Obezite
Obezite | |
---|---|
En iyi, aşırı kilolu ve obez olanları temsil eden siluetler ve bel çevreleri | |
Uzmanlık | Endokrinoloji |
Obezite, biriken fazla vücut yağının sağlık üzerinde olumsuz bir etkisi olabilecek seviyede çok olması nedeniyle oluşan tıbbi bir durumdur.[1] Bir kişinin ağırlığının kişinin boyunun karesine bölünmesiyle elde edilen bir ölçüm olan Vücut kütle indeksinde (VKİ) genel olarak indeksi 25 kg/m2 ila 30 kg/m2 ve üzeri olanlar obez olarak kabul edilirler.[1] Bazı Doğu Asya ülkelerinde ise daha düşük değerler kullanılmaktadır.[2] Obezite özellikle kalp rahatsızlığı, tip 2 diyabet, obstrüktif uyku apnesi, belirli kanser türleri ve osteoartrit gibi çeşitli hastalıkların olasılığını artırır.[3]
İndirekt ölçüm yöntemleri
Bu yöntemler klinik araştırmalar dışında genel pratikte kullanımı sınırlıdır. Vücut toplam su ölçümü (işaretli su kullanılarak), ultrasonografi, Bilgisayarlı Tomografi, (CT, BT), Magnetik Rezonans Görüntüleme (MRI), Dual foton absorbsiyometresi indirekt yöntemler arasındadır. Obezitenin belirlenmesinde birçok yöntem kullanılmasına rağmen, pratik olduğu için sık kullanılan en geçerli yöntemler beden kitle indeksi (BKİ) hesaplanması, bel ve kalça çevresi ölçümüdür.[4]
Sınıflama
Dünya Sağlık Örgütü tarafından belirlenmiş sınıflamaya göre;
- 18.5 altında BMI Az kilolu
- 18.5 - 24.9 Normal Kilo
- 25.0 - 29.9 Fazla Kilo
- 30.0 - 39.9 Obez
- 40.5 'ın üzeri Morbid (ciddi)
- 50 ve üstü Süper obez olarak belirlenmiştir.
Obezitenin değerlendirilmesinde yapılan ölçümlerde, bel kalça oranının erkeklerde 1’in altında, kadınlarda ise 0, 85’in altında olması gerekir. Bel çevresi ölçümleri obezite tanısı için oldukça pratik bir yöntemdir. Bu doğrultuda erkeklerin bel çevresinin 102 cm’den, kadınların ise 88 cm’den büyük olması şişmanlığın göstergesi olarak metabolik sendrom riskidir.
Beden kitle indeksinin 25 ve üzerinde olduğu durumlarda metabolik sendrom ismi verilen, diyabet, hipertansiyon ve kolesterol gibi hastalık riskleri obezitenin derecesine göre artmaktadır. Yalnız beden kitle indeksini hesaplarken ağırlık ve boy baz alındığından dolayı obezitenin metabolik komplikasyonları ile bağlantılı olan yağ oranı hakkında yeterli bilgi elde edilememektedir. Ayrıca, BKİ hastalığın şiddeti hakkında da bilgi vermez. Daha da önemlisi yaş, cinsiyet ve ırklar arasında da ayrım imkânı sağlamaz. Yağ oranı hakkında yeterli bilgi elde edilemediğinden dolayı beden kitle indeksine ek olarak bel çevresi de ölçülmektedir. Bel çevresi ve bel/kalça oranı ölçümleri yağ dağılımı hakkında fikir edinmemizi sağlar. Obez hastalarda bel çevresinin erkeklerde 102 kadınlarda ise 88 cm’nin üzerinde olması kalp ve damar hastalık riski ile bağlantılıdır. Obezite cerrahisinde tek karar mekanizması Beden Kitle Endeksi olduğundan aslında bu yöntemden çok büyük fayda görecek çok sayıda hasta bu kısıtlama nedeniyle sigorta kapsamında cerrahi tedaviden faydalanamamaktadır.
Kalıtımın etkisi
Yapılan çalışmalar şişmanlık oluşumunda kalıtım veya genetik faktörlerin % 25-40 oranında rol oynadığını göstermiştir. Şişman kişilerin çocuklarında şişman olmayanlara göre şişmanlık görülmesi 2-3 kat fazladır. Anne ve babanın her ikisinin şişman olması durumunda çocukların %80' inde erişkin yaşta şişmanlık gelişir.
Anne veya babadan biri şişman ise %40 Her ikisi normal kilolu ise %10 oranında Çocukluk çağında (3-10 yaş arası) aşırı kilolu olan çocukların %50 sinde erişkin dönemde aşırı kilolu olma riski vardır. Şişmanlığın genetik nedenleri uzun yıllardan beri araştırılmaktadır. Toplumda sık görülen şişmanlığı ortaya çıkaran birçok genetik bozukluk vardır. Fransa ve Almanya da şişman ailelerde yapılan çalışmalarda 10 numaralı kromozomdaki belirli bir alanın şişmanlıktan sorumlu olduğu ortaya çıkarılmıştır. Bu alandaki genlerin incelenmesi ile şişmanlığa neden olan genler daha iyi ortaya çıkarılabilecektir. Bunun yanında tek gen bozukluğuna monogenik bağlı şişmanlıklar da vardır. Şişmanlığın %5 kadarı tek gen bozukluğuna bağlıdır.
Türleri
Elma tipi vücut yağlanması- santral obezite
İleride sebep olabileceği riskler bakımından obezitenin bünyede oluşturduğu yağlanmanın dağılımı çok önem taşımaktadır. Gövde ve karın bölgesi içinde daha fazla miktarda biriken yağlar; kalp hastalıkları, hipertansiyon, hiperlipidemi ve Tip ll Diabetes Mellitus ile görülen metabolik sendromlar bakımından risk ihtimallerini arttırır. Bu şekilde bir yağ dağılımı gösteren obezite çeşidine elma tipi vücut yağlanması yani, merkezi şişmanlık denmektedir. Bu vücut tipinde karın bacaklardan çok, gövde ve karın bölgesinde bir yağlanma şekliyle kendini gösterir. Metabolik sendrom bakımından daha yüksek bir risk grubuna ait bu hastalarda, karın etrafında belirgin gövdesel yağlanma söz konusudur.
Nedenleri
0-3 yaş dönemindeki beslenme çok önemlidir. Santral sinir sisteminin gelişimi ile kemik-kas işlevlerindeki uyum bu dönemde gerçekleşir. Doğumdan hemen sonraki ilk 60 dakika içinde başlanması gereken emzirmenin en az 6 ay sürdürülmesi gerekir. Bebekler biberon ya da benzeri araçlar kullanılmadan doğrudan emzirilmelidir. Yaşamının ilk yılını anne sütüyle beslenerek geçiren çocukların kazanımları annelerinkinden onlarca kat fazladır. İlk yaşlarından başlayarak aşırı kalori yüklenen çocuklarda, yağ fazlasının depolanması için adiposit sayısında yoğun bir artış (hiperplazi) olur. Sayısı artan adipositler yaşam boyu olduğu yerde bekler, yüksek kalori koşullarında yağ depolar. İlerleyen yıllarda beslenmesini düzenleyerek kilo veren bireyler, karbonhidratlara döndüğü gün adipositlerini şişirmeye başlarlar (hipertrofi). Adipositlerin yağ depolama yetisi neredeyse sonsuzdur.[5]
Obezite hastalığı sık sık ve yüksek oranlarda kalorili beslenme düzeniyle yaşayan, fiziksel olarak etkinliğin ya da egzersiz yapmanın az olduğu kişilerde görülmektedir. Bunun dışında genetik olarak yatkın olma, hormonal bozukluklar, psikolojik sorunlar ve akabinde kullanılan antipsikotik ilaçlar da obeziteyi tetikleyen sebepler arasındadır. Halk arasında, obezite hastalığının metabolizma hızının düşüklüğüyle ilişkili olduğu yönünde bir kanı olsa da, bu aslında nadir görülen bir sebeptir.
Çoğunlukla obezite diğer bir deyişle morbid obezite hastalığından muzdarip kişiler vücudunun gerekliliklerini karşılamak için kilosu normal olan kişilerden daha fazla enerji tüketmektedirler. Dolayısıyla obezite hastalığı olan kişilerin bazal metabolizma hızları yükselmiştir. Gelişen teknoloji bireylerin fiziksel olarak bedenlerini kullanma alanını daraltmıştır. Bu da obezite hastalığının artışında yüksek bir etkiye neden olur.
- Ateroskleroz (koroner yetmezliği, felçler)
- Depresyon ve sosyal izolasyon
- Derin ven trombozu
- Dilate kardiyomyopati
- Diabetes mellitus (tip 2, %80-90)
- Doğumsal anomalili bebekler
- Düzensiz menstrüasyon ve kısırlık
- Eklem patolojileri (alt ekstremitelerde osteoartrit)
- Tromboembolizm
- Erken demans
- Gut
- Hayat süresinde kısalma (erken ölümler)
- Hiperkolesterolemi/hiperlipidemi
- Hipertansiyon
- Hipoventilasyon (Pickwickian) sendromu
- İri bebekler (makrosomi)
- Kanserler (endometrium, kolon, meme)
- Karaciğer yağlanması
- Kolelityazis
- Komplikasyonlu gebelik ve doğum
- Konjestif kalp yetmezliği
- Libido azalması
- Migren atakları
- Vertebra bozuklukları
Obezite ve ekonomi
Hollanda'da yapılan bir araştırmaya göre obezler ve sigara içenlerin sağlık sistemi açısından daha ekonomik olduğu iddia edilmektedir[]. Sigara içenler ve obezler daha az yaşadığı için kısa dönemde sağlık maliyetleri yüksek olsa da uzun dönemde sağlıklı insanlara göre daha az sağlık maliyeti olduğu sonucu çıkmaktadır. Sigara kullanımı ve obezitenin yol açtığı hastalıkların tedavilerinin ileri yaşlarda ortaya çıkan alzheimer gibi hastalıklara oranla çok düşük maliyetle olması sebep olarak gösterilmektedir. Araştırmaya göre Hollanda sağlık sistemi her obezite kişi başına erken ölüm nedeniyle 50.000 USD (2007) tasarruf etmektedir.[7] Amerika obeziteyle savaşta yıllık 250.000.000 $ para harcamaktadır[].
Obezite engel oranı
Erişkinler için engel oranı klavuzunda yer alan obezite engel oranı, birçok kronik hastalığın başlıca risk faktörlerinden biridir ve sağlık açısından ciddi sorunlara neden olabilir. Obezite, vücutta aşırı yağ birikiminin olduğu bir durumdur ve vücut kitle indeksi (VKİ) ile değerlendirilir.[8]
Obezite | Oran |
Ciddi Obezite (Vücut Kitle indeksi 40–50 kg/m2 arasında olanlar) | %20 |
Morbid Obezite (Vücut Kitle indeksi 50 kg/m2 üstü olanlar) | %30 |
Ayrıca bakınız
Kaynakça
- ^ a b "Obesity and overweight Fact sheet N°311". WHO. Ocak 2015. 30 Kasım 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Şubat 2016.
- ^ Kanazawa, M; Yoshiike, N; Osaka, T; Numba, Y; Zimmet, P; Inoue, S (2005). "Criteria and classification of obesity in Japan and Asia-Oceania". World review of nutrition and dietetics. Cilt 94. ss. 1-12. doi:10.1159/000088200. PMID 16145245. 5 Kasım 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Kasım 2016.
- ^ Haslam DW, James WP (2005). "Obesity". Lancet (Review). 366 (9492). ss. 1197-209. doi:10.1016/S0140-6736(05)67483-1. PMID 16198769.
- ^ Obezite (Şişmanlık) Tedavisi ve Sağlıklı Beslenme Önerileri, T.C. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Destek Hizmetleri Dairesi Başkanlığı Sağlık Merkezi. 2015, Ankara. ISBN 978-605-4672-74-5
- ^ a b "Arşivlenmiş kopya". 29 Eylül 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Mart 2020.
- ^ Kumar V, Abbas AK, Aster JC. Robbins and Cotran Pathologic Basis of Disease. 9th edt., Elsevier Saunders, Philadelphia, 2015
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 8 Şubat 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Şubat 2008.
- ^ "Obezite Engel Oranı". Engelli.com. 28 Temmuz 2023. 28 Temmuz 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 28 Temmuz 2023.
Sınıflandırma | |
---|---|
Dış kaynaklar |