İçeriğe atla

OST-Arbeiter

OST-Arbeiter arması
Auschwitz'deki IG-Farben fabrikasında çalışan bir zorunlu işçi
Zorunlu işçi alımında önemli Nazi liderleri Alfred Rosenberg (ortadaki) ve Erich Koch (soldaki)
Łódź'daki kamptan kurtarılan bir OST-Arbeiter
OST-Arbeiterler tarafından para yerine kullanılan alışveriş pulu
Bir OST-Arbeiter tarafından evine yazılmış mektup

OST - Arbeiter (Almanca: Ostarbeiter), II. Dünya Savaşının Doğu Cephesindeki topraklarda yaşayan ve bu toprakların Nazi Almanyası işgaline uğramasıyla beraber esir işçi olarak çalışmaya zorlananlara Naziler tarafından verilen isim. OST-Arbeiter çoğunlukla Ukrayna Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti bölgesinden sağlanmaktaydı. Beyaz Ruslar, Ruslar, Tatarlar da bulunuyordu. Savaş döneminde OST-Arbeiter sayısının 3.5 ila 5 milyon dolayında olduğu öne sürülmektedir.[1]

16 yaşının üzerindekiler silah altına alındıkları için OST-Arbeiterlerin çoğu 16 yaşının altında idi. Almanya'ya götürülenlerin %30'unun 12-14 yaş aralığında olduğu ve 1943 yılı sonlarına doğru 10 yaşındakilerin bile zorunlu esir işçiliğe tabi tutuldukları bilinmektedir. Ukrayna'dan OST-Arbeiter olanların yaklaşık yarısı kadın ve genç kızlardan oluşmaktadır.[1] OST-Arbeiterler, işgal altındaki Ukrayna'daki Reichkommissariat yönetimi tarafından koyu yeşil ve beyaz renklerden oluşan ve üzerinde OST (Almanca: Doğu anlamında) yazılı bir arma takma zorunda bırakılmışlardır.

Adlandırma

1944 yılı sonlarında Nazi resmî verilerine göre III. Reich topraklarında çoğu zorla çalıştırılan 7.6 milyon yabancı işçi ve savaş esiri bulunmaktaydı.[2] O dönemde tüm Alman ekonomisinde kayıtlı işgücünün dörtte birini temsil etmekteydi. Yabancı işçiler hiyerarşik bir ayrım sistemi ile ayrılmıştı:

  1. Gastarbeitnehmer (Konuk işçiler): Cermen ırkına mensup, İskandinav ülkeleri ve Mussolini İtalya'sından gelen gönüllü işçiler
  2. Zwangsarbeiter (Zorla çalıştırılan işçiler): İki gruba ayrılmıştı. İlk grup Müttefik Devletlere bağlı savaş esirleriydi. İkinci grup ise sivillerdi. Sivillerin büyük çoğunluğu Polonyalı esirlerdi. Düşük maaş ve gıda alırlardı. Alman işçilerden daha uzun saatler çalışıp otobüs, lokanta veya kilise gibi kamu alanlarından faydalanamamaktadırlar. Mal edinmeleri yasa olan bu işçiler Polonya'yı temsil eden P harfinden oluşan armayı elbiselerinde taşımak durumundalardı.
  3. Ostarbeiter (Doğu'dan gelen işçiler): Çoğunlukla Ukraynalı olmak üzere işgal altındaki Sovyetler Birliği vatandaşlarından oluşmaktaydı. OST yazılı armaları elbiselerinde taşıyan bu işçiler en kötü koşullarda yaşayanlardı. Dikenli tellerle çevrili ve silahlı muhafızlarla korunan özel kamplarda kalırlar ve Gestapo ile fabrika güvenlik görevlilerinin sürekli baskısı altında çalışırlardı.

Tarihçe

Gerekçeleri

II. Dünya Savaşı sürmekteyken 1941 yılı sonlarında Nazi Almanyası silah altına aldığı çok sayıda Alman vatandaşı nedeniyle sanayi alanında çalışacak işçi bulmakta zorlanır duruma geldi. Hermann Göring özellikle yeni işgal edilmiş Doğu Avrupa halklarının III. Reich'a getirilerek işçi ihtiyacının giderilebileceğini ileri sürdü. Fritz Sauckel tarafından örgütlenen ilk işçi sevkiyatı Ukrayna'da gerçekleştirildi.[3]

Gönüllüler

Fritz Sauckel önderliğinde düzenlenen ilk kampanya 1942 yılı Ocak ayında düzenlenir. Kiev'den Almanya'ya 22 Ocak günü kalkan ilk trende boş yer yoktur. Bu ilgide özellikle Almanya'daki çalışma koşullarının çok iyi olduğuna dair yapılan propagandanın etkisi vardır. Gönüllü işçilik için yapılan propaganda çalışması artarak sürer. 3 Mart 1942 tarihli bir Kiev gazetesindeki ilanda 100 bin Ukraynalının Almanya'da çalıştığı söylenerek, güzel Almanya'ya gönüllü gidilmesi teşvik edilir.

Ancak Almanya'daki çalışma koşullarının hiç de bahsedildiği olmadığı haberi Ukrayna'ya ulaşır. İnsan yerine konmayan Ukraynalıların köle muamelesi gördükleri öğrenilince gönüllü başvurular kesilir. Bundan sonra Almanlar zorunlu işçiliğe başvururlar.

Zoralım

Çalışma koşullarının kötülüğü ortaya çıkınca Naziler kitlesel zoralım yoluna başvururlar. Bu iş için toplu halde bulunulan kilise ayinleri, spor karşılaşmaları gibi sosyal etkinliklere baskın yapılarak silah zoruyla insanlar esir alınır ve Almanya'ya gönderilir.[4] Ukrayna'daki Nazi sorumlusu Erich Koch Ukrayna'dan yılda 450 bin işçinin Almanya'ya gelmesi için kota koyacak ve Ukraynalıların ölesiye çalıştırılmaları emredilecektir. Bu dönemde Silahlanma Bakanı Albert Speer sürekli yaşana işgücü kaybından yakınmıştır.[5] Sauckel tarafından Alfred Rosenberg'e gönderilen bir yazıda dört ay içinde 1 milyon işçiye ihtiyaç olduğu yazılmış, bunun için tüm Ukrayna'da Almanlar neredeyse yolda gördükleri herkesi tutuklayarak Almanya'ya göndermeye başlamıştır. 3 Eylül 1942 tarihinde Adolf Hitler 500 bin Ukraynalı genç kızın Almanya'ya getirilerek Alman ev kadınlarının yüklerini hafifletmesini emretmiştir. Ev işlerinde çalışmak için getirilen Ukraynalı genç kız sayısı 15 bin seviyesinde kalmıştır.[6]

Koşullar

OST-Arbeiterler Almanya'da çalıştıkları fabrikalara ait özel ve muhafızlı kamplarda kalırdı. Köle işçiler haftanın altı günü günde ortalama 12 saat çalışırdı. Aldıkları ücret ortalama bir Alman işçisinin aldığı ücretin %30'u seviyesindeydi ancak maaşlar çoğunlukla giysi, yiyecek ve konaklama için kullanıldığından yetersiz kalırdı. Çoğu fabrikanın Sovyet köle işçileri sivil esirler olarak gördüğü ve hiçbir ücret vermediği de bilinmektedir. Ödenen maaşlar ise özel basılmış kuponlar veya alışveriş pulu şeklinde ödendiğinden alış veriş yapılabilecek yerler ve alınabilecekler sınırlıydı. Yasalar uyarınca OST-Arbeiterlere verilebilecek en az yiyecek tayını veriliyordu. OST-Arbeiterlerin ikamet ettikleri kampın dışına çıkmaları ve Alman vatandaşlarıyla temas etmeleri yasaktı. Alt insan olarak tanımlandıklarından Alman toplumundan yalıtılıyorlardı. Kaçmaya çalışanlar ibret olması için asılmakta ve teşhir edilmekteydi. Bu işçileri çoğu ağır çalışma koşullarından, yetersiz beslenmeden, hastalıktan ve Müttefik bombardımanları yüzünden hayatını kaybedecektir. Özellikle iş kazası nedeniyle sakat kalan veya hamile olan genç kızlar evlerine geri gönderildikleri için çok sayıda genç kız kendisini bilerek sakatlamakta veya hamile kalmaktaydı.[1]

İstatistikler

Doğu Avrupa ve Sovyetler Birliği topraklarının 1941-44 yılları arasında işgal altında olduğu dönemde 3 ila 5.5 milyon kişi Almanya'ya zorunlu işçi olarak gönderilmişti. Bu rakamın dörtte üçünün Ukraynalılardan oluşmaktadır. Ukrayna'nın ardından en çok zorunlu işçinin alındığı ülkeler diğer Sovyet Cumhuriyetleri, Polonya ve Fransa'dır.

Yapılan işler

OST-Arbeiterler arasında kadınların oranı erkeklere oranla daha çoktu. Çok çeşitli alanlarda kullanılan zorunlu işçiler özellikle tarım, madencilik, silah fabrikaları, metal fabrikaları ve demiryolları işlerinde kullanılmıştır. Almanya'ya gelen işçiler önce geçici kamplarda alıkonur, burada işçiye ihtiyacı bulunan fabrika temsilcileri tarafından kabiliyetlerine göre seçilirdi. Köln'deki Ford-Werke fabrikası ile Branderburg'daki Opel fabrikasının binlerce OST-Arbeiter kullandığı bilinmektedir. Savaş sırasında Almanya'daki en önemli sanayi kolu olan silah fabrikaları Müttefik Devletlere ait bombardıman uçaklarının doğal hedefi konumundaydı. Buralarda çalışan zorunlu işçiler canlı hedef konumundaydı. Ayrıca Peenemünde'deki gizli V-2 roket üretim fabikasında da çok sayıda zorunlu işçi çalışmıştır.

Hamilelik

Hamile kadınlar daha verimsiz çalıştıkları için hamilelik Naziler tarafından istenmemekteydi. Kürtajın Alman yasalarında yasak olmasına rağmen zorunlu işçilere istekleri dışında kürtaj yapılmaktaydı. Ancak çocuğun babası Cermen ırkından olması durumunda bebek değer kazanmakta ve doğuma izin verilebilmekteydi. Kadına doğum izni verildikten sonra bebek Cermenleştirilmesi için annesinden ayrılmaktaydı. Hamile genç kadınların sınırdışı edildikleri örnekler de yaşanmıştır.

İnsanlık suçları

6 Eylül 1944 tarihinde yayınlanan İçişleri Bakanlığı kararıyla III. Reich kapsamındaki bazı psikiyatri hastanelerinde özel OST-Arbetier bölümleri açılmıştır. Almanya'daki çok sayıdaki zorunlu işçinin içinde bulundukları kötü koşullar nedeniyle akıl sağlığının bozulması üzerine önlem olarak gösterilen bu kararın ardında çalışamayacak derecede rahatsız olan işçilerin el altından öldürülmesi veya ölümcül deneylerde denek olarak kullanılması yatmaktadır.[7]

Geri dönüş

Avrupa'da savaşın sona ermesinin ardından çok sayıda OST-Arbeiter geçici kamplara yerleştirilmiş ve milliyetlerine göre ülkelerine gönderilmiştir. İşçilerin çoğu sovyetler Birliği topraklarına geri dönmüştür. Zorunlu işçi olarak alındıklarında çocuk veya çok genç yaşlarda olan işçiler evlerine ve ailelerine geri dönmek istemekteydi. Ancak buna rağmen ülkelerine dönmek istemeyenler olduğu da görülmüştür. Müttefik Devletler arasında imzalanan Yalta Konferansı kararları uyarınca Sovyetler Birliği ve Yugoslavya vatandaşlarının ülkelerine dönmeleri kayıt altına alınmıştı.

Zorunlu işçilik döneminden önce bazı Ukraynalıların gönüllü olarak Almanya'ya çalışmaya gittikleri için OST-Arbeiterler Sovyetler Birliği'ne döndüklerinde şüpheyle karşılanmıştır. Çoğu yıkılmış olan ülkedeki yeniden zorunlu işçi olarak çalıştırılırken bazıları da sosyal olarak tehlikeli ilan edilerek tutuklanmıştır. Zorunlu işçiler gündelik yaşamlarına döndüklerinde de ülkeleri zor durumda ve işgal altındayken ülkelerine hainlik etmiş olarak görülecek ve toplumsal hayattan dışlanacaklardır.

Tazminat

2000 yılında Almanya tarafından kurulan Stiftung Erinnerung, Verantwortung und Zukunft[8] (Hatırlama, Sorumluluk ve Gelecek Vakfı) 6500 adet Alman sanayicisinin de katılımıyla zorunlu işçilere 4.4 milyar Euro ödenmiştir. 467 bin zorunlu işçiye 4300 Alman markı değerinde tazminat ödendiği belirtilmektedir.[9]

Kaynakça

  1. ^ a b c Pavel Polyan makalesi 2005 18 Mayıs 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. (Rusça), 13 Temmuz 2010 tarihinde erişilmiştir
  2. ^ Ulrich Herbert, Hitler’s Foreign Workers: Enforced Foreign Labor in Germany under the Third Reich, Cambridge University Press 1997 eserinden alıntı 4 Haziran 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. (İngilizce), 13 Temmuz 2010 tarihinde erişilmiştir
  3. ^ Andrew Gregoroviç makalesi 25 Mayıs 2019 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. (İngilizce), 13 Temmuz 2010 tarihinde erişilmiştir
  4. ^ İlgili makale 29 Eylül 2015 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. (İngilizce), 14 Temmuz 2010 tarihinde erişilmiştir
  5. ^ Almanya’daki işçilerin her ay binlercesinin hayatını kaybettiği anlaşılmaktadır. [1] 19 Ocak 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. (İngilizce), 14 Temmuz 2010 tarihinde erişilmiştir
  6. ^ Soykırım arşivleri 19 Ocak 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. (İngilizce), 14 Temmuz 2010 tarihinde erişilmiştir
  7. ^ En az 49 zorunlu işçinin kasıtlı olarak aç bırakılarak veya ölümcül tıbbi deneylerde denek olarak kullanılarak öldürüldüğü bilinmektedir, [2] 7 Şubat 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., (İngilizce), 14 Temmuz 2010 tarihinde erişilmiştir
  8. ^ Vakfın resmî sitesi 1 Aralık 2009 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. (İngilizce), 15 Temmuz 2010 tarihinde erişilmiştir
  9. ^ Vakfın ödeme raporu 16 Temmuz 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. (Almanca), 15 Temmuz 2010 tarihinde erişilmiştir

Ayrıca bakınız

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Sachsenhausen toplama kampı</span> Berline yaklaşık 35 km mesafede 1936-1945 arasında kullanılmış Nazi toplama kampı

Sachsenhausen, Almanya'nın başkenti Berlin'e yaklaşık 35 km uzaklıktaki Oranienburg bölgesinde 1936-1945 yılları arasında faaliyet göstermiş bir Nazi toplama kampıdır.

<span class="mw-page-title-main">Auschwitz-Birkenau</span> toplama ve imha kampları ağı

Auschwitz-Birkenau, Nazi Almanyası tarafından II. Dünya Savaşı döneminde kurulmuş en büyük toplama, zorunlu çalışma, sistematik katliam ve imha kampı.

<span class="mw-page-title-main">Albert Speer</span> Alman mimar ve politikacı

Berthold Konrad Hermann Albert Speer, Nazi Almanyası'nın II. Dünya Savaşı boyunca Silahlanma Bakanı. Modern görüşlere sahip başarılı bir mimar, Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi'ne ilk katılanlardan, Hitler'in yakın dostu. Bazı tarihçiler onu "Nazi rejiminin en güçlü ve vicdansız liderlerinden" diye tanımladı. Savaştan sonra, Nazi yönetiminin bizzat içinde yer almış biri olarak kaleme aldığı iki otobiyografik eseri Üçüncü Reich'ın işleyişini açığa çıkaran önemli eserler olarak değerlendirilir.

<span class="mw-page-title-main">Nazi Almanyası</span> 1933ten 1945e dek Nazi Partisi yönetimindeki Almanya

Nazi Almanyası, Almanya’nın 1933 ile 1945 yılları arasında, Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi (NSDAP) idaresi altında, tek parti rejimine dayalı yönetim sistemiyle “Führer” unvanlı hükûmet (1933-1945) ve devlet başkanı (1934-1945) Adolf Hitler’in liderliğinde egemenlik sürdüğü döneme verilen isim. Alman tarihi içerisinde “Reich”ların üçüncüsüdür; bundan dolayı Üçüncü Reich ismiyle de nitelendirilir.

<span class="mw-page-title-main">Nazi toplama kampları</span> nazi yönetiminin kurduğu masum sivil ve esirlerin zorla çalıştırıldığı ve sistematik olarak katledildiği yerleşkeler

Nazi toplama kampları veya konsantrasyon kampları, Nazi Almanyası tarafından II. Dünya Savaşı döneminde Almanya'da ve işgal edilen bölgelerde, Nazilerce topluma faydasız olarak görülen kişileri zorunlu çalıştırmak üzere kurulmuşlardı. Aynı zamanda terim Yahudiler başta olmak üzere Nazilerin siyasi ya da ideolojik düşmanlarını kitlesel olarak imha etmek amacıyla kurulmuş olan imha kamplarını da ifade etmek için kullanılır. Buralara daha çok Yahudilerin getirilmesiyle birlikte, Romanlar, bazı Slav ırklarından olanlar ve akıl hastası olduğu düşünülenler de kurbanlar arasındadır. Eşcinsel insanlar da burada öldürüldüler. Öldürülme sebepleri ise üremeye bir katkıları olmamalarıydı. Büyük bir kısmı Polonya'da bulunmaktaydı.

<span class="mw-page-title-main">Buchenwald toplama kampı</span>

Buchenwald toplama kampı, Almanya sınırları içerisindeki en büyük toplama kamplarından birisidir. Haziran 1937 ile Nisan 1945 yılları arasında Weimar yakınlarında Ettersberg'de çalışma kampı olarak işletilmiştir. Bu zaman içerisinde, Avrupa'nın çeşitli ülkelerinden yaklaşık 250.000 insan, tutuklanarak Buchenwald Toplama Kampı'na gönderilmiştir. 11.000 kişi Yahudi olmak üzere 56.000 kişinin öldürüldüğü tahmin edilmektedir. Kommando 99 "boyundan vurma tekniği" ile Sovyet mahkûmları Nazilerin Sovyet savaş esirlerine karşı işledikleri suçlar kapsamında sistematik olarak öldürdü.

<span class="mw-page-title-main">Fritz Sauckel</span>

Ernst Friedrich Christoph "Fritz" Sauckel, II. Dünya Savaşı'nda, sistematik olarak toprakları işgal edilen ülkelerde yaşayan milyonlarca kişinin köleleştirmiş bir şekilde çalıştırılmasının organize edilmesinden sorumlu tutulan Alman savaş suçlusudur. 1942 yılından savaşın sonuna kadar, çalışma tanziminden tam yetkili olarak görevlendirildi. Savaş sonrası Nürnberg Uluslararası Askerî Ceza Mahkemesi tarafından yargılandı ve idam edildi.

<span class="mw-page-title-main">Sovyet partizanları</span>

Sovyet partizanları, II. Dünya Savaşı sırasında Sovyetler Birliği topraklarını işgal eden Mihver Devletlerine karşı cephe gerisinde gerilla savaşı veren Sovyet direniş kuvvetleridir. Direniş hareketi Sovyet hükûmeti tarafından merkezi olarak kontrol edilmiş ve Kızılordu modeline göre örgütlenmiştir. Sovyet partizanlarının temel hedefi işgal edilen topraklarda ve cephe gerisinde düşman birliklerinin düzenini bozacak şekilde ulaşım ve iletişimin kesilmesi, engellenmesiydi.

<span class="mw-page-title-main">İşgal Almanyası'nda gıda</span>

İşgal Almanyasında gıda, II. Dünya Savaşının sona ermesinin ardından 2 yıl boyunca ABD hükûmeti ve belli oranda Müttefik Devletler tarafından İşgal Almanyasının batı kısmında uygulanan gıda politikasıdır.

<span class="mw-page-title-main">Armia Krajowa</span> 2.Dünya Savaşı sırasında Alman işgalindeki Polonyadaki direniş hareketi

Armia Krajowa, II. Dünya Savaşı sırasında Nazi Almanyası’nın işgali altındaki Polonya’da bir direniş hareketi. 1942 yılı Şubat ayında Związek Walki Zbrojnej adıyla kuruldu. İki yıl içinde çoğu direniş grubunu kapsayacak şekilde genişledi. Polonya Sürgün Hükûmetine bağlıydı ve bu hükûmetin silahlı kuvvetine evrildi. 1944 yılında bünyesinde 200 ila 600 bin kişinin bulunduğu öne sürülür. Yugoslav Partizanları ve Sovyet partizanlarının ardından Avrupa’daki savaş sırasında en büyük üçüncü direniş örgütüydü. Örgütün varlığına, 20 Ocak 1945 tarihinden itibaren işgal altındaki Polonya topraklarının ilerleyen Kızıl Ordu tarafından ele geçirilmesi üzerine son verilir.

<span class="mw-page-title-main">Todt Teşkilâtı</span>

Todt Örgütü veya OT, Almanya'da kendi lideri Fritz Todt adını taşıyan askeri bir inşaat birim modeli olarak organize edildi. Örgüt Mart 1938'de Reich Silahlanma ve Mühimmat Bakanlığı için kurulmuştur. Özellikle Almanya'nın işgal bölgelerinde inşaat işleri yapımı için kullanılmıştır. "Siegfried Line", Fransız sahil ve "Atlantik Duvarı" üzerinde U-boot üslerinin inşası bunların bazılarıdır. 1943 yılında, V1 ve V2 roketlerinin başlatılmasıyla devam etti. Bunu Reich'ın 1943 yazında sivil nüfus ve sanayi tesislerinin yeraltı tehciri için hava savunma sistemlerinin geliştirilmesi izledi. Fritz Todt bir uçak kazasında esrarengiz koşullar altında 8 Şubat 1942 yılında öldü. Albert Speer bakanlığında halefi ve OT yeni lideri olarak atandı. II. Dünya Savaşı sırasında her büyük inşaat mühendisliği operasyonlarının Atlantik Duvarı ve Gustav Line gibi silah fabrikaları ve tahkimat denizaltı hatları dahil olmak üzere bu örgüt tarafından yapıldı. 1944 sonunda, yaklaşık 1.400.000 işçi olarak hâlâ Teşkilatı bağlıydı. Bunların toplam olarak% 1 Alman ve % 1.5 kadarı askerliği reddedenlerdi. Nazi toplama kampı esirleri, savaş esirleri ve işgal altındaki ülkelerden işçilerde çalıştırılmaya zorlandı. Köle işçiler Fritz Sauckel tarafından yönetilmekteydi.

<span class="mw-page-title-main">Genel Hükûmet</span>

Genel Hükûmet, aynı zamanda İşgal Altındaki Polonya Bölgesi Genel Valiliği olarak da anılır. İkinci Dünya Savaşı'nın başlangıcında 1939'da Nazi Almanyası, Slovakya ve Sovyetler Birliği tarafından Polonya'nın işgalinden sonra kurulan bir Alman işgal bölgesiydi. Yeni işgal edilen İkinci Polonya Cumhuriyeti üç bölgeye ayrıldı: Merkezde Genel Hükûmet, batıda Nazi Almanyası tarafından ilhak edilen Polonya bölgeleri ve doğuda Sovyetler Birliği tarafından ilhak edilen Polonya bölgeleri. Bölge, 1941'de, Sovyetler Birliği'nin Alman işgalinden sonra, yeni Galiçya Bölgesi'ni içerecek şekilde önemli ölçüde genişletildi.

<span class="mw-page-title-main">İşgal Almanyası</span> Almanyaʼnın II. Dünya Savaşı sonrası askeri işgali

İşgal Almanyası, Almanya'nın II. Dünya Savaşı sonrasında Müttefik Devletlerce kontrol edildiği döneme denir. Amerikan, İngiliz, Sovyet ve Fransız güçlerinden müteşekkil Müttefik Tetkik Yönetimi, 1945'ten 1949'a değin ülkeyi idare etti.

<span class="mw-page-title-main">Nazilerden arındırma</span> nazilerden arınma hareketi

Nazilerden arındırma veya denazifikasyon, II. Dünya Savaşı'nın ardından Müttefik Devletler tarafından Alman ve Avusturya toplumlarında uygulanan ve nasyonal sosyalizmin etkisini kültür, toplum, ekonomi, basın, hukuk ve siyaset alanlarından silmek için uygulanan politikaları anlatır. Politika kapsamında sorumlu örgüt liderleri görevden alınmış, ilgili kurumlar kapatılmıştır. Politika, savaşın hemen ardından toplanan Potsdam Konferansı'nda kararlaştırılmıştır. Politika kapsamındaki uygulamalar Soğuk Savaş'ın başlamasıyla beraber fiilen sona erdirilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Nazilerin Sovyet savaş esirlerine karşı işledikleri suçlar</span>

Nazilerin Sovyet savaş esirlerine karşı işledikleri suçlar, Nazi Almanyası'nın II. Dünya Savaşı'nın Doğu Cephesi'ndeki çatışmalar sırasında 1941-1945 yılları arasında teslim olan veya zorla yakalanan Sovyet savaş tutsaklarına karşı kasıtlı olarak kötü muamele uygulamasıdır. Bu uygulamaların sonucunda esir alınan yaklaşık 5,7 milyon Kızıl Ordu askerinden 3,1 ila 3,5 milyon arası kişi yaşamını yitirdi.

<span class="mw-page-title-main">Ölüm maçı (Start vs. Flakelf)</span>

Ölüm maçı, II. Dünya Savaşı sürerken Nazi Almanyası işgali altındaki Sovyet kenti olan Kiev'de 1942 yazında Almanlarla yerel takım arasında oynanan futbol maçını anlatır. Propaganda amaçlı düzenlenen maçta Naziler takımlarının başarısız olması üzerine bekledikleri sonuçla karşılaşmamış, tam aksine yenilgileri direnişi güçlendirmiş, Almanların Üstün ırk ve Sovyet halklarının da alt insan olarak görüldüğü yaklaşımı yalanlamıştır. Maçın ardından çok sayıda Kievli Sovyet futbolcu Naziler tarafından toplama kamplarına gönderilmiş, bazıları da kurşuna dizilmiştir. Sovyet takımında yer almış olan sporcular önceden Dinamo Kiev, Lokomotif Kiev ve Spartak Odessa kulüplerinde futbol oynamıştır.

<span class="mw-page-title-main">22 Haziran 1940 Ateşkesi</span>

22 Haziran 1940 Ateşkesi veya İkinci Compiègne Ateşkesi, II. Dünya Savaşı Batı Cephesindeki Fransa Muharebesinde Nazi Almanyası'nın Üçüncü Fransız Cumhuriyeti'ni mağlup etmesi üzerine saat 18:36'da imzalanmıştır. Ateşkes 25 Haziran geceyarısı itibarıyla yürürlüğe girmiştir.

Alman Ekipman İşleri, II. Dünya Savaşı sırasında merkezi Berlin'de olan, Schutzstaffel'in (SS) sahibi olduğu ve işlettiği bir Nazi Alman savunma yüklenicisiydi. Alman işgali altındaki Avrupa'da, Nazi toplama kamplarından ve işgal altındaki Polonya'daki Yahudi gettolarından esir köle emeğini sömüren, el konulmuş fabrikalar ve kamp atölyelerinden oluşan bir ağdan oluşuyordu. Deutsche Ausrüstungswerke, Alman ordusunu beklenmedik bir kârla doğu cephesinde botlar, üniformalar ve malzemelerle donattı ve ahşap ve metal malzemelerin yanı sıra demiryolu hatları ve yük trenlerinde yeniden yapılanma çalışmaları sağladı.

<span class="mw-page-title-main">Keelhaul Operasyonu</span>

Keelhaul Operasyonu, II. Dünya Savaşı'ndan sonra Sovyet vatandaşlarının ve Batı'daki Sovyet Ordusu üyelerinin Sovyetler Birliği'ne zorla geri gönderilmesiydi. Zorunlu geri dönüş, Almanya'daki Sovyet Silahlı Kuvvetleri savaş esirlerine ve Rusya Kurtuluş Ordusu üyelerine odaklanmış olsa da, Müttefiklerin kontrolü altındaki diğer birçok kişiyi de içeriyordu. Zulüm tehlikesi altındaki kişilerin zorla ülkelerine geri gönderilmesi anlamına gelen geri gönderme, bir insan hakları ihlali ve uluslararası hukukun ihlalidir. Bu nedenle, Keelhaul Operasyonu, modern uluslararası insancıl hukuka göre, özellikle de çoğu hiçbir zaman Sovyet vatandaşı olmayan ve Rus İç Savaşı'nın bitiminden önce Rusya'dan kaçan, Sovyet çalışma kamplarına zorlanan çok sayıda sivil göz önüne alındığında, bir savaş suçu olarak adlandırılabilirdi.

<span class="mw-page-title-main">Norveç'teki Nazi toplama kampları</span>

Norveç'teki Nazi toplama kampları, 9 Nisan 1940'ta başlayan ve Norveç'in Alman işgali sırasında Quisling rejimi ve Nazi Alman yetkilileri tarafından Norveç'te kurulan veya devralınan ve Nazi yetkililer tarafından kişilerin tutuklanması için kullanılan toplama kampları veya hapishanelerdir.