İçeriğe atla

Nizamnâme-i Millet-i Ermeniyân

Nizamnamenin anayasa olarak adlandırılmış Ermenice versiyonu
İngilizce versiyonu, Harry Finnis Blosse Lynch (1901)
Düstur'dan Osmanlı Türkçesi versiyonu

Nizamnâme-i Millet-i Ermeniyân (Osmanlıcaنظامنامهٔ ملّت ارمنیان, ErmeniceՀայ ազգային սահմանադրութիւն, romanize: Hay azkayin sahmanatrutiyun, FransızcaConstitution nationale arménienne), Ermeni aydınları (Dr. Nahabet Rusinian, Dr. Serviçen, Nikoğos Balyan, Krikor Odyan ve Krikor Margosian) tarafından hazırlanan ve 150 maddeden oluşan nizamnamenin, 1863 tarihinde Osmanlı İmparatorluğu tarafından onaylanan ve Patrik'in yetkilerini ve yeni kurulan Ermeni Meclisini tanımlayan[1] şeklidir. Bu nizamname, diasporadaki Ermeni Kilisesi arasında hala aktiftir. Osmanlı Türkçesi versiyonu Tanzimat döneminde kabul edilen kanunların yazıldığı defter olan Düstur'da yayınlandı.

Belgenin Ermenice versiyonu kendisini "anayasa" olarak adlandırılırken, Osmanlı tarafından kabul edilen versiyonunda bunun yerine millet hakkında bir nizamname adı verildi.

Tarih

Islahat Fermanı'nın (1856) millet arasında eşitliği getirmeye yönelik çabaları Ermeni Patrikhanesi'nin hoşnutsuzluğunu da beraberinde getirdi.[2] Islahat Fermanı'ndan önce Ermeni Patriği sadece cemaatin ruhani lideri değil, aynı zamanda seküler lideriydi de (tüm Ermenilerin). Patrik istediği zaman Piskoposları görevden alabilir ve yetkisi 50 bölgeye kadar uzanabilirdi. Devrimci Ermeniler, soyluların zulmü olarak gördükleri şeyi ortadan kaldırmak, yeni bir ' Milli Nizamname'' çıkarmak istediler. "Nizamname" (1860), Ermeni aydınları tarafından hazırlandı. Öncelikle Patrik'in yetkilerini belirlemeye çalıştılar.

Nihayet Konsey, 24 Mayıs 1860 tarihinde nizamname taslağını kabul ederek Babıali'ye sundu. Sultan Abdülaziz hükûmeti 17 Mart 1863'te bir fermanla (bazı küçük değişikliklerle) onaylayarak yürürlüğe koydu. Ermeni Milli Anayasası olarak isimlendirilen, Osmanlı İmparatorluğu tarafından Nizamnâme-i Millet-i Ermeniyân olarak kabul edilen nizamname 150 maddeden oluşuyordu. Patrik'in yetkilerini (millet açısından konumunu) ve yeni kurulan "Ermeni Ulusal Meclisi"ni tanımladı.[1]

Ermeni Patriği yetkilerini Ermeni Millet Meclisi ile paylaşmaya başlamış ve nizamname ile sınırlandırılmıştır. Patrik değişiklikleri kendi toplumunun erozyonu olarak algıladı.[2]

Kaynakça

  • "Appendix I: National Constitution of the Armenians in the Turkish Empire". Armenia, Travels and Studies. 2. Longmans, Green and Co. 1901. s. 445-467.  (PDF p. 573-595/644)

Notlar

  1. ^ a b Richard G. (EDT) Hovannisian "The Armenian People from Ancient to Modern Times", page 198
  2. ^ a b Mekerditch-B. Dadian, "La société arménienne contemporaine", Revue des deux Mondes, June 1867, pp. 903-928, read online 14 Temmuz 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Abdülmecid</span> 31. Osmanlı padişahı (1839–1861)

I. Abdülmecid, 31. Osmanlı padişahı ve 110. İslam halifesidir. II. Mahmud'un, Bezmialem Sultan'dan olan oğludur. Döneminde Tanzimat Fermanı'nı ilan ettirmesiyle ünlüdür. Osmanlı İmparatorluğu'nun son dört padişahının babası olarak, en çok sayıda oğlu padişahlık yapmış Osmanlı hükümdarı olan Abdülmecid, babası II. Mahmud gibi vereme yakalanmıştı. Ihlamur Kasrı'nda öldüğünde 38 yaşındaydı. Fatih'in Sultan Selim semtinde, Yavuz Selim Camii Haziresi'ne defnedildi ve bugün adı verilen bir türbesi bulunmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Ermeniler</span> anayurdu Ermeni Yaylaları olan bir halk

Ermeniler, anayurdu Batı Asya'daki Ermeni Yaylaları olan etnik grup ve millettir.

<span class="mw-page-title-main">Mehmed Emin Âli Paşa</span> 182. Osmanlı sadrazamı

Mehmed Emin Âli Paşa, Osmanlı Devleti'nde Tanzimat döneminin Mustafa Reşid Paşa ve Keçecizade Fuat Paşa ile birlikte en önemli üç devlet adamından biridir. Abdülmecid ve Abdülaziz saltanatlarında beş defa olmak üzere toplam sekiz yıl üç ay sadrazamlık yapmıştır. Ayrıca Londra Büyükelçiliği, İzmir ve Bursa valiliği, Meclis-i Vala reisliği, Meclis-i Tanzimat reisliği ile birlikte toplam sekiz kez hariciye nazırlığı görevinde bulunmuştur. Âli Paşa, Tanzimat devrinde 1871'e kadar çeşitli mevkilerde Osmanlı idaresini ve dış siyasetini elinde tuttu. Bazen hariciye nazırı, bazen de sadrazam olarak devlet idaresinin en üst düzeyinde bulundu. Devlet idaresini senelerce elinde tutan Âli Paşa, her zaman için sultanın keyfî idaresine karşı koymaya çalıştı ve onun mutlak salahiyetini kısıtlamak amacını güttü.

<span class="mw-page-title-main">Osmanlıcılık</span> Tanzimat döneminin sonlarına doğru ortaya çıkan düşünce akımı

Osmanlıcılık veya Osmanlı milliyetçiliği, 19. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu içindeki bütün ulusları ve unsurları Osmanlılık ruhu içinde birleştirmeyi amaçlamış bir ideolojiydi. Tanzimat, Osmanlı İmparatorluğu'nda 1839 yılında Gülhane Hatt-ı Şerifi'nin okunmasıyla başlayan modernleşme ve yenileşme döneminin adıdır. Sözcük anlamı "düzenlemeler, reformlar" demektir. Diğer dillerde genellikle "Osmanlı Reformu" deyimi kullanılmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Kirkor Zohrab</span>

Kirkor Zohrab Efendi, Osmanlı Ermenisi yazar, akademisyen, siyasetçi ve avukat. Ermeni Kırımı'nın başlangıcında Osmanlı hükûmeti tarafından İstanbul'da tutuklandı ve yargılanmak üzere Diyarbakır'da bir askeri mahkemeye gönderildi. Yolculuk esnasında 15-20 Temmuz 1915'te Urfa yakınlarındaki Karaköprü'de Çerkez Ahmet, Halil ve Nazım'ın başını çektiği bir grup eşkıya tarafından öldürüldü.

<span class="mw-page-title-main">Birinci Meşrutiyet</span> Osmanlı Devletinde ilk anayasal monarşi dönemi (1876–1878)

Birinci Meşrutiyet, Osmanlı İmparatorluğu'nda 23 Aralık 1876'da II. Abdülhamid tarafından ilan edilen, anayasal monarşi rejiminin ilk dönemi. Bu dönemin anayasası Kanun-ı Esasi, yürütme organı padişah II. Abdülhamid, yasama organı ise Meclis-i Umumi'dir.

<span class="mw-page-title-main">Islahat Fermanı</span> Osmanlıda gayrimüslimlere yeni haklar tanıyan ferman (1856)

Islahat Fermanı veya Islâhat Hatt-ı Humâyûnu, Tanzimat'ın ilanından sonraki uygulamalarla ilgili olarak özellikle gayrimüslimlere yeni haklar tanıyan 18 Şubat 1856 tarihli hatt-ı hümâyun.

<span class="mw-page-title-main">Yakir Geron</span>

Yaakov Yakir Geron Edirne ve Kostantiniyye (İstanbul) hahambaşılığı yapmış Yahudi din adamı. Soyadı bazı kaynaklarda Gueron, Gheron veya Ghiron olarak geçmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Krikor Ağaton</span> Ermeni asıllı Osmanlı bürokrat ve siyasetçi (1823-1868)

Krikor Ağaton Efendi, Osmanlı Ermenisi eğitimci, ziraatçi, bürokrat, yazar ve siyasetçi. Yurtdışında aldığı eğitim, ailesinin çiftçilik faaliyetleri ve yaptığı ilmi çalışmalarla Osmanlı İmparatorluğunda tarımın gelişmesinde önemli bir rol oynadı. Ağaton Efendi görev yaptığı kurumlarda önemli hizmetlerde bulunarak bazı ilkleri de gerçekleştirdi. İmparatorluğun ilk ziraat mektebinde tercümanlık ve hocalık yaptı. İlk milli serginin tertip komisyonunda yer aldı ve bugünkü Sayıştay'ın temelini teşkil eden Divan-ı Muhasebat kurumunun ilk memurlarından birisi oldu. Sultan Abdülaziz döneminde Umûr-ı Nâfia Nazırlığı 'na getirilen ilk Hristiyan ve Ermeni kökenli kişi oldu.

<span class="mw-page-title-main">Tanzimat Fermanı</span> Osmanlıda 1839 tarihli ferman

Tanzimat Fermanı, Türk tarihinde Batılılaşmanın ilk somut adımıdır. 3 Kasım 1839'da Sultan Abdülmecid döneminde Hariciye Nazırı Koca Mustafa Reşid Paşa tarafından okunmuştur. Gülhane Parkı'nda okunması nedeniyle Gülhane Hatt-ı Şerifi, Gülhane Hatt-ı Hümâyûnu veya Tanzimât-ı Hayriye olarak da anılır. Bu fermanla devlet kendisini yenilemesi gerektiğini söylemiştir. Fransız İhtilâli ile Osmanlı ülkesinde aydın kişiler ve yeni fikirler oluşmaya başlamıştır. Özellikle meşrutî yönetim yanlısı aydınların baskıları, yapılan ıslahatların kalıcı olması fikri ve Fransız İhtilâli ile ülkeye giren milliyetçilik fikirlerinin olumsuz etkilerinden kurtulmak amacı ile 3 Kasım 1839 tarihinde Gülhane Parkı'nda ilan edilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Osmanlı Ermenileri</span> Osmanlı Devletinin Ermeni halkı

Osmanlı Devleti kuruluş döneminde Ermeniler, genellikle Çukurova, Doğu Anadolu Bölgesi ile Kafkasya bölgelerinde bulunan beyliklerin egemenliği altında yaşamışlardır. Bursa'nın başkent olduğu dönemde Ermeni ruhani reisliği başkente alınmıştır. İstanbul'un fethinden sonra da İstanbul'a taşınmış ve daha sonra da İstanbul Ermeni Patrikhanesi kurulmuştur. Ermeniler Anadolu'dan gelen göçlerle İstanbul'da büyük bir cemaat oluşturmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Millet (Osmanlı İmparatorluğu)</span>

Millet, Osmanlı Türkçesinde dini grupları belirtmek için kullanılan terimdir. 19. yüzyılda Tanzimat reformlarıyla, hakim sınıf olan Sünniler dışındaki, kanunen korunan dini azınlıkları ifade etmek için kullanılmaya başlanmıştır. Osmanlı İmparatorluğu'nda tüm Sünni gruplar bir millet kabul edilirken, azınlıklar yani gayrimüslimler sadece dine veya mezhebe göre değil aynı zamanda etnik gruplarına göre de ayrı milletler oluştururlardı. Örneğin Ermeniler tek bir millet olmayıp Ermeni Katolik ve Ermeni Protestan milletlerine ayrılırlardı. Millet kelimesi Arapça bir kelime olan mille (ملة)'den gelmektedir. Millet kelimesi günümüzde, Osmanlı'da kullanılandan farklı olarak, dinsel bir anlam değil dilsel bir anlam ifade etmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Türkiye'de anayasal süreç</span> Türk anayasal sürecinin geçmişi ve bugünü

Türkiye'de anayasal süreç, 1808 tarihinde ilan edilen Sened-i İttifak ile başlayıp günümüze kadar devam etmektedir. II. Mahmud döneminde, Alemdar Mustafa Paşa tarafından hazırlanan Sened-i İttifak, merkezî otoriteyi taşrada hâkim kılmak için Rumeli ve Anadolu âyanları ile Osmanlı Devleti arasında 29 Eylül 1808’de imzalandı. Osmanlı'da Sened-i İttifak ile Türk tarihinde ilk defa devlet iktidarı sınırlandırıldığından, bu belge Türk tarihinde ilk "anayasal belge" kabul edilmektedir. Abdülmecid döneminde 3 Kasım 1839 tarihinde Mustafa Reşid Paşa tarafından hazırlanan Tanzimat Fermanı ilan edildi. Bu ferman ile padişah, fermanda ilân edilen ilkelere ve konulacak kanunlara uyacağına yemin etti. Tanzimat Fermanı'nın tamamlayıcısı ve pekiştiricisi olan Islahat Fermanı, Abdülmecid tarafından 1856 yılında "ferman" olarak ilan edildi. Tanzimat döneminde yetişen ve Genç Osmanlılar olarak bilinen aydın ve yazarlar, Avrupa'dan etkilenerek meşrutiyet yönetimini savunmaya başladılar ve meşrutiyeti ilan ettirmek için Abdülaziz’i tahttan indirerek, yerine II. Abdülhamid’i getirdiler. 23 Aralık 1876'da Mithat Paşa’nın hazırladığı Kanun-i Esasi ilan edilerek meşrutiyete geçildi. Kanun-i Esasî, şekli kritere göre bir anayasa olarak kabul edilmektedir. Türk tarihinin ilk anayasası olan ve 12 bölüm ile 119 maddeden oluşan Kanun-i Esasî'nin 113. maddesi gereğince, padişah olağanüstü durumlarda Anayasa'yı askıya alabilirdi. II. Abdülhamid, 1877 yılında Rus savaşlarını neden göstererek Anayasa'yı askıya aldı. 1908 yılındaki askeri ayaklanma sonucu II. Abdülhamid, 1876 Anayasası'nı tekrar yürürlüğe koydu ve böylece II. Meşrutiyet dönemi başladı. 1909 yılında 31 Mart Vakası'nın meydana gelmesinden sonra tahttan indirilen II. Abdülhamid'den sonra 1909 yılında Anayasa'da önemli değişiklikler yapıldı. Bu değişikliklerle 1876 Anayasası, meşruti bir parlamenter monarşi Anayasası haline geldi.

<span class="mw-page-title-main">Surp Pırgiç Ermeni Katolik Kilisesi</span>

Surp Pırgiç Kilisesi, İstanbul'un Beyoğlu ilçesi Karaköy semtinde bulunan bir kilisedir.II.Mahmud 6 Nisan 1830 tarihinde bir ferman yayınlar ve bu fermanla "Katolik Milleti" adıyla ayrı bir cemaat oluşturur. Kilise Osmanlı İmparatorluğu'nda yaşayan Katolik Ermenilerin, Sultan II. Mahmud'un verdiği 7 Ekim 1831 tarihli fermanla İstanbul'da inşa ettikleri ilk kilisedir. 12 Mayıs 1832'de Başpsikopos Andon Nuriciyan ve Nazır Agopos Çukuryan tarafından temeli atılmıştır. İsa'nın sünnet gününde ibadete açılmıştır.(13 Ocak 1834)Kilise Ermeni Katolik cemiyetinin bağışlarıyla kâgir olarak inşa edilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Minas Çeraz</span> Ermeni yazar

Minas Çeraz Efendi, Osmanlı Ermeni yazar, çevirmen, aktivist ve siyasetçidir.

<span class="mw-page-title-main">Krikor Odyan</span> Osmanlı Ermenisi hukukçu, siyasetçi ve yazar

Krikor Odyan, Osmanlı Ermenisi hukukçu, siyasetçi ve yazardır.

Ermeni Millet Meclisi, 1863 Nizamnâme-i Millet-i Ermeniyân ile kurulan Osmanlı İmparatorluğu'ndaki Ermeni milletinin yönetim organıydı.

<span class="mw-page-title-main">Serviçen Efendi</span> Ermeni asıllı Osmanlı siyasetçi ve hekim

Serviçen Efendi ya da Serovpe Viçenyan Ermenice: Սերովբե Վիչենյան (1815-1897), Ermeni asıllı Osmanlı hekimdir.

<span class="mw-page-title-main">Millet-i Rûm</span>

Rūm milleti ya da "Roma milleti", Osmanlı İmparatorluğu'ndaki Doğu Ortodoks Hristiyan cemaatinin adıydı. Cemaat, Osmanlı siyasi sistemine tabi olmasına rağmen, belirli bir iç özerkliği vardı.

<span class="mw-page-title-main">Zaruhi Bahri</span>

Zaruhi Şahbaz Bahri, önde gelen bir Ermeni yazar, sosyal hizmet uzmanı ve toplum aktivistiydi. 1913'te Konstantinopolis Ermeni Kızılhaçı'nın kurucu üyelerinden biriydi. Ermeni Kırımı'nın ardından, kendisi de birkaç aile üyesini kaybeden Bahri, kurtulanların yardım çabalarına destek olmak için Osmanlı İmparatorluğu'nda kaldı. Sonrasında ise önce Romanya'ya ve nihayetinde 1928'de hayatının geri kalanında yaşadığı Fransa'ya kaçtı. Fransa'dayken altı roman yazdı ve yerel Ermeni cemaatiyle ilişkiler kurmaya devam etti.