İçeriğe atla

Ocak İyesi

Ocak İyesi – Türk, Tatar ve Altay halk inancında Ocak Ruhu. Oçak (Ocag, Oşak, Oçok, Osak, Öcek) İyesi / Eğesi / Ezi / Issı / İççisi olarak da bilinir. Moğollar Gulamta (Golumta, Kolomta, Holumta) Ezen olarak anarlar.

Özellikleri

Ocağın koruyucu ruhudur. Her ocak için farklı bir İye vardır. Türk kültüründe ocak çok önemli bir yere sahiptir. Ocak evin en önemli unsuru olduğu gibi mecazen ev anlamına da gelir. “Korkma, sönmez bu şafaklarda tüten en son ocak.” (İstiklal Marşı - M. Akif ERSOY) Ateşe saygı gösterilmesi gerekir. Ocak ve ateşi kutlu kabul edilir. Aynı şekilde ocağın üzerine koyulan üç ayaklı kazanlar da önemli bir yere sahiptir. Ocak farklı anlamlarda kullanılabilir; Sağlık Ocağı, Türk Ocağı, Kömür Ocağı, Ergene Ocağı, Çeri Ocağı… Azeriler ocağa su dökmeyip kendiliğinden sönmesini beklerler. Çünkü bu ocağın ruhunu kızdırabilir. Eski Türkler evdeki yemekten bir parçayı ocağa atarak ona verirler. Bazen beyaz bazen kızıl saçlı bir kadın olarak belirir. Ateşin yakıldığı yer kutsaldır. Ancak bu Eski Fars ülkesindeki gibi ateşe tapma şeklindeki bir putperestlik değildir.

Bağlantılı Varlıklar

Ocak iyesinin bütün özelliklerini taşıyan fakat ısınma/pişirme aracının niteliğine göre değişik adlarla anılan İyeler mevcuttur. Örneğin; Soba İyesi, Fırın İyesi, Tandır İyesi gibi...

Ocağın Önemi

Ocak; Türk, Altay ve Moğol kültüründe çok önemli bir yere sahip olan kutlu bir nesnedir. Oçak, Ocag, Oşak, Oçok, Usak, Öcek, Vuçah olarak da söylenir. Moğollar Gulamta (Golumta, Hulumta, Kolomta) derler. İçinde ateş yakılan her yerdir. Evin veya çadırın ısıtılmasını ve besinlerin pişirilmesini sağlar. Türklerde ateş ve ocak maddi ve manevi pek çok işlevi yerine getirir. Ateş ruhunun koruyucu ve yardım edici özelliği vardır. Cezalandırıcı, temizleyici, tedavi edici, bereket verici olarak da görülür. Pek çok slav diline ve Makedoncaya, Romenceye, Arnavutçaya aynen bu şekliyle veya değişik bağlantılı anlamlarla geçmiştir. Bunun yanı sıra şifa bulunan yerlere de Ocak denir. Bu olgunun çağdaş yansıması Sağlık Ocağıdır. Fakat doğaüstü güçlerle bağlantılı olarak şu ocaklara rastlanır ve buralarda bazı rahatsızlık ve sıkıntılardan kurtulunabileceğine inanılır: Al Ocağı, Kül Ocağı, Uçuk Ocağı, Alaz Ocağı, Sarılık Ocağı, Arpağ Ocağı, Bağı Ocağı, Göz Ocağı, Alaca Ocağı, Kurşun Ocağı, İnme Ocağı, Kumru Ocağı, Karınca Ocağı, Siğil Ocağı, Kısır Ocağı, Mum Ocağı, Yel Ocağı, Kızıl Ocağı…

Etimoloji

(Oc/Od) kökünden türemiştir. Ateş yakılan yer. Pişirme, ısıtma gibi amaçlarla kullanılır. Mecazen ev, aile demektir. Öcermek, ateşi söndürmemek için karıştırmak manalarını ihtiva eder. Ocamak ateş yakmak demektir. Ocumak/Ocunmak/Ocutmak ise korkutmak demektir ki, ateşin korku verici olmasıyla bağlantılıdır. Moğolcada Oç sözcüğü kıvılcım anlamına gelir.

Golumta

Fantastik Türk Edebiyatında adı geçen kurgusal bir karakter. Türk Edebiyatında ateşin koruyucusu olarak anlatılır. Gök pencerenin altında kor bulunurdu. Kor, ocaktı. Ocak ateşti, enerjiydi, yaşamdı. Ocak soydu. Ocak yandıkça bilinirdi ki soy devam edecek, soy devam ettikçe ocak yanacak.[1]

Kaynakça

  1. ^ Sadece Beni Sev 2021, İYE 2017. Fantastik Türk Edebiyatı, Murat Saban, Türkiye,

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Abzar İyesi</span>

Abzar İyesi - Türk mitolojisinde avlunun koruyucu ruhudur. Abazar İyesi olarak da ifade edilir.

<span class="mw-page-title-main">İye</span>

İye - Türk, Altay ve Tatar mitolojilerinde koruyucu ruh. Değişik Türk dillerinde Yiye, Eğe, İçi, Is, Ez şeklinde de söylenir. Moğolcada Ezen, Ejen, Eçen, Edin olarak bilinir. Genel ve özel olmak üzere iki anlamı vardır.

  1. Genel Anlam: Sahip. Koruyucu. Bir şeyin maliki.
  2. Özel Anlam: Bir şeyin koruyucu ruhu. Bir varlığın içindeki gizli güç.
<span class="mw-page-title-main">Od Ana</span>

Od Ana - Türk, Altay ve Tatar mitolojilerinde ateş tanrıçası. Değişik Türk dillerinde Vot Ana olarak da bilinir. Moğollar Gal Eçe derler.

<span class="mw-page-title-main">Od Ata</span> Türk, Altay ve Tatar mitolojilerinde ateş tanrısı

Od Ata - Türk, Altay ve Tatar mitolojilerinde Ateş Tanrısı. Vot Ede veya Tep Ata olarak da bilinir. Moğollar Gal Eçege derler. Odkan biçimiyle de Moğolcada yer alır. Türkler Odhan da derler.

<span class="mw-page-title-main">Od iyesi</span>

Od İyesi, Türk, Altay ve Tatar mitolojilerinde ateşin koruyucu ruhudur. Vot İyesi / Eğesi / Ezi / Issı / İççisi veya Yalgın (Yalkın) İyesi ve Alev (Alav) İyesi olarak da bilinir. Moğollar Gal Ezen Yakutlar Ot İççite adıyla bilmektedirler. Yeni evliler yağ, içki içenler ise içtikleri içeceğin bir kısmını ateşe atarak bu tanrıyı onurlandırırken şamanlar gelecekten haber almak için Od iyesi için koyun veya kısrak kurban etmekteydi.

<span class="mw-page-title-main">Bulut İyesi</span>

Bulut İyesi - Türk ve Altay mitolojisinde bulutun koruyucu ruhu. Bulud İyesi veya Bolıt İyesi olarak da söylenir. Yağmur İyesi yani Yağmurun koruyucu ruhu da bulutlara bağlıdır. Bunun dışında dikkat çekici ve bulutlarla ilgili olan İyeler şunlardır. Bulut İyesiyle bağlantılı olan Etin sözcüğü Sibiryadaki Etin adlı Üstün Varlığı/Ruhu da akla getirmektedir.

  • Etin/Eten İyesi: Gökgürültüsü Ruhu.
  • Ayanga/Ayunga İyesi: Gökgürültüsü Ruhu.
  • Çakılgan/Çağılgan/Çakın İyesi: Yıldırım Ruhu.
  • Yıldırım/Yıldırak İyesi: Yıldırım Ruhu.
  • Şimşek/Çemşek/Şüğşek İyesi: Şimşek Ruhu.
  • Yaşın/Yışın/Yeşin İyesi: Şimşek Ruhu.
<span class="mw-page-title-main">Bulak İyesi</span>

Bulak İyesi - Türk, Altay ve Tatar mitolojilerinde pınarın koruyucu ruhu. Bolak İyesi ve Moğolca da Bulag (Bula) Ezen de denilir. "Çeşme İyesi" veya "Pınar İyesi" dendiği de olur. Her pınar için farklı bir İye vardır.

<span class="mw-page-title-main">Dağ İyesi</span> Türk, Altay ve Moğol mitolojisinde dağın koruyucu ruhu

Dağ İyesi - Türk, Altay ve Moğol mitolojisinde dağın koruyucu ruhudur. Değişik Türk dillerinde Tav İyesi / Eğesi / Ezi / Issı / İççisi ve Moğolcada Uğul (Ula) Ezen olarak bilinir.

<span class="mw-page-title-main">Su İyesi</span>

Su İyesi - Türk, Tatar ve Altay mitolojisinde suyun koruyucu ruhu. Değişik Türk dillerinde Suv İyesi / Eğesi / Ezi / Issı / İççisi olarak da bilinir. Moğollar Usan (Uhan) Ezen olarak adlandırırlar.

<span class="mw-page-title-main">Yol İyesi</span>

Yol İyesi – Türk, Tatar ve Altay halk inancında Yol Ruhu. Yul İyesi veya Yolak İyesi de denir. Moğollar Col Ezen veya Zol Ezen derler. Yolların koruyucu ruhudur.

Anak İyesi veya Toplağ İyesi, Türk, Tatar ve Altay halk inancında caminin koruyucu ruhu. Toplağ İyesi de denir.

Yurt İyesi – Türk, Moğol ve Altay halk inancında Memleket Ruhu. Yort İyesi olarak da söylenir. Aslında Ev İyesi ile de bağlantılıdır. Çünkü yurt aynı zamanda çadır demektir. Anlam genişlemesiyle vatanın koruyucu ruhu anlamına da geldiği de söylenebilir. Kimi kültürlerde çadırdaki ocakta yaşadığına inanılır.

<span class="mw-page-title-main">Yer İyesi</span>

Yer İyesi – Türk, Altay ve Moğol mitolojilerinde arazi ve toprağın koruyucu ruhu. Cer (Çer) İyesi / Eğesi / Ezi / Issı / İççisi de denir. Eşanlamlı olarak Orun İyesi / Eğesi / Ezi / Issı / İççisi tabiri de kullanılır. Moğollar Gazar Ezen derler. Toprağın koruyucu ruhudur.

<span class="mw-page-title-main">Ev iyesi</span> inanç

Ev İyesi – Türk halk kültüründe evin koruyucu ruhu. Üy İyesi / Eğesi / Ezi / Issı / İççisi olarak da tanınır. Moğollar Ger (Ker) Ezen derler.

<span class="mw-page-title-main">Tarla İyesi</span>

Tarla İyesi – Türk, Tatar ve Altay halk inancında Tarla Ruhu. Tarıg İyesi veya Tala (Tele) İyesi olarak da bilinir. Eşanlamlı olarak Basu İyesi veya Etiz İyesi ifadeleri de kullanılır. “Tarla Bekçisi” olarak da adlandırılır. Tarlanın koruyucu ruhudur. Kır saçlı bir kocakarıdır ve Uruk adlı bir ağaçta oturur. Uzun kollu olduğu için göğe uzanıp bulutları sıkarak yağmur yağdırır. Bu yüzden komşu tarlaların iyeleri arasında kavga çıkar.

<span class="mw-page-title-main">İn İyesi</span>

İn İyesi – Türk ve Altay halk inancında mağaranın koruyucu ruhu. Hin İyesi / Eğesi / Ezi / Issı / İççisi veya Ünkür İyesi ya da Mağara İyesi olarak da bilinir. Moğollar Hongıl Ezen derler. Her mağara için farklı bir İye vardır. Türklerde mağaralar farklı alemleri ve gizli diyarları birbirine bağlayan geçitlerdir. Yer altı dünyasını yeryüzüne bağlayan kapılardır. Hun devletinde kutsal sayılan ve büyük şamanlar ile devlet adamlarının ziyaret ettiği bir “Ata İni (Mağarası)” vardır. Burası kutlu bir yerdir, senenin belli günlerinde ziyaret edilir ve saygı gösterilir. Bir çeşit mabeddir. Göktürklerde ve başka Türk boylarında da yine aynı şekilde kurbanlar sunulan ata mağaraları vardır. Yer altı dünyasının bir parçasıdırlar. Kurttan türeme efsaneleri çoğu zaman bir mağarada gerçekleşir. Şamanlar yeraltına giderlerken Dünyanın Bacası denilen bir kapıdan geçip yeraltındaki mağaralardan oluşan tünellerde yolculuk yaparlar. Türklerin Aşına adı verilen kurt ataları böyle bir mağarada kurttan doğmuştur. Tapınakların çoğu mağaralardadır ve ata ruhları buralarda gezip dolanır.

Katay Han, göğün beşinci katında yaşayan “Yaratanlar Yaratanı” olarak da bilinen Kıtay, Kıday, Kaday ya da Koday Yayuci - Türk ve Altay mitolojisinde Deprem Tanrısı ya da Demirci Tanrısı olarak karşımıza çıkmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Otağ İyesi</span>

Otağ İyesi – Türk, Altay ve Moğol halk kültüründe ve inanışında çadırın koruyucu ruhu. Otak İyesi de denir. Eş anlamlı olarak Çadır İyesi, Çerge İyesi ve Tirme İyesi tabirleri de kullanılır. Moğollar Macan Ezen veya Asar Ezen derler. Alaçık İyesi de yine benzer bir varlığı ifade eder. Her çadır için farklı bir İye vardır. Türk kültüründe otağ önemli bir yere sahiptir. Türk ve Moğol İmparatorlarının hiç kapatılmayan ve kırk öküz tarafından çekilen Otağlarının bulunduğu tarihsel kayıtlarda mevcuttur. Bu otağ yerleşik kültürdeki sarayın yerini tutmaktadır. Macarca Sator olarak geçer. Kırgız bayrağında yer alan kesişen altı yol motifi, Kırgız çadırlarının tepe penceresinde tahtadan yapılan bir desendir. Bu Geleneksel Kırgız çadırının üst bölümünde bulunan ve bakıldıginda içeriden güneşin görüldügü “Tündük” sembolüdür.

<span class="mw-page-title-main">Söğök İyesi</span> Türk ve Altay halk inancında mezarlığın koruyucu ruhu

Söğök İyesi – Türk ve Altay halk inancında mezarlığın koruyucu ruhu. Gur İyesi veya Gömüt İyesi olarak da bilinir. Görünümlerine dair net bir bilgi yoktur. Ölenlerin ruhlarını cinlerden koruduğu düşünülür. Mezarlara saygısızlık gösteren insanlara musallat olup başlarına felaket getirirler ve bu insanların yatağa düştükten sonra öleceklerine inanılır. Mezarlıkta yaşayan iyelerin huzurunu bozmamak için, mezarlıklarda saygılı olunmalıdır. Ayrıca Söğök İyesi'nin musallat olmaması için mezarlıkta uyumak ve yemek yemekten kaçınılmalı, güneş battıktan sonra mezarlığa girilmemelidir.

Kay - Altay halk edebiyatında göğüs ve gırtlaktan çıkarılan seslerle okunan destan.