Nutuk (Mustafa Kemal Atatürk)
Yazar | Mustafa Kemal Atatürk |
---|---|
Ülke | Türkiye |
Dil | Türkçe |
Konu | Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının 1919'dan 1927'ye kadar yaptıkları icraatların özeti |
Tür | Söylev |
Yayım | 1927 (ilk baskı) |
Sayfa | 543 |
Tam metin | Vikikaynak'ta Nutuk |
Nutuk, Mustafa Kemal Atatürk'ün 3 aylık bir süre içinde tamamladığı ve 15-20 Ekim 1927 tarihlerinde Cumhuriyet Halk Fırkası'nın İkinci Büyük Kurultayında kürsüden okuduğu eserdir.[1] Eser, Türkiye tarihinin 1919-1927 yılları arasındaki 9 yıllık bir sürecinde, özellikle Millî Mücadele'de yaşanan olayları anlatan önemli tarihî bir kaynaktır ve Türkiye'nin bu dönemle ilgili en temel resmî tarih kaynağı olma niteliğindedir.
Nutuk'un kitap olarak ilk basımı 1928 yılında Türk Tayyare Cemiyeti tarafından yapılmıştır. 1963 yılında Türk Dil Kurumu tarafından günümüz Türkçesine çevrilerek yayımlanmıştır ve bu yayında eserin ismi de Türkçeleştirilerek Söylev ismiyle basılmıştır. Daha sonra pek çok kitabevi de eseri aynı isimle basmıştır.
Yazılması için Atatürk tarafından büyük gayret sarf edilen ve bu hususta aralıksız 35 saate varan çalışmalar yapılan Nutuk'un metni 3 aylık bir kısa bir sürede tamamlanmıştır. Bir kısmı bizzat Atatürk tarafından yazılan, bir kısmı ise Atatürk tarafından dikte ettirilerek kâtiplere yazdırılan eserin yazımı sırasında olayların doğru aktarabilinmesi için olayla bağlantılı kişilerle de görüşülmüştür. Eserin müsveddeleri ise Genelkurmay Harp Tarihi Dairesi'ne verilmiştir.
Atatürk, Nutuk'u tarihi bir metin olması gayesiyle kaleme almıştır ve bunun yanı sıra siyasi bir hesaplaşma yapmak, Türk milletine yapılan icraatlar hakkında bir hesap ve öğüt vermek ve geleceğe dair ışık tutmak gibi amaçlarla da yazıya dökmüştür.
Nutuk'un mecliste okunması yerel ve dış basında büyük gündem oluşturmuş, Atatürk'e çeşitli tebrik ve bağlılık mektupları yollanmıştır. Bunun yanı sıra Nutuk, objektifliği hususunda başta Halide Edip ve Kâzım Karabekir tarafından olmak üzere çeşitli kişinin eleştirisine de hedef olmuştur.[2]
Yazılma aşaması
Nutuk, Mustafa Kemal Atatürk tarafından 1927 yılı başlarında Ankara'da hazırlanmaya başlandı. Eserin büyük kısmı Çankaya Köşkü'nde tamamladıktan sonra İstanbul'da son düzenlemeler yapılıp eser tamamlandı.[3] Eser yazılması sırasında Atatürk tarafından çok büyük çaba sarf edilmiş ve bazen 35 saate varan çalışmalar gerçekleştirilmiştir. Atatürk'ün uşağı Cemal Granda, Atatürk'ün hiç gözünü kırpmadan kırk sekiz saat boyunca Nutuk'u dikte ettirdiğini belirtir.[4] Eserin bir kısmı bizzat Atatürk tarafından yazılırken bir kısmı ise Atatürk tarafından dikte edilip katipler tarafından yazıya geçirildi. Ayrıca ekleme ve düzenlemeler de Atatürk tarafından gerçekleştirildi.[3] Eser üç ay içinde gözden geçirilerek hazır hâle getirildi. Metnin yazımı sırasında Atatürk arkadaşlarının da fikirlerini alıyordu. Falih Rıfkı'nın anlatımına göre:
“ | Çalışma odasında yarı ayaküstü, yarı oturarak ve yüzlercesi arasından vesikalar ayırarak, nutkunu dikte ederdi. Yorulan değişirdi. Bir defasında pek genç bir arkadaşı baygınlık geçirmişti. Akşama doğru bir banyo aldıktan sonra, hiç dinlenmeden sofraya iner, o gün yazdıklarını bize okur veya okutur, hadiseler üzerinde terütaze bir muhakeme ile tartışmalar yapardı.[5] | ” |
Nuri Ulusu, Nutuk'un yazılışına dair şunları söylemiştir:[3]
“ | Atatürk'ün bizzat hazırlamış olduğu ve TBMM'de bir hafta müddetle okudukları Nutuk'u, köşkün hususi dairesinin büyük salonunun bir köşesinde tertip ettirdikleri bürosunda her gün muntazam olarak, günlerce bu çalışmalara devam etmişlerdir. Bu çalışmaların hepsinde beni yanında bulundurmuştu. Yazdığı yazılar tabedilerek hazırlanırdı. Yazılan yazıları yüksek sesle kendi kendine okuyarak icap yerleri de bana tashih ettirerek düzelttirir ve de tekrar son haliyle okurdu. ... Büyük Nutuk'u hazırlarken hiç mübalağa etmeden rahatlıkla söyleyebilirim ki otuz, otuz beş saat çalıştığımız olurdu.[6] | ” |
Atatürk, eserin okunmasından önce Dolmabahçe Sarayı'nda Nutuk'tan parçalar okumakta ve metin üzerinde münakaşalı konuşmalar yaparak diğer kişilerin de görüşlerini almaktaydı.[7] Ayrıca olayla bağlantılı kişileri de köşke çağırıp olayları doğrulatmıştır.[3]
Atatürk, Nutuk'u yazarken ilgili tarihî olayların belgelerini özenle toplamıştır. Nutuk'un ilk baskısı iki ciltten oluşmakta, ilk ciltte Atatürk'ün konuşması ikinci ciltte ise belgeler yer almaktadır. Eserin müsveddeleri Atatürk'ün ölümünün ardından Ziraat Bankası'nda saklandıktan sonra Genelkurmay Harp Tarihi Dairesi'ne verildi.[3][8]
Yazılma amacı
Nutuk'un temel amacı Türk milletine Millî Mücadele'nin nasıl gerçekleştiğini tarihsel bir metin olarak, birinci ağızdan anlatılmasını sağlamaktır. Bu nedenle Nutuk en başta tarihsel bir metin olması amacıyla yazılmıştır. Yaşar Akbıyık'a göre Nutuk, "Cumhuriyet Tarihi konusunda en sağlıklı bilginin alınacağı kaynaktır."[9] Hasan Ali Yücel'e göre ise Nutuk, "Atatürk'ün bize bıraktığı çağdaş Türkiye'nin kuruluş tarihidir."[10] Atatürk, eserin "Türk gençliğine bıraktığım emanet" bölümünde Nutuk'u yazma sebebini şu şekilde açıklamıştır:
“ | Efendiler, bu beyânâtımla, millî hayatı hitam bulmuş farzedilen büyük bir milletin, istiklâlini nasıl kazandığını ve ilim ve fennin en son esaslarına müstenid, millî ve asri bir devleti nasıl kurduğunu ifadeye çalıştım. | ” |
Bunun yanında Nutuk'un aynı zamanda siyasi hesaplaşma niteliğinde olan siyasi bir metin olduğu da belirtilmektedir.[11][12][13] Bu görüşlere göre Nutuk'un yazılma sebeplerinden birisi de Atatürk'ün muhalifleriyle yaptığı hesaplaşmadır. Nutuk, salt siyasi bir hesaplaşma amacıyla yazılmasa bile siyasi çekişmelerin içeriğin oluşmasına yön veren hususlardan birisi olduğu kabul edilir. Metnin, Parti Kurultayında okunması da eserin siyasi yönünü gösteren emarelerden birisidir. Bazılarına göre ise Nutuk, aynı zamanda yeni bir ulus yaratmanın öğretisini de içermektedir.[11][14]
Nutuk'un yazılma amaçlarından birisi de geleceğe ışık tutmak ve gelecek kuşaklara bir öğreti, bir kurtuluş yolu bırakmaktır.[15] Atatürk, metnin sonuna Gençliğe Hitabe'yi ekleyerek Cumhuriyet'in geleceğini gençlere emanet etmekte ve Nutuk'un gelecek nesiller için yol gösterici bir metin olmasını istemektedir. Atatürk, Nutuk ile geçmişi anlatıp aynı zamanda gelecekte olabilecek tehlikelerin önceden sezilebilmesi için alınacak derslerden bahsederek halkı uyarmayı amaçlamıştır. Yaşanan olayların ilk ağızdan aktarılarak doğru bir şekilde öğrenilmesi de hedeflenmiştir. Bazı sayfalarda Atatürk açıkça "sonraki yıllarda durumun kolay ve açıkça değerlendirilmesi için bu kadar ayrıntıya yer verilmiştir" şeklinde beyanlarda bulunmuştur.[16][17]
Nutuk'un yazılma sebeplerinden birisi de Atatürk'ün milletine hesap vermek amacı gütmesidir.[18] Atatürk, Kurultayda Nutuk'u okumaya başlamadan önce "Senelerden beri devam eden ef'al ve icraatımızın milletimize hesabını vermek vazifem olduğu kanaatindeyim" diyerek bu amacını belirtmiştir. Bazı kısımlarda ise aldığı kararların ardından tarihin kendisini haklı çıkardığını belirmiştir. Afet İnan, Nutuk'un Türk milletine ve dünya kamuoyuna hesap verme ahlakı niteliğinde olduğunu belirtmiştir.[3][19] Nitekim Atatürk'ün, Nutuk'a "1919 yılı Mayıs ayının 19'uncu günü Samsun'a çıktım. Ülkenin genel durumu ve görünüşü şöyledir" diye başlaması, milletine bir rapor verdiğini göstermektedir.[11]
Atatürk'ün Orhun Yazıtları'nı okuduğu ve metin üzerinde işaretlemeler yaptığı bilinmektedir. 1924 yılında Türkçe olarak basılan Orhun Abideleri kitabı Atatürk'e hediye edilmiştir. Muhittin Nalbantoğlu, "Bilge Kağan'ın 'Ey, Türk budunu' diye başlayıp bütün Türk milletine hitap ettiği son sayfanın kenarına, Atatürk kendi el yazısıyla 'Büyük nutuk böyle bir ifadeyle hitam bulunacaktır.'" diye not düştüğünü belirtmektedir.[20] Bu bilgiler ışığında Atatürk'ün, Orhun Yazıtları'ndan etkilendiği ve ona benzer şekilde halka hitap eden, yaşanan olayları anlatan, halka öğüt ve hesap veren bir düşünceyle Nutuk'u kaleme aldığı söylenebilir. Bu iki metin üslup açısından da büyük benzerlikle göstermektedir.[21]
İçerik
Nutuk, Atatürk'ün 19 Mayıs'ta Samsun'a çıkışıyla başlar ve Millî Mücadele ile Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş aşamalarını anlatır. Yaklaşık 9 yıllık bir süreci anlatan eser; Kuvâ-yi Milliye Dönemi (1918-1920), Büyük Millet Meclisi Dönemi (1920-1923) ve Cumhuriyet Dönemi (1923-1927) olmak üzere üç aşamaya ayrılabilir.[22]
Atatürk ilk olarak Samsun'a çıktığı sıradaki genel durum ve görünüşün ne şekilde olduğunu anlatır. Ülkenin yaşadığı sıkıntıları dile getirdikten sonra Anadolu'daki örgütlenmeler ve düşünülen kurtuluş çarelerinden bahseder. Daha sonra millî varlığa düşman olan kuruluş ve cemiyetlerden bahseder. Anadolu'nun durumunu anlattıktan sonra ordunun da durumundan ve hangi bölgelerde hangi birliklerin bulunduğundan bahsederek müfettiş olarak yetkilerinden ve emri altındaki birliklerden bahseder. Daha sonra ise kurtuluş için kendi düşüncesini anlatır ve "ya istiklal ya ölüm" kararını açıklar. Hedefin gerçekleşebilmesi için uygulamanın safhalara ayrılarak kısım kısım ilerlemek gerektiğini de belirtir. Samsun'a çıktıktan sonra hızlı bir şekilde çeşitli subaylarla iletişime geçişini anlatır. Daha sonra sıra sıra Amasya Genelgesi'nden, İstanbul'a geri çağrılışından Sivas ve Erzurum kongrelerinden uzunca bahseder. Erzurum Kongresi sırasında Amerikan mandası ve diğer fikirler hakkında da bilgi verir. Daha sonra Sivas'tan Ankara'ya geçişini ve Ankara'da meclisin açılmasını anlatır.
Atatürk eserin ikinci aşamasında meclis kurulduktan sonra meclis başkanı seçilmesini ve hükûmetin kurulması aşamalarından bahseder. Bu sırada gerçekleşen iç isyanlar ve Hıyanet-i Vataniye ile İstiklal Mahkemeleri'nin kuruluşunu anlatır. Kurtuluş Savaşı sırasındaki cephelerden ve askerî durumdan bahseder. Batı, Güney ve Doğu cephelerinin durumunu anlatırken Trakya'daki durumdan da bahseder. Yapılan ilk genel Yunan saldırısını ve bunun ardından meclisteki tartışmaları anlatır. Daha sonra Çerkez Ethem'in ihanetini anlatır. Eserin devamında Kurtuluş Savaşı sırasında yaşanan muharebe ve savaşları anlatır. Bu arada ilk anayasadan da bahseder. Sakarya Savaşından sonra Başkomutanlığa seçilmesini ve meşhur "hatt-ı müdafaa yoktur, sath-ı müdafaa vardır" doktrinini açıklar. Büyük Taarruz'u ve orduların Akdeniz'e ulaşmasındanı anlatır. Ateşkesin ardından gerçekleşen Lozan görüşmelerini uzunca açıklar.
Eserin üçüncü aşamasında Atatürk Ankara'nın başkent oluşunu, Cumhuriyet'in ilanını, halifeliğin ilgasını ve yapılan çeşitli devrimleri anlattıktan sonra eserini Gençliğe Hitabe ile bitirmektedir.
Nutuk'un okunması
Nutuk, 15-20 Ekim 1927 tarihlerinde Ulus'taki Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurul Salonunda gerçekleşen ve yerli ve yabancı basın mensuplarının da katıldığı Cumhuriyet Halk Fırkası'nın İkinci Büyük Kurultayı'nda, altı gün boyunca ve toplamda 36 saat 33 dakikada okunmuştur.[23] Metin, öğleden önce ve öğleden sonra olmak üzere her gün iki toplantıda okunmuştur.[24] Nutuk'un sunumu 20 Ekim 1927 günü saat 21.00'de son bulmuştur.[3]
Atatürk, birinci gün (15 Ekim 1927-Cumartesi), 19 Mayıs 1919'da Samsun'a ayak basmasından Sivas Kongresi'ne kadar olan bölümü; ikinci gün (16 Ekim 1927-Pazar), Son Osmanlı Mebusan Meclisinin seçimlerine kadar geçen olayları; üçüncü gün (17 Ekim 1927-Pazartesi), Büyük Millet Meclisinin açılışına kadar yaşanan gelişmeleri; dördüncü gün (18 Ekim 1927-Salı), İkinci İnönü Muharebesi'ne kadar gerçekleşen askerî ve siyasi gelişmeleri; beşinci gün (19 Ekim 1927-Çarşamba) Lozan Barış Antlaşması'na uzanan süreci; altıncı ve son gün ise (20 Ekim-1927 Perşembe) Lozan'dan sonraki gelişmeleri okumuş ve Gençliğe Hitabe ile de konuşmasını bitirmiştir.[23] Nutuk'un okunduğu sırada salonda hükûmet üyeleri, milletvekilleri, 126 CHF delegesi, parti ileri gelenleri, yüksek rütbeli komutanlar, üst düzey yöneticiler, tüm büyükelçiler ve özel davetliler yer almakta idi.[3]
Atatürk, Nutuk'u okumaya başlamadan önce şu konuşmayı yaparak kongreyi açmış ve Nutuk'u okuyacağını beyan etmiştir:[25]
“ | Bugün küşadı ile müftehir olduğum büyük kongremiz Sivas Kongresi'nden sonra teşkilatımızın ikinci büyük kongresi oluyor... İstikbale ait tedabir hakkında müdavele-i efkâra başlamadan evvel maziye ait vekayi ve hâdisat hakkında maruzatta bulunmak ve senelerden beri devam eden ef'al ve icraatımızın milletimize hesabını vermek vazifem olduğu kanaatindeyim. Hâdisat ile dolu olan dokuz senelik bir devrenin tarihine temas edecek maruzat ve beyanatım uzun sürecektir. Fakat, mesele ifası zaruri bir vazife olduğuna göre, beni mazur göreceğinizi ümit ederim. | ” |
Atatürk, Nutuk'u kurultayda okuduktan sonra sunumu tamamlarken şu cümleleri kurmuştur:[3][26]
“ | Sayın baylar, sizi, günlerce işlerinizden alıkoyan uzun ve ayrıntılı sözlerim, en sonu tarihe malolmuş bir çağın öyküsüdür. Bunda, ulusum için ve yarinki çocuklarımız için dikkat ve uyanıklık sağlayabilecek kimi noktaları belirtebilmiş isem kendimi mutlu sayacağım. Baylar, bu söylevimle, ulusal varlığı sona ermiş sayılan büyük bir ulusun, bağımsızlığını nasıl kazandığını; bilim ve tekniğin en son ilkelerine dayanan ulusal ve çağdaş bir devleti nasıl kurduğunu anlatmaya çalıştım. Bugün ulaştığımız sonuç, yüzyıllardan beri çekilen ulusal yıkımların yarattığı uyanıklığın ve bu sevgili yurdun her köşesini sulayan kanların karşılığıdır. Bu sonucu, Türk gençliğine kutsal bir armağan olarak bırakıyorum. | ” |
Atatürk, sunumunu bitirdikten sonra dakikalarca alkışlanmış ve bu sırada gözyaşlarını tutamamıştır.[3][27][28] Sunumun ardından Necip Asım Bey'in "Nutuk'unun kongre tarafından teşekkür ve minnetle tasvip edilmesi" hakkındaki önergesi oybirliği ile kabul edildi.[29]
Sonrası
Nutuk'un okunmasını basın büyük bir ilgiyle karşılamıştır.[29] Ülke içindeki pek çok gazete Nutuk'un okunması hakkında haberler yapmıştır. Türk Ocakları şubeleri, Eskişehir Sporcular Takımı, Halk Fırkası, Himaye-i Etfal ve Hilali Ahmer Cemiyeti başta olmak üzere, yurdun her yerinden, çeşitli sivil toplum örgütleri, kurumlar ve vatandaşlar Mustafa Kemal Paşa'ya bağlılıklarını dile getiren telgraf ve mektuplar yollamıştır.[29]
Nutuk'un okunmasının ertesi günü Ankara Hukuk Fakültesi öğrencileri şu bildiriyi yayınlamışlardır:[25]
“ | Ey Türklüğün büyük teşahhusu, ey bizim aziz babamız, ruhlarına heyecan, dimağlarma nur saldığm gençlik sana diyor ki: Senin sevgini gönlünde, irşatlarını şuurlu adırriarımn istikametinde bulan gençlik şüphesiz ki senin dehân ve senin azminle Türklüğe hediye edilen Cumhuriyeti hayatından daha aziz ve mukaddes tanımıştır. Onun müdafaası için hiç bir fedakarlıktan çekinmiyecek, onu gözlerken çok kıskanç davranacaktır. Bu günü, bu günde seni görmekle bahtiyar olan gençlik, tarihte masum ve asil kalmış milletimize köşe köşe dahil ve haricl tuzaklar hazırlayan bu tarihi nasıl değiştirdiğinden ve bunların acı neticelerinden habersiz ve hissiz kalamaz ve kalamıyacaktır. Dedelerinin gafletiyle yuvarlandıkları çukurlara bir daha düşmemek için bu günün dersini pek kara ve karanlık olan dünden ve hala's ve intibahmın hassasiyetini ise senin mevcudiyetinden ve iradenin ateşinden alacaktır. Milletinin hissiyatı ve sevgisini ondan aldığı saf ve mert kanla damarlarında dolaştıran gençlik —Türk istikbalinin evlatları— milletin varlığına ve onun kalbi olan aziz Cumhuriyetine; en ufak yan bakışların bile tahayyül ve tasavvuruna uyuşuk ve hareketsiz kalamaz. Adı Türk, kanı Türk, bütün mevcudiyeti Türk olan millet ve onun gençleri kendisini yokluktan varlığa, ölümden hayata, karanlıktan ışığa isal edenlerin açtıkları kurtarış çığırında her vakit istiklâl ve istikbalinin koruyucusu, kan ve candan çizilmiş hudutlarının bekçisi olacak ve ebediyete kadar da öyle kalacaktır. | ” |
22 Ekim 1927 günü İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencileri toplanmış ve Prof. Muslihiddin Adil Bey şöyle bir konuşma yapmıştır:[25]
“ | Çok mesut bir nesilsiniz. Gazi'nin nutku bir tarihtir. Baştan başa Türk siyasetini vecizeler şeklinde gösteren bir mecmuadır. Gazi'nin Nutku yaşayan ve yaşayacak nesiller için takip edilecek esasları gösteriyor. Gazi'nin Nutku yarın hayata gideceğiniz yolu gösteriyor. Milletimiz için, Cumhuriyet hem gaye, hem vasıtadır. | ” |
Basımı
Atatürk Nutuk'un telif haklarını Türk Tayyare Cemiyeti'ne bağışlamıştır.[30] Cemiyet, eserin ilk basımını 1928 (eserde basım yılı olarak 19127 yazar) yılında 2 cilt hâlinde ve 100 bin adet olacak şekilde yapmıştır. Eski harflerle basılan bu eserin ilk cildinde Nutuk'un metni, ikinci cildinde ise muhtelif belgeler yer almakta idi.[31] Cemiyet aynı yıl 2 bin adet de lüks nüsha çıkardı.[30]
Yeni Türk Harflerinin kabulünden sonra ise 1934 yılında Millî Eğitim Bakanlığı tarafından Devlet Matbaası'nda 3 cilt olarak yayımlanmıştır. 1938 yılında ise Kültür Bakanlığı tarafından tek cilt ve 658 sayfa olarak basılmıştır. 1950-1952 yılları arasında ise 3 cilt hâlinde Türk Devrim Tarihi Enstitüsü tarafından basılmıştır ve 1969 yılına kadar dokuz kez tıpkıbasımı yapılmıştır.[32]
Türk Dil Kurumu tarafından 1963-64 tarihlerinde eser ilk kez günümüz Türkçesine çevrilerek 2 cilt hâlinde basılmıştır. Bu eserin 1978 yılına kadar 7 kes basımı yapılmıştır. 1981 yılında ise yine Türk Dil Kurumu tarafından hem orijinal metni hem de sadeleştirilmiş metni ihtiva eden baskısı yapılmıştır. 1991 ve 1997 tarihlerinde Atatürk Araştırma Merkezi tarafından hem orijinal hem de sadeleştirilmiş metni içeren basımlar yapılmıştır.[32]
Nutuk'un yabancı dillerdeki ilk baskısı 1927 yılında İtalyanca olarak yayımlanmıştır. 1928'de Almanca, 1929'da Fransızca ve İngilizce, 1929-34 arasında Rusça ve 1981 yılında Bulgarca baskılar yayımlanmıştır.[32]
Bunlar dışında pek çok kurum ve basımevi tarafından da Nutuk'un çeşitli baskıları yayımlanmıştır. Belli başlı Nutuk baskıları şunlardır:
Yıl | Adı | Dili | Yayınevi | Notlar |
---|---|---|---|---|
1928 | Nutuk | Osmanlıca | 543 sayfa, bez ciltli, 19x27 cm ebatlarında, başta Mustafa Kemal portresi ve sonda 7 tabaka hâlinde 10 ayrı harita eki mevcut. Nutuk ilk defa 1927 yılında, biri asıl metin, diğeri belgeler olmak üzere Arap harfleriyle iki cilt olarak yayımlanmıştır. Aynı yıl, tek cilt hâlinde lüks bir baskısı da yapılmıştır. | |
1927 | Discours du Ghazi Moustafa Kemal | Fransızca | K. F. Kochler | 677 sayfa. |
1928 | Der Weg Zur Freiheit (1919-1920) | Almanca | K. F. Kochler | |
1929 | A Speech | İngilizce | K. F. Kochler | |
1934 | Nutuk | Türkçe | Devlet Matbaası | 3 cilt. Millî Eğitim Bakanlığı tarafından. |
1938 | Nutuk | Türkçe | Devlet Matbaası | 658 sayfa. Renkli, katlanmış harita eki var. Kültür Bakanlığı tarafından. |
1950 | Nutuk, Kemal Atatürk | Türkçe | Türk Devrim Tarihi Enstitüsü | 3 Cilt (Son cilt "Vesikalar") |
1963 | Söylev (Nutuk) | Türkçe | Türk Dil Kurumu Yayınları | 2 Cilt. Günümüz Türkçesine sadeleştirilmiş sürüm. |
1973 | Nutuk | Türkçe | Tercüman 1000 Temel Eser | Cumhuriyetin 50. yılı için özel baskı, tam metin. 2 cilt |
1984 | Nutuk Söylev | Türkçe | Türk Tarih Kurumu Yayınları | 2 Cilt. |
1984 | Söylev | Türkçe | Çağdaş Yayınları | 3 Cilt (Cilt I, Cilt II ve Cilt III). İlk cildi 17 baskı yaptı. |
1998 | Söylev 'Nutuk' | Türkçe | Dündar Yayınları | |
2000 | Nutuk Söylev | Türkçe | Kaya Yayınları | |
2002 | Söylev (Nutuk) Seçmeler | Türkçe | Betil Yayıncılık | |
2011 | Nutuk | Türkçe | Yapı Kredi Yayınları | Kutulu, tek cilt, 1197 sayfa, 17.5 x 11.5 cm ebatlarında, orijinaldeki 10 renkli harita dahil. |
2015 | Nutuk Ve Vesikalar | Türkçe | Kaynak Yayınları | |
2016 | Nutuk - Gençler İçin Fotoğraflarla | Türkçe | Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları | Fotoğraflı özel baskı, 616 sayfa. |
2021 | Hatıratlarla Karşılaştırmalı Nutuk | Türkçe | İstanbul Büyükşehir Belediyesi Yayınları | Sadeleştirilmiş, bölümler hâlinde ve fotoğraflarla. |
Tepki ve eleştiriler
Çürüksulu Mahmut Paşa
Nutuk'a karşı ilk tepki Çürüksulu Mahmut Paşa'dan gelmiştir. Nutuk'ta Çürüksulu Mahmut Paşa'nın İstihzarat-ı Sulhiye Komisyonu azası iken Bosphore gazetesine verdiği "Ermenilerin fazla mutabelatına hak vermeksizin, hudutlarda bazı tashihatın icrasına razı oluruz" şeklindeki Ermenilere toprak verilebileceğini belirten ifadeleri eleştirilmiştir. Bunun üzerine Çürüksulu Mahmut tarafından bu şekilde bir demeci olmadığı belirtilerek düzeltme talep edilmiştir. Ancak söz konusu demeç Tasvîr-i Efkâr gazetesinde yayımlandığı gibi Atatürk'ün bu demece karşı Çürüksulu Mahmut'a gönderdiği telgraf da Nutuk'un belgeler kısmında bulunmaktadır. Nitekim bu iddialara karşı CHF parti genel sekreteri Saffet Arıkan cevap vererek Nutuk'taki belgelerden gerçeklerin görülebileceği belirtilmiştir.[33]
Halide Edip Adıvar
Nutuk'a dair bir diğer eleştiri de Halide Edip Adıvar'dan gelmiştir. Halide Edip 10 Ağustos 1919 tarihinde Atatürk'e bir mektup göndererek Amerikan mandası hakkındaki görüşlerini iletmişti. Söz konusu mektup Atatürk tarafından Nutuk'un Amerikan Mandası İçin Propagandalar bölümüne eklenmiştir. Halide Edip tarafından gönderilen bu mektubun ana fikri özetle Amerikan mandasının gerekliliği üzerinedir[34] ve mektupta Amerikan mandasını "ehveni şer" yani kötünün iyisi olarak nitelendirmiştir.
Nutuk'un yayımlanmasından sonra Halide Edip, Times gazetesinde çıkan bir yazısında manda konusu hakkında bir savunma yaparak görüşlerinin Nutuk'ta belirtilenden farklı olduğunu söylemiştir. Halide Edip yazısında özetle "ülkesi tehlike hâlindeyken Wilson Prensipleri Cemiyeti'nin Muhtırası'nın en ılımlı seçenek olduğu kanısında olduğunu[35] ve görüşlerinin Hürriyet ve İtilaf çevresiyle ilişkilendirilmesinin doğru olmadığını" belirtmiştir. Ayrıca Atatürk'ün kendisini Türkiye'nin istiklalini feda etmiş gibi gösterdiğini ve savunduğu şeyin aslında Amerika önderliğinde bir iç reform ve yeni bir idare kurma planı olduğunu söylemiştir. Halide Edip, o yıllarda Atatürk'ün de muhtıranın taraftarı olmamakla birlikte aleyhtarı da olmadığını iddia etmiştir.[36][37]
Halide Edip'in bu yazısına parti genel sekreteri Saffet Arıkan tarafından "gerçeklerin Nutuk'un içerik ve vesikalarının tamamen okunduğunda ortaya çıkacağı ve Halide Hanım'ın da gerçek olayları hatırlayacağının ümit edildiği" yönünde bir cevap verilmiştir.[33][36]
Halide Edip, yazısında Atatürk'ün de o sıralarda manda fikrinin aleyhtarı olmadığını belirmiş olsa da, Atatürk'ün Sivas Kongresi sırasında da manda fikirlerine tamamen karşı olduğu bilinmektedir. Mazhar Müfit Kansu, anılarında Atatürk'ün Sivas'a gitmeden önce "Ahmaklar, memleketi Amerikan mandasına, İngiliz himayesine terk etmekle kurtulacak sanıyorlar. Kendi rahatlarını temin etmek için bütün bir vatanı ve tarih boyunca devam edip gelen Türk istiklalini feda ediyorlar." dediğini ifade eder.[38] Atatürk'ün kongrede bu fikirlere aşırı bir tepki göstermemiş olmasının meseleyi geçiştirmekten ibaret olduğu belirtilmektedir.[36]
Rauf Orbay
Rauf Orbay, 2 Kasım 1927'de Times gazetesine gönderdiği mektupla Nutuk'a tepki göstermiştir. Rauf Orbay mektubunda kısaca "Atatürk'ün, Kâzım Karabekir, Refet Bele, Ali Fuat ve kendisini istiklal mücadelesine yardım etmemiş, zorluklar çıkarmış ve saltanatın yanında yer almış gibi gösterdiğini" ve "Diktatörlüğe engel olmak için kurdukları Terakkiperver Fırka'yı gerici olmak ve Kürt İsyanının sebebi olmakla suçladığını" belirtmiştir.[37]
Rauf Orbay'a cevap verildiğine ilişkin herhangi bir kayıt bulunmamıştır.[36]
Kâzım Karabekir
Kâzım Karabekir, Nutuk okunduktan hemen sonra herhangi bir eleştiri dile getirmemiştir. 1933 yılında Milliyet gazetesinde aleyhine yazılan bir yazının ardından karşı cevap olarak gazeteye 7 adet mektup göndermiştir.[39][40] Milliyet gazetesinde yayımlanan yazıdaki iddialardan Nutuk'ta da bahsedildiğinden Kâzım Karabekir'in bu karşı mektupları da dolaylı olarak Nutuk'a bir cevap niteliği taşımaktadır. İddialar kısaca Kurtuluş Savaşı sırasında Celaleddin Arif Bey'in Erzurum'daki ordu ambarlarında yolsuzluk yapıldığına dair iddiası ve valinin görevden alınmasına yönelik talepleriyle alakalıdır. Celaleddin Arif Bey bu iddia ve taleplerini Mustafa Kemal'e iletmiştir. Nutuk'ta bu iddia ve talepler ile Kâzım Karabekir'in bu konudaki fikri yer almaktadır.
Kâzım Karabekir daha sonra İstiklal Harbimizin Esasları adlı bir kitap yazarak Kurtuluş Mücadelesini kendi perspektifinden yazıya dökmüştür. Bu kitabın bir baskısı Atatürk'e verilmiştir. Atatürk bu kitabı inceleyerek yanıt mahiyetinde 9 sayfalık notlar tutmuştur.[39] Aynı şekilde Kâzım Karabekir de elindeki Nutuk'un kenarına çeşitli cevaplar yazmıştır.[33]
Kâzım Karabekir 1939'da Tan gazetesine verdiği bir mülakatta "Büyük Nutuk'ta da üzerinde ehemmiyetle durulması icap eden haksızlıklar ve yanlışlıklar mevcuttur" şeklinde beyanda bulunmuştur.[41]
Dili
Atatürk'ün yetiştiği dönemde kullanılan söz dağarcığı ve cümle yapısı bakımından ulusal edebiyat devrinin temsil ettiği dildir. Metin, klasik Osmanlıcaya göre oldukça sadeleştirilmiştir. O devirde kullanılan Arapça ve Farsça sözcükler ve bu dillerden alınan kurallarla oluşturulan tamlamalar, devlet dilinde kullanımından dolayı Nutuk'a girmiş sözcükler nedeniyle dili günümüze göre oldukça ağırdır. Dil kullanılırken anlatılan duruma göre bazen kısa ve keskin tümceler bazen de uzun ve hareketli söyleyişlere yer verilmiştir.
Korkmaz'a göre Atatürk'ün Nutuk'ta kullandığı dil, söz varlığı bakımından, onun yetiştiği ve olgunluk çağına girdiği dönemin yazı dili ölçülerine uyan söz varlığıdır.[42] Nutuk'ta tecahül-i arif olarak adlandırılan ve retorik olarak değerlendirebileceğimiz cümleler dışında soru cümlesi bulunmamaktadır. Bu da hem sorunsal değil, çözümsel bir metin olduğunun hem de diyalektik bir yöntem izlendiğinin göstergesidir.[43] Börekçi'ye göre Atatürk Nutuk'ta Türkçenin kendisine sunduğu bütün olanakları ustalıkla kullanmış, gerçeği söyleme kurban etmemiş ve kastettiğini en açık şekilde ifade etmiştir.[43]
Kaynakça
- Özel
- ^ Kongresinde gerçekleştirdiği otuz altı buçuk saat süren tarihî konuşması ve onun metnidir. 1919 - Nutuk'un Deşifresi, Sinan Meydan, Truva Yayınları, Önsöz
- ^ Kuyaş, Ahmet (Ekim 2017). "Atatürk'ün Nutuk'u, Halide Edip'in itirazı...". #tarih, 41. Kafa Grup. ss. 40-45. ISSN 2148-547X.
- ^ a b c d e f g h i j Kılıç, Mehmet (27 Şubat 2019). "BÜYÜK NUTUK'UN CUMHURİYET TARİHİNDEKİ YERİ VE ÖNEMİ". Türk Dünyası Araştırmaları. 121 (238): 113-136. ISSN 0255-0644. 3 Nisan 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Nisan 2024.
- ^ Granda, Cemal, Atatürk'ün Uşağı İdim, Hürriyet Yayınları, Yazan:Turhan Gürkan, s.73.
- ^ Atay, Falih Rıfkı (2004). Çankaya. İstanbul: Pozitif Yayınları. s. 560. ISBN 978-975-6461-63-1.
- ^ Ulusu, Mustafa Kemal ((Ed.)). Atatürk'ün Yanı Başında: Çankaya Köşkü Kütüphanecisi Nuri Ulusu'nun Hatıraları (9 bas.). Doğan Kitap. ss. 57-58. ISBN 9789759919542.
- ^ İnan, Âfet (1966). "BÜYÜK "NUTUK"TA ATATÜRK'ÜN GENÇLİĞE HİTABESİ". Belleten. 30 (120): 515-523. ISSN 0041-4255. 3 Nisan 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Nisan 2024.
- ^ Afet İnan, “Atatürk’ün Büyük Nutuk’unun Müsveddeleri”, Atatürk’ün Büyük Söylevi’nin 50. Yılı Semineri, Türk Tarih Kurumu, Ankara 1980, s. 34.
- ^ Yaşar Akbıyık, Cumhuriyet’e Giden Yolda İki Büyük Oluşumun (Erzurum ve Sivas Kongrelerinin) Değerlendirilişi Açısından Büyük Nutuk, Yetmiş beşinci Yılında Büyük Nutuk’u Anlayarak Okumak Bilgi Şöleni 17–18 Ekim 2003 Ankara, Bildiriler Kitabı, Ed.: Dursun Ayan, M. Alper Parlak, Atatürk Araştırma Merkezi Yay., Ankara, s.87.
- ^ Yücel, Hasan Âli (1995). Öğretmen - öğrenci köşesi. Türk klâsikleri dizisi. Ankara: Kültür bakanlığı. ISBN 978-975-17-1578-4.
- ^ a b c Gürkan, Hasan (1 Aralık 2013). "Atatürk'ün Söylev'i (Nutuk) Üzerine Bir Bibliyografya Denemesi". Çağdaş Türkiye Tarihi Araştırmaları Dergisi. 13 (27): 123-136. ISSN 1300-0756. 3 Nisan 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Nisan 2024.
- ^ İlter Ertuğrul, Cumhuriyet Tarihi El Kitabı 1923-2008, ODTÜ Yayıncılık, Ankara, 2008, s.11.
- ^ Hasan Cicioğlu, Atatürk’ün Büyük Nutuk’ta Adları Geçen Muhalifleri, Muhalefet Gerekçeleri, Atatürk’ün Cevabı, Yetmiş beşinci Yılında Büyük Nutuk’u Anlayarak Okumak Bilgi Şöleni 17–18 Ekim 2003 Ankara, Bildiriler Kitabı, Ed.: Dursun Ayan, M. Alper Parlak, Atatürk Araştırma Merkezi Yayınları, Ankara, ss. 111-155
- ^ Cavit Orhan Tütengil, Söylev’in Öğretisi, Türk Dili (Okunuşunun 50. Yılında Söylev Özel Sayısı), S.314, Ankara, 1977, ss.367-368.
- ^ Emin Özdemir, “Söylev’in Anlatı Örüntüsü”, Okunuşunun 50.Yılında Söylev Özel Sayısı, Türk Dili Aylık Dil ve Yazın Dergi, Sa: 314, s.s. (380-390), Kasım 1977, s.380- 381.
- ^ Nutuk, Mustafa Kemal Atatürk
- ^ "NUTUK - İÇİNDEKİLER". 11 Ekim 2007 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Ekim 2007.
- ^ Fethi Karaduman, “Tarih Yapanın Tarihi Yazması: Söylev (Nutuk)” Atatürkçü Düşünce, Yıl: 7, Sa.: 74, s.s. (9-12), Haziran, 2000
- ^ Afet İnan, Mustafa Kemal Atatürk’ün Karlsbad Hatıraları, 2. baskı, TTK, Ankara 1991, s. 20.
- ^ Atatürk, Mustafa Kemal (2022). Algan, Esra; Kahveci, Hüseyin Hakkı (Ed.). Nutuk (1 bas.). İz Bırakan Kalemler Yayınevi. s. 24. ISBN 978-605-71371-1-1. 3 Nisan 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Nisan 2024.
- ^ Orhan, Salih; Bulut, Mehmet GEDİKMesut (8 Ağustos 2019). "ORHUN ABİDELERİ İLE GENÇLİĞE HİTABE'NİN SUNDUKLARI MESAJLAR AÇISINDAN MUKAYESESİ ÜZERİNE BİR İNCELEME". The Journal of Academic Social Science Studies. 5 (5 Issue 8): 907-915. doi:10.9761/jasss_425. ISSN 2148-4163. 3 Nisan 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Nisan 2024.
- ^ Ali Güler. Türkiye Cumhuriyeti Tarihi'nin Kaynaklarından Biri Olarak Atatürk'ün Büyük Nutku: Bir İçerik Analizi (1918-1923), 19 Mayıs'ın 100. Yıldönümünde Atatürk ve Türk İstiklali Uluslararası Sempozyumu, Hacettepe Üniversitesi, s. 18.
- ^ a b "Atatürk'ün Nutuk Adlı Eseri". Atatürk Ansiklopedisi. 31 Aralık 2020. 3 Nisan 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Nisan 2024.
- ^ "Nutuk – TED SAKARYA KOLEJİ". 3 Nisan 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Nisan 2024.
- ^ a b c İnan, Afet (20 Ekim 1966). "Büyük "Nutuk"ta Atatürk'ün Gençliğe Hitabesi". BELLETEN. 30 (120): 515-524. ISSN 0041-4255. 3 Nisan 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Nisan 2024.
- ^ "Atatürk'ün Gençlige Hitabesi". yunus.hacettepe.edu.tr. 3 Nisan 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Nisan 2024.
- ^ Mehmet Asım (Us), “Gazinin Gözyaşları”, Vakit Gazetesi, 27 Ekim 1927.
- ^ Demirkan, Selahattin. Bir Milletin Yarattığı Lider Mustafa Kemal Atatürk. İstanbul, 1972.
- ^ a b c Taşdemir, Serap (1 Nisan 2009). "Türk Basınında Büyük Nutuk'un Yansımaları". Atatürk Yolu Dergisi. 11 (44): 673-712. doi:10.1501/Tite_0000000309. ISSN 1303-5290. 3 Nisan 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Nisan 2024.
- ^ a b Zerrin Okumuş, TÜRK TAYYARE CEMİYETİ, Yüksek Lisans Tezi, Ordu, 2017, Ordu Üniversitesi, s.65.
- ^ Bakırçay, Ajans. "Hasan Zeki Sungur - 15-20 Ekim 1927 Altı Günün Hikâyesi: Nutuk". www.ajansbakircay.com. 3 Nisan 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Nisan 2024.
- ^ a b c Kılıç, Fahri (15 Mart 2016). "Nutuk'un Analitik Bir İncelemesi". Abant İzzet Baysal Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi. 3 (1): -. ISSN 1303-0493. 3 Nisan 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Nisan 2024.
- ^ a b c "Atatürk'ün Nutuk'unun içerik analizi". kaynakca.hacettepe.edu.tr. 5 Nisan 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Nisan 2024.
- ^ Mazhar Müfit Kansu, Erzurum’dan Ölümüne Kadar Atatürk’le Beraber, 3. B, Ankara, TTK, Cilt: 1, s. 186 -190.
- ^ Kuyaş, Ahmet (1 Ekim 2017). "#tarih | Atatürk'ün Nutuk'u, Halide Edip'in itirazı…". #tarih. 5 Nisan 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Nisan 2024.
- ^ a b c d Eroğlu, Ferhat (2010). "Atatürk'ün Büyük Nutku'nun basında karşılanışı ve yorumu (1927 ve 1934 baskıları bağlamında)". 5 Nisan 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Nisan 2024.
- ^ a b Şimşir, Bilâl N.; Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu (Turkey), (Ed.) (1991). Atatürk'ün büyük söylev'i üzerine belgeler. Türk Tarih Kurumu yayınları Dizi 16. Ankara: TÜrk Tarihi Kurumu Basımevi. ISBN 978-975-16-0419-4.
- ^ Kansu, Mazhar Müfit. Erzurum'dan ölümüne kadar Atatürk'le beraber. Türk Tarih Kurumu yayınlarından Ser. 16. Ankara: Türk Tarih Kurumu Basımevi. ISBN 978-975-16-0906-9.
- ^ a b Karabekir, Kâzım; Mumcu, Uğur (1990). Kazım Karabekir anlatıyor. 1. basım. İstanbul: Tekin Yayınevi. ISBN 978-975-478-064-2.
- ^ Milliyet, 5 Mayıs 1933, "Kazım Karabekir Paşa Millici'ye verdiği cevapta hadiseyi nasıl anlatıyor".
- ^ Kara, Serdar (2022). "Kâzım Karabekir'in Yarım Kalan Mülakatı : 3 Nisan 1939'Da Tan Gazetesinde Yayımlanan Mülakata Tepkiler ve Dönem Üzerine Bazı Değerlendirmeler". Cumhuriyet Tarihi Araştırmaları Dergisi - CTAD (36): 907-942. 5 Nisan 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Nisan 2024.
- ^ Korkmaz, Zeynep “Atatürk’ün Büyük Nutuk’unun Dil ve Üslup Özellikleri Üzerine Yetmişbeşinci Yılında Büyük Nutuk’u Anlayarak Okumak Bilgi Şöleni. Bildirileri. (Yay. Haz. M. Ayan-M. A. Parlak.). Ankara, 2002 Ankara. 156–163
- ^ a b Börekçi, Muhsine. "Atatürk ün Nutuk unda Söz Dizimi ve Üslûp Özellikleri". 3 Nisan 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Nisan 2024.
- Genel
- Kaynar, Mete Kaan ((Ed.)), Resmî Tarih Tartışmaları-5, Nutuk, Ankara: Özgür Üniversite Yayınları
- Mete Tunçay (1981), Türkiye Cumhuriyeti'nde Tek-Parti Yönetiminin Kurulması, Yurt Yayınları
- Mustafa Kemal Atatürk, Nutuk
- Sinan Meydan, Nutuk'un Deşifresi
- Taha Parla, Türkiye'de Siyasal Kültürün Resmî Kaynakları - Cilt 1: Atatürk'ün Nutuk'u, İstanbul: İletişim Yayınları
Dış bağlantılar
- Nutuk, Belgeler yan yana düzenlenmiş Eski/Yeni Türkçe indirilebilir PDF, Bedii Yazıcı 19 Şubat 2021 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
- Nutuk (T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı) 12 Aralık 2008 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
- Nutuk'un MP3 formatında tanıtımı
- Nutuk 1927 basımı (eski harfli) tam metin
- Nutuk Veritabanı (26 Mart 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.) (Eserin Latin alfabeli ilk baskısnda geçen kelimeleri arama yazılımı, Türk Dil Kurumu web sitesi)
- Sesli kitap hâlinde Nutuk
- Murat Bardakçı'nın "Asıl Nutuk neden yayınlanmaz?" isimli yazısı
- Murat Bardakçı'nın ve Celâl Şengör'ün Nutuk hakkındaki söylemleri