
Köpek ; köpekgiller (Canidae) familyasına ait, görünüş ve büyüklükleri farklı 400'den fazla ırkı olan, etçil bir memelidir. Bozkurt'un alt türlerinden biri olan köpek, tilki ve çakallarla da yakın akrabalardır. Kedilerle birlikte dünyanın en geniş coğrafyaya yayılan ve en çok beslenen iki evcil hayvanından biridir. 2001 yılı tahminlerine göre dünyada 400 milyondan fazla köpek vardır.

Köpekgiller (Canidae), etçiller (Carnivora) takımına ait bir familya.

Falkland tilkisi, köpekgiller (Canidae) familyasından Falkland Adaları 'nda yaşamış ve nesli tükenmiş bir vahşi köpek türü. Ölçüsüz avlanmaları sonucu son Falkland tilkisi 1876'da vurulmuştur. Ondan sonra da tür bir daha görülmemiştir.

And tilkisi, And çakalı, Ateş Toprakları tilkisi, Macellan tilkisi, Culpeo, Culpeo tilki veya Patagonya tilkisi olarak da bilinir, yeleli kurtdan sonra Güney Amerika'nın en büyük yaban köpeği türü.

Kurt veya bozkurt, Avrasya ve Kuzey Amerika'ya özgü ve Canis cinsinden iri bir memelidir. Otuzdan fazla Canis lupus alt türü tanınmakta ve bozkurt denildiğinde günlük konuşma dilinde evcilleştirilmemiş ve yabani alt türler anlaşılmaktadır. Ortalama ağırlığı erkeklerde 40 kg, dişilerde de 37 kg olan kurtlar, köpekgiller (Canidae) familyasının yaşayan en iri üyeleridir. Boyları 105 ila 160 cm arasında değişirken omuz yükseklikleri de 80 ila 85 cm arasındadır. Kurtlar diğer Canis türlerinden daha az sivri kulakları ve ağız ile burunlarıyla olduğu kadar daha uzun kuyrukları ve daha kısa gövdeleri ile de ayırt edilir. Yine de kır kurdu ile altın çakal gibi daha küçük Canis türleri ile yakın akraba oldukları için birlikte üreyerek doğurgan melezler ortaya çıkarabilir. Kurdun çizgili kürkleri genellikle beyaz, kahverengi, gri ve siyah alacalıdır ancak Arktik bölgelerde yaşayan alt türleri hemen hemen tamamen beyaz kürklü olabilmektedir.

Kızıl tilki, bayağı tilki olarak da bilinir, köpekgiller (Canidae) familyasının en yaygın tilkisidir. Avrupa'nın büyük bir farkla en sık rastlanılan vahşi köpekgildir. Bu yüzden Avrupa'da "tilki" denildiğinde neredeyse hep bu tür kast edilir.

Ova tilkisi, köpekgiller (Canidae) familyasından Kuzey Amerika'nın kurak bölgelerinde yaşayan bir tilki türü. Aynı şekilde Kuzey Amerika'da görülen kızıl tilkiden belirgin şekilde daha büyük olan kulaklarıyla ayırt edilir.

Kısa kulaklı tilki, köpekgiller (Canidae) familyasının canini oymağına ait, Güney Amerika'da yaşayan bir köpekgil türü. Bugüne kadar çok az araştırılmıştır.

Köpek ırkı, köpek türünün ırkları.

Cüce tilki ya da Kit tilkisi, köpekgiller (Canidae) familyasından Kuzey Amerika'da sık görülen bir tilki türü. Tabii yaşam alanı kuzey Meksika'ya kadar uzanır.

Evcilleştirilmiş gümüş tilki, 1950'lerden itibaren kürk çiftliklerindeki gümüş tilkilerden yapay seçilim yoluyla evrildi. İlk çalışma Sovyet bilim insanı Dmitri Belâyev tarafından yürütüldü. İnsanlara karşı saldırgan olan tilkilerden sadece daha az saldırgan olanların üremelerine izin verildi, böylece 50 yıllık bir zamanda tilkiler gözle görülür bir evrim geçirdiler. Ek olarak, daha "evcil" davranan tilkilerden doğan yavrularda birkaç kuşak sonra farklı kürk renkleri, düşük kulaklar, daha kısa kuyruk, insana bağlanma ve kuyruk sallama gibi "köpeksi" özellikler görülmeye başladı.

Kitsune japoncada tilki manasına gelir. İnari İlâhının kutsal hayvanı olarak bilinir. Birçok görüntülemelere göre özellikle beyaz olanlar kutsal sayılır. Kutsal olanlar dışında Vahşi Tilki veya Vahşi Kitsune olarak bilinen Nogitsune de vardır.

Yako, Kyūşū Bölgesi'nde bulunduğu söylenen ve insanlara musallat olan bir tilki cini veya ruhudur. Bu cin tarafından çarpılmaya "yakotsuki" (野狐憑き) denmektedir.
Vulpix ve Ninetales, ateş türünde 1. nesil Pokémon'lardır. Vulpix, Japon kültüründeki tilki kitsune'den ilham alınarak yaratılmıştır. Bu ateş türünde tilki pokemonun altı kuyruğu bulunur, doğumunda beyaz olan kuyruklar giderek koyulaşır ve büyüdükçe yeni kuyruklara yer açmak için kıvrılırlar. Vulpix, gelişince Ninetales olur. Aynı şekilde kitsune de yaşlandığında ya da gelişimini tamamladığında daha fazla kuyruğu çıkar. Kyuubi-no-kitsune ise dokuz kuyruklu bir tilki-iblistir.

Yōkai, Japon folklorunda doğaüstü canavarlar, ruhlar ve iblislerdir. Yōkai, kötücüllerden yaramazlara kadar çeşitli aralıklarla ya da ara sıra onlarla karşılaşanlara iyi şans getirir. Genellikle hayvansal özelliklere sahipler, başka zamanlarda çoğunlukla insana, bazıları cansız nesnelere benzemekte olup diğerlerinin fark edilebilecek bir şekle sahip değildirler. Yōkai'nin genellikle manevî veya doğaüstü gücü vardır, biçim değiştirme en yaygın olanlardan biridir. Şekil değiştirme kabiliyetine sahip Yōkailer bakemono (化物) veya obake (お化け) olarak adlandırılır.

Inari Ōkami, Japon tilkiler, bereket, pirinç, çay, sake, tarım ve sanayi, genel refah ve dünyevi başarı kamisidir. Inari Ōkami, Şintoizm'in baş kamilerinden biridir. Eski Japonya'da Inari, kılıç ustalarının ve tüccarların de himayesi altında kaldı. Erkek, kadın ya da androginos olarak temsil edilen Inari, bazen üç ya da beş bireysel kami topluluğu olarak da görülür. Inari, MS 711 yılında Inari Dağı'nda bir tapınak kurulduğundan bu yana ibadet edildiği görülüyor. Efsaneye göre İnari dokuz kuyruğunun hepsini insanlar için bağışlamış ve yok olmuştur. Bu sebeple insan olarak, hiç anlamayacağınız bir surette dirilir. Şinto inancında İnari sureti kızıl sarı saç ve yeşil gözle açıklanır. Tanrılık hayatında insanlık için bahşettiği iyi niyetinin cezasını bu hayatında çekecektir ve kıyameti getirecek tanrı olarak bilinir. Günümüzdeki Şinto tapınma ayinlerinde “watashi no O-Inari-sama” “Benim İnari’me” kavramı vardır. Bu da İnari'nin hiçbir şeye ait olamayacağından gelmektedir. İnari'nin ölümlü hayatında insanlığa verecek canı yoktur, bu yüzden o artık kimsenin tanrısı değildir. İnari ruhuyla dirilen insanın geçmişte verdiği sağlık, sevgi ve neşe gibi kavramlardan mahrum kalacağına inanılmaktadır. Bir Toyokawa rahibine göre İnari, Mayıs yağmurunda dirilir ve göklerin aklını kaybettiği bir gün yeniden yok olacaktır. Bazı bilginler ibadetin 5. yüzyılın sonlarında başladığına inansa da, Inari'ye MS 711'de Inari Dağı'nda bir türbenin kurulmasından bu yana tapınıldığı görülüyor. 16. yüzyılda Inari, demircilerin hamisi ve savaşçıların koruyucusu olmuştu ve Inari'ye tapınma Edo döneminde Japonya'ya yayıldı. Inari, Japonya'da hem Şinto hem de Budist inançlarında popüler bir figürdür. Japonya'daki Şinto tapınaklarının üçte birinden (32.000) fazlası Inari'ye adanmıştır. Kozmetik şirketi Shiseido gibi modern şirketler, şirket merkezlerinin tepesinde mabetlerle Inari'yi bir patron kami olarak görmeye devam ediyor.
Yōko Japon ve Çin mitolojilerinde geçen bir tür yōkaidır. İnsanları aldatması ve insan kılığına bürünmesiyle bilinir. Bakekitsune olarak adlandırıldığı da olur.

Umibōzu denizde yaşayan bir tür yōkai ve deniz canavarıdır. Umihōshi veya Uminyūdō olarak da adlandırılır.

Nekomata, Japon halk kültüründe görülen, kedi görünümlü bir tür yōkaidir. Klasik hayalet hikâyelerinde ve çeşitli eserlerde bahsi geçen Nekomata’nın iki farklı türü olduğu söylenir. Biri dağlarda yaşayan canavar kediler, diğeri ise yaşlandıkça dönüşüm geçiren evcil kedilerdir.
Nurikabe, Japonya'nın Kyūshū bölgesinin kuzeyinde görülen bir tür yōkai'dir. İnsanların geceleri yolda yürümelerini engelleyen, gözle görülmez bir duvara benzeyen bir yōkai olduğu söylenir.