Fobi, korku ya da yılgı, bir şeye karşı duyulan korkunun, bireyin gündelik yaşamını olumsuz yönde etkilemesi hali. Fobi kelimesi, Yunanca Phobos kelimesinden gelir. Phobos, Yunan mitolojisinde korku tanrısıdır.
İslamofobi, kelime anlamı olarak "İslam korkusu" demektir. İslam dinine ya da Müslümanlara karşı duyulan nefret, ayrımcılık, düşmanlık ve kin besleme anlamına gelir.
Zombi, vudunun Afro-Caribbean ve Creole ruhani inanç sistemlerinde ölümsüz bir insandır. Bu folklorik zombiler doğaüstü güçler ve şamanistik hekimliği vasıtasıyla, yaşayanlar arasında korku yaratmak amacı ile ölü insan bedenlerinin yeniden canlandırılmasıdır. Zombilerin daha korkunç versiyonları yamyamlık ögesi kullanılarak korku sinemasında sıkça sergilenmektedir. Ayrıca bu tür varlıklar hortlaklar ile aynı kapasitededir.
Klostrofobi, genel anlamıyla küçük bir alana ya da odaya girmenin veya kaçmanın korkusu. Birçok durum veya uyaranlar tarafından tetiklenebilir; kalabalık asansörler, penceresiz odalar ve hatta dar boğaz kazaklar da dahildir. Genellikle anksiyete bozukluğu olarak sınıflandırılır ve bu genellikle panik atak ile sonuçlanır.
Şahmeran ya da Şahmaran, Türk-İran-Irak-Kürt ve Anadolu mitolojilerinde rastlanan akıllı ve iyicil olarak tanımlanan bellerinden aşağısı yılan, üstü ise insan şeklindeki Maran adı verilen doğaüstü yaratıkların başında bulunan ve hiç yaşlanmayan, ölünce ruhunun kızına geçtiğine inanılan varlık.
Kral kobra, dünyanın en uzun zehirli yılanı.Uzunluğu ortalama 3.5-4 metreye gelebilir ancak 5.5-6 metreye gelenler olmuştur. Ağırlığı da 9 kilograma kadar çıkabilir. Bu tür Güneydoğu Asya'dan Hindistan'a kadar çok geniş bir yaşam alanına sahiptir. Ayrıca doğada farklı renk ve desenlerde Kral Kobralar vardır. Örneğin Tayland'daki Kral Kobralar zeytin yeşili bir renge sahipken, Çin'dekiler daha koyu renge ve altın sarısı desenlere sahiptir. Kral kobranın cins ismi olan Ophiophagus "yılan yiyici" anlamına gelir. Bu yılanların diyetinde diğer yılanlar da bulunur. Özellikle pitonlar, sıçan yılanları ve hatta kendi türünün daha küçük üyeleri başta gelir. bulunduğu bölgedeki diğer yılanları yer. Kral kobra, gerçek bir kobra değildir. İlk keşfedildiği zaman öyle sanılmış ancak sonrasında ayrı bir aileye özgü bir yılan olarak kabul edilmiştir. Ayrıca dişi bireyler yumurtlamadan önce, tıpkı kuşlar gibi etraftaki nesneleri kullanıp yuva hazırlar. Bunu yapan tek yılandır. Dişiler yuva başında 80-90 gün nöbet tutar ve zamanı gelince oradan ayrılırlar. Kral kobralar Hinduizmde yok oluşun ve yeniden oluşumun tanrısı Shiva'nın habercisi olarak görülür. Bu yılanlar 15-20 yıl civarı yaşayabilir. Esaret altında bu süre daha fazla olabilir.
Yılan ısırığı veya yılan sokması, yılanın dişleri ile sebep olduğu yaralanmadır. Yılanlar çoğu zaman avlarını ısırırlar, ancak sık görülmese de, genellikle savunma amaçlı olarak insanları ısırdıkları da olur. Çoğu yılan zehirsizdir ve avlarını genellikle zehir kullanmadan boğarak öldürürler. Bununla birlikte zehirli yılanlar -Antarktika haricinde- her kıtada bulunur.
Kırbaç yılanıgiller (Colubridae), kolubridler veya su yılanıgiller bir yılan familyasıdır. Tüm dünyadaki yılan türlerinin üçte ikisi kapsayan geniş bir familya olan kırbaç yılanları Antarktika haricinde bütün kıtalarda bulunur.
Yılan zehri, belli yılan türlerinin modifiye olmuş tükürük bezlerinde ürettiği salyadır. Zootoksin salgılayan salgı bezi, diğer omurgalılarda bulunan parotis bezinin değişikliğe uğramış halidir ve genellikle başın her iki yanında, gözlerin arkasında ve aşağısında yer alır. Bu zehrin, kılcal borular yoluyla oluklu veya borumsu dişlerden dışarı çıkıncaya kadar saklandığı alveolu sağlar. Yılan zehri birçok farklı enzim ve protein içerir. Bu proteinlerden çoğu insanlar için zararsızdır ancak bazıları toksindir.
Araknofobi veya Araknofobya bir spesifik fobidir, Örümcek korkusuna verilen addır.
Badraç, Türk mitolojisinde Yedibaşlı Ejderha; Padraç da denir. Yedi tane başı vardır. Ölmesi için yedisinin de kesilmesi gerekir. Bazı söylencelerde tek tek kesilen baş geri yerine gelir bu durumda yedi başın da aynı anda kesilmesiyle ancak öldürülür. Ağzından ateşler saçar. Kuyruğu bir kamçı gibi şaklar. Derisi zırh gibi pullarla kaplıdır. Ejderha kavramına farklı adlarla olsa da hemen her toplumda yer alması son derece ilgi çekicidir. Bu durumu insanın doğuştan gelen yılan korkusuna bağlayanlar olduğu gibi, geçmiş çağlarda nesli tükenmiş böylesi bir varlığa insanoğlunun henüz yaşarken tanık olduğunu ileri sürenler dahi bulunmaktadır. Örneğin 12 hayvanlı Türk takviminde tıpkı yaşayan diğer hayvanlar gibi, onlarla birlikte adının bir yıla verilmesi bu duruma küçük de olsa bir kanıt olarak öne sürülmektedir. Kimileri ise dinozorlarla bağdaştırmaya çalışmaktadır.
Yılan Ata – Türk ve Altay mitolojisinde Yılan Tanrı. Çılan Ata da denir. Yılanların kendisinden türediği efsanevi yaratık.
Pullular, sürüngenler (Reptilia) sınıfınının keler ve yılanlar ile Amphisbaenia'dan oluşan, en büyük takımı. Derilerinin boynuzsu pullarla kaplı olmasıyla ayrıt edilirler. Hepsinde deri değişimi vardır. Pullar periyodik olarak bütün ya da parça parça (kelerlerde) değiştirilir. Dilleri genelde çataldır. Yılanlar ve bazı kelerler bacaksız olup, üye körelmesi genel bir eğilimdir. Kloakları enine yarık, erkeklerin çiftleşme organları çift olup hemipenis adını alır. Çoğu yumurtalarken, bazıları canlı doğurur.
Autofobi aynı zamanda monofobi, isolofobi veya eremofobi, olarak adlandırılan, yalnız kalma fobisidir; bencil olma korkusu veya yalnız kalma korkusudur. Hastaların fiziksel olarak hasta olmaları gerekmez, ama göz ardı edildiklerini ya da sevilmediklerini düşünürler. İfade edilenin aksine, kelimenin anlamı, autofobiyi "kendinden korkma" olarak tanımlamaz. Bozukluk tipik olarak diğer anksiyete bozukluklarından kaynaklanır ve bunlarla ilişkilidir.
Glossofobi veya konuşma kaygısı halka açık konuşma ya da genel olarak konuşma korkusudur. Kelime glossofobi Yunancadaki γλῶσσα glōssa, dil anlamına gelir ve φόβος phobos, korku veya endişe anlamına gelir. Birçoğu yalnızca bu korkuya sahipken, küçük bir azınlık diğer sosyal fobi veya sosyal anksiyete bozuklukları yaşayabilir.
Jinefobi veya feminofobi kadınlara karşı olan anormal korkudur, özel bir sosyal fobi türüdür. Geçmişte bu fobi latin bir terim olan horror feminae ile betimlenmekteydi.
Gefirofobi köprü ve tünel korkusu ile karakterize edilen anksiyete bozukluğu veya özgül fobidir. Sonuç olarak, gefirofobi hastaları, kendilerini köprülerden geçirecek rotalardan kaçınabilir veya yolcularsa, bir köprüden geçerken çok endişeli davranabilirler. Gefirofobi terimi, "köprü" anlamına gelen Yunanca γέφυρα (gephura) ve "korku" anlamına gelen φόβος (phobos) sözcüklerinden gelir.
Herpetofobi sürüngenlere karşı korku veya kaçınma şeklinde görülen yaygın bir özgül fobidir. En yaygın hayvan fobilerinden biridir, ofidiofobiye çok benzemektedir ve bu fobi ile ilişkilidir. Bu durumkaygı, panik atak veya en sık görülen şekliyle mide bulantısı gibi hafiften yüksek şiddetliye kadar bir ölçüde tepkiye neden olur.
İhtiyofobi veya balık korkusu, balık yeme korkusu, çiğ balığa dokunma korkusu veya ölü balık korkusu gibi kültürel fenomenlerden irrasyonel korkuya kadar değişir. Selakofobi veya galeofobi ise, köpekbalıklarına özel gelişen korkudur.