İçeriğe atla

Nuzi

M.Ö 2.000-1.000 arası Mezopotamya ve Nuzi

Nuzi (Hurrice: Nuzu, Akadca: Gasur, günümüz Yorgan Tepe) Arrapha'nın (Günümüz Kerkük şehri) güneybatısında yer alan eski bir Mezopotamya şehriydi. Akadlılar döneminde (M.Ö 2334-2154) ismi Gasur iken; Hurriler şehri işgal edip ismini Nuzu olarak değiştirdi ve en parlak dönemleri yine Hurriler (M.Ö 16 ve 15.yüzyızlar) zamanındaydı.[1]

Tarihçe

Şehir Akad İmparatorluğu döneminde kuruldu. Akad İmparatorluğu'na bağlı bir valinin kil mühründe "Itbe-labba, Gasur'un hükümdarı" olarak yazmaktadır.[2] Şehir Hurriler'e bağlı Kuzey Suriye merkezi Mitanni devleti zamanında ( M.Ö. 15-14.yüzyıl) doruğa ulaşmıştır. Döneme ait bulunan tabletlerin dili her ne kadar Akadca olsa da nüfusu Hurri halkı oluşturmaktaydı.[3] Nuzi tarihinin Hurri dönemi kazıları tamamlandığından ötürü o döneme ait bilgiler iyi bilinmektedir. Ancak Hurri öncesi Akkad dönemi (Gasur) sınırlı seviyede kazıldığından ötürü henüz net bilgilere ulaşılamamıştır.[4]

Nuzi Tabletleri

Yorgan Tepe ve Arrapha'da yapılan kazılarda 6.500'den fazla çivi yazılı tablet bulundu. Bu tabletler Hurri-Mitanni dönemlerine ait. Söz konusu tabletlerin çevirileriyle birlikte eski Mezopotamya'da bir şehrin sosyal yaşamı ile ilgili önemli bilgilere ulaşıldı. Şehrin nüfusunun tahmini olarak 1.500-2.000 kişi arasında olduğu düşünülüyor.[5] Tabletlerin birçoğu Chicago Üniversitesi Eski Kültürleri Araştırma Enstitüsü, Harvard Semitik Müzesi ve Bağdat'taki Irak Müzesi'nde dir. Bulunan tabletin önemli bir kısmı tek bir ailenin yaptığı ticari ilişkilere ait yasal belgeleri içermektedir.[6]

Kaynakça

  1. ^ "Nuzu". 8 Mart 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Mart 2024. 
  2. ^ Lewy, Julius, "Hurriler Öncesi Nuzi Üzerine Notlar", Journal of the American Oriental Society, cilt. 3 s. 450–61, 1938
  3. ^ "Nuzi". www.jewishvirtuallibrary.org. 22 Eylül 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Mart 2024. 
  4. ^ Kessler, P. L. "Kingdoms of Mesopotamia - Gasur / Nuzi". The History Files (İngilizce). 8 Mart 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Mart 2024. 
  5. ^ "Mark W.Chavalas, Nuzi Tabletleri". 14 Ağustos 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Mart 2024. 
  6. ^ "Maynard Paul Maidman, Nuzi'nin Teḫip-tilla Ailesi: Soykütüksel Bir Yeniden Yapılanma". 8 Mart 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Mart 2024. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Anadolu</span> Türkiye topraklarının büyük bölümünü oluşturan Batı Asya yarımadası

Anadolu, Anadolu Yarımadası veya coğrafi olarak Asya Kıtası'nın tüm özelliklerini içerdiğinden Küçük Asya, Asya kıtasının en batısında Karadeniz, Akdeniz ve Ege denizi arasında kalan yaklaşık 755.000 km²'lik bir alanı kaplayan dağlık bir yarımadadır.

<span class="mw-page-title-main">Sümerler</span> Güney Mezopotamyadaki eski medeniyet ve tarihi bölge

Sümerler, yaklaşık MÖ 4000-2000 yılları arasında Irak'ın güneyinde yerleşik hayata geçmiş olup medeniyetin beşiği olarak bilinen coğrafi bölgede yaşamış bir uygarlıktır. MÖ 6'ncı ve 5'nci milenyumda Kalkolitik ve Erken Tunç Çağı dönemi arasında ortaya çıkmış olup Dünyanın bilinen en eski uygarlıklarından birisi olarak kabul edilmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Hititler</span> Tunç Çağında Anadolu yarımadasının büyük çoğunluğunu egemenliği altına alan bir Hint-Avrupa kavmi

Hititler ya da Etiler, Tunç Çağı'nda Anadolu, Levant ve Kıbrıs'ta varlık göstermiş bir halk.

<span class="mw-page-title-main">Mezopotamya</span> Dicle ve Fırat nehirleri arasında kalan bölge

Mezopotamya, Orta Doğu'da, Dicle ve Fırat nehirleri arasında kalan bölge. Mezopotamya günümüzde Irak, kuzeydoğu Suriye, Güneydoğu Anadolu Bölgesi ve güneybatı İran topraklarından oluşmaktadır. Büyük bölümü bugünkü Irak'ın sınırları içinde kalan bölge, tarihte birçok medeniyetin beşiği olmuştur. Mezopotamya'da yer alan şehirler günümüzde sürekli gelişmektedir. Ayrıca bu bölgede bol miktarda petrol bulunmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Babil</span> Mezopotamyada tarihi bölge ve devlet

Babil, Mezopotamya'da adını aldığı Babil kenti etrafında MÖ 1894 yılında kurulmuş, Sümer ve Akad topraklarını kapsayan bir imparatorluktur. Babil'in merkezi bugünkü Irak'ın El Hilla kasabası üzerinde yer almaktadır. Babil halkının büyük bir kısmını tarih boyunca çeşitli Sami asıllı halklar oluşturmuştur. Bölgede konuşulmuş en yaygın dil Akadca olmuş olmasına rağmen Sümerce dinî dil olarak kullanılmıştır. Aramice ise ilerleyen yıllarda bölgenin geçer dili konumuna gelmiştir.

Lugalbanda, Sümer mitolojisi ve edebiyatından bir karakterdir. Adı genç kral anlamına gelir. Sümer Kral Listesi'ne göre Uruk şehrinin üçüncü kralıdır. Eski Çağ Mezopotamya edebiyatında Gılgamış'ın babası olarak yer alır ve karısı tanrıça Ninsun'dur.

<span class="mw-page-title-main">Hurriler</span> Güneybatı Asyanın tarihi etnik grubu

Hurriler veya Hurri Devleti, MÖ 3. binyıldan itibaren, Sümer, Akkad, Hitit, Ugarit ve Mısır kaynaklarında hakkında bilgiler bulunan, Mezopotamya ve Yukarı Dicle bölgelerinde hüküm süren, konuştukları dil itibarıyla (Hurrice) Asya kökenli olduğunu kabul edilen ve MÖ 7. yüzyıla kadar varlığını sürdüren devlet.

<span class="mw-page-title-main">Akad İmparatorluğu</span> Mezopotamyada tarihi bir devlet

Akad İmparatorluğu veya Akkad İmparatorluğu, uzun ömürlü Sümer uygarlığından sonra Mezopotamya'nın ilk antik imparatorluğuydu. Merkezi, Akad şehri ve çevresindeydi. İmparatorluk, Mezopotamya, Levant ve Anadolu'da nüfuz sahibi oldu ve Arap Yarımadası'nda Dilmun ve Magan'a kadar güneye askerî seferler düzenledi.

<span class="mw-page-title-main">Mitanni</span> MÖ 1500 ile MÖ 1300 yılları arasında Kuzey Mezopotamyada hüküm sürmüş bir devlet

Mitanniler, ,ayrıca Hani-Gelbat veya Hani-Rabbat olarak adlandırılır) MÖ 1500 ile MÖ 1200 yılları arasında Anadolu'da hüküm sürmüş bir devlettir. Mitanni'ler Hititler'in yıkılışından sonra bölgesel bir güç oldu. Son krallarının adı II. Şattuara idi. Kayıprenins JiaŞ-Jiara efsanevî bir kişiliğe sahiptir.

<span class="mw-page-title-main">Kültepe</span> Eski yerleşke

Kültepe, Kayseri'de bulunan ve Kaniş (Kanesh) harabelerinin bulunduğu bir antik kent ve ören yeridir. 2014 yılından bu yana Türkiye'deki Dünya Mirası Alanları Geçici listesindedir. Ayrıca Hitit dilinin en erken izleri ile birlikte, MÖ 20. yüzyıla tarihlenen yazılı buluntularla, Hint-Avrupa dil ailesinin en eski izleri keşfedilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Sargon (Akad kralı)</span> Akad imparatorluğunun ilk hükümdarı

Büyük Sargon, Akad İmparatorluğu'nun ilk hükümdarı.

<span class="mw-page-title-main">Hattiler</span> Antik Anadolu uygarlığı

Hattiler (URUHa-at-ti), M.Ö. 2500-2000/1700 yıllarında Anadolu'da yaşamış bir uygarlık. Anadolu Yarımadası'nın bilinen en eski adı Hatti ülkesi'dir. İlk defa Mezopotamya yazılı kaynaklarında Akad sülalesi döneminde kullanılan bu adlandırma, M.Ö. 7. yüzyıl Asur yıllıklarında görüldüğü üzere, M.Ö. 630 tarihlerine değin süregelmiştir. Böylece Anadolu en az 1.500 yıl boyunca Hatti ülkesi olarak tanındı. Bu ad o denli yerleşmişti ki Anadolu'da Hattilerden sonra yaşayan Hititler yaşadıkları ülkeden söz ederlerken, Hatti ülkesi deyimini kullandılar. Bu ve bazı arkeolojik bulgular nedeniyle uzun yıllar boyunca Hititler ve Hattilerin aynı ırk ya da akraba ırklar oldukları varsayıldı.

Hurrice veya Mitannice, MÖ 3. ve 2. binyıllar arasında Anadolu ve Kuzey Mezopotamya'da hüküm süren Hurriler tarafından konuşulmuş bir dildir. Genellikle bu dili konuşanların Ermeni Dağlık Bölgesi'nden gelip MÖ 2. binyıl'ın başlarında güneydoğu Anadolu ve kuzey Mezopotamya'ya yayıldıklarına inanılmaktadır.

Ziyaret Tepe Höyüğü, Diyarbakır ilinin Bismil ilçesi güneydoğusunda, Dicle ve Batman Çayı'nın birleşme noktasının 20 km. batısında, Dicle'nin güney kıyısında yer alan bir höyüktür. Bölgedeki büyük höyüklerden biri olup, ovadan 22 metre yükseklikte 3 hektarlık bir alandır. Kuzey taraftaki höyüğün (akropol) üç tarafında uzanan "aşağı şehir" ise 29 hektarlık bir alana yayılmıştır. Diyarbakır Arkeoloji Müzesi tarafından Tepe Höyüğü adıyla tescil edilmiştir.

Korucutepe Höyük, Elazığ İl merkezinin 30 km doğusunda yer alan bir höyüktür. Höyük, Keban Baraj Gölü altında kalmadan önce 190 metre çapında ve 16 metre yüksekliğinde bir tepeydi.

<span class="mw-page-title-main">Ugarit</span> Kuzey Suriyedeki antik liman kenti

Ugarit ya da Ras Şamra(ʼUgrt; Arapça: ْأُوغَارِيت) Suriye'de Lazkiye yakınlarında Akdeniz'e kıyısı bulunan antik bir liman şehridir. MÖ 1450 - 1195 yılları arasında bir ticaret kenti olarak hareketliydi ancak MÖ 1196 - 1179 arasında Deniz Kavimleri'nin ani bir baskınıyla yakılıp yıkılmıştır. 1929 yılından itibaren harabelerinde yapılan kazılar, tarih açısından önemli tabletler ortaya çıkardı. Bu kazılarda, büyük bir kısmı saray ve çevresinde çoğunluğu Akadca, Ugaritçe olmak üzere Sümerce, Hurrice dillerinde çivi yazılı tabletlerle Antik Mısır dilinde hiyeroglif birkaç bin kil tablet bulunmuştur. Söz konusu belgeler “Rap’anu Arşivi” olarak bilinmektedir. Halkı Ugaritçe denilen bir Sami dili konuşmaktaydı. Ugarit eski çağların en önemli ticaret merkezlerindendir. Ugarit'te yapılan kazılar sonucunda bu bölgedeki yerleşmelerin Neolitik Çağ'a kadar dayandığını göstermiştir. Ayrıca Ugarit kazılarında Akadlar dönemine ait mühür bulunmuştur.

Turukkiler, Tunç Çağı döneminde Antik İran'ın kuzeybatı bölgelerinde yaşamış bir Yakın Doğu halkıydı. Özellikle Urmiye Gölü havzasında ve Zagros Dağları'nın kuzeybatı vadilerinde yaşadılar. Turukkilerin nüfusunu farklı topluluklardan insanların oluşturduğu düşünülüyor. Turukkilerin bugünkü Türk halklarının atası olan bir kavim olduğu ileri sürülmüştür. Kendileri hakkında fazla bilgi bulunmamakla birlikte, yöneticilerinden birinin ismi İlşu-Nail'dir.

<span class="mw-page-title-main">Gutiler</span> antik çağda göçebe bir ulus

Gutiler, Güney Mezopotamya'da, Zagros Dağlarında yaşamış göçebe bir halk. Gutilerin yaşadıkları bölge Gutium olarak adlandırılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Eski Şark Eserleri Müzesi</span>

Eski Şark Eserleri Müzesi İstanbul Arkeoloji Müzesi bünyesinde bir müzedir. Müzedeki koleksiyonlar, Anadolu ve Mezopotamya'nın Yunan öncesi, Mısır ve Arap Yarımadası'nın İslam öncesi çağlarına ait eserlerinden oluşmaktadır. Bu eserlerin çoğunluğu Osmanlı Devleti döneminde 19. yüzyıl sonunda başlayıp, I. Dünya Savaşı'na kadar süren arkeolojik kazılarda ortaya çıkarılmış ve İstanbul'a getirilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Hurri mitolojisi</span>

Hurri mitolojisi, Yakın Doğu'nun Bronz Çağı halkı olan Hurrilerin çok tanrılı diniydi. Bu insanlar geniş bir alana yerleştiler, bu nedenle aralarında, özellikle Nuzi ve Arrapha çevresindeki doğu Hurrialılar ile Suriye ve Anadolu'daki batı Hurrileri arasında farklılıklar vardı. M.Ö.14. Yüzyıldan itibaren Hurri dininin Hitit dini üzerinde güçlü bir etkisi olmuştur ve Hurri panteonu, Yazılıkaya'daki önemli Hitit tapınağında 13. yüzyıl kaya kabartmalarında tasvir edilmiştir.