İçeriğe atla

Nikolaidis Efendi

Nikolaidis Efendi
Doğum1843
İstanbul, Osmanlı İmparatorluğu
Ölüm3 Temmuz 1915
İstanbul, Osmanlı İmparatorluğu
MeslekGazeteci ve kanun derleyicisi
VatandaşlıkOsmanlı Rum
Önemli ödülleriMecidiye Nişanı

Dimitris Nikolaidis (Yunanca: Δημήτριος Νικολαΐδης Dimitrios Nikolaidis; İngilizce: Demetrius Nicolaides; Fransızca: Démétrius Nicolaïdes;c. 1843[1] - 3 Temmuz 1915) ya da Nikolaidis Efendi,[2] Osmanlı'da Rum gazeteci ve kanun derleyicisiydi. "Çok Dilli Bir İmparatorluğa Anayasa: Kânûn-ı Esâsî ve Diğer Resmi Metinlerin Azınlık Dillerine Çevirileri" (İngilizce: "A Constitution for a Multilingual Empire: Translations of the Kanun-ı Esasi and Other Official Texts into Minority Languages") adlı makalenin yazarı Johann Strauss, Nikolaidis'ten "19. yüzyıl İstanbul'undaki basın hayatının aşırı aktif, ama biraz gizemli bir figürüydü" diye bahsetmiştir.

Kariyeri

1862'de Anatolikos Astir (Doğu Yıldızı) mecmuasında editörlük yaparak başladı. 1864'da oradan ayrılıp Eptalofos (Yeditepe) mecmuasında editörlük yapmaya başladı; 1865'te mecmuanın sahipliğini elde etti ve adını Nea Eptalofos (Genç Yeditepe) olarak değiştirdi. Mecmua, 1867'de gazeteye çevrildi ve Konstantinoupolis (Konstantinopolis) adını aldı. Konstantinoupolis'in faal olmadığı dönemlerde Nikolaidis Thraki ("Trakya"; Ağustos 1870-1880) ve Avgi ("Şafak"; 6 Temmuz 1880-10 Temmuz 1884) mecmualarında editörlük yaptı.

Grigori Aristarhi tarafından yayımlanan Fransızca Osmanlı mevzuat derlemesi Législation ottomane'ın editörlüğünü yaptı. Ayrıca Düstur'un Оθωμανικοί Κώδηκες ("Othomaniki kodikes", çevirisi: "Osmanlı kanunları") adlı Rumca versiyonunun editörlüğünü yaptı. Bu, onun Türkçe olmayan ilk versiyonuydu. Bu iki yayım onu maddi bakımdan zenginleştirdi ve ona gazetelerini işletmesi için gerekli parayı sağladı. Osmanlı hükûmeti Rumca versiyonu aldıktan sonra onu üçüncü sınıf sivil memur yaptı. Nikolaidis, Düstur ve Mecelle'nin ciltlerini Bulgarcaya çevirdiğini belirten bir belge de yazmıştır. Dustür'un sürümdeki Bulgarca kopyalarındaysa onları yayımlayan Hristo S. Arnaudov (Bulgarca: Христо С. Арнаудов) tarafından yazıldıkları belirtilmiştir. Johann Strauss, Bulgarca çeviri için muhtemelen Nikolaidis'in Rumca çevirisinin esas alındığını söylemiş ve aralarındaki "çarpıcı benzerliklere" dikkat çekmiştir. Ancak Bulgarca çevirisinde onun doğrudan Osmanlı Türkçesinden çevrilmiş ortak bir çalışma olduğu yazmaktadır. Konstantinoupolis çalışanlarından Manuel Gedeon Nikolaidis'in, Hristoforos Samarcidis ve Gedeon'un "bir taklitçi daha" diyerek bahsettiği başka birisiyle birlikte Boğaz Feneri'nin (Pharos of the Bosphorus) Fransızca bir versiyonunu yayımladığını söylemiştir. Gedeon, Nikolaidis'in Osmalı'daki Rusya büyükelçisi İgnatyef'ten bu neşriyata destek olmak için verilen 5 bin altın frank parayı aldığını ve bu paradan diğer kişilere çok az verdiğini söylemiştir. Gedeon'a göre Teodor Kasap, Diyojen'de Rus büyükelçisinin Nikolaidis'e rüşvet verdiğini yazmıştır.

Nikolaidis ayrıca Asya adında Karamanlıca bir neşriyat başlatmak istemiş ancak izin alamamıştır. Evangelina Baltia ve Ayșe Kavak, "Konstantinoupolis gazetesinin yarım yüzyıllık süredeki yayımcısı" ("Publisher of the newspaper Konstantinoupolis for half a century") makalesinin yazarları, Nikolaidis'in teklifinin neden reddedildiği konusunda hiçbir bilgi edinemediklerini yazdılar. En nihayetinde, 1889'de Servet adında Osmanlı Türkçesinde bir gazete kurmuştur. Servet-i Fünûn, ilk olarak Servet'in bir eki olarak başlamıştır.

Bir dönem için Nikolaidis'in ana matbaa tesisi Galata'daki Millet Han'daydı. İki defa tesisini taşımak için başvuruda bulunmuştur. 1499'da Financılar Yokușu'na taşınma başvurusu onaylanmış, ancak tamamlanamamış, 1902'de Lloyd Han'a taşınma başvurusu onaylanmıştır. Taşınma 1903'te tamamlanmıştır.

Nikolaidis, her şeye rağmen gazetelerini kurtarmaya çalıştığı için mal varlığını satmış ve servetinden olmuştur.

Yaşamı ve ölümü

Nikolaidis, İstanbul'da doğmuş ve Fener Rum Erkek Lisesi'nde eğitim görmüştür. Oradan 1861'de mezun olmuştur. Ailesi İyeromnimon'lardı.

Dimitris Nikolaidis, Sevastiça adında bir karısı, Nikolakis (ya da "Nikos") ve Yorgakis adında iki oğlu ve 1892'de evlenen bir kızı vardı. Osmanlı Sultanı II. Abdulhamid'i kızının düğününe davet etmiştir. Balta ve Kavak'a göre bu durum, Nikolaidis'le Osmanlı hükûmeti arasındaki yakın ilişkinin bir göstergesidir. Kendisi Osmanlıcılık yanlısıydı.

Gedeon'a göre Nikolaidis'in bir tane Fener'de, bir tane Mouchli'de, bir tane de Burgazada'da evi vardı. 1894'daki bir deprem Mouchli'deki evi mahvetti.

Nikolaidis, 1915'te fakirlik içerisinde öldü ve çocukları farklı yerlerde oldukları için yanında değildi. Pera'da (Beyoğlu) yaşayan Rum Milleti'nin üyeleri ve arkadaşları cenazesini finanse etti ve bu cenazenin ayinini Konstantinopolis Ekümenik Patriği V. Germanos yönetti.

Ödülleri

Nikolaidis'in aldığı madalyalar arasında Ücüncü Rütbe'den Mecidiye Nişanı; Osmanlı hüküetinden öyle istedikten sonra Sırbistan Üçüncü Rütbe'den Takova Nişanı, bir üçüncü derece ödül ve sırayla ikinci ve birinci dereceden ödüller olan Saniye Rütbesi and Mütemayize Rütbesi (1893'te aldı) sayılabilir. Ayrıca Kutsal Türbenin Altın Haçı (Gold Cross of the Holy Sepulcher) ve Kutsal Kurtarıcının Altın Haçı'nı (Gold Cross of the Holy Savior) almıştır.

Ayrıca Bakınız

Kaynakça

Notlar

  1. ^ Strauss, "A Constitution for a Multilingual Empire," sf. 29 (PDF sf. 31)
  2. ^ Balta ve Kavak, sf. 41.

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Ahmet İhsan Tokgöz</span> Türk bürokrat, siyasetçi, yazar, çevirmen ve spor yöneticisi

Ahmet İhsan Tokgöz, Türk gazeteci, tercüman, matbaacı, yayımcı, siyasetçi ve spor yöneticisi.

<span class="mw-page-title-main">Kıbrıs Cumhuriyeti</span> Akdenizde bir ada ülkesi

Kıbrıs Cumhuriyeti, Doğu Akdeniz'de yer alan Kıbrıs'ta, fiilî olarak adanın güneyini, hukuki olarak adanın tamamını yöneten devlettir.

<span class="mw-page-title-main">Bernard Lewis</span> Amerikalı tarihçi

Bernard Lewis, İngiliz asıllı Amerikalı tarihçidir. Princeton Üniversitesi'nde profesörlük yapmıştır. İslâm tarihi ve İslâm-Batı ilişkisi hakkında uzmanlaşmıştır. Orta Doğu hakkında uzmanlaşmış batılı uzmanlar arasında en çok okunan yazarlardandır. George W. Bush'un danışmanlığını yapmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Yunan İsyanı</span> Yunanların, 1821-1829 yıllarında Osmanlı İmparatorluğu egemenliğine karşı başlattığı isyan olayı

Rum İsyanı/Yunan İsyanı,, Yunan Bağımsızlık Savaşı, Yunan İhtilali veya Yunan Devrimi, Yunanların Osmanlı egemenliği ve isyan bölgelerindeki Müslüman halka karşı başlattığı, 1821-1829 yılları arası süren ve Yunanistan'ın Osmanlı Devleti'nden bağımsızlığını kazanmasıyla sonuçlanan bağımsızlık savaşı, devrim ve etnik temizliktir. 1832 yılında imzalanan İstanbul Antlaşması ile Yunanistan'ın bağımsız bir ülke olarak tanınmasıyla sonuçlanmış bağımsızlık sürecidir.

<span class="mw-page-title-main">Millet (Osmanlı İmparatorluğu)</span>

Millet, Osmanlı Türkçesinde dini grupları belirtmek için kullanılan terimdir. 19. yüzyılda Tanzimat reformlarıyla, hakim sınıf olan Sünniler dışındaki, kanunen korunan dini azınlıkları ifade etmek için kullanılmaya başlanmıştır. Osmanlı İmparatorluğu'nda tüm Sünni gruplar bir millet kabul edilirken, azınlıklar yani gayrimüslimler sadece dine veya mezhebe göre değil aynı zamanda etnik gruplarına göre de ayrı milletler oluştururlardı. Örneğin Ermeniler tek bir millet olmayıp Ermeni Katolik ve Ermeni Protestan milletlerine ayrılırlardı. Millet kelimesi Arapça bir kelime olan mille (ملة)'den gelmektedir. Millet kelimesi günümüzde, Osmanlı'da kullanılandan farklı olarak, dinsel bir anlam değil dilsel bir anlam ifade etmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Britanya Kıbrısı</span> Birleşik Krallıkın 1878-1960 tarihleri arasında Kıbrısta kurduğu idare

Britanya Kıbrısı, Birleşik Krallık'ın 1878-1960 tarihleri arasında Kıbrıs'ta kurduğu idaredir.

Kıbrıs Sorunu, Akdeniz'in doğusunda bulunan Kıbrıs adasında Kıbrıs Rumlarıyla Kıbrıs Türkleri arasında yaşanan siyasi tabanlı sorun. Britanyalıların Kıbrıs Sözleşmesi sonrasında adayı kolonileştirmeleri ile halklar arası çatışmalar artış gösterdi. Bu tarihlerde taksim isteğinde bulunan Türkler ile enosis isteyen Rumlar birbirleri ile çatışmaya başladı. Kıbrıslılar tamamen öz belirtim hakkı istiyordu. Britanyalılar, sorunu "Rum-Türk anlaşmazlığına" bağladı ve sonunda 16 Ağustos 1960 tarihinde Kıbrıs; Yunanistan, Türkiye ve Birleşik Krallık'ın "Kuruluş, İttifak ve Garanti" adındaki 3 anlaşmayı imzalaması ile bağımsızlığını kazandı.

<span class="mw-page-title-main">Edirne Kuşatması (1913)</span> Birinci Balkan Savaşında çatışma

Edirne Kuşatması Birinci Balkan Savaşı esnasında 1912 Ekim ortalarından 26 Mart 1913'e kadar Bulgaristan 2. Ordusu tarafından gerçekleştirilmiştir. Şehrin içinde savunma için bulunan 52.597 asker dışında, 106.000 üzerinde sivil bulunuyordu. Dönemin vilayet matbaası müdürü ve Yeni Edirne Gazetesinin imtiyaz sahibi yazı işleri sorumlusu olan Şevket Dağdeviren, Balkan Savaşı Anılarının 5 Aralık 1912 tarihli bölümünde kuşatmanın başında halkın nüfusunun yaklaşık 150000 kişi olduğunu, bunlardan 57000 kişinin ordu mensubu, 37000 Müslüman, 25000 Rum, 14000 Musevi, 5000 Ermeni, 24000 Bulgar dağılımının içinde de 10000 göçmen olduğunu bildirir.

<span class="mw-page-title-main">Rum Kırımı</span> Pontus Rumlarının tarihsel anayurtlarından sistematik olarak sürgün edilmesi

Rum Kırımı, Rum Soykırımı veya Pontus Soykırımı, I. Dünya Savaşı esnası ve sonrasında Osmanlı İmparatorluğu topraklarında yaşanan, hükûmetin ülkedeki Rum nüfusa karşı uyguladığı politikayla başlayan etnik temizliktir. Bu politika çerçevesinde çeşitli katliamlar, sürgünler ve hak ihlalleri gerçekleştirildi. Pontus olarak bilinen Karadeniz bölgesindeki Rumların bir kısmı kırım sonucunda Rusya'ya kaçtı. 1923 yılında, kırım sonrasında Türk Kurtuluş Savaşı sonucu Türkiye ve Yunanistan arasında yapılan mübadeleyle Anadolu Rumları Yunanistan'a gönderildi. Kırımın soykırım niteliği taşıyıp taşımadığı konusunda uluslararası akademik camiada fikir birliği yoktur.

<span class="mw-page-title-main">Müslüman-Türk katliamları</span>

Müslüman-Türk katliamları, Türk Kırımı ya da Türk Soykırımı Osmanlı İmparatorluğu'nun dağılma döneminde Navarin Katliamı ile başlayan ve 1922 Manisa yangınıyla son bulan Balkan, Ortodoks Devletler ve Fransa tarafından Türkler, Türk Yahudileri ve Osmanlılara yönelik gerçekleşen katliamlar, zorunlu göçler, etnik temizlik. Olaylardan etkilenenlerin ana dili Türkçedir.

Türkiye Rumları ya da Türkiye Yunanları, Türkiye sınırları içinde yaşayan ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan etnik azınlıktır. Çoğunlukla İstanbul'da ve Çanakkale Boğazı'nın batı girişindeki Bozcaada ve Gökçeada'da yaşayan, Rumca konuşan Doğu Ortodoks Hristiyanlardan oluşan küçük bir nüfusu kapsamaktadır. Rumlar; Yahudiler, Ermeniler ve Bulgarlarla birlikte 1923 Lozan Antlaşması ile Türkiye'de resmen tanınan dört etnik azınlıktan biridir.

<span class="mw-page-title-main">Pontus Rumları</span> Geleneksel olarak Pontus bölgesinde, Karadeniz kıyılarında ve Kuzeydoğu Anadolunun Pontus dağlarında yaşayan etnik Yunan grubu

Pontus Rumları veya Karadeniz Rumları, geleneksel olarak Pontus bölgesinde, Karadeniz'in kıyısında Pontus Alpleri'nde yaşayan etnik Rum grubudur. Daha sonraları 1461'de Osmanlı İmparatorluğu'nun Trabzon İmparatorluğu'nu fethetmesi ve 1828-1829 Osmanlı-Rus Savaşı sonucu pek çok Pontuslu Rum Güney Kafkasya'daki Gürcistan'a ve Rus İmparatorluğu'nun Kars Oblastı'na göç etti. Güney Rusya, Ukrayna ve Kırım'dakiler Kuzey Pontus Rumu olarak adlandırılır. Gürcistan, kuzeydoğu Anadolu ve eski Rus bölgesi Güney Kafkasya'dakiler, çağdaş Yunan akademik çevrelerinde sıklıkla Doğu Pontus Rumu ya da Kafkasyalı Rumlar olarak anılır, ama aynı zamanda bu tabirler Rum asıllı olup Türkçe konuşan Urumları da içerir. Pontus Rumları, Çağdaş Yunancadan farklı bir evrim geçirmiş Pontus Rumcasını konuşurlar. Pontus Rumları, Pontus, Gürcistan ve Doğu Anadolu bölgelerinde en az MÖ 700'den 1922'ye kadar sürekli bir mevcudiyete sahiptiler. 1915'ten 1922'ye kadar Pontus Rumlarının bir kısmı Rum Kırımı'nda öldürülmüşlerdir, geri kalanların da büyük bir kısmı ise 1923'te, Yunanistan ile Türkiye arasında Lozan Antlaşması tarafından tanımlanan nüfus değişimi kapsamında Türkiye'den Yunanistan'a gönderilmişlerdir. Daha sonra Pontus Rumları, Yunanistan'da Nea Trapezounda gibi kasabalar kurmuşlardır. Günümüzde Trabzon'un doğusunda Pontus Rumcasını konuşmaya devam eden Müslüman Rumlar bulunmaktadır.

Yunanistan'ın 1912-1913 yıllarındaki Balkan Savaşları'na katılımı, Yunan devletinin büyüklüğünü neredeyse iki katına çıkarmasını ve bugünkü toprak büyüklüğünün çoğuna ulaşmasını sağladığı için modern Yunan tarihinin en önemli bölümlerinden biridir. Aynı zamanda, ilişkilerin sonraki on yıla hükmedeceği ve Yunanistan için uzun süren yankı uyandıran iki kişiliğin ön plana çıkmasıyla birlikte siyasi gelişmelerin bir katalizörü olarak da hizmet etti: Başbakan Elefterios Venizelos ve ordu komutanı, prens ve daha sonra kral olan I. Konstantin.

<span class="mw-page-title-main">Yanko Vitinos</span> Sisam beyi

Yanko Vitinos Bey, 1904-1906 yılları arasında Sisam Beyliği'ne Osmanlı İmparatorluğunca atanmış bir Osmanlı Yunan devlet adamıdır.

<span class="mw-page-title-main">Fotyadi Bey</span> Sisam beyi

Fotyadi Bey veya Kostaki Fotiadis Paşa 1874'ten 1879'a kadar Sisam Beyi olarak görev yapan Osmanlı devlet adamı. "A Constitution for a Multilingual Empire: Translations of the Kanun-ı Esasi and Other Official Texts into Minority Languages" kitabının yazarı Johann Strauss, Fotiadis'in bir Hristiyanın imparatorlukta ulaşabileceği en yüksek makama ulaştığını ve onu Yunan toplumunun seçkin figürlerinden biri olarak nitelendirdiğini söyledi.

Grigori "Ligor" Aristarhi ya da Aristarhi Bey, Osmanlı İmparatorluğu'nda yasamış Fenerli Rum sefir ve Osmanlı mevzuatının bir derleyicisidir.

Osmanlı İmparatorluğu'nda yayınlanan çok sayıda dergi ve gazete bulunuyordu. Bu gazete ve dergi yayınları Osmanlı İmparatorluğu'nda basın kültürünün yaygınlaşmasına sebep oldu.

Servet, Osmanlı İmparatorluğu'nda yayınlanan bir gazeteydi. İlkin Osmanlı Rumu olan Demetrius Nicolaides tarafından yayınlandı. Başta sadece Osmanlıcaydı, ancak daha sonra içeriğine Fransızca da eklendi. İstanbul'daki ve Anadolu'daki insanlara, haftada iki kez dağıtılmak üzere postalandı.

<i>Servet-i Fünûn</i> 1891-1944 arasında yayımlanan edebi dergi

Servet-i Fünûn, Osmanlı İmparatorluğu ve Türkiye'de 1891-1944 yılları arasında yayımlanan sanat ve edebiyat dergisidir. Edebiyât-ı Cedîde topluluğunun yayın organı olan dergi Türk basın tarihinin en uzun süreli ve en etkili dergileri arasındadır. Basım tekniği ve içeriğiyle ön plana çıkan dergi, Türk edebiyatına birçok yeni isim kazandırdı ve Edebiyât-ı Cedîde sonrasında Fecr-i Âtî ve Millî Edebiyat hareketi ile Yedi Meşaleciler topluluğunun yayın organı işlevini 25 Mayıs 1944 tarihine kadar sürdürdü.

<span class="mw-page-title-main">Düstur</span>

Düstur veya Destur olarak da bilinen Osmanlı Kamu Hukuku Kanunu, Osmanlı İmparatorluğu'ndaki bir dizi kanunun adıdır. Osmanlı Türkçesindeki isim, Farsça hukuk derlemesi anlamındaki "Destur" kelimesinden gelmektedir. Ceza kanunu ile bazı medeni ve ticari kanunları içerir.