiol için bir öncü görevi gördüğü gibi östraidolun metabolize edilmesi sonucunda da ortaya çıkar.

Rahim içi kontraseptif cihaz veya spiral olarak da bilinen rahim içi araç (RİA), hamileliği önlemek için rahim içine yerleştirilen küçük, genellikle T şeklinde bir doğum kontrol cihazıdır. RİA'lar, uzun etkili geri dönüşümlü doğum kontrolünün bir şeklidir. Bir araştırma, kadın aile planlaması sağlayıcılarının uzun etkili geri dönüşümlü doğum kontrolününyöntemlerini (%41,7) genel halktan (%12,1) daha sık seçtiklerini buldu. Doğum kontrol yöntemleri arasında, RİA'lar, diğer kontraseptif implantlarla birlikte, kullanıcılar arasında en büyük memnuniyetle sonuçlanır.
Gelişimsel kod adı CDB-1321 ile de bilinen Dimetandrolon, potansiyel klinik kullanım için araştırılmakta olan deneysel bir androjen / anabolik steroid (AAS) ve progestojen ilacıdır.
Ekuol (4',7-izoflavandiol), bağırsaklardaki bakteri florası tarafından soya fasulyesi ve diğer bitki kaynaklarında bulunan bir tür izoflavon olan daidzeinden metabolize edilen bir izoflavdiol östrojendir. Estradiol gibi endojen östrojenik hormonlar steroid iken, ekuol steroidal olmayan bir östrojendir. İnsanların yalnızca %30-50'sinde ekuol yapan bağırsak bakterileri bulunur.