
Cengiz Törökuloğlu Aytmatov, Kırgız edebiyatçı, gazeteci, çevirmen, diplomat ve siyasetçi. Türk dünyasının ünlü yazarlarındandır.

Vasili İvanoviç Çuykov, Kızıl Ordu ve Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği Silahlı Kuvvetleri'nin generali, Sovyetler Birliği Mareşali. II. Dünya Savaşı sırasında Stalingrad Muharebesinde komuta ettiği 62. Ordu'nun başarısıyla birlikte bilinir.

Mihail Aleksandroviç Şolohov, Sovyet yazardır.

Cengiz Dağcı,, Kırım Tatarı roman yazarı.

Kolektivizasyon, çiftçilerin paylarını birleştirerek büyük bir çiftlik oluşturması ve burada bir arada çalışarak meydana gelen kârdan pay alması üzerine kurulu tarım politikasına verilen tanımlama. Özel kolektif çiftliklerde veya bazı devlet çiftliklerinde toprak ile emeğin verimini artırmak amacıyla uygulanır.

Einsatzgruppen, SS'e bağlı, Heinrich Himmler'in kontrolünde ve Reinhard Heydrich'in yönetimi altındaki, II. Dünya Savaşı sırasında Alman Ordusunun işgal ettiği bölgeleri ev ev arayarak Yahudileri, Romanları ve komünistleri öldüren seyyar infaz birlikleri. A B C ve D isminde 4 Einsatzgruppe timi vardı ve her birlik 600-1000 askerden oluşuyordu. Toplama kampları kurulmadan önce infazlarda etkin rol oynamışlardır. En önemli eylemleri Babi Yar Katliamı'dır. Gezici birliklerdir. Sürekli hareket halinde olup bir infazdan ötekine doğru eylemlerini gerçekleştirmişlerdir. Çukur kazıp öldürüp gömme işi oyalayıcı olduğundan ve öldürme sırasında çok fazla mermi harcandığından bunun yerine toplama kampları kurulmuştur.

Rodion Yakovleviç Malinovski, Kızıl Ordu'nun komutanlarından biri, Sovyetler Birliği Mareşali, Sovyetler Birliği Komünist Partisi Merkez Komitesi ve Yüksek Sovyet üyesi, Savunma Bakanı.

Yunan Direnişi, II. Dünya Savaşı sırasında 1941-44 yılları arasında Mihver Devletleri işgali altında bulunan Yunanistan’da işgale karşı faaliyet gösteren silahlı ve silahsız farklı siyasi görüşlere sahip grupları içeren terimdir. II. Dünya Savaşı'nın sona ermesinden az önce Almanların ülkeden atılmasının ardından direnişin farklı unsurları iktidarı almak için birbirleriyle mücadeleye girişmiş ve sonunda Yunan İç Savaşı patlak vermiştir.

Kırımlı, Cengiz Dağcı'nın 1956 tarihli romanı Korkunç Yıllar'dan esinlenerek beyazperdeye uyarlanan film. Kırımlı, II. Dünya Savaşı sırasında Alman esir kamplarında rehin alınan Tatar Türk esirlerin yaşadıkları insanlık dramını ve çektikleri acıları konu alıyor.
ELAS, Almanya'nın Sovyetler Birliği'ne saldırması üzerine Yunanistan'da komünist ilkelere bağlı bir direniş örgütü kurulma kararı aldı. ELAS'ın çoğu köylü nüfusundan oluşuyordu.

Macaristan I. Dünya Savaşı'ndan yenilgiyle ayrılan devletlerden birisi oldu. Savaştan sonra imzalanan Trianon Antlaşması ile hem toprak kaybedilmişti hem de silah konusunda sınırlandırılmalar mevcuttu. Ayrıca ekonomi konusunda da maddeler vardı. Antlaşmadan önce kaybedilen toprakları geri kazanmak için ülkede komünist devrim Béla Kun harekâtlar düzenlese de başarılı olamadı. Hatta komünist rejim yıkıldı. Bu durumda I. Dünya Savaşı'nda aynı kaderi yaşayan Almanya ile ittifak yapması işten bile değildi. Tabi hükûmet pek istemese de hem kralın isteği hem de Almanlar'ın baskısı sonucunda Anti-Komintern Paktı imzalandı.

Toprak Ana, Kırgız yazar Cengiz Aytmatov'un 1963 tarihli romanı. Aytmatov bu romanı ile Lenin Ödülü'ne layık görülmüştür. Romanın konusu II. Dünya Savaşı yıllarında bir köyde geçer. Oğullarını, kocasını ve gelinini kaybeden roman başkişisi ile savaşın yıkıcı etkileri işlenir. Yazarın ilk romanıdır ve kendi hayatından izler taşımaktadır.

Elveda Gülsarı, Kırgız yazar Cengiz Aytmatov'un 1962-1963 yılları arasında kaleme aldığı roman. Rusça yazılmış romanda Josef Stalin yönetimine karşı eleştirel bir dil kullanılmıştır. Başkişi Tanabay'dır, Gülsarı ise cinsi bir attır. İkili ekseninde kolhoz üretim sistemindeki çöküş ile Ekim Devrimi sonrasındaki heyecan kaybı ve yozlaşmaya dikkat çekilir.
Korkunç Yıllar, Cengiz Dağcı'nın 1956 tarihli romanı. Yazarın yaşamından büyük izler taşıyan bu roman II. Dünya Savaşı’nda Kırım Türkleri ve diğer toplulukların uğradığı katliamları ve zorlukları ele alır. Yazar da tıpkı başkişi Sadık Turan gibi II. Dünya Savaşı’a katılmıştır. ‘’Yurdunu Kaybeden Adam’’ bu romanın devamıdır. Her iki romanda geçen mekânlar ‘’Hatıralarda Cengiz Dağcı’’ ve ‘’Regina ’' adlı eserlerde anlatılanlarla benzerdir. Kırımlı filmi ile sinemaya da uyarlanmıştır.

Nemmersdorf Katliamı veya Nemmersdorf Tecavüzü; 21 Ekim 1944'te, Kızıl Ordu işgali altında olan Doğu Prusya'daki bir Alman köyü Nemmersdorf'ta meydana gelen ve günümüzde mevcut olan verilere göre çoğu yaşlı, kadın veya çocuk olan en az 26 insanın öldürüldüğü ve iki kadının tecavüze uğradığı olaylardır. Olayların merkezinde, Wehrmacht ve Sovyet askerleri arasındaki çatışmaların ortasında kalan ve bir sığınaktayken Sovyet askerleri tarafından vurularak öldürülen 13 Nemmersdorflu vardı. Bunun yanında, köyün Kızıl Ordu tarafından ele geçirilmesi sırasında köy halkından olmayan bazı silahsız kişiler ve en az 6 Nemmersdorflu daha öldürüldü. Sivillerin ölümlerinin koşulları hâlâ tam olarak aydınlatılamamıştır ve olayların nasıl gerçekleştiği hakkında kesin bir görüş birliği yoktur, ancak 21. yüzyılda akademisyenlerin büyük çoğunluğu olayların bir Sovyet savaş suçu örneği olduğunu kabul etmektedir.
Padhvab-i Şane Katliamı veya Pad Hvab-i Şane Katliamı; Sovyetler Birliği'nin Afganistan'a müdahalesi sırasında, 13 Eylül 1982'de Afganistan'ın Lovgar Vilayeti'ndeki Padkhwab-e Shana köyünde Kızıl Ordu tarafından gerçekleştirilmiş savaş suçu. Sivil halk, antikomünist direniş üyelerinin Kızıl Ordu'ya karşı askeri eylemleri yüzünden gerçekleşmiş bir Sovyet misillemelesinde öldürüldü. Bir Kızıl Ordu birliği direniş üyelerini aramak için köye girdiğinde, birkaç köylü bir sulama kanalının altına saklandı. Rus komutan köydeki bir yaşlıya tüneldeki herkesi ortaya çıkarmasını söyledi, ancak yaşlı orada kimse olmadığını söyledi. Yaşlının dedikleriyle çelişen bir adam merdivenden çıktığında, Rus komutan yer altındaki tüm insanların dışarı çıkmasını emretti. Aşağıdakiler reddettiklerinde Sovyet askerleri tarafından kanala atılan benzin, pentaeritritol tetranitrat ve trinitrotoluen karışımının yol açtığı patlamada diri diri yakılarak öldürüldüler. Kanalda saklanan insanlar ya askeriyeye sürülmelerini engellemek ya da Sovyet saldırılarından korktukları için saklanıyorlardı.
Ömer Akmolla Adamanov, Kızıl Ordu'da partizan müfreze lideri olan bir Kırım Tatar askeriydi. II. Dünya Savaşı sırasında Polonya direnişini örgütledi. Savaşta yaralandıktan ve Almanlar tarafından esir alındıktan sonra, Nazi işgali altındaki Polonya'da bulunan bir savaş esiri kampına gönderildi, ancak daha sonra kamptan kaçtı ve komünist yeraltı örgütü Gwardia Ludowa'nın partizan bir müfrezesinin örgütlenmesine yardım etti.
Abdulla Dagci, İkinci Dünya Savaşı sırasında Simferopol şehri civarında bulunan bir Kırım Tatar Sovyet partizan komutanıydı. Hem Simferopol direnişini hem de etnik Kırım Tatarları arasındaki direnişi örgütlemekten sorumlu olan Dağcı, Temmuz 1943'te Almanlar tarafından yakalandı ve idam edildi. Ölümünün ardından iki kez Sovyetler Birliği Kahramanı unvanına aday gösterildi, ancak her iki adaylık da Sovyet hükûmeti tarafından kabul edilmedi.