
Sanatta mozaik; bir yüzeyin, farklı renklerdeki küçük parçacıkların yan yana getirilmesi yöntemiyle süslenmesi ve bu şekilde üretilmiş eserdir. Taş, cam, tuğla, metal veya deniz kabuğu gibi çok çeşitli malzemelerden mozaik yapılabilir. Kakmacılıktan farklı olarak, mozaik sanatında parçacıklar yüzeydeki çukurcuklara yerleştirilmez, yüzeye yapıştırıcı ile tutturulur.

Resim, herhangi bir yüzey üzerine çizgi ve renklerle yapılan, günümüzde kavramsal bir boyutta ele alınması açısından hemen her tür malzemenin kullanılabildiği bir anlatım tekniğidir. Resim yapma sanatıyla meşgul kişiler, ressam olarak adlandırılırlar.

Renk ya da tüs, ışığın gözün ağ katmanına değişik biçimde ulaşması ile ortaya çıkan bir algılamadır. Bu algılama, ışığın maddeler üzerine çarpması ve kısmen soğurulup kısmen yansıması nedeniyle çeşitlilik gösterir ki bunlar renk tonu veya renk olarak adlandırılır. Tüm dalgaboyları birden aynı anda göze ulaşırsa bu ak, hiç ışık ulaşmazsa kara olarak algılanır. İnsan gözü 380 nm ile 780 nm arasındaki dalga boylarını algılayabilir. Bu sebepten elektromanyetik spektrumun bu bölümüne görünür ışık denir. Renkler için genelde kulak ile duyulan ince ve kalın ses analojisi yapılsa da, ses algısının aksine aynı anda gelen ışık frekansları değişik kanallardan algılanamaz, dolayısıyla aynı anda ince ve kalın sesleri birbirine karıştırmadan duyulmasına karşın göz için bu "çok seslilik" söz konusu olmadığından, değişik ışık frekanslarının sadece kombinasyonları algılanabilir. Bu prensibi açıklamak veya pratik uygulamalarda kullanmak için çeşitli renk modelleri geliştirilmiştir.

Monitör, görüntü sergilemek için kullanılan elektronik ya da elektro-mekanik aygıtların genel adıdır. Monitör, başta televizyon ve bilgisayar olmak üzere birçok elektronik cihazın en önemli çıktı aygıtıdır. Monitör, plastik bir muhafaza içerisinde gerekli elektronik devreleri, güç transformatörünü ve resmi oluşturan birimleri içerir. Monitörle bilgisayar arasındaki iletişimi ekran kartı sağlar. Yani, monitörden çıkan veri kablosu bilgisayar kasasında ekran kartına bağlanır. Monitörlerin boyutları inç ölçü cinsiyle ifade edilir. Bu boyut monitör ekranının bir köşesinden karşı çaprazındaki diğer köşesine olan uzaklıktır.

İzlenimcilik veya empresyonizm, ışık, renk ve an kavramını öne çıkartan, doğadaki görünümlerin sürekli değişim içinde olduğundan herhangi bir zamanın herhangi bir anına denk gelen görünümün bir daha aynı şekilde görünemeyeceğini fikrini temel alan sanat akımdır.

Fovizm, 1898-1908 yılları arasında Henri Matisse tarafından Fransa'da geliştirilen bir sanat akımıdır. En önemli özelliği, tüpten çıkmış gibi çiğ ve bağıran renklerin doğrudan kullanımıdır.

Piet Mondrian, Hollandalı ressam Pieter Cornelis “Piet Mondriaan” 1912 sonrası Mondrian.
Sinematografi veya görüntü yönetimi, sinema filmi için görüntü kaydederken ışıklandırma ve kamera tercihleri yapma disiplinidir. Birçok açıdan fotoğraf sanatıyla yakından ilgilidir; fakat kamera ve görüntü elemanlarının hareket hâlinde olduğu durumlarda birtakım ek özellikler de gösterir. Elektronik görüntü sensörüyle görüntü yakalamak, görüntüdeki her piksel için elektronik olarak işlenen ve sonraki işleme veya görüntüleme için bir video dosyasında saklanan bir elektrik yükü üretir. Fotoğraf emülsiyonu ile yakalanan görüntüler, film stoğu üzerinde kimyasal olarak "geliştirilen" bir görünür görüntüye dönüşen bir dizi görünmez/gizli görüntüyle sonuçlanır.

Tekvando veya taekwondo, yumruk ve tekme tekniklerinin kullanıldığı, Kore kökenli bir dövüş sanatı ve dövüş sporudur. 600'lü yıllarda ortaya çıkan ve birbirinden ayrı iki sistem olan "Ayak Sistemi" ile "Yumruk metodu" zamanla bir araya getirilerek tekvando ortaya çıkmıştır. Tekvando kelimesi, Korece Tae, Kwon ve Do kelimelerinin birleşiminden oluşmuştur. Tae, "tekme" veya "ayakla yapılan vuruş"; kwon, "yumruk" veya "elle yapılan vuruş"; do ise, "iyilik, doğruluk, fazilete giden yol" anlamına gelmektedir.

Kumaş, ipliklerin, çeşitli yöntemlerle bir araya getirilerek oluşturduğu kaplayıcı yüzeylerdir. Pamuk, yün, ipek, keten vb maddelerden elde edilir.
Çallı Kuşağı, 1914 Kuşağı veya Türk İzlenimciler, Sanayi-i Nefise Mektebi tarafından düzenlenen Avrupa sınavını kazanarak Paris'e gönderilen, İbrahim Çallı ve kendi olanakları ile giden Namık İsmail, Hüseyin Avni Lifij, Nazmi Ziya Güran gibi ressamlar I. Dünya Savaşı'nın başlaması ile birlikte 1914'te ülkeye geri döndüler. Türk resim tarihinde "1914 Kuşağı", "Çallı Kuşağı" veya "Türk İzlenimcileri" diye adlandırılan bu grubun başlıca üyeleri, İbrahim Çallı, Ruhi Arel, Feyhaman Duran, Hikmet Onat, Hüseyin Avni Lifij, Nazmi Ziya Güran, Namık İsmail, Sami Yetik ve Ali Sami Boyar ve Hasan Vecih Bereketoğlu'dur.

Namık İsmail, Türk ressam.

Asker Ressamlar, Türk resminde bir döneme adını vermiş, askerî okullarda yetişmiş ressamlar grubu. Batı anlayışında Türk resim sanatının temelleri, III Selim döneminde ilk kez resim derslerinin verilmeye başlandığı, 1795'te açılan Mühendishane-i Beri-i Hümâyun'da atıldı.

Bugünkü Yunanistan topraklarına Yunanlar ayak basmadan önce, Girit, kültürel gelişimin öncülerindendi. Burada Neolitik'ten son Tunç Çağına kadar sürekli bir gelişim izlenilebilir. Minos kültürü; Girit'teki Bronz Çağ kültüründeki kral Minos'a bağlanarak adlandırılmaktadır. Bununla birlikte bir tür akraba olarak tanımlayabileceğimiz Yunan topraklarındaki kültür için "Hellas" terimi kullanılmıştır. Ayrıca "Kiklad" terimi de Kiklad'larda bulunan 3000 yıllık mermer heykelcikleri ve çömlekleri için kullanılmıştır. Bu adlandırmalar dönemi inceleyen arkeologlar tarafından verilmiştir. Kiklad yapıtları, Minos ve Hellas kültürü ile ilişkili değildir. Tam tersine bu yapılar yerel olarak sınırlanmış ve bugüne dek az tanınmış bir kültür çevresine bağlıdır. Erken Minos kültürünün en önemli kalıntıları Girit'in doğu bölümünde, özellikle Gurnia, Vasiliki, Palaikastro gibi küçük kentlerle komşu adalardan Pseira ve Mochios'da bulunmuştur. Akdeniz çevresiyle de karşılıklı ilişkiler kurduğu açıkça bellidir.

Video sinyal (VF) veya Türkçesiyle Görüntü sinyali herhangi bir görüntünün iletilmek veya saklanmak için elektromanyetik enerjiye çevrilmiş halidir. Bu sinyale yaygın olarak video (VF) denilmektedir. Farklı amaçlar için görüntü sinyali üretilebilirse de burada televizyondaki görüntü sinyali üzerinde durulacaktır. Verilen sayısal değerler Türkiye'de kullanılan B/G sistemine ilişkindir. (Bu sistem Dünya’nın büyük bölümünde kullanılır. Fakat ABD, Japonya, Rusya ve Fransa gibi ülkelerde farklı sistemler kullanılır.)
Giorgione, gerçek adı Giorgio Barbarelli da Castelfranco olan, Yüksek Rönesans akımına yön veren İtalyan ressam. Bugün kesin olarak ona mal edilen sadece altı tablo bulunmasına rağmen Giorgione, erişilmez şiirsellikteki eserleriyle bilinir. Kimliği ve eserleri hakkındaki bilinmezlik onu Avrupa resim tarihinin en gizemli ressamlarından biri yapmıştır.

Üç boyutlu film, derinlik algılamada yaratılan yanılsamayla oluşturulan bir sinema filmi metodudur. Stereoskopik fotoğraflamadan farklı olarak, özel olarak tasarlanmış bir kamerayla, görüntüler iki farklı perspektif ile kaydedilir ve yine özel bir projeksiyon cihazıyla ya da gözlükle, farklı kaydedilmiş iki görüntü bu yanılmasayı oluşturmak üzere oynatılır ve izlenebilir.

Kırmızı, al veya kızıl, parlak gökkuşağının en dışındaki renk. Sarı ve mavi gibi ana renklerden biridir. Güneş içteki gökkuşağındaki kırmızı renk ve gözümüzün açısı 42 derecedir. Elektromanyetik tayfın görülebilen renklerinden biridir. Kırmızı ışığın dalga boyu 630-760 nanometre civarındadır. Kırmızı en düşük frekanslı renktir. Kırmızının altındaki frekanslara kızılötesi denir. Karşıt rengi mavidir. Kırmızının, tamamlayıcı rengi yeşildir.

Amblem ya da belirtke, bir fikri veya bir kurumu temsil eden görsel simgedir.