Ongin Yazıtı
Ongin Yazıtı veya Ongi Yazıtı, 1891 yılında Nikolay Yadrintsev tarafından bulunmuştur. Yazıt, Vasili Radlof tarafından 1895 ve 1896'da üç estampaja dayanarak yayınlanmıştır.[1] Moğolistan'daki Ongin Irmağı (Ongi akarsuyu) yakınlarında bulunduğu için bu adla anılan[2] yazıt, bu ırmağın bir kolu olan Taramel'in yanında, Koşo Saydam Gölü'nün 160 km güneyindedir. Manitu Dağı dolaylarında bulunmakta bulunan bu yazıt Bilge İşbara Tamgan Tarkan adlı bir Türk beyi adına dikilmiştir.[3] Yazıtta İlteriş Kağan ile Kapgan Kağan'ın adları geçmektedir. Yazıt, 8. yüzyılda dikilmiştir. Yazıt, Vasili Radlof ve Vilhelm Thomsen tarafından incelenmiştir. Yazıt üzerinde en çok ses getiren çalışma ise 1957 yılında Gerard Clauson yapmıştır. Türkiye'de ilk kez Hüseyin Namık Orkun tarafından yayınlanan yazıt, günümüzde Moğolistan'da Övörhangay Aymag'ın merkezinde Arvaiheer'deki müzede bulunmaktadır.
Yazıt
Tonyukuk Yazıtı, Kül Tigin Yazıtı ve Bilge Kağan Yazıtı'ndan sonra önemli yazıtlardan biri olarak gösterilen yazıtta İlteriş Kağan'ın ve Kapgan Kağan'ın adlarını geçmektedir. Yazıtta hem Kül Tigin Yazıtı'nın doğu yüzünün tepeliğinde de bulunan dağ keçisi damgası, hem de yılanı andıran soy damgası bulunmaktadır. Yazıt 19 (12+7) satırdır. 19 satır içeren iki parça yazıttan başka yazıtın bulunduğu bölgede bir balbal ile bazı heykeller bulunmuştur.
Yazıttaki Metinler
Yazıt genel anlamda çok kötü ve düzensiz yazılmıştır. Yazı karakterleri Koşo Saydam Gölü'nde bulunan Orhun Yazıtları'ndaki yazı karakterlerinden değişiktir. Ongin Yazıtı'ndaki damgalar Yenisey Yazıtları'ndaki damgalara benzemektedir. Vasili Radlof, Ongin Yazıtı'ndaki damgalardan yola çıkarak bu yazıtın Orhun Yazıtları'ndan daha eski bir döneme ait olduğunu öne sürmüştür.
Yazıttaki Metinlerin Konusu
Yazıt Aşina Hanedanlığı'na mensup olan Bilge İşbara Tamgan Tarkan adına dikilmiştir. Yazıtta İlteriş Kağan'ın ve Kapgan Kağan'ın adları geçmekte olup genel olarak Bilge İşbara Tamgan Tarkan'ın yaşamından, devlete hizmetinden ve katıldığı askeri seferlerden söz edilmektedir. Ayrıca yazıtta Çinliler ve Dokuz Oğuzlar ile yapılan savaşlardan söz edilmektedir.
Yazıtın Dikiliş Tarihi
Yazıtın dikildiği tarih konusu tartışmalıdır. André Bazin, yazıttaki ifadelerden yola çıkarak yazıtın koyun yılı olan 719 ya da 731 yıllarında dikilmiş olabileceğini düşünmüştür. Osman Fikri Sertkaya yazıtın 719-720 yıllarında dikilmiş olabileceğini öne sürmüştür. Gerard Clauson ise 731 yılında dikildiğini düşünür.[4] Osawa Takashi koyun yılı okunan ibareyi ejderha yılı diye okumuş ve bu nedenle 716 yılında dikildiğini düşünmüştür.[5]
Ayrıca bakınız
Metnin transkripti
En son çeviri ve çalışmalardan birini yapan Osawa Takashi 2011 yılındaki çalışması şöyledir.[5]
Orijinal metnin transkripsiyonu: | Türkçe çeviri: |
Ayrıca bakınız
Notlar
- ^ Edebi eserlerde sıklıkla rastlanan Ečü+müz : apa+mïz – ifadesi, «Ата+мыз –büyük babamız, үлкен+іміз –büyüğümüz» anlamına gelir. Kazak dilinde ana , yaşlıkadın, anne, abla anlamına gelir ve yukarıda belirtilen kullanım, eski Türk dilinde «апа, әже» birleşimiyle hala korunmaktadır. Eski Moğol dilinde «ečige > эцэг» (büyük baba, baba), «abu> аав» (baba) sözcüklerinde sözcüğün kökü korunmuştur. Sarı-Yugur dilinde (sarı Uygurlar) «аба», әке (baba), «абқа»- ата (büyük baba), «абу»- туыс (akraba) anlamına gelir. Malov SE Sarı Uygurların dili. Alma-Ata, 1957, s. 11.
- ^ Jamï : qaγan : Yiamy kağanı sıklıkla Doğu Türk Kağanlığı'nın ilk kağanı olan ve 599-614 veya 603-606 yılları arasında hüküm süren Yìlì Zhēndòu Qǐmín Kěhàn (Baumer 2016:324) olarak tanımlanır. W.Radloff, " b " ve " y " harf işaretlerinin benzerliğine dayanarak Yiamy kağanını Birinci Türk Kağanlığı'nın kurucusu Bumyn kağan ile özdeşleştirir. (HNOrkhun); Bumyn kağan (SE Malov), G.Aidarov, Yamï kağan – (T.Tekin), Yamï kağan – (L.Bold), I.Markwart, Yiamy kağan – Bumyn//Tumyn, yani İlli-han Tumyn'dir (İl-han, yani halkın hükümdarı – N.Bichurin). Bu kağanın adı diğer edebi eserlerde görülmemektedir.
- ^ Budun, «бүтін (bütün), бой (yükseklik), толық (kalın), дене (vücut), тұлға (gövde), ірі кесек (büyük)» anlamına gelir ve boy-//bod-//tomurcuk morfeminin türevleridir. -//Ancak. Çağdaş Kazak dilinde «бой (boy), бүтін (bütün), биік (uzun boylu), бұдан (buradan)» biçimleriyle korunmaktadır. «Түрік бұдұн» - “büyük gövdeli, kendilerini küçük Çin-tabgaçlarla kıyaslayan bütün Türk halkı” anlamına gelen etno-kültürel kelime.
- ^ Eski Türk geleneğinde yurta kapısı doğu tarafından konulmuştur. Dünyanın bazı kısımlarına halklar doğuya bakanlar da demişlerdir. Böylece sağ taraf (оң) - güney (оңтүстік), sol taraf (сол) - kuzey (солтүстік) ve arkada arkada - batı.
- ^ Tabγač – çinli. MS IV-VI. yüzyıllarda. “Tabgaches // Tobaces” – “kuzey çin” Vei devletini (386–534) yöneten göçebe etnos. Çinlilerle tamamen karışmışlardır, bu yüzden eski Türkler tüm Çinlilere tabgaches derlerdi. Ayrıca “kidan // çin” – “çinlilerin” yerleşik kısmını yöneten göçebe bir etnosun adı.
- ^ Qïlïntïm – genellikle “doğdu”, “büyüttü” olarak tercüme edilir, aynı zamanda “hizmet etti, çalıştı” anlamlarına da gelir.
- ^ Yabγu – yabgu – Türk El'inin etno-politik gücünden sorumlu olan kağandan sonraki hükümdarın ünvanı.
- ^ “at eg” kelimesini çevirmeyen bilim adamları vardır: (5-6 satırda) (tag?,tig ?- W.Radloff) olarak işaretlenmiştir, ancak bazı bilim adamları «beg» kelimesini (begs-oguzes – S.Malov, K.Sartkozha), «teg» kelimesini (sraight, before – H.Orkhun), («Atig» etnik adı – T.Tekin), «tig» kelimesini (“strong” – ASAmanzholov) olarak açıklamaktadır. Bu ifadenin etnik bir isim olduğunu düşünmek için hiçbir neden yoktur. Anıttaki “ekin ara : at eg yaγï : bolmuš : ” (10 satır), “at eg : yaγï : ermiš : ” (5,6 satır) satırları muhtemelen “atlı düşmandı” anlamına gelmektedir.
- ^ Аqaŋïm kelimesi son zamanlarda qaŋïm (baba) olarak okunmaktadır. Modern Kazak dilinde şu biçimlerde tutulmaktadır: 1. aqa > ake > baba; 2. qaqa > qake > köke > ake > и aqa > büyük kardeş
- ^ ülüi : yïlqa : jetinč ay - ұлу : жылғы : жетiншi ай (ejderha yılının yedinci ayı) – 682 – 716 yılları arasında olduğunu düşünüyoruz. Kronolojinin on iki yıllık hayvan çemberinde 631, 643, 655, 667, 679, 691, 703, 716, 728, 740, 752, 764 ... bir ejderha yılına karşılık gelir. İlteris kağanın 682-691, Kapağan kağanın 691-716 yılları arasında hüküm sürdüğü gerçeğine dikkat edilirse, Ongin anıtının 682 ile 716 yılları arasında yapıldığı belirlenebilir. Tam olarak 703 yılında.
- ^ Esbara Tamgan Chur Yoga – (bitikshi) Ongin anıtının yaratıcısı. Bu yüzden alp er: edgü qan: Atačïm: ölti: (ұлық алып ер: игi хан: Атачым: өлдi: - büyük şanlı adam: saygılı han: büyükbabam: öldü diye yazmıştır. Bu satırlar önceki araştırmalarda külüg er: edgü qan: tačam: ölti: (şanlı adam, asil han Tacham öldü) olarak çevrilmiştir – W. Radloff, S. Malov, HNOrkhun (“даңқты ер игi хан аташым өлдi - şanlı adam, saygılı han: büyükbabam: öldü”- T. Tekin, G.Aidarov, L.Bold). Eğer NMYadrintzev'in çektiği fotoğraflara inanacak olursak, W. Radloff'un neden harf işaretlerini oku: uluγ alp er: külüg er: (uluγ alp er – ASAmanzholov, K.Sartkozha.)
- ^ Anıt kompleksindeki balballardan birinin üzerinde \'Esbara : Tarqan : balbalï\' kelimeleri oyulmuştur. Bilge Esbara Tamgan Tarkhan, yas tutma (yoγï) sürecine katılan merhum İl Etmish Yabgu'nun kardeşidir. Burada, Türk yazılı dilindeki metinlerde pek rastlanmayan ve balbalın, ölen bir kişi tarafından öldürülen her düşmanın cenaze taşı olduğu düşünülen balbal kelimesinin araştırılması, bazı bilim adamları tarafından balbalların cenaze alayı, yas ve cenaze yemeği sırasında atları bağlamak için bilerek kurulduğu düşünülmektedir. Balbal kelimesi, tekrarlanan bal+bal > balbal kelimelerinden oluşur ve düz bir şekilde, yere çakılmış taşlar anlamına gelir. Balbal kelimesibalγa (балға - çekiç), balta (балта - balta), bal- (соғу - dövmek, қағу - içeri sürmek, ұру - vurmak), balïq (1. балшық - kil, батпақ - bataklık, лай - çamur; 2. қала - şehir, қорған - istihkâm, қамал - kale) ve diğerleri gibi kelimelerle benzer köke sahiptir ve genel anlamsal olarak “sıraya girmek, delmek, dikilmek” anlamına gelir. Ongin'in edebi anıtında Alp: erin: balbal: qïsdï: (алып: ердiң: балбалы (н): көтерді//қадады –şanlı adam: kurulmuş// deler) dizeleri vardır. Burada şunu söylemek gerekir ki, Ongin kompleksindeki balballar üzerine kağan ailesinin tamgası, bunların öldürülen düşmanların cenaze taşları olmadığı, aksine, yas tutma sürecine (yoγï) katılan insanların, merhumun ruhunun Göklere uçmasına (uča bar – kaçmasına) yardımcı olacağını umarak bu balbalları diktikleri ve bunları birer birer doğuya doğru diktikleri anlamına gelir.
Kaynakça
- ^ Wilhelm Radloff, Die alttürkischen Inschriften der Mongolei. St. Petersburg, 1895.
- ^ Orkun, Hüseyin Namık. "Eski Türk Yazıtları- IV" (PDF). aton.ttu.edu. İstanbul Devlet Basımevi, 1936. 5 Nisan 2016 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 28 Temmuz 2016.
- ^ Aydın, Erhan. "Ongi Yazıtı üzerine incelemeler" (PDF). acikerisim.fsm.edu.tr:. İlmî Araştırmalar dergisi, Sayı 25, Yıl 2008. 6 Ağustos 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 28 Temmuz 2016.
- ^ Clauson, Gerard (1 Ekim 2011). Şahin, F. Yelda tarafından çevrildi. "ONGİN YAZITI". Türk Dili Araştırmaları Yıllığı - Belleten. 59 (2): 27-42. ISSN 0564-5050. 30 Haziran 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Haziran 2024.
- ^ a b Takashi Osawa - Revisiting the Ongi inscription of Mongolia from the Second Turkic Qaghanate on the basis of rubbings by G. J. Ramstedt 15 Aralık 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.; Journal de la Société Finno-Ougrienne (Suomalais-Ugrilaisen Seuran Aikakauskirja); 2011; pp. 183